Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/379 E. 2023/503 K. 15.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO:2021/379 Esas
KARAR NO:2023/503

ASIL VE BİRLEŞEN DAVALARDA

DAVA:Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtirazın İptali)
ASIL DAVA TARİHİ:08/06/2021
KARAR TARİHİ :15/06/2023

BİRLEŞEN DAVALAR : İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E.-… K.
İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E.-… K.
İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/… E.-… K.
İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E.-2022/… K.
İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E.-… K.

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtirazın İptali) davalarının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili asıl dava dilekçesinde özetle; davacı bankanın … Ticari Şubesi ile … A.Ş. arasında imzalanan kredi sözleşmelerine istinaden işbu şirkete kredinin kullandırıldığını, diğer davalının ise müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla sözleşmeyi imzaladığını, sözleşmedeki şartları yerine getirmeyen borçlunun sözleşmesinin feshedilerek, borçluların borcunu ödemesinin istenildiğini, ihtara rağmen verilen süre içerisinde borcun ödenmemesi üzerine alacağın tahsilini temin amacıyla, …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, ancak davalıların yasal olmayan sebeplerle haksız olarak takibe itiraz ettiğini, takip açılış tarihinden bugüne kadar kredilerle ilgili olarak dosyaya hiçbir ödeme yapılmadığını, borçlulara kullandırılan kredilerle ilgili …. İcra Müdürlüğü’nde bir kısım sıralı icra dosyası açıldığını ve tamamına aynı davalılarca itiraz edildiğini belirterek itirazın iptali ile takibin devamına, borçluların %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili asıl davaya cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın, her biri farklı icra dosyalarına yönelik itirazların iptali talebi olmakla birlikte, huzurdaki davanın taraflarıyla aynı olan ve hepsi de aynı mahkeme esasına kayıtlı toplamda 6 ayrı itirazın iptali davası açtığını, usul ekonomisi gereği huzurdaki dava ile birlikte …, … E., 2021/… E, … E. ve … E. sayılı davaların 2021/379 E. sayılı dosyasıyla birleştirilmesini talep ettikleri, müvekkillerine hesap özeti gönderilmediğini ve taraflar arasında hesap mutabakatı sağlanmadığını, ayrıca söz konusu kredilerin … tarafından belirlenen bekleme süreleri dolmadan, … ve BDDK uygulamalarına aykırı bir biçimde icra takibine girişildiğini belirterek netice olarak; davaların 2021/379 Esas sayılı dava dosyasıyla birleştirilmesine, haksız davanın reddine ve davacının, dava konusu tutarın %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama masrafları ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili mahkememizin birleşen … Esas sayılı dava dilekçesinde özetle; Davacı vekili, müvekkili bankanın …, Ticari şubesi ile … … … A.Ş arasında imzalanan Kredi Sözleşmelerine istinaden kredi açılıp kullandırıldığını, diğer davalının müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, sözleşmedeki şartların yerine getirilmemesi üzerine sözleşme feshedilerek davalılara keşide edildiğini, ihtara rağmen verilen süre içerisinde borçlarını ödememeleri üzerine …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile ilamsız takip yapıldığını, davalıların takibe itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, itirazın iptalini ve takibin devamını, %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili mahkememizin birleşen … Esas sayılı davaya cevap dilekçesinde özetle; Davalı vekili, mahkememizde açılan ve …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yönelik itirazımızın iptali istemli davada davacının her iki müvekkil aleyhine kredi sözleşmelerine dayalı olarak başlattığı başka icra takiplerine vaki itirazların iptali talepli olarak aynı müvekkiller aleyhine mahkememizde 2021/379 E, … E., 20201/… E., … E. ve … E. sayılı esasına kayıtlı dosyalarla davalar açıldığını, davalar farklı icra takiplerine ilişkin olsa da aynı nitelikteki kredi ilişkisinden kaynaklandığından bağlantılı olup davanın taraflar arasında görülmekte olan Mahkememizin 2021/379 E. Sayılı dava dosyasıyla birleştirilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili mahkememizin birleşen … Esas sayılı dava dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın … Şubesi ile … Sanayii Anonim Şirketi arasında imzalanan Kredi Sözleşmelerine istinaden işbu şirkete kredinin açıldığını ve kullandırıldığını, diğer davalının ise müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla sözleşmeyi imzaladığını, davalıların sözleşmedeki şartları yerine getirmeyen borçlulara ihtarname gönderildiği, ihtarnamede verilen süreye rağmen borcun ödenmemesi üzerine alacağın tahsili amacıyla ….İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyası ile ilamsız takip yapılarak müvekkili bankaya olan borçlarının ödenmesi istenildiğini, davalıların takibe itiraz etmesi sonucu takibin durduğunu, işbu nedenlerle bu davanın açılmasının hasıl olduğunu, tüm bu nedenlerle fazlaya dair hakları saklı kalmak ve tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile takibe haksız, mesnetsiz ve kötü niyetli olarak yapıları itirazların iptali ile takibin devamını, kötüniyetli itiraz sonucu takibi durduran borçluların %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmilini, müvekkili banka harçlardan muaf olduğundan dolayı davanın harçsız olarak açılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili mahkememizin birleşen … Esas sayılı davaya cevap dilekçesinde özetle; Davalı vekili, mahkememizde açılan ve …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yönelik itirazımızın iptali istemli davada davacının her iki müvekkil aleyhine kredi sözleşmelerine dayalı olarak başlattığı başka icra takiplerine vaki itirazların iptali talepli olarak aynı müvekkiller aleyhine mahkememizde 2021/379 E, … E., 20201/… E., … E. ve … E. sayılı esasına kayıtlı dosyalarla davalar açıldığını, davalar farklı icra takiplerine ilişkin olsa da aynı nitelikteki kredi ilişkisinden kaynaklandığından bağlantılı olup davanın taraflar arasında görülmekte olan Mahkememizin 2021/379 E. Sayılı dava dosyasıyla birleştirilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili mahkememizin birleşen 2021/… Esas sayılı dava dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın … Ticari Şubesi ile … A.Ş. arasında imzalanan kredi sözleşmelerine istinaden işbu şirkete kredi kullandırıldığını, diğer davalının ise müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla sözleşmeyi imzaladığını, sözleşmedeki şartları yerine getirmeyen borçlunun sözleşmesinin feshedilerek, borçluların borcunu ödemesinin istenildiğini, ihtara rağmen verilen süre içerisinde borcun ödenmemesi üzerine alacağın tahsilini temin amacıyla, …. İcra Müdürlüğü’nün 2020/… Esas sayılı dosyası ile takibe geçildiğini ancak davalıların yasal olmayan sebeplerle haksız olarak takibe itiraz ettiğini, takip açılış tarihinden bugüne kadar kredilerle ilgili olarak dosyaya hiçbir ödeme yapılmadığını belirterek; haksız, mesnetsiz ve kötü niyetli olarak yapılan itirazların iptali ile takibin devamına, borçluların %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekili mahkememizin birleşen 2021/… Esas sayılı davaya cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın, her biri farklı icra dosyalarına yönelik itirazların iptali talebi olmakla birlikte, huzurdaki davanın taraflarıyla aynı olan ve hepsi de mahkeme esasına kayıtlı toplamda 6 ayrı itirazın iptali davası açtığını, usul ekonomisi gereği huzurdaki dava ile birlikte …, …, … ve … Esas sayılı davaların ilk açılan 2021/379 Esas sayılı dosyada birleştirilmesi gerektiğini, davacı tarafın, HMK md. 318 gereğince elindeki delilleri dilekçesine eklemediğinden, bu delilleri sunma hakkını yitirmiş olduğunu ve davacının bu aşamadan sonra delil sunmasına muvafakat vermediklerini, müvekkillere hesap özeti gönderilmediğini ve taraflar arasında hesap mutabakatı sağlanmadığını, ayrıca söz konusu kredilerin … tarafından belirlenen bekleme süreleri dolmadan, … ve BDDK uygulamalarına aykırı bir biçimde icra takibine girişildiğini belirterek netice olarak; işbu davanın, taraflar arasında görülmekte olan mahkemenin 2021/379 Esas sayılı dava dosyasıyla birleştirilmesine, dava dilekçesine eklenmeyen delillerin sunulmasına izin verilmemesine, haksız davanın reddine ve alacağın %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama masrafları ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili mahkememizin birleşen … Esas sayılı dava dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın … Şubesi ile … Kablo Sanayii Anonim Şirketi arasında imzalanan Kredi Sözleşmelerine istinaden işbu şirkete kredinin açıldığını ve kullandırıldığını, diğer davalının ise müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla sözleşmeyi imzaladığını, davalıların sözleşmedeki şartları yerine getirmeyen borçlulara ihtarname gönderildiği, ihtarnamede verilen süreye rağmen borcun ödenmemesi üzerine alacağın tahsili amacıyla ….İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyası ile ilamsız takip yapılarak müvekkili bankaya olan borçlarının ödenmesi istenildiğini, davalıların takibe itiraz etmesi sonucu takibin durduğunu, işbu nedenlerle bu davanın açılmasının hasıl olduğunu, tüm bu nedenlerle fazlaya dair hakları saklı kalmak ve tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile takibe haksız, mesnetsiz ve kötü niyetli olarak yapıları itirazların iptali ile takibin devamını, kötüniyetli itiraz sonucu takibi durduran borçluların %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmilini, müvekkili banka harçlardan muaf olduğundan dolayı davanın harçsız olarak açılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili mahkememizin birleşen … Esas sayılı davaya cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın, her biri farklı icra dosyalarına yönelik itirazların iptali talebi olmakla birlikte, huzurdaki davanın taraflarıyla aynı olan ve hepsi de mahkeme esasına kayıtlı toplamda 6 ayrı itirazın iptali davası açtığını, usul ekonomisi gereği huzurdaki dava ile birlikte …, …, 2021/… ve … Esas sayılı davaların ilk açılan 2021/379 Esas sayılı dosyada birleştirilmesi gerektiğini, davacı tarafın, HMK md. 318 gereğince elindeki delilleri dilekçesine eklemediğinden, bu delilleri sunma hakkını yitirmiş olduğunu ve davacının bu aşamadan sonra delil sunmasına muvafakat vermediklerini, müvekkillere hesap özeti gönderilmediğini ve taraflar arasında hesap mutabakatı sağlanmadığını, ayrıca söz konusu kredilerin … tarafından belirlenen bekleme süreleri dolmadan, … ve BDDK uygulamalarına aykırı bir biçimde icra takibine girişildiğini belirterek netice olarak; işbu davanın, taraflar arasında görülmekte olan mahkemenin 2021/379 Esas sayılı dava dosyasıyla birleştirilmesine, dava dilekçesine eklenmeyen delillerin sunulmasına izin verilmemesine, haksız davanın reddine ve alacağın %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama masrafları ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili mahkememizin birleşen … Esas sayılı dava dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın … Şubesi ile … … Anonim Şirketi arasında imzalanan Kredi Sözleşmelerine istinaden işbu şirkete kredinin açıldığını ve kullandırıldığını, diğer davalının ise müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla sözleşmeyi imzaladığını, davalıların sözleşmedeki şartları yerine getirmeyen borçlulara ihtarname gönderildiği, ihtarnamede verilen süreye rağmen borcun ödenmemesi üzerine alacağın tahsili amacıyla …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyası ile ilamsız takip yapılarak müvekkili bankaya olan borçlarının ödenmesi istenildiğini, davalıların takibe itiraz etmesi sonucu takibin durduğunu, işbu nedenlerle bu davanın açılmasının hasıl olduğunu, tüm bu nedenlerle fazlaya dair hakları saklı kalmak ve tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile takibe haksız, mesnetsiz ve kötü niyetli olarak yapıları itirazların iptali ile takibin devamını, kötüniyetli itiraz sonucu takibi durduran borçluların %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmilini, müvekkili banka harçlardan muaf olduğundan dolayı davanın harçsız olarak açılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili mahkememizin birleşen … Esas sayılı davaya cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın, her biri farklı icra dosyalarına yönelik itirazların iptali talebi olmakla birlikte, huzurdaki davanın taraflarıyla aynı olan ve hepsi de mahkeme esasına kayıtlı toplamda 6 ayrı itirazın iptali davası açtığını, usul ekonomisi gereği huzurdaki dava ile birlikte …, …, 2021/… ve … Esas sayılı davaların ilk açılan 2021/379 Esas sayılı dosyada birleştirilmesi gerektiğini, davacı tarafın, HMK md. 318 gereğince elindeki delilleri dilekçesine eklemediğinden, bu delilleri sunma hakkını yitirmiş olduğunu ve davacının bu aşamadan sonra delil sunmasına muvafakat vermediklerini, müvekkillere hesap özeti gönderilmediğini ve taraflar arasında hesap mutabakatı sağlanmadığını, ayrıca söz konusu kredilerin … tarafından belirlenen bekleme süreleri dolmadan, … ve BDDK uygulamalarına aykırı bir biçimde icra takibine girişildiğini belirterek netice olarak; işbu davanın, taraflar arasında görülmekte olan mahkemenin 2021/379 Esas sayılı dava dosyasıyla birleştirilmesine, dava dilekçesine eklenmeyen delillerin sunulmasına izin verilmemesine, haksız davanın reddine ve alacağın %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama masrafları ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İcra takip dosyalarının incelenmesinde;
Davacının (asıl dava yönünden) …. İcra Dairesi’nin … esas sayılı takip dosyasında genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan 2.947.473,38-TL asıl alacak 350.290,42-TL işlemiş faiz, 17.514,52-TL BSMV olmak üzere toplam 3.315.278,32-TL takip yapıldığı, ödeme emrinin borçlulardan … Kablo’ya 13.07.2020, diğer borçlu …’a 10.07.2020 tarihinde tebliğ edildiği, borçlular vekilinin süresi içerisinde 14.07.2020 tarihinde borca itiraz ettiği, borca itirazla birlikte takibin durduğu görülmüştür.
Davacının (birleşen … Esas sayılı dava yönünden) …. İcra Dairesi’nin … esas sayılı takip dosyasında genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan 3.345,57-TL asıl alacak 187,99-TL işlemiş faiz, 9,40-TL BSMV olmak üzere toplam 3.542,96-TL takip yapıldığı, ödeme emrinin borçlulardan … Kablo’ya 13/07/2020, diğer borçlu …’a 13.07.2020 tarihinde tebliğ edildiği, borçlular vekilinin süresi içerisinde 20.07.2020 tarihinde borca itiraz ettiği, borca itirazla birlikte takibin durduğu görülmüştür.
Davacının (birleşen … Esas sayılı dava yönünden) …. İcra Dairesi’nin … esas sayılı takip dosyasında genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan 7.079.542,29-TL asıl alacak 1.042.040,54-TL işlemiş faiz, 52.102,02-TL BSMV, 574,00-TL ihtarname masrafı olmak üzere toplam 8.174.258,85-TL takip yapıldığı, ödeme emrinin borçlulardan … Kablo’ya 13/07/2020, diğer borçlu …’a 10.07.2020 tarihinde tebliğ edildiği, borçlular vekilinin süresi içerisinde 14.07.2020 tarihinde borca itiraz ettiği, borca itirazla birlikte takibin durduğu görülmüştür.
Davacının (birleşen 2021/… Esas sayılı dava yönünden) …. İcra Dairesi’nin 2020/… esas sayılı takip dosyasında genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan 9.784.76-TL asıl alacak 1.132,05-TL işlemiş faiz, 56,61-TL BSMV olmak üzere toplam 10.973,42-TL takip yapıldığı, ödeme emrinin borçlulardan … Kablo’ya 13/07/2020, diğer borçlu …’a 10.07.2020 tarihinde tebliğ edildiği, borçlular vekilinin süresi içerisinde 14.07.2020 tarihinde borca itiraz ettiği, borca itirazla birlikte takibin durduğu görülmüştür.
Davacının (birleşen … Esas sayılı dava yönünden) …. İcra Dairesi’nin … esas sayılı takip dosyasında genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan 8.937.150,01-TL asıl alacak, 1.634.552,53-TL işlemiş faiz, 81.727,63-TL BSMV, 846,33-TL ihtarname masrafı olmak üzere toplam 10.654.276,50-TL takip yapıldığı, ödeme emrinin borçlulardan … Kablo’ya 13/07/2020, diğer borçlu …’a 10.07.2020 tarihinde tebliğ edildiği, borçlular vekilinin süresi içerisinde 14.07.2020 tarihinde borca itiraz ettiği, borca itirazla birlikte takibin durduğu görülmüştür.
Davacının (birleşen … Esas sayılı dava yönünden) …. İcra Dairesi’nin … esas sayılı takip dosyasında genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan 2.202.588,27-TL asıl alacak, 389.911,07-TL işlemiş faiz, 19.495,55-TL BSMV, 772,14-TL ihtarname masrafı olmak üzere toplam 2.612.767,03-TL takip yapıldığı, ödeme emrinin borçlulardan … Kablo’ya 13/07/2020, diğer borçlu …’a 10.07.2020 tarihinde tebliğ edildiği, borçlular vekilinin süresi içerisinde 14.07.2020 tarihinde borca itiraz ettiği, borca itirazla birlikte takibin durduğu görülmüştür.
Bankacı bilirkişinin 22/06/2022 tarihli 22 sayfadan ibaret raporunda özetle; Dava konusu alacak tutarlarının, davacı …. ile davalı … A.Ş. arasında imzalanan, Genel Kredi Sözleşmelerine istinaden, davalı asıl borçluya kullandırılan İhracat Döviz Kredileri, … A.Ş. kefaletli Taksitli İhracat Döviz Kredileri, DBS Kredisi, Kredili Mevduat Hesabı kredisi, Teminat Mektubu kredileri ve Çek Karnesi Kredisi borç tutarlarından kaynaklandığı, taleple bağlılık ilkesi gözetilerek davalı asıl borçlu bakımından 18.06.2020 takip tarihi itibariyle yapılan hesaplama sonucunda;
a)2021/379 E. sayılı asıl davada, nakde dönüşen teminat mektubundan doğan … no.lu krediden dolayı, davacının toplam 3.307.304,94 TL talep edilebilir alacak tutarının bulunduğu,
¸b)… E. sayılı Birleşen Davada, Teminat Mektubu Komisyon alacaklarından doğan … no.lu kredilerden dolayı, davacının toplam 3.542,96 TL talep edilebilir alacak tutarının bulunduğu,
¸c)… E. sayılı Birleşen Davada, İhracat Döviz Kredileri, DBS Kredisi, Kredili Mevduat Hesabından ve Banka Yükümlülük Tutarı Ödenen Çek Yaprakları alacaklarından doğan … no.lu kredilerden dolayı, davacının toplam 8.113.545,13 TL talep edilebilir alacak tutarının bulunduğu,
¸d)2021/… E. sayılı Birleşen Davada, Teminat Mektubu Komisyon alacaklarından doğan …, …, …, … ve … no.lu kredilerden dolayı, davacının toplam 10.798,46 TL talep edilebilir alacak tutarının bulunduğu,
¸e)… E. sayılı Birleşen Davada, … A.Ş. kefaleti ile kullandırılan Taksitli İhracat Döviz Kredisi alacağından doğan … no.lu krediden dolayı, davacının toplam 10.450.654,53 TL talep edilebilir alacak tutarının bulunduğu,
¸f)… E. sayılı Birleşen Davada, … A.Ş. kefaleti ile kullandırılan Taksitli İhracat Döviz Kredisi alacağından doğan … nolu krediden dolayı, davacının toplam 2.612.767,03 TL talep edilebilir alacak tutarının bulunduğu,
¸Davacı banka ile davalı asıl borçlu arasında imzalanan Kredi Genel Sözleşmelerinde, davalı …’ın 9.650.000,00 USD, 6.000.000,00 EURO ve 17.000.000,00 TL (Kefalet tutarlarının TL karşılığı 18.06.2020 takip tarihi itibariyle 129.249.450,00 TL’dir) geçerli kefaleti bulunduğu, Davalı kefil, davalı asıl borçlu ile birlikte aynı gün temerrüde düştüğünden, hemen yukarıda 6 adet dava dosyası için davalı asıl borçlu bakımından hesaplanan ve davalının kefalet limiti içinde kalan toplam 24.498.613,05 TL borçtan, adı geçen kefilin sorumlu tutulabileceği,
22.11.2016 tarih ve 29896 sayılı Resmi Gazete yayımlanan Bakanlar Kurulu’nun 31.10.2016 tarih ve 2016/9538 sayılı “Kredi Garanti Kurumlarına Sağlanan Hazine Desteğine İlişkin Karar”ı ve davacı banka ile … A.Ş. arasında imzalanan … Kefalet Protokolü uyarınca, kanuni takibi sürdürmek Kredi Verenin yükümlülüğünde olduğundan, … A.Ş. Tarafından, kefaletin tazmini karşılığında davacı bankaya, takip tarihinden sonra ancak dava tarihinden önce 16.02.2021 tarihinde 2.084.985,46 TL ve 02.03.2021 tarihinde 8.081.222,15 TL ödeme yapılmış olmakla birlikte; davacı bankanın, takip tarihi itibariyle hesaplanan alacak tutarları üzerinden, takibi sürdürme yükümlülüğü bulunduğu,
Taraflar arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinin 13. maddesi ve davacı bankanın 23.10.2019 tarih ve 2019/40 sayılı genelgesi uyarınca, davacı tarafından yıllık %28,60 oranından temerrüt faizi talep edilebileceğini belirtmiştir.
Bankacı ve (heyete eklenen) SMMM bilirkişi heyetinin 07/11/2022 tarihli 9 sayfadan ibaret ek raporunda özetle; yerleşik Yargıtay içtihatları gereğince, temerrüt tarihine kadar hesaplanan faiz ve feriler dahil toplam alacak tutarı, faiz hesaplanması yönünden asıl alacak kabul edildiğini, 22.06.2022 tarihli kök raporda, Yargıtay’ın yerleşik emsal kararlarında belirtildiği şekilde, kat arihinden temerrüt tarihine kadar işletilen akdi faiz tutarları kapitalize edilerek, temerrüt tarihi itbariyle Asıl Alacak tutarları bulunmuş (hesaplanmış) ve tespit edilen işbu Asıl Alacak tutarlarına, temerrüt tarihinden takip tarihine kadar temerrüt faiz oranından faiz işletildiğini, … kök rapordaki hesaplamalar ve görüşte değişiklik bulunmadığı belirtilmiştir.
Bankacı ve SMMM bilirkişi heyetinin 07/11/2022 tarihli 5 sayfadan ibaret 2. ek raporunda özetle; “Kök Raporun 7’nci sayfasında 2a) … No.lu Taksitli Döviz Kredisi başlığı altında yer verildiği üzere; “… A.Ş. kefaleti ile 21.04.2017 tarihinde aylık 0,53 faiz oranlı, 60 ay taksitli, aylık 39.104,74 USD eşit taksit ödemeli, 2.000.000,00 USD tutarlı İhracat Döviz Kredisi kullandırılmıştır. 21.01.2021 tarihi itibariyle kredinin mevcut bulunan 1.368.583,90 USD tutarlık anapara borcunun, davalı asıl borçlunun 06.02.2019 tarihli yazılı ilk 6 ay ödemesiz olmak üzere, taksitlerin 21.07.2019 tarihinde başlayıp 21.04.2022 tarihinde bittiği yapılandırma kredisi olarak yeni bir ödeme planı oluşturulduğu görülmüştür. Söz konusu ödeme planında davalı asıl borçlu ile davalı kefilin imzaları mevcuttur. Davacı banka kayıtları incelendiğinde; 21.07.2019 tarihli 82.000,00 USD, 21.08.2019 tarihli 44.288,45 USD, 21.09.2019 tarihli 44.288,45 USD ve 21.10.2019 tarihli 44.288,45 USD tutarlı taksitlerin ödenmediği tespit edilmiştir. Taraflar arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinin 12/2. maddesinde; “Müşteri işbu sözleşme ve ekleri kapsamındaki herhangi bir borcunu vadesinde veya muacceliyeti bankaca yapılacak bildirime bağlı olan hallerde bankaca yapılacak bildirim üzerine eksiksiz olarak ödemediği takdirde, ödenmeyen borç ayrıca protesto keşidesine, ihtarname gönderilmesine, mehil tayinine velhasıl hiçbir kanuni takip ve teşebbüs icrasına mahal kalmaksızın muaccel ve müşteri mütemerrit olur. (…)” hükmü yer almaktadır. Davacı …. tarafından, davalı … A.Ş. ve dava dışı …’nın yasal mirasçıları olan diğer davalı kefil … ile dava dışı … ve … … …’a, … 26. Noterliği’nin 28.10.2019 tarih ve … yevmiye no.lu, Hesap Özetinin de bulunduğu ihtarname keşide edilmiştir. İhtarnamenin noter tebliğ şerhlerine göre; davalı asıl borçluya gönderilen ihtarnamenin, şirket çalışanına 31.10.2019 tarihinde, davalı …’a gönderilen ihtarnamenin ise aynı konutta ikamet eden eşinin imzasına 31.10.2019 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, ihtarname tebliğ tarihinden itibaren verilen 1 günlük sürenin dolması ile davalı asıl borçlu ve davalı …’ın 02.11.2019 tarihinde temerrüde düştükleri kanaatine ulaşılmıştır.
Kök raporun 4’ncü sayfasında Il – İnceleme ve Değerlendirme başlığı altında belirtildiği üzere, davaya konu alacak tutarlarının tespiti için davacı bankanın … Ticari Şubesi’nde, banka kayıtları bizzat yerinde İncelenmiş olup, tespitlerimize ilişkin banka kayıtları raporumuzun ekinde dava dosyasına sunulmuştur. Ayrıca, kök raporun 6’ncı sayfasında 2.2 Kat Tarihi İtibariyle Alacak Tutarı başlığı altında her bir kredi için ayrı ayrı kat tarihi itibariyle alacak tutarı hesaplanmıştır (sayfa 6-10).
Temerrüt Faiz Oranının Tespiti : Taraflar arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinin 13. Maddesi’nde; “Müşterinin temerrüdü halinde banka, vadesinde ödenmeyen ana para (nakde dönüşen gayri nakdi krediler dahil) ile hesaba tahakkuk ettirilmiş olan fakat zamanında ödenmeyen faiz, komisyon, ücret, masraf, fon kesintisi, vergi ve diğer eklentileri ister tahakkuk ettirildikleri hesapta, isterse ayrı bir hesapta takip edilsin, bunlardan oluşan meblağa, Bankaca kredilere uygulanan en yüksek faiz oranına bu oranın %50’sinin (yüzde ellisinin) ilavesi suretiyle bulunacak oran üzerinden faiz uygulama yetkisine sahiptir.” hükmü yer almaktadır. Davaya konu ticari kredilerden … no.lu DBS kredisine fiilen yıllık %24,50 akdi faiz oranı uygulandığı tespit edilmiştir (Kök Rapor Ek. 2/4). Sözleşmenin söz konusu hükmü uyarınca hesap edilen temerrüt faiz oranı yıllık %36,75 (%24,50 +% 12,25)’dir. Davacı banka tarafından ise yıllık %28,60 oranından temerrüt faizi talep edilmiştir. Bu durumda, taleple bağlı kalınmasının uygun olacağı değerlendirilmektedir.
Temerrüt faiz oranı hemen yukarıda yıllık %36,75 olarak tespit edilmiştir. Söz konusu oran, kök raporda hesaplamalarda esas alınan yıllık %28,60 temerrüt faiz oranından yüksek olduğundan, taleple bağlı kalınarak yeniden hesaplama yapılmamıştır. Yıllık %28,60 temerrüt faiz oranından, asıl ve birleşen dava dosyalarına konu alacak tutarları için takip tarihi itibariyle hesaplanan faiz tutarları ve toplam alacak tutarları kök raporun 11-19 sayfaları arasında ayrıntılı yer almaktadır.” belirtilmiştir.
Dava, asıl ve birleşen davalarda taraflar arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmeleri uyarınca kullandırılan kredilere ilişkin alacağın asıl borçlu ve kefil tarafından ödenmemesi üzerine açılan icra takiplerine itirazın iptali davasıdır.
6102 sayılı TTK’nun yürürlükte olduğu dönem içerisindeki kefillere yönelik alacağın tahsili yönündeki hukuki işlemlerde bu hükmün uygulanması gerekir. Buna göre asıl borçlunun borcunu ödemediği müteselsil kefile ihbar edilmedikçe asıl borçlunun temerrüdü nedeniyle oluşan temerrüt faizinden müteselsil kefil sorumlu tutulamaz.
Ancak kefil kendi temerrüdünün hukuki sonuçlarından sorumlu olacağından kendi temerrüdü sonucu ortaya çıkan temerrüt faizleri ve fer’ilerinden sınırsız olarak sorumlu tutulabilir.
GKS gereğince düzenlenen hesap kat ihtarının kredi lehdarı ve kefillere tebliğ edildiği, tüm bu hususlara davalı kredi lehdarı şirket ve kefiller açısından verilen 1 günlük sürenin sonu olan
… A.Ş. kefaleti ile 21.04.2017 tarihinde aylık % 0,53 faiz oranlı, 60 ay taksitli, aylık 39.104,74 USD eşit taksit ödemeli, 2.000.000,00 USD tutarlı İhracat Döviz Kredisi kullandırılmış ise de, davalı asıl borçlunun 06.02.2019 tarihli yazılı talebi ile ilk 6 ay ödemesiz olmak üzere, taksitlerin 21.07.2019 tarihinde başlayıp 21.04.2022 tarihinde bittiği yapılandırma kredisi olarak yeni bir ödeme planı oluşturulduğu, söz konusu ödeme planında davalı asıl borçlu ile davalı kefilin imzalarının mevcut olduğu ve kayıtlar ile sabit olduğu üzere 21.07.2019 tarihli 82.000,00 USD, 21.08.2019 tarihli 44.288,45 USD, 21.09.2019 tarihli 44.288,45 USD ve 21.10.2019 tarihli 44.288,45 USD tutarlı taksitlerin ödenmediği; taraflar arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinin 12/2. maddesindeki; “Müşteri işbu sözleşme ve ekleri kapsamındaki herhangi bir borcunu vadesinde veya muacceliyeti bankaca yapılacak bildirime bağlı olan hallerde bankaca yapılacak bildirim üzerine eksiksiz olarak ödemediği takdirde, ödenmeyen borç ayrıca protesto keşidesine, ihtarname gönderilmesine, mehil tayinine velhasıl hiçbir kanuni takip ve teşebbüs icrasına mahal kalmaksızın muaccel ve müşteri mütemerrit olur. (…)” hükmü gereğince Davacı tarafından, davalı … A.Ş. ve dava dışı …’nın yasal mirasçıları olan diğer davalı kefil … ile dava dışı … ve … … …’a, … 26. Noterliği’nin 28.10.2019 tarih ve … yevmiye no.lu, Hesap Özetinin de bulunduğu ihtarname keşide edildiği, davalı asıl borçluya gönderilen ihtarnamenin, şirket çalışanına 31.10.2019 tarihinde, davalı …’a gönderilen ihtarnamenin ise aynı konutta ikamet eden eşinin imzasına 31.10.2019 tarihinde tebliğ edildiği, ihtarname tebliğ tarihinden itibaren verilen 1 günlük sürenin dolması ile davalı asıl borçlu ve davalı …’ın 02.11.2019 tarihinde temerrüde düştükleri anlaşılmıştır.
Her ne kadar hesap özetinin gönderilmediğini, hesap mutabakatının sağlanmadığı itirazında bulunmuşlar ise de gönderilmiş olduğu, hesap mutabakatının de ancak ispat açısından sonuç doğurabileceği anlaşılmıştır.
İtiraz dilekçelerinde “varsa müvekkillere izafe olunan imzalara” itiraz edildiği beyan edilmiş ise de gerek cevap dilekçelerinde imzaya itiraza ilişkin bir iddia olmadığı gibi gerek ise cevap dilekçeleri ile taraflar arasındaki hukuki ilişkinin kabul edilmiş olması dikkate alındığında imzaya itirazdan vazgeçilmiş olduğu anlaşımıştır.
Kefalet sözleşmesi 6098 sayılı yeni TBK’nun yürürlüğe girdiği 01.07.2012 tarihinden sonra tanzim edilmiştir. Davalı kefil açısından kefalet limitlerinin sözleşmede açıkça gösterilmiş olduğu ve TBK.’nun 582. 583. ve 584 m. öngörülen kefalet sözleşmesinin yazılı yapılması, kefaletin türü, sorumlu olunacak azami kefalet limiti, kefaletin tarihi ve yasada şartların bizzat kefillerin kendi el yazıları ile yazılmış olduğu kefalette bulunduğu, tüm bunlara göre geçerli bir kefalet akdinin kurulmuş olduğu, TBK’nun 598/3. maddesindeki 10 yıllık sürenin henüz dolmadığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasında akdedilen sözleşmeler yasal değişiklik tarihi 28.03.2013’den sonra akdedilmiş olması nedeniyle, davalı/kefilin şirket ortağı ve/veya yöneticisi oldukları anlaşıldığından, eş muvafakati belgesine gerek olmadığı kanısına varılmıştır.
TBK’nun 589 ve 590. maddesine göre; “Kefil her durumda, kefalet sözleşmesinde belirtilen azami miktara kadar sorumludur.
Kefilin/lerin sözleşmede gösterilen azami kefalet limiti aşılmamak üzere, temerrüt tarihine kadar işlemiş olan akdi faiz ve ferilerinden dolayı da ayrıca sorumludurlar.
26 Kasım 2013 tarihinde yürürlükte bulunan, 6102 sayılı TTK’nun 7. maddesinin 1. fıkrasının 2. cümlesinde: “Ancak, kefil ve kefillere, tahahhüt veya ödemenin yapılmadığı veya yerine getirilmediği ihbar edilmeden temerrüt faizi yürütülemez. hükmüne yer verilmiştir.
TTK yasa tasarısının 7. maddesinin 1. fıkrasına eklenen 2. cümle ilgili olarak kanunlaşma sürecinde verilen önerge ve kanunun gerekçesinde kefile alacağın ve borcun yerine getirilmediğinin ihbarı gerektiği, ihbar edilmeden asıl borçlunun temerrüdü yönünden kefillerden temerrüt faizi istenemeyeceği belirtilmiştir. Eklenen bu fıkra 6762 sayılı Eski TTK’nunda bulunmayan yeni bir hükümdür.
6102 sayılı TTK’nun yürürlükte olduğu dönem içerisindeki kefillere yönelik alacağın tahsili yönündeki hukuki işlemlerde bu hükmün uygulanması gerekir. Buna göre asıl borçlunun borcunu ödemediği müteselsil kefile ihbar edilmedikçe asıl borçlunun temerrüdü nedeniyle oluşan temerrüt faizinden müteselsil kefil sorumlu tutulamaz. Ancak kefil kendi temerrüdünün hukuki sonuçlarından sorumlu olacağından kendi temerrüdü sonucu ortaya çıkan temerrüt faizleri ve fer’ilerinden sınırsız olarak sorumlu tutulabilir.
GKS’nin 13. Maddesinde “Temerrüt tarihinde bankaca tespit edilmiş en yüksek kredi faiz oranının %50 fazlasının ilavesi suretiyle bulunacak oran üzerinden faiz uygulama yetkisine sahiptir…”şeklindedir. Davacı banka tarafından 23.10.2019 tarihinde yayınlanan 2019/40 sayılı Genelgede Ticari Kredi Genel Faiz Oranı’nın % 22,00 ve gecikme/temerrüt faiz oranının da Ticari Kredi Genel (Cari) Faiz Oranının % 30 fazlası olduğu belirtilmektedir. Takip taleplerinde “cari faiz oranın artması halinde” cari faizin % 50’si oranında talep edilmiş ise de GKS’de kararlaştırılan faiz temerrüt tarihindeki faiz olup, GKS’de temerrüt faizin cari faizin değişmesine göre belirlenmemiş olduğu anlaşılmıştır. Davalı asıl borçlu 02.11.2019 tarihinde temerrüde düştüğünden, yıllık % 28,60- (% 22,00 x 1,30) oranından temerrüt faizi talep edilebileceği anlaşılmıştır. Ancak ana dosyada ve Birleşen … esas sayılı davada talep edilen temerrüt faizi oranından fazlasına hükmedilemeyeceği anlaşılmıştır. Tüm bu açılardan davalı tarafın temerrüt faizi oranına itirazının yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
… tarafından dava tarihinden önce bir kısım ödemeler yapılsa da; … ile yapılan sözleşme ve “Kredi Garanti Kurumlarına Sağlanacak Hazine Desteğine ilişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki” 2009/15197; 2015/73317; 2016/9538 ve 2017/9969 sayılı Bakanlar Kurulu Kararlarında;özellikle, 31.10.2016 tarih ve 2016/9538 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının 6/4. Maddesine göre “ Kanuni Takibe ilişkin işlemler kredi verenler tarafından yürütülür. Ve kredi verenlerin nakde çevrilen teminatlar ve takip neticesinde elde edecekleri tahsilatlar, tazmin edilen kefalet oranında kuruma aktarılır. Kanuni takip masrafları kredi veren ile kurum arasında sağlanan kefalet oranında paylaşılır.” hükmü bulunmakta olup … … A.Ş. adına davacı bankanın bu bedeli davalılardan tahsil etmekle yetkili ve yükümlü olduğu anlaşılmıştır.
Bilirkişi tarafından temerrüt tarihine kadar işleyecek akdi faizin asıl alacağa eklenerek hesap yapılması hukuka uygun görülmüştür.
Teknik ayrıntısı yukarıda özetlenmeye çalışıldığı ve bilirkişi raporunda tam detayı olduğu üzere bilirkişi tarafından hesap kat tarihinde, takip tarihinde ve hukuki menfaatin tespiti açısından dava tarihinde asıl alacak ve temerrüt tarihi ve temerrüt faiz oranına göre fer’ileri hesaplanmıştır.
İcra inkar tazminatı yönünden; Dava konusu alacağının önceden belirlenebilirlik, bilinebilirlik, hesap edilebilirlik vasfı ve dolayısıyla likit alacak niteliği taşıdığı, bu haliyle İİK’nın 67. maddesindeki koşullar gerçekleştiği görülmekle, davacının icra inkar tazminatı kabulü ile, alacağın % 20’si oranında icra inkar tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Kötü niyet tazminatı yönünden; Davaların reddedilen bölümü yönünden, davacının takibe girişmekte kötü niyetli olduğu sabit görülmediğinden, davalıların kötü niyet tazminatı talebi reddedilmiştir.
Tüm bu nedenlerle, teknik hesaplama ayrıntısı bilirkişi raporunda anlaşıldığı üzere sonuçta aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı açıklandığı üzere;
A- 1- Asıl davada davanın kısmen kabulü ile davalıların …. İcra Dairesinin … sayılı takip dosyasındaki itirazlarının;
2.939.500 TL asıl alacak,
350.290,42 TL işlemiş temerrüt faizi
17.514,52 TL BSMV olmak üzere
toplamda 3.307.304,94 TL üzerinden itirazın iptaline,
İşleyecek faiz oranına itirazın ise “asıl alacak üzerinden takip tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek yıllık sözleşmesel sabit %22,10 temerrüt faizi ile” şeklinde iptali ile
Takibin bu şekilde ödeme emrindeki kayıt ve şartlarda devamına,
2-3.307.304,94 TL’nin % 20’si olan 661.460,98 TL tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
3-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
4-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 225.922,00-TL ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına, (davacı harçtan muaf olduğundan dava açılırken harç alınmamıştır.)
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 250.219,15-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davalılar, kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.13/2’ye göre hesaplanan 7.973,38-TL ücret-i vekaletin davacıdan tahsili ile davalılar tarafına verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 5.458,80-TL yargılama giderinin red ve kabul durumuna göre takdiren oranlayarak 5.445,67-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine; arda kalan bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşmamaları nedeniyle 6325 sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.360,00-TL’nin Kabul-red oranına göre 1.356,73-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen, 3,27-TL’nin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına,
9-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde resen taraflara iadesine,
B- 1-Birleşen … esas sayılı davada davanın kabulü ile davalıların …. İcra Dairesinin … sayılı takip dosyasındaki itirazlarının;
3.345,57 TL asıl alacak,
187,99 TL işlemiş temerrüt faizi
9,40 TL BSMV olmak üzere
toplamda 3.542,96 TL üzerinden itirazın iptaline,
İşleyecek faiz oranına itirazın ise “asıl alacak üzerinden takip tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek yıllık sabit %22,10 temerrüt faizi ile” şeklinde iptali ile
Takibin bu şekilde ödeme emrindeki kayıt ve şartlarda devamına,
2- 3.542,96-TL’nin % 20’si olan 708,59-TL tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
3-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 242,02-TL ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına, (davacı harçtan muaf olduğundan dava açılırken harç alınmamıştır.)
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.13/2’ye göre hesaplanan 3.542,96-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 193,70-TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşmamaları nedeniyle 6325 sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.360,00-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek hazineye gelir kaydına,
7-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde resen taraflara iadesine,
C- 1-Birleşen … esas sayılı davada davanın kısmen kabulü ile davalıların …. İcra Dairesinin … sayılı takip dosyasındaki itirazlarının;
7.018.828,57 TL asıl alacak,
1.042.040,54 TL işlemiş temerrüt faizi
52.102,02 TL BSMV
574 TL masraf olmak üzere
toplamda 8.113.545,13 TL üzerinden itirazın iptaline,
İşleyecek faiz oranına itirazın ise “asıl alacak üzerinden takip tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek yıllık sözleşmesel sabit %28,60 temerrüt faizi ile” şeklinde iptali ile
Takibin bu şekilde ödeme emrindeki kayıt ve şartlarda devamına,
2- 8.113.545,13-TL’nin % 20’si olan 1.622.709,02-TL tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
3-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
4-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 554.236,26-TL ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına, (davacı harçtan muaf olduğundan dava açılırken harç alınmamıştır.)
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 319.135,45-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davalılar, kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.13/2’ye göre hesaplanan 9.714,20-TL ücret-i vekaletin davacıdan tahsili ile davalılar tarafına verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 345,00-TL yargılama giderinin red ve kabul durumuna göre takdiren oranlayarak 342,44-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine; arda kalan bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşmamaları nedeniyle 6325 sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.360,00-TL’nin Kabul-red oranına göre 1.349,90-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen, 10,10-TL’nin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına,
9-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde resen taraflara iadesine,

D- 1-birleşen 2021/… esas sayılı davada davanın kısmen kabulü ile davalıların …. İcra Dairesinin 2020/… sayılı takip dosyasındaki itirazlarının;
9.609,80 TL asıl alacak,
1.132,05 TL işlemiş temerrüt faizi
56,61 TL BSMV olmak üzere
toplamda 10.798,46 TL üzerinden itirazın iptaline,
İşleyecek faiz oranına itirazın ise “asıl alacak üzerinden takip tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek yıllık sözleşmesel sabit %28,60 temerrüt faizi ile” şeklinde iptali ile
Takibin bu şekilde ödeme emrindeki kayıt ve şartlarda devamına,
2-10.798,46 TL’nin % 20’si olan 2….,69 TL tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
3-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
4-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 737,64-TL ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına, (davacı harçtan muaf olduğundan dava açılırken harç alınmamıştır.)
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davalılar, kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.13/2’ye göre hesaplanan 174,96-TL ücret-i vekaletin davacıdan tahsili ile davalılar tarafına verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 1.045,00-TL yargılama giderinin red ve kabul durumuna göre takdiren oranlayarak 1.028,34-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine; arda kalan bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşmamaları nedeniyle 6325 sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.360,00-TL’nin Kabul-red oranına göre 11.338,32-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen, 21,68-TL’nin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına,
9-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde resen taraflara iadesine,
E- 1- Birleşen … esas sayılı davada davanın kısmen kabulü ile davalıların …. İcra Dairesinin … sayılı takip dosyasındaki itirazlarının;
8.733.528,04 TL asıl alacak,
1.634.552,53 TL işlemiş temerrüt faizi
81.727,63 TL BSMV
846,33 TL masraf olmak üzere
toplamda 10.450.654,53 TL üzerinden itirazın iptaline,
İşleyecek faiz oranına itirazın ise “asıl alacak üzerinden takip tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek yıllık sözleşmesel sabit %28,60 temerrüt faizi ile” şeklinde iptali ile
Takibin bu şekilde ödeme emrindeki kayıt ve şartlarda devamına,
2-10.450.654,53 TL’nin % 20’si olan 2.090.130,90 TL tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
3-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
4-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 713.884,21-TL ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına, (davacı harçtan muaf olduğundan dava açılırken harç alınmamıştır.)
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 445.013,09-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davalılar, kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 31.507,08-TL ücret-i vekaletin davacıdan tahsili ile davalılar tarafına verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 308,10-TL yargılama giderinin red ve kabul durumuna göre takdiren oranlayarak 302,21-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine; arda kalan bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşmamaları nedeniyle 6325 sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.360,00-TL’nin Kabul-red oranına göre 1.334,010-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen, 25,99-TL’nin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına,
9-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde resen taraflara iadesine,
F- 1- Birleşen … esas sayılı davada davanın kabulü ile davalıların …. İcra Dairesinin … sayılı takip dosyasındaki itirazlarının;
2.202.588,27 TL asıl alacak,
389.911,07 TL işlemiş temerrüt faizi
19.495,55 TL BSMV
772,14 TL masraf olmak üzere
toplamda 2.612.767,03 TL üzerinden itirazın iptaline,
İşleyecek faiz oranına itirazın ise “asıl alacak üzerinden takip tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek yıllık sözleşmesel sabit %28,60 temerrüt faizi ile” şeklinde iptali ile,
Takibin bu şekilde ödeme emrindeki kayıt ve şartlarda devamına,
2- 2.612.767,03 TL’nin % 20’si olan 522.553,40 TL tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
3-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 178.478,12-TL ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına, (davacı harçtan muaf olduğundan dava açılırken harç alınmamıştır.)
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 255.638,35-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 77,70-TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşmamaları nedeniyle 6325 sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.360,00-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek hazineye gelir kaydına,
7-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde resen taraflara iadesine,
G-Kötü niyet ispatlanamadığından davalı tarafın tazminat talebinin reddine,
Dair, birleşen … sayılı dosyalar yönünden miktar itibariyle kesin, diğer dosyalar yönünden gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere oy birliği ile karar verildi.15/06/2023

Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır