Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/338 Esas
KARAR NO : 2022/755
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/05/2021
KARAR TARİHİ : 14/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/
İDDİA:
Davacı vekilinin 21/05/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle; davacı şirket ile davalı arasında kargo sözleşmesi imzalandığını, yapılan taşıma işlemleri neticesinde faturalar kesildiğini, davalı, davacı şirket tarafından gerçekleştirilmiş olan taşıma hizmetine karşılık olarak ödenmesi gereken ücreti ödemediğini, fatura değerlerinin toplamı 4.224,50-TL olduğunu, davalı tarafından ödenmeyen borç nedeniyle davalı aleyhine İstanbul … İcra Dairesindeki … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının icra takibi nedeniyle düzenlenen alacağa itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, davalının itirazı haksız olup, borçlu itirazında kötü niyetli olduğunu, haklı davanın kabulünü, borçlunun İstanbul … İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı takibine yaptığı itirazınını iptalini, takibin devamını, kötü niyetli olarak takibe itiraz eden borçlunun %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı yan üzerine tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekilinin 16/07/2021 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davacının iddiaları haksız ve mesnetsiz olduğunu, davacının talepleri zaman aşımına uğramış olup davaya iş bu yönüyle itirazının bulunduğunu, davalı tarafından hediye paketleri hazırlandığını, davacı firma tarafından iş bu paketlerin ilgili yerlere ulaştırılabilmesi için hizmet alımı talep edildiğini, davacı firmaya hediye paketleri kapalı, hasarsız ve tam olarak teslim edildiğini, bu paketlerden 11 adeti dağıtım sırasında kaybolduğunu, davacı şirketin kusuru nedeniyle teslim edilemediğini, davalı paketlerin gönderilememesi nedeniyle prestij kaybına uğradığını, davacının sözleşme gereği edinimleri yerine getirdiği iddiaları tamamen gerçek dışı olduğunu, bununla birlikte davacının icra takibine konu ettiği 03/12/2019 tarihli, 13/12/2019 tarihli ve 16/12/2019 tarihli toplamda 4.224,50-TL değerindeki fatura için davacıya ödemelerin yapıldığını, ödemeyi gösterir dekontu mahkemeye sunulduğunu, davacı şirkete herhangi bir borcunun olmadığını, davacının açmış olduğu haksız davanın reddini, haksız ve kötü niyetle yapılan takip nedeni ile davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesini, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacı yana yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İstanbul …İcra Müdürlüğünün… Esaslı dosyası sistem üzerinden dosyamız içerisine getirtilmiştir. Dosyanın incelenmesinde 4.224,50-TL asıl alacak için takip yapıldığı, ödeme emrinin borçluya 19/06/2020 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun da süresi içerisinde borca itiraz ettiği anlaşılmıştır.
DELİLLER
1-İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının Uyap sureti
2-Faturalar
3-Dekont sureti
4-Bilirkişi incelemesi
Bilirkişiler tarafından düzenlenen 21/06/2022 tarihli Nihai raporda özetle; davacı…A.Ş.’nin kargo taşıma hizmetine istinaden düzenlediği e-faturalardan kaynaklı olarak 16/06/2020 tarihi itibariyle davalı yandan 4.224,50-TL tutarında alacağının bulunduğunu, ancak davalı şirket vekilinin dava dosyasına ibraz ettiği ödeme dekontunun tenzili ile davacı yanın icra takip tarihi itibariyle davalı yandan herhangi bir alacağının bulunmadığını, davalı şirketin tarafına düzenlenen faturalara karşılık olarak …A.Ş. Aracılığı ile davacı şirkete 4.428,50-TL EFT göndererek ödeme yaptığını, davalı şirketin yılbaşı paketlerinin gönderimi esnasında kaybolan ürünlere istinaden 20.01/2020 tarihli …nolu 3.894,00-TL tutarlı iade faturasını davacı şirkete düzenlediğini, davacı şirketin tarafına düzenlenen faturayı kabul etmeyerek davalı şirkete 3.894,00-TL tutarlı iade faturası düzenlediğini, huzurdaki davada taraflar arasındaki hukuki ihtilaf karşılıklı olarak düzenlenen 3.894,00-TL tutarlı iade faturası olduğunu, somut olayda emtianın kaybolduğu yönünden taraflar arasında herhangi bir uyuşmazlık bulunmadığından taşıyıcı eşyanın tamamen ve kısmen zıyaından dolayı tazminat sorumluluğunun hesabı için eşyanın net olmayan ağırlığının taşınacak paketlerinin içeriğinin ağırlık miktar ve içeriğinin belirlendiği kayıtların bulunmadığını, böyle bir belge olmadığı için taşıyıcı davacının sorumlu olacağı miktarı belirleyen bir tespit yapılamadığını, tarafların icra inkar tazminatı ve diğer benzeri taleplerinin değerlendirilmesinin mahkeme takdirinde olduğu belirtilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Mahkememize açılan iş bu dava İcra ve İflas Kanununun 67. maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
Uyuşmazlık konusunun; Taraflar arasındaki taşımacılık sözleşmesinden kaynaklanan ilişki nedeni ile davacı şirketin davalı şirkete düzenlediği faturalara dayanarak başlatmış olduğu takipten kaynaklı alacağı bulunup bulunmadığı, davacı şirketin, davalı şirketten teslim aldığı on bir adet gönderiyi taşıma esnasında kaybedip etmediği kaybetmiş ise kayıp eşya bedelinden davacının sorumlu olup olmadığı sorumlu tutulacak ise ne kadarı ile sorumlu tutulacağı noktasında toplandığı görülmüştür.
Somut olayda, İstanbul …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası mahkememiz dosyasının arasına alınmış, davacı alacaklı ile davalı borçlu şirket arasındaki e- faturalar ile davacı ve davalı şirketlerin e-defter beratları celp edilmiş,davacının davalı borçluya düzenlemiş olduğu e- faturaların ve faturanın dayanağı olan taşıma irsaliyeleri ve taraflar arasındaki taşıma sözleşmesi, davalının yapmış olduğu ödemelere ilişkin banka makbuzları, davacının davalıya ait emtiaları taşıma sırasında kaybettiğine dair taraflar arasındaki elektronik posta yazışmalarının dosyaya sunulduğu görülmüştür. Davacının taşıma sözleşmesinden kaynaklı alacakları için davalı hakkında takip başlattığı, davalı borçlunun takibe itirazı neticesinde takibin durduğu davacı alacaklının bir yıllık hak düşürücü sürede davasını açtığı, dava şartı olan ara buluculuk anlaşmazlık tutanağının dosyaya sunulduğu görülmüştür.
Taraflar arasındaki taşımacılık sözleşmesinden kaynaklı davacı alacaklının açık hesap gereği düzenlemiş olduğu faturalar nedeniyle davalının davacı tarafa borcunun bulunup bulunmadığı, davalıdan teslim alınan malzemenin taşıma sırasında kaybolup olmadığı, kaybolmuş ise davacının sorumluluğunun bulunup bulunmadığı ve iade faturası düzenlenip düzenlenmediği, alacaklının alacağı tespiti halinde alacaklının takip talebindeki talepleri ile örtüşüp örtüşmediğinin tespiti için dosya, Serbest Muhasebeci Mali Müşavir ve lojistik uzmanı bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Tarafların dosyaya ibraz ettikleri e-defter beratları ve faturaları, celp edilen e-fatura ve dayanağı olan irsaliye ile birlikte fatura tarihi itibari ile cari hesap çalışılan yıllara ait taraf defterleri üzerinden yapılan inceleme neticesinde hazırlanarak dosyaya sunulan 21/06/2022 tarihli bilirkişi heyet raporunun denetime açık olduğu, tarafların ileri sürdüğü iddia ve savunmalarındaki hususlarının gözetildiği ve mevcut hali ile hüküm kurmaya elverişli olduğu ve kesinleştiği görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı ile mahkemece alınmış olan bilirkişi ruporu ve yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda somut olay incelendiğinde; Davacı alacaklı ile davalı borçlu arasında taşımacılık sözleşmesi kurulduğu ve taraflar arasındaki taşımacılık sözleşmesinden kaynaklı ticari ilişki bulunduğu, davacının taşıma ediminin karşılığı düzenlemiş olduğu faturaların karşılığı olan bedelin davalı tarafından ödendiği incelenen defter kayıtları ile banka ödeme makbuzlarından bu hali ile davacı şirketin davalıdan alacağının bulunmadığı anlaşılmaktadır. Davalı kargo şirketinin davacıdan teslim aldığı taşıma konusu olan emtiayı taşıma sırasında kaybettiği dosyadaki e-posta yazışmalarından anlaşılmakta olup bu konuda uyuşmazlık bulunmadığı anlaşılmaktadır. Zayi olan emtiada oluşan zararının hesaplanabilmesi için taşınan eşyanın net olmayan ağırlığının taşınacak eşyanın içeriğinin bilinmesi gerektiği, bu husustaki ispat yükünün davacı üzerinde bulunduğu davacının bu yönde bir belge sunmadığı, kaldı ki kayıp nedeni ile davacının taşıma edimini yerine getiremediği dolayısı ile karşı edim olan ücreti de talep hakkı da doğmayacağı dolayısı ile davalının düzenlediği iade faturalarının hukuka uygun olduğu anlaşıldığındah davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda gerekçesinde ayrıntısı ile açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-80,70-TL karar harcının peşin alınan 66,10-TL’den düşümü ile kalan 14,60-TL’nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşmamaları nedeniyle 6325 sayılı Kanunun 18/A-13-14 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00.-TL’nin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına,
5-Davalı taraf kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince 4.224,50-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Tarafların gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı parasal miktar itibariyle kesin karar açıkça okunup usulen anlatıldı.14/12/2022
Katip
¸e-imzalıdır
Hakim
¸e-imzalıdır
*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*