Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/328 E. 2021/408 K. 21.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/328 Esas
KARAR NO : 2021/408

DAVA : Menfi Tespit (Avukatlık Sözleşmesinden Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 31/01/2020
KARAR TARİHİ : 21/05/2021
İstanbul 11. AHM 2021/87 E. 2021/128 K. sayılı görevsizlik ilamı ile mahkememize vürud eden dava dosyası içeriği tensiben tetkik edilmekle;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/
İDDİA:
Davacı vekili, müvekkili şirketin alacaklı olduğu çeklerin tahsili amacıyla davalılardan Av. … ve iş arkadaşları adına vekaletname çıkartıldığını, davalılar tarafından farklı zamanlarda masraf avansı talep edilmesi üzerine davalı …’in hesabına 100.150,00 TL , diğer davalı …’a ise 18.200,00 TL avans gönderildiğini, diğer yandan davalıların yapacakları olası ek masraflara teminat olması için 28/02/2020 keşide tarihli 25.000,00 TL bedelli 1 adet çekin de davalılardan Av. …’e verildiğini, davalılardan … ile …’in avukat olduğunu, diğer davalıların ise onların talimatı altında çalışan hesap sahibi kimseler olduğunu, davalı avukatların müvekkili adına yapmış oldukları icra takiplerine nazaran oldukça fahiş masraf istediklerini ve cüzi bir kısmının masraf olarak harcandığını belirterek belirsiz alacak davası biçiminde fazlaya dair hakları saklı kalmak üzere şimdilik 10.000,00 TL’nin temerrüt tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsilini, müvekkilinin lehtar ciranta sıfatıyla ciro ettiği çek nedeniyle borçlu olmadıklarının tespitini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı … vekili, müvekkili ile … arasında herhangi bir ortaklık ilişkisi olmadığını, davacı iş sahibinden kendi hesabına para yatmadığını, müvekkilinin … isimli şahsı bir kere dahi görmediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı …, …Hukuk Bürosunda takip elemanı olarak çalıştığını, diğer davalı …’in ise …Barosunda kayıtlı İstanbul’da da faaliyet gösteren avukat olduğunu, bu avukatın İstanbul Karabük ayağındaki işlerinde de yardımcı olduğunu, davacı dile bu davalı arasındaki avukatlık münasebetinden kaynaklı kendisine gönderilen paraları Av. …’e gönderdiğini, davacının icra işleri için 8-9 kere Karabük’e gittiğini ve tüm icra işlemlerini eksiksiz gerçekleştirdiğini, tüm masrafların da Av. … tarafından karşılandığını beyanla davanın reddini dilemiştir.
Davalı …, hesabına yatan bütün masrafları dosyanın esas vekili olan avukata gönderdiğini herhangi bir sorumluluğunun olmadığını beyanla davanın reddini dilemiştir.
Davalı … vekili, dava konusu çekin müvekkili elinde olmadığını, bu çekin borç alınarak kendisine verildiğini, çekin borç verene verildiğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, vekalet sözleşmesi niteliğini haiz avukatlık hizmeti kapsamında yapılacak olası yargılama masraflarına teminat olmak üzere davacı tacir tarafından tanzim olunan çekin bedelsiz kaldığından bahisle menfi tespit istemine ilişkindir.
İstanbul 11. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2021/87 E. 2021/128 K. sayılı kararı ile çek yönünden işbu dava tefrik edilerek, çekin verilmesine dayanak alt ilişki ne olursa olsun çekten kaynaklı menfi tespit davalarının mutlak ticari dava olduğundan bahisle ticaret mahkemelerine görevsizlik kararı verilmiştir.
Dava dilekçesindeki anlatımlardan açık bir şekilde anlaşılacağı üzere uyuşmazlık, keşidecisi davacı olan dava konusu kambiyo senedinin avukatlık sözleşmesi kapsamında, bir başka söyleyişle temel ilişki kapsamında olası takip ve yargılama masraflarını teminen ciro edilerek davalılardan …’e verildiği iddiasına dayalıdır. Kaldı ki, lehtar ciranta olup davacı şirket temsilcisi olduğu anlaşılan … davada taraf dahi değildir. Somut olayda 6102 sayılı TTK’nın 4/1-a maddesi yollaması ile yanı Kanun’un 3. Kitabında düzenlenen Kıymetli Evrak hükümlerinin tartışılması söz konusu değildir.
Taraflar arasındaki temel ilişki avukatlık hizmet sözleşmesi olup, uyuşmazlık kambiyo senedinden değil, avukatlık hizmet ilişkisi gereğince avans ya da teminat olarak verildiği iddia olunan çekin bedelsiz kalıp kalmadığından kaynaklanmaktadır. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre davacı şirket tacir sıfatını haizse de davalılar tacir olmadığı gibi, dava da TTK’da düzenlenen mutlak ticari davalardan değildir. Yani, masrafların fazladan alınıp alınmadığı, iadesi gereken bedel olup olmadığı, bu bağlamda çekin teminat amacıyla verilip verilmediği, verilmişse çekin bedelsiz kalıp kalmayacağı veyahut masraflara nazaran paraya çevrilmesinin gerekip gerekmediği yönündeki ihtilaflar vekalet sözleşmesi hükümleri kapsamında çözülecektir. Hal böyle olunca, davayı görmeye Asliye Hukuk Mahkemeleri görevli olduğundan kambiyo senedi vasfındaki çek yönünden de karşı görevsizlik kararı verilmesi gerekmiştir.

HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Mahkememizin KARŞI GÖREVSİZLİĞİNE,
2-HMK’nın 21/1-c maddesi uyarınca kararın istinaf kanun yoluna gidilmeksizin kesinleşmesi halinde mercii tayini için dosyanın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi’ne gönderilmesine,
3-İş bu kararın istinaf kanun yolu denetiminden geçmek suretiyle kesinleşmesi halinde dosyanın görevli İstanbul 11. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne geri gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinden tensiben yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verilmiştir.21/05/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*