Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/274 E. 2021/883 K. 14.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/274 Esas
KARAR NO:2021/883

DAVA:Ticaret Sicil Memurunun Kararına İtiraz
DAVA TARİHİ:19/04/2021
KARAR TARİHİ:14/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Ticaret Sicil Memurunun Kararına İtiraz davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili …’nin ortağı ve yetkilisi olduğu … Tic. Ltd. Şti.’nin davalı İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … sicil numarasında kayıtlı iken Türk Ticaret Kanunu’nun geçici 7. maddesi kapsamında 07/07/2014 tarihinde tasfiyesiz resen terkin işlemine tabi tutulduğunu, davacı müvekkilinin bu terkin işlemini, şirket adına kayıtlı araçların trafik muameleleri esnasında öğrendiğini, davalının müvekkili şirketin sicil kaydının resen terkin edilmesi işlemi sırasında TTK.’nun geçici 7. maddesi gereklerine riayet etmediğini, şirketin ihyası için müvekkili tarafından …. Asliye Ticaret Mahkemesi … Esas sayılı dosyası ile açılan davada, davalarının kabul edildiğini, müvekkili şirketin terkinine ilişkin işlemin iptaline, şirketin ihyasına, şirket yetkilisi müvekkili …’nin tasfiye memuru olarak atanmasına ve tasfiye işlemleri tamamlanıncaya kadar yetkisinin devamına karar verildiğini, davalının herhangi bir bildirimde bulunmadan 07/07/2014 tarihinde müvekkili şirketi tasfiye ettiğini, yapılan terkin işleminin usulsüz olduğunu, bu nedenlerle davanın kabulünü, usulsüz terkin işleminin iptalini, şirketin yeniden ticaret siciline tescilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa bırakılmasına karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili Ticaret Sicili Müdürlüğü’nün TTK. m. 32 ve Ticaret Sicili Yönetmeliği m. 34 hükmü çerçevesinde işlem yaptığını, müvekkilinin tesis edilen işleminde hukuka aykırılık bulunmadığını, müvekkili Ticaret Sicilimi Müdürlüğüne … ticaret sicil numarası ile kayıtlı bulunan Tasfiye Halinde … Ticaret Limited Şirketi’nin dosyasında yapılan incelemede, “Limited şirketlerin sermayelerini asgari tutara yükseltmeleri için son tarih olan 14/02/2014 tarihine kadar sermayesini artırmayarak infisah etmiş olduğu”nun tespit edilmesinin ardından, resen terkin kapsamına alındığını, tebligat ve ilan prosedürlerinin yerine getirilmesinin ardından 07/07/2014 tarihinde sicil kaydının resen terkin edildiğinin anlaşıldığını, müvekkili Ticaret Sicili Müdürlüğünün mahkeme hükmü olmaksızın bir şirketi tekrar sicile tescil yükümlülüğü bulunmadığını, müvekkilinin davanın açılmasına sebep olmadığını, bu nedenle yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacağını, bu nedenlerle davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
Dava, ticaret sicil memurunun kararına itiraz istemine ilişkindir.
İlgili şirket hakkında iki ayrı ihya ilamı bulunmakta olup, biri sadece davaya özgü ihya iken, diğeri olan …. Asliye Ticeret Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında verilen … karar sayılı ilamı şirketin resen terkinin usulüne uygun tebligat işlemi yapılmadığından – bir dosyaya özgü olmaksızın – ihyasına ilişkindir ancak; …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas … karar sayılı ilamında şirketin ihyasında “Tasfiye Halinde” ibaresi belirtilerek unvanı hüküm kısmında yazılmış ve yine aynı kararda tasfiye memuru atamıştır. …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas … karar sayılı ilamında bu şekilde hüküm kurmasının sebebi ise kendisinden önce dosyaya özgü olarak ihya kararı veren …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas … karar sayılı ilamı ile şirkete tasfiye memuru atanmasından ve bu nedenle ticaret sicil kaydındaki en son unvanın “tasfiye halinde” olmasından kaynaklanmaktadır.
…. Asliye Ticeret Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında verilen … karar sayılı ilam kesinleştiği anlaşıldığından bu durumun düzeltilmesi ancak …. Asliye Ticeret Mahkemesinin … esas … karar sayılı dosyada maddi hataya dayanan bu durumun düzeltilmesinin istenmesi ile mümkün olup, aynı konuda verilmiş bir karar varken bir de mahkememizden aynı gerekçelerle ihya talep edilebilmesi mümkün değildir.
Bu nedenlerle sonuçta aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda gerekçesi ve ayrıntısı açıklanan nedenlerle;
1-Kesin hüküm nedeniyle davanın reddine,
2-Harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davalı, kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca hesaplanan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde resen davacıya iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere verilen karar alenen okunup usulen anlatıldı.14/10/2021

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …