Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/256 E. 2023/317 K. 11.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/256 Esas
KARAR NO : 2023/317 Karar
DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/02/2018
KARAR TARİHİ : 11/04/2023

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
… Asliye Hukuk Mahkemesine açılan davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; müvekkili … ve müvekkilinin eşi muris … … aleyhine … İcra Müdürlüğünün 2016/… E. Sayılı icra takibi yapıldığını, dayanağının 27.02.2016 tarihli 2500 TL bedelli senet olduğunu, muris ve müvekkilinin borca itiraz nedeniyle dava açtıklarını,borca itiraz ettilerini, …’un senedi kendisinin mizalamadığını beyan edemediğini, … İcra Hukuk Mahkemesinin 2016/1 E. 2017/… K. Sayılı dosyada sadece borca itiraz olarak açıldığında davanın reddine karar verildiğini, davanın devam ederken daacı … …’un vefat ettiğini, diğer davalı …’ın da … …’a ait mirası … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2017/… E. 2017/… K. Sayıl ilamı ile mirası red ettiklerini, bu nedenle … adına davaya devam edildiğini, sonrasında müvekkiline hacze gelindiğini ve müvekkilinin borcu ödemek zorunda kaldığını, 2500 TL bedelli senetteki imzanın müvekkiline ait olmadığını, müvekkilinin borçlu olmadığını, ödemek zorunda kaldığı 3.394,23 TL nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte istirdadına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Asliye Hukuk Mahkemesinin duruşmadaki beyanında ; Davalı duruşmadaki beyanında İstanbul Bayrampaşa’da oturduğunu, mahkemenin yetkisiz olduğunu, İstanbul Mahkemelerinin yetkili olduğundan reddine karar verilmesini talep ettiğini imzalı beyanı ile bildirmiştir.
Dava, taraflar arasındaki bonoya dayalı davacı aleyhine başlatılan kesinleşmiş icra takibinde borçlu olmadığı halde yapılan ödemenin istirdadı istemine ilişkindir.
Kambiyo senetlerine dayalı olarak başlatılan takiplerde imzaya itiraz konusunda, 6100 sayılı HMK’nın 211/a maddesine göre yapılan incelemeye rağmen hâkimde sahtelik konusunda kesin bir kanaat oluşmamış ise, HMK’nın 266. ve devamı maddelerine göre çözümü özel veya teknik bilgi gerektirdiğinden bilirkişi incelemesine karar verilir. Bu hükümden anlaşılacağı üzere, takibe dayanak senette imzanın keşideciye ait olmadığının- sahteliğinin- bilirkişi raporu ile ispatlanması gerekir.
İmza incelemesinde öncelikle senedin düzenleme tarihinden öncesine ilişkin borçluya ait olduğu muhakkak olan karşılaştırmaya elverişli imzalarını taşıyan belgeler, keşide tarihine en yakın tarihli olanından başlayarak bilirkişi tarafından mukayeseye esas alınmalıdır. Yapılacak bilirkişi incelemesinin, konunun uzmanınca ve yeterli teknik donanıma sahip bir laboratuvar ortamında, optik aletler ve o incelemenin gerektirdiği diğer cihazlar kullanılarak, grafolojik ve grafometrik yöntemlerle yapılması, bu alet ve yöntemlerle gerek incelemeye konu ve gerekse karşılaştırmaya esas belgelerdeki imza veya yazının tersim, seyir, baskı derecesi, eğim, doğrultu gibi yönlerden taşıdığı özelliklerin tam ve kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenip karşılaştırılması; sonuçta, imza veya yazının atfedilen kişiye ait olup olmadığının, dayanakları gösterilmiş, tarafların, mahkemenin ve Yargıtay’ın denetimine elverişli bir raporla ortaya konulması, gerektiğinde karşılaştırılan imza veya yazının hangi nedenle farklı veya aynı kişinin eli ürünü olduklarının fotoğraf ya da diğer uygun görüntü teknikleriyle de desteklenmesi şarttır. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 08.10.2019 tarihli ve 2017/12-2692 E., 2019/1003 K. sayılı kararı)
Bu açıklamalar ışığında tarafların sunmuş olduğu tüm deliller dosya içerisine alınmış, icra dosyası getirtilerek incelenmiş, mukayese edilecek ıslak imza asılları toplanılmış, tüm deliller toplandıktan sonra alanında uzman Adli Tıp Uzmanı bilirkişiden rapor alınmıştır.
Bilirkişi … tarafından alınan bilirkişi raporunda özetle ; İnceleme konusu senet aslındaki borçlu imzaları ve senet ön yüzdeki yazılar ile …’un mukayese örnekleri arasında grafolojik ve grafometrik usullerle yapılan incelemede imzalar ve yazılar arasında tersim tarzı, istif, eğim, seyir, sürat, ebad, gelişmişlik, baskı derecesi ve alışkanlıklar gibi unsurlar yönünden belirgin farklar bulunduğundan inceleme konusu senette …’a atfı kabil yazı ve imza bulunmadığı kanaatine vardığı tespit ve rapor edilmiştir.
… Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 08/11/2018 Tarihli 2018/… Esas 2018/ … sayılı kararı ile İstirdat davalarında özel yetki kuralı tanzim edilmemiş olması nedeniye genel yetki kuralları geçerli olması nedeniyle davacının ikametgahı İSTANBUL olması dikkate alınarak mahkemenin yetkisizliğine karar verildiği anlaşılmıştır.
… Asliye Hukuk Mahkemesinin 03/03/2021 Tarih, 2020/… Esas, 2021/… karar sayılı ilamı ile … İcra Müdürlüğünün 2016/… E. Sayılı dosyası ile kambiyo senedine mahsus haciz yolu ile başlatılan takip neticesinde ödenen bedelin istirdatı istemiyle açılan davada istirdata konu senedin kambiyo senedi olduğu ve taraflar arasındaki ilişkinin ticari işletmeden doğduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı ile Mahkememizin 2021/… Esas sırasına kaydı yapıldı.
… İcra Müdürlüğünün 2016/… E. Sayılı dosyası ile alacaklı … vekili tarafından borçlular …, … … aleyhine 27.02.2016 tarihli 2500 TL bedelli senede dayalı olarak 2500 TL asıl alacak, 74,08 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 2.574,08 TL alacağın ferileri ile birlikte tahsil için takip yapıldığı görülmüştür.
Somut olaya gelindiğinde, dava konusu bonoda keşideci olarak davacının imzası bulunduğu ancak bu imzanın inkarı nedeniyle açılan istirdat davasında, davacının imza inkarı nedeniyle grafolog bilirkişiden imza incelemesine ilişkin rapor alındığı, raporun hüküm kurmaya ve denetime elverişli olduğu, bonoda imzanın davacıya ait olmadığı, keşidecinin imza itirazının mutlak defilerden olup iyiniyet-kötüniyet ayrımı yapılmaksızın herkese karşı ileri sürülebileceği, bu itibarla davacının davalıya borcunun bulunmadığı anlaşıldığından davacı tarafından … İcra Müdürlüğünün 2016/… sayılı dosyasında borçlu olmadığı halde dava konusu bono nedeniyle 25/10/2017 tarihinde yapılan 3.394,23 TL’nin istirdadına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile … İcra Müdürlüğü’nün 2016/… esas sayılı icra takip dosyasına dayanak bono nedeniyle yapılmış olan 3.394,23 TL ‘nin 25/10/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan istirdatı ile davacıya ödenmesine,
2-Karar ve ilam harcı 231,85-TL nin peşin alınan 57,97-TL den düşümü ile kalan 173,88-TL bakiye ilam harcının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 93,87-TL peşin ve başvuru harcının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 1.487,00-TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı taraf kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince 3.394,23-TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
7-Tarafların gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, parasal miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır