Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/243 E. 2022/593 K. 24.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/243 Esas
KARAR NO : 2022/593
DAVA : Tazminat (Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 07/04/2021
KARAR TARİHİ : 24/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesinde özetle; 30.08.2016 günü saat 22:30 sıralarında sürücü … …’ın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı motorsikleti ile … dan … Kavşağı istikametine seyir halinde iken, … altında, orta şeritte duran aracı fark ettiğinde kazadan kaçınmak için manevra yaptığı sırada araca çarpmadan motosikletin dengesini kaybederek düşmesi sonucunda çift taraflı, yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, müvekkili … …’ın, … plaka sayılı morosiklette sürücü konumunda olduğunu, davaya konu kaza dolayısıyla düzenlenen 05.02.2021 tarihli bilirkişi raporunda, kazanın oluşumunda plakası tespit edilemeyen aracın şüphelisinin 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanun’un 47/1-d, 60/d bendi ile Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin 95. ve 113. maddelerini ihlal ettiğinden %60 kusurlu olduğu kanaatine varıldığını belirterek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 5.800,00-TL daimi maluliyet (sakatlık) tazminatı, 100,00-TL geçici iş göremezlik tazminatı, 100,00-TL geçici bakıcı masrafı ve 100,00-TL sürekli bakıcı masrafı olmak üzere toplam 6.100,00-TL tazminatın davalı …’na başvuru tarihi olan 13/07/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin Mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; trafik kazasına sebebiyet verdiği iddia edilen plakası tespit edilemeyen aracın varlığının ve trafik kazasına plakası tespit edilemeyen aracın sebebiyet verdiğinin davacı tarafça ispatı gerektiğini, hiçbir şekilde müvekkili kurumun sorumlu olduğunun kabulü anlamına gelmemek üzere sayın mahkemenin aksi kanaatte olması halinde; KTK 97 uyarınca müvekkil kuruma kanunda belirtilen evraklar ile müracaat edilmediğini, davacının geçici iş göremezlik ve geçici bakıcı gideri taleplerini kabul anlamına gelmemek üzere başvuru konusu taleplerin belirsiz alacak olarak ileri sürülmesi imkanı bulunmadığını, sayın mahkeme tarafından kazaya karışan plakası tespit edilemeyen aracın varlığının kabulü halinde öncelikle kusur oranlarının tespit gerekeceğini, meydana gelen kazanın bir iş kazası olduğunu, başvurana SGK tarafından ödeme yapılıp yapılmadığı ve aylık bağlanıp bağlanılmadığı tespit edilmeden hüküm kurulması hukuka aykırı olacağını, geçici bakıcı gideri ve geçici iş göremezlik tazminatı poliçe kapsamında olmadığını, davacı kaza sırasında koruyucu ekipman takmadığını, müterafık kusuru nedeniyle yapılacak olan hesaplamada indirim yapılması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce delillerin toplandığı, tedavi evraklarının, trafik kayıtlarının, SGK kayıtlarının, savcılık dosyasının celp edildiği, hasar dosyası dosya kapsamına alınmıştır.
Adli Tıp Kurumu Başkanlığının 04/04/2022 tarihli adli tıp raporunda özetle; … oğlu 1972 doğumlu … …’ın 09.08.2016 tarihinde geçirdiği kazaya bağlı yaralanması sebebiyle 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik kapsamında;
Kas İskelet Sistemi
Üst Ekstremite: Omuz: Şekil 2.10’a göre: % KF= %5, % KE= %1 olduğu, Şekil 2.11’e göre: %KABD=%4 olduğu, Şekil 2.12’ye göre: %KIR=%4, %KER=%1 olup; %5+%1+%4+%4+%1=%15 kişinin üst ekstremite özürlülük oranı olduğu ve Tablo 2.3’e göre
1.Kişinin tüm vücut engellilik oranının %9 (yüzdedokuz) olduğu,
2.İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 4 (dört) aya kadar uzayabileceği,
3.Başka birisinin sürekli bakımına muhtaç durumda olmadığı, ancak iyileşme süresi içerisinde 1 (bir) ay boyunca başka birisinin yardımına ihtiyaç duyabileceği oy birliği ile mütalaa olunduğu belirtilmiştir.
Makine Mühendisi ve Aktüerya bilirkişilerinin 02/09/2022 tarihli raporunda özetle; dava konusu olayda, davacının beyanında yer alan ve yolda orta şeritte durması sebebiyle kazaya sebep olduğu belirtilen plakası tespit edilemeyen aracın var olması veya olmaması durumuna göre seçenekli kusur değerlendirmesi yapılması ve Sayın mahkemenin takdirine sunulmasının uygun olacağı değerlendirilmiştir.
Seçenek 1: Davacının beyanında yer alan ve yolda orta şeritte durması sebebiyle kazaya sebep olduğu belirtilen plakası tespit edilemeyen aracın olmaması durumunda kusur değerlendirmesi;
-Olay esnasında yaralanan … plakalı motosikletsiklet sürücüsü davacı … …’ın olayda %100 (yüzde yüz) oranında kusuru olacağı,
Seçenek 2: Davacının beyanında yer alan ve yolda orta şeritte durması sebebiyle kazaya sebep olduğu belirtilen plakası tespit edilemeyen aracın var olması durumunda kusur değerlendirmesi;
-Olay esnasında yaralanan … plakalı motosiklet sürücüsü davacı … …’ın olayda %40 (yüzde kırk) oranında kusuru olacağı,
-Olay da orta şeritte durakladığı belirtilen plakası tespit edilemeyen araç sürücüsü (kimliği de tespit edilmemektedir)’nün olayda %60 (yüzde altmış) oranında kusuru olacağı,
Sayın Mahkemece kusur değerlendirmesinin 1. seçeneğine itibar edilmesi halinde; 1. seçenekte davacı %100 kusurlu bulunduğundan bu durumda davalının işbu dava kapsamında bir sorumluluğu söz konusu olmayacaktır.
Sayın Mahkemece kusur değerlendirmesinin 2. seçeneğine itibar edilmesi halinde davalının %60 kusur oranındaki sorumluluk durumuna göre davacı … …’ın;
a)Geçici iş göremezlik dönemindeki maddi zararının = 3.122,38-TL,
b)Sürekli iş göremezlik dönemine ait %9 maluliyet oranı ile ilgili maddi zararının = 97.514,86-TL,
c)Davacının bakıcı gideri nedeniyle maddi zararı = 988,20-TL olduğu,
d)Yukarıda belirlenen zarar tutarlarının poliçe limitleri içinde kaldığı,
e)Başvuru tarihine göre temerrüdün 27.07.2020 tarihinde gerçekleşmiş olacağı,
f)Dava dilekçesinde yasal faiz talep edildiği kanaat ve sonucuna varıldığı bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, davalının … olarak sorumluluğu bulunduğu aracın kusuru ile neden olduğu kazada davacının yaralanması nedeni ile geçici iş göremezlik, sürekli iş göremezlik, bakıcı gideri zararının tazmini istemini konu alıp davacının geçici ve sürekli iş göremezlik, bakıcı gideri zararı bulunup bulunmadığı, varsa miktarı, davalının sorumlu olup olmadığı hususlarına ilişkindir.
2918 sayılı KTK’nın 91. Maddesinde; motorlu araçların trafik sigortası yaptırmalarının zorunlu olduğu, … Yönetmeliğinin 9. maddesinde; trafik sigortası bulunmayan araçların neden olduğu bedensel zararlar için …na başvurulabileceği belirtilmiş, motorlu bisikletin tanımının yapıldığı 2918 sayılı KTK’nin 3.maddesinde; motorlu bisikletin, silindir hacmi 50 cc’yi geçmeyen içten patlamalı motorla donatılmış ve imal hızı saatte 50km den az olan bisiklet olduğu düzenlenmiş, 2918 Sayılı KTK’nın 103. maddesinde ise; motorsuz taşıtlar ile motorlu bisiklet sürücülerinin hukuki sorumluluğunun genel hükümlere tabi bulunduğu öngörülmüştür.
…, plakası tespit edilmeyen bir aracın sebebiyet verdiği trafik kazası sonucunda oluşan zarardan, araç sürücüsünün kusuru oranında sorumlu olacaktır.
Yasal dayanakları ortaya konularak yapılan bu açıklamalardan sonra somut olaya gelindiğinde; uyuşmazlığın davalının … olarak sorumluluğu bulunduğu aracın kusuru ile neden olduğu kazada davacının yaralanması nedeni ile geçici iş göremezlik, sürekli iş göremezlik ve bakıcı gideri zararının tazmini istemlerine ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Davacı, 30/08/2016 günü davacı … …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı motosikleti ile Havaalanı köprüsü altında seyrederken orta şeritte duran, plakası ve markasını alamadığı bir araca çarpmamak için manevra yapmak zorunda kaldığını ve kazanın gerçekleştiğini, kazaya neden olan aracın plakasının ve modelinin tespit edilemediğini belirterek davalı …na sorumluluğu yöneltmiştir. Kaza ile ilgili resmi makamlarca tutulan bir kaza tespit tutanağı bulunmamaktadır. Davacı, iddia edilen araca çarpmamak için manevra yapıp takla atmıştır. Davacının 30/08/2016 tarihli kolluk önünde verdiği ifadesine göre kazadan sonra iş yeri sahibi …’ın olay yerine geldiğini, kendisinin tedavi için gitmesini diğer işleri halledeceklerini söylediklerini beyan etmiş, kendisini bu şekilde oyaladıklarını belirterek bu kişiler ve kazaya sebep olanlardan şikayetçi olmuştur. Bu kapsamda yürütülen soruşturmada başka bir araca çarpmaya dair delil elde edilemediğinden … CBS 2016/… soruşturma sayılı dosyadan takipsizlik kararı verilmiştir. Kaza yerinde başka araca ait iz ya da emareye, aracın varlığına, kazaya ikinci bir aracın sebebiyet verdiğine dair somut bir delilin dosyaya sunulmamış olması nedeniyle kazaya plakası tespit edilemeyen aracın sebebiyet verdiği hususunun ispatlanamadığından ve dosyaya sunulan evraklardan, bildirilen delillerden meydana gelen kazaya karışan plakası tespit edilemeyen ikinci bir aracın varlığının ve kusurlu davranışının sübut bulmadığı, dolayısıyla zorunlu trafik sigortasız veya olay yerinden kaçan bir aracın varlığı ispatlanmadığına göre davalının sorumluluğuna gidilemeyeceği anlaşılmakla davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70-TL maktu harçtan 59,30-TL peşin harcın düşümü ile eksik kalan 21,40-TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 6.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
5-6325 sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca Hazine tarafından karşılanan zorunlu arabuluculuk gideri 1.320,00-TL’nin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına,
6-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının gerekçeli karar tebliğ gideri düşüldükten sonra resen ilgilisine iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde … Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere verilen karar alenen okunup usulen anlatıldı.24/10/2022

Katip … Hakim …
e-imza e-imza