Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/241 E. 2022/224 K. 28.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2021/241 Esas
KARAR NO:2022/224

DAVA:Menfi Tespit (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ:07/04/2021
KARAR TARİHİ:28/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA
Davacı vekilinin Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesinde özetle; müvekkili firmanın alanında tanınmış yüksek itibarlı bir firma olduğunu, icra takibine konu edilen çekin müvekkil ile çok uzun yıllardır samimi bir ticari ilişki içerisinde olan … …. ve Tic, Ltd. Şti.’ye tanzim edildiğini, söz konusu çek, … Kablo personellerinden birine teslim edildiğini, bu personel tarafından … Kablo firmasına gönderilmek üzere kargoya verildiğini, taşıyıcı … Kargo kuryesi, teslimat esnasında içerisinde huzurdaki davaya konu çekin de bulunduğu kargo çantasını uğradığı bir saldırı sonucunda çaldırmış olduğunu, bu hırsızlık olayı ile ilgili olarak … Kargo’nun davacı firmaya göndermiş olduğu yazı ve saldırıya uğrayan … Kargo çalışanı …’ın … Polis Merkezi Amirliği aracılığı ile şikayetçi ifade tutanağı tutturulduğunu, faillerin tespiti ve cezalandırılması için … Kablo tarafından suç duyurusunda da bulunulduğunu, davaya konu çekin karşılığının bankadan gerçek hamil olmayan kişilerce tahsil edilmesini önlemek maksadıyla …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile … Kablo, ivedilikle ödeme yasağı konulmasına ve dava sonunda çeklerin iptaline karar verilmesi için 18.07.2019 tarihinde dava açtığını, çek hakkında ödeme yasağı konulmasına ve çeklerin iptaline karar verildiğini, ancak tüm bunların bilincinde olan davalı firmanın bile isteye kötü niyet ve ağır kusurlu bir şekilde çeklerin tahsili için uğraştığını, çekler … Kablo’nun rızası hilafına elinden çıkmış ve derhal gerekli önlemler alınmış olmasına rağmen davalı firmanın uğraşı, kötü niyetin varlığını gösterdiğini, davacı tarafından keşide edildikten sonra üçüncü kişi taşıyıcı firmalardan çalınarak zayi olan söz konusu çek üzerinde yetkili hamil … Kablo’nun kaşesi ve yetkilisine ait imza taklit edilerek sahte bir ciro zinciri oluşturulmak sureti ile çekin piyasaya sürüldüğünü, çekin sözde hamili … Makine’nin sahibi… olup … tarafından … Bankası … Şubesi’ne ibraz edildiğini, ibra zeden şahsın annesi … ve ablası …’nın … İnş Oto İth İhr San ve Tic Ltd Şti hissedarı olup, …. İcra Hukuk Mahkemesi … Esas sayılı dosyada imzaya itiraz davası davalısının… olduğunu, ablası …’nın…’ın eski eşi olup aralarında üç boşanma davası bulunduğunu, diğer ablası …’nın … ile … arkadaşı olduğunu, neticeten; çekin yetkili hamilinin rızası hilafında elinden çıktığını, çekin arka yüzünde yer alan ve … Kablo’ya ait olduğu iddia edilen kaşe ve imzaların sahte olması, çekin çalınarak zayi olması üzerine her türlü hukuki ve cezai girişimde bulunulması, davacı ile dava dışı yetkili hamil … Kablo arasında yoğun bir ticari ilişki söz konusuyken … Kablo’nun sahte cirantalar ile sözde hamiller arasında ticari ilişkinin olmaması, sahte cirantalar ve sözde hamilin taraf olduğu benzer nitelikte çok sayıda dosyanın bulunması, davacının cebri icra tehdidi altında ödeme yapmak zorunda bırakılması nedenleriyle davacının borçlu olmadığının tespitine, …. İcra Dairesi2nin … Esas sayılı icra takibindeki tüm hacizlerin kaldırılmasına, davalının %20’den az olmamak koşulu ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA
Davalı vekilinin Mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davacı dava konusu çekin keşidecisi olup çekteki imzasına bir itirazı olmadığını, hatta, dava konusu çeki keşide edip davadışı … Kablo şirketine verdiğini beyan ettiğini, hem çekteki imzasını hemde borç ilişkisini kabul ettiğinden dava konusu çekten ötürü davacının sorumluluğu devam ettiğini, davacı, çekteki lehdar imzasının ( … Kablo ) sahte olduğunu iddia etmiş ise de lehdar imzasının sahte olması keşideci olan davacıyı borçtan kurtaran bir sebep olmadığını, kambiyo senetlerinde ‘imzaların istiklali’ prensibi geçerli olduğunu, imzalardan birinin sahte olması dahi diğer ciranta imzalarının sıhhatine bir halel getirmez iken çekin keşidecisi olan davacının bu iddiaları ileri sürerek borçtan kurtulmaya çalışmasının kötüniyetli bir davranış olduğunu, çekteki ciro silsilesi incelendiğinde dava dışı lehdar ile davalı arasında 2 ciranta daha olduğunun görüleceğini, yani davalı çeki dava dışı … Kablo’dan değil dava dışı Birinci Hırdavat şirketinden aldığını, dosyayla alakası olmaması rağmen boşanma davası, aile fertleri isimleri gibi davalı şirket yetkilisi…’a ait kişisel bilgilerin ifşa edilmesinin menfi tespit davası ile hiçbir ilgisi bulunmadığını, davanın reddini, davacının %20’den az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER
1-…. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası
2-…. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası
3-İstanbul CBS Fikri ve Sınai Haklar Soruşturma Bürosu’nun … sor. sayılı dosyası
4-… CBS Örgütlü Suçları Soruşturma Bürosu’nun … sor. sayılı dosyası
5-İstanbul CBS Sahtecilik ve Dolandırıcılık Bürosu … sor. sayılı dosyası
6-Taraf vekillerinin beyan ve dilekçeleri
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ GEREKÇE
Dava, keşidecinin lehtarın imzasının sahteliğine ve hamilin kötü niyetine dayalı menfi tespit talebine ilişkindir.
Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6102 sayılı Yasanın 818/1-c maddesi delaleti ile uygulanması gereken 677.maddesi uyarınca bir poliçe, poliçe ile borçlanmaya ehil olmayan kişilerin imzasını, sahte imzaları, hayali kişilerin imzalarını veya imzalayan ya da adlarına imzalanmış olan kişileri herhangi bir sebeple bağlamayan imzaları içerirse, diğer imzaların geçerliliği bundan etkilenmez.
İmzaların bağımsızlığı(istiklali) şeklinde tanımlanan bu ilke, poliçeye atılan her geçerli imzanın (keşidecinin, cirantanın, avalistin, kabul eden muhatabın imzası gibi) sahibini bağladığını, geçersiz imzanın sahiplerini sorumlu kılmamalarına rağmen poliçenin geçerliliğini ortadan kaldırmadığını ifade eder.
Geçerli imzaların sahipleri, başkasının imzasının geçersiz olduğunu ileri sürerek kambiyo sorumluluğundan kurtulamazlar; geçersiz bir imza sahibini bağlamaz. Ancak, ciro zincirini de koparmaz.
“İmzaların istiklali (bağımsızlığı)” ilkesine göre, senedin asıl borçlusu olan keşidecinin imzasının sahte olması hali, diğer imza sahiplerinin (lehtarının veya diğer cirantaların) senetten kaynaklanan sorumluluğunu ortadan kaldırmaz. Poliçeye imza koyan kişi, diğer imzaların geçersiz veya sahte ya da mevhum kişilere ait olmasının riskini de taşır. Buna göre her imza kendi sahibini, diğer imzalardan bağımsız olarak bağlar. Poliçe üzerinde şekil bakımından tamam ve görünüşe göre sahibini bağlayan bir imzanın bulunması yeterlidir.
Kanun yapıcı, 6102 sayılı Yasanın 677. maddesinde senedin geçerliliğinin, sorumluluktan tamamen bağımsız şekilde mevcut olabileceğini kabul etmiştir. Senetteki imzalar, bu imzalarda ismi geçen şahıslar yönünden herhangi bir sorumluluk yaratmasa bile, senet yine de geçerli kalır. Senedin geçerli kalmasının sonucu ise, diğer imzaların sahiplerinin sorumluluklarının devam etmesidir. (Bu açıklamalar için bkz, Prof.Dr. Reha Poray / Prof. Dr. Ünal Tekinalp; Kıymetli Evrak Hukuku Esasları, 17. Baskı, İstanbul 2006, Sayfa 141-142; Prof. Dr. Fırat Öztan, Kıymetli Evrak Hukuku 2.Bası, Ankara 1997, Sayfa 414 vd; Prof. Dr. Hüseyin Ülgen / Doç. Dr. Mehmet Helvacı / Doç. Dr. Abuzer Kendigelen / Doç. Dr. Arslan Kaya; Kıymetli Evrak Hukuku Ders Kitabı, İstanbul 2004, Sayfa 126 vd; Prof. Dr. Naci Kınacıoğlu Kıymetli Evrak Hukuku, 5.Baskı, Ankara 1999, Sayfa 122 vd;Gönen Eriş; Türk Ticaret Kanunu İkinci Cilt-Kıymetli Evrak ve Taşıma Ankara 1988 sh. 174 vd- sh.286-Yargıtay 11.HD.3.11.1987 tarih, 347/5865 Esas ve Karar sayılı kararı; Prof.Dr. Oğuz İmregün; Kıymetli Evrak Hukuku, İstanbul 1998, sh.58 vd; İsmail Doğanay; Türk Ticaret Kanunu Şerhi, İkinci Cilt, Üçüncü Baskı Ankara 1990 sh.1611 vd.)
Zincirleme ve birbirine bağlı, lehtardan hamile değin tam ve düzenli yani kesintisiz cirolar hak sahipliğine karine sayılır. Cirolar arasındaki zincirleme bağlılığın gözlenmesi sadece dış görünüm bakımından yapılır. Başka bir anlatımla, ciro silsilesinin (zincirinin) muntazam bir şekilde birbirini takip edip etmediğini incelerken dış görünüşü incelemek yeterli olup, cirantalardan birinin imzasının sahte olması veya temsilci sıfatıyla senedi imzalayan şahsın imza yetkisinden yoksun olması ciro zincirini etkilemez (Hulusi Gürbüz, Yargıtay Uygulaması Işığında Ticari Senetlerin iptali Davaları ve Ticari Senetlere Özgü Sorunlar, İstanbul 1984, sh.295; İsmail Doğanay; Türk Ticaret Kanunu Şerhi, İkinci Cilt, Üçüncü Baskı, Ankara 1990, sh. 1646-1647; Murat Alışkan, Kambiyo Senetlerinde Temlik Cirosu, İstanbul 1998 sh. 255 vd; Tarık Başbuğoğlu; Uygulamalı Türk Ticaret Kanunu, 1.cilt Ankara 1988, sh. 807; Erol Ertekin/ İzzet Karataş; Uygulamada Ticari Senetler: Ankara 1998 sh. 363)
Hamilin ciro yoluyla senedi devraldıktan sonra cirantasını takip etme gibi yasal bir zorunluluğu bulunmamaktadır. TTK’da yer alan ve kambiyo hukukuna ilişkin ilkeleri belirleyen kuralların kişiden kişiye değişebilen “hayatın olağan akışı” şeklindeki subjektif bir takım değerlendirmelerle ortadan kaldırılması doğru görülemez. Kambiyo senetlerinde imzaların istiklali(bağımsızlığı) ilkesi ile ilgili olarak Daire uygulaması istikrar kazanmıştır (Yargıtay 19.HD.’nin 17.02.2011 tarih, 2010/7937 E, 2011/2072 K; 31.03.2011 tarih 2010/8614 E, 2011/4185 K; 18.04.2011 tarih 2011/3624 E, 2011/5149 K; 13.05.2010 tarih 2009/7134 E, 2010/6030 K; 14.10.2010 tarih, 2010/4431 E, 2010/11296 K; 21.03.2012 tarih 2011/13865 E, 2012/4619 K. sayılı kararları)
Bu açıklamalar ışığında davacının ve davalının sunmuş olduğu tüm deliller dosya içerisine alınmış, icra dosyası getirtilerek incelenmiştir.
İcra dosyasının incelenmesinde; …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasında çek borcundan kaynaklanan 25.000,00-TL asıl alacak, 80,14-TL faiz, 2.500,00-TL %10 tazminat, 75,00-TL %0,30 komisyon olmak üzere toplam 27.655,14-TL için … Makine İnş İth İhr ve San Tic A.Ş.tarafından borçlular … Tic Ltd Şti, … İth İhr ve Tic Ltd Şti, Birinci Hırdavat İnş Maden Makina Tarım San ve Tic Ltd Şti aleyhine takip yapıldığı, İstanbul 6. İcra Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasına yapılan icra takibine itiraza ilişkin talebin reddine karar verildiği görülmüştür.
Dava konusu çekin incelenmesinde; … Bankası … Ticari Şubesi’ne ait, … seri numaralı, 29/02/2020 keşide tarihli, keşidecisinin davacı … San Makinaları Tic Ltd Şti, lehtarının … Kablo Metal Ltd Şti, 25.000,00-TL bedelli çekin lehtardan hamile ciro silsilesinin düzgün olmakla, hamilinin davalı olduğu görülmüştür.
…. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı … … ve Tic Ltd şti olan 18/07/2019 tarihinde açılmış kıymetli evrak iptali davasında, hırsızlık nedeniyle bir kısım çeklerin iptalinin talep edildiği,
-… Bankası A.Ş. İvedik/Ankara şubesine ait keşidecisi … Hırd. Ltd. Şti olan, … çek nolu, 30/11/2019 vade tarihli 2.649,00 TL bedelli,
-… Bankası A.Ş. Sanayi … Şubesine ait, keşidecisi … İnş. Mad. Tic. Ltd. Şti olan, … çek nolu, 06/11/2019 vade tarihli 21.350,00 TL bedelli,
-… Bankası A.Ş. … Şubesine ait, keşidecisi … Sanayi Makina Tic. Ltd. Şti olan, … çek nolu, 31/01/2020 vade tarihli 15.000,00 TL bedelli,
– … Bankası A.Ş. … Şubesine ait … çek nolu 29/02/2020 vade tarihli 25.000,00 TL bedelli çekleri zayi nedeni ile iptaline karar verildiği görülmüştür.
İstanbul CBS Fikri ve Sınai Haklar Soruşturma Bürosu’nun … sor. sayılı dosyasının incelenmesinde; şüpheli … aleyhine marka hakkına tecavüz suçu kapsamında soruşturma açıldığı, İstanbul CBS … soruşturma sayılı dosyası ile işlem yapıldığı anlaşılmakla mükerrer soruşturma olması nedeni ile kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği görülmüştür.
… CBS Örgütlü Suçları Soruşturma Bürosu’nun … sor. sayılı dosyasının incelenmesinde; iş bu dosyanın … soruşturma numaralı dosya ile birleştirildiğinin, dosyanın derdest olup soruşturma kapsamında kısıtlama kararı bulunduğunun bildirildiği görülmüştür.
İstanbul CBS Sahtecilik ve Dolandırıcılık Bürosu … sor. sayılı dosyasının incelenmesinde; müşteki … San ve Tic A.Ş. Şüpheli …, suç yeri ve tarihinin 2019 yılı … …, suçun resmi belgede sahtecilik, bilişim sistemleri banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandıcırıcılık olduğu, suça konu çeklerin İstanbul’da piyasaya sürüldüğü gerekçesi ile şikayetçi olunmuş ise de …’da hırsızlığa konu olduğu ve halen soruşturmanın devam ettiği anlaşılmakla yetkisizlik kararı verildiği görülmüştür.
Davacı beyan; davacı vekilinin mahkememizin 28.03.2022 tarihli 5.celsede “İş emri numarasını bildirmiştik, soruşturma numarasını bulamadık, zira bildirmiş olduğumuz iş emri numarası tarafımızca yapılan şikayete ilişkin değildir, şikayette lehdar bulunmuştur, tarafımızca davalı hakkında herhangi bir şikayette bulunulmamıştır” beyanında bulunduğu görülmüştür.
Yasal dayanakları ortaya konularak yapılan bu açıklamalardan sonra somut olaya gelindiğinde, dava konusu çekte davacı keşideci durumunda olup, davalı çeke ciro yoluyla hamil olmuştur. Görünüşe göre ilk ciro, senedin lehtarının imzası ile yapılmıştır. Davacı keşideci kendi imzasını inkar etmemektedir. Dava konusu çeke göre ciro silsilesinde şeklen bir kopukluk bulunmamaktadır. Yukarıda açıklanan imzaların istiklali ilkesi karşısında senetteki herhangi bir imzanın sahteliği dahi yalnızca imza sahibini ilgilendiren bir durum olup bu durum keşideciyi sorumluluktan kurtarmaz.
Yine yukarıda açıklandığı üzere davacı senede imza koymakla diğer imzaların geçersiz veya sahte ya da mevhum kişilere ait olmasının riskini de taşır. Buna göre, davacı keşideci görünüşte düzgün olan ciro silsilesine göre hamile karşı sorumludur ve lehtarın imzasının sahteliği sorumluluğunu ortadan kaldırmaz. Kendi imzası geçerli olan davacı keşidecinin hamile karşı ödeme yükümlülükleri devam etmektedir. Davacının davalının kötü niyetli olduğu iddiası yönünden ise, mahkememizce davacının celbini talep ettiği tüm soruşturma dosyaları celp edilmiş, dava konusu çekin veya davalının adı geçen soruşturmalara konu olmadığı anlaşılmış, davacıya şikayette bulunduğunu veya davalının kötü niyetli olduğunu ispatlayacağı soruşturma numarasını bildirmek üzere süre verilmiş, verilen kesin süre içerisinde bildirmeyen davacı, iş emri numarasından mahkemenin araştırmasını talep etmiştir. Davalı hamilin kötü niyetli olduğu iddiasında bulunan davalı verilen kesin süreler içerisinde kötü niyeti ispatlayamadığından davacı keşideci tarafından açılan davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70-TL harcın, peşin alınan 426,94-TL harçtan mahsubu ile bakiye 346,24-TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333.maddesi ile Yönetmeliğin 207.maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.28/03/2022

Katip … Hakim …
e-imzalıdır e-imzalıdır