Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/217 E. 2022/611 K. 26.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/217 Esas
KARAR NO : 2022/611

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/03/2021
KARAR TARİHİ : 26/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekilinin 29/03/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle; davalı borçlu şirket müvekkil şirketin ürünlerinin …’de satışını yapmak üzere muhtelif ürünleri satın aldığını, taraflar arasındaki ticari ilişki müvekkil şirket nezdinde … kodlu cari hesapta takip edilmediğini, davalı şirket müvekkil şirketten aldığı mal bedelleri ile oluşan cari hesap borcunu ödemediğini, davalı şirketin müvekkilinin şirketine oluşan cari hesap borcu 625.737,32-TL’ye ulaştığını, borç ödenmeyince Bakırköy… Noterliği’nin 28/08/2020 tarih ve… Y. Sayılı ihtarnamesi keşide edildiğini, bu ihtara rağmen borç ödenmeyince davalı şirketin müvekkilinin şirketine tevdi ettiği 2 adet banka teminat mektubunun tazmin edilmesi akabinde borç tutarı 325.737,32-TL olduğunu, akabinde bakiye alacak tutarı üzerinden İstanbul… İcra Müdürlüğü’nün … Esas ayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, borçlu şirket söz konusu takibe hiçbir borcu bulunmadığı iddiası ile itiraz edildiğini, söz konusu itirazın kötü niyetli olduğunu, icra takibine haksız olarak itiraz eden davalının işbu itirazının iptali ile takibin devamına karar verilmesini, borçlu davalının takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekilinin 02/11/2021 tarihli cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında alım satım sözleşmesi olmadığını, distribütörlük/acentelik içerikli karma bir sözleşme bulunduğunu, taraflar arasındaki sözleşme usulüne uygun bir şekilde feshedilmediğini, müvekkilinin mal satması da engellendiğini, müvekkili tarafından davacının talep ve isteğiyle girilen ihale neticesinde ihalenin bitimine 3 gün kala ihale bütün hazırlıkları yapılmış bir haldeyken müvekkilinin şirketten alındığını, dava dışı başka bir şirkete verildiğini, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun işbu davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER
1-İstanbul … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası
2-Bakırköy …Noterliğinin 28.08.2020 tarih ve… Y. Sayılı ihtarname fotokopisi
3-E-fatura örnekleri
4-Bilirkişi incelemesi
Bilirkişi tarafnıdan düzenlenen 18/07/2022 tarihli 6 sayfalık nihai raporda özetle; Davacının ibraz olunan e-defterlerinin e-defter beratlarının süresinde oluşturulduğu, envanter defterinin noter tasdikinin tam olduğunu, davacının ticari defterlerinin de sahibi lehine delil vasfına haiz olduğunu, davacının ticari defterlerine göre 13/10/2020 takip tarihi itibariyle davacının 325.737,32-TL davalıdan alacaklı olduğunu, davalının ticari defter ibrazında bulunduğunu, davacının takibe dayanak faturası içeriği malların davalıya teslim edilmiş olduğunu, takibe dayanak faturaların davalı aleyhine borç doğurduğunu, davacının alacak iddiasının benimsenmesi durumunda merkez bankası verilerinden 13/10/2020 takip tarihi itibariyle avans faizi oranının %10 olduğu anlaşıldığından davacının belirlenen asıl alacağına dava tarihinden itibaren %10 ve değişen oranlarda kademeli olarak avans faizi yürütülebileceğini bildirmiştir.
İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esaslı dosya aslı dosyamız içine girmiştir. Dosyanın incelenmesinde 325.737,32 TL asıl alacağı, %10 oranında avans faizi olduğu, ödeme emrinin borçluya 10/01/2021 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun da süresi içersinde 18/01/2021 tarihinde borca itiraz ettiği anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Mahkememize açılan iş bu dava İcra ve İflas Kanununun 67. maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 23 maddesinin yollaması ile ilgili maddede düzenlenen hükümler haricinde tacirler arasındaki satış sözleşmesinin Borçlar Kanunu hükümlerine tabi olduğuna yer vermiş olup 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 207 maddesi ise satıcıya malın zilyetlik ve mülkiyetini alıcıya devretme edimini alıcıya ise kararlaştırdıkları ve veya belirlenebilir bedeli satıcıya ödeme edimini yüklemiştir. Yine 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 18 maddesinin tacir olmanın gerekleri arasında ticari defter tutma yükümlüğünü getirmiş aynı kanunun 64 maddesi tacirin defter tutma zorunluluğunu düzenlemiş 83 maddesi ise hukuki uyuşmazlıklarda mahkemenin defterlerin ibrazına karar verebileceğine yer vermiş ve Hukuk Muhakemeleri Kanununa atıf yapmıştır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 222 maddesinin 2 fıkrası gereğince Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş ve açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır. 3 fıkrasında ise İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiğini düzenlemiştir. Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamayacağı bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamayacağı ve 4 fıkra da ise Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olabileceğini düzenlemiştir.
Uyuşmazlık konusunun Taraflar arasındaki ticari satım sözleşmesinden kaynaklanan ilişki nedeni ile davacı şirketin davalı şirkete düzenlediği faturalara dayanarak başlatmış olduğu takipten kaynaklı alacağı bulunup bulunmadığı noktasında toplandığı görüldü.
Somut olayda, İstanbul …İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı dosyası ve davacı alacaklı ile davalı borçlu şirket arasındaki… formlarının ilgili Büyük Mükellefler vergi dairesinden celp edilmiş, davacının davalı tarafla olan elektronik posta yazışmalarının, davalı borçlunun davacı alacaklıya verdiği teminat mektubuna ilişkin belgelerin, davalı borçlunun borçlarını ödemesi hususunda davacı alacaklının Bakırköy …Noterliğinin 28/08/2020 tarihli ihtaratı ile cari hesap dökümlerinin ve davalı borçluya düzenlemiş olduğu faturaların dosya içerisinde sunulduğu görülmüştür. Davacının ticari satımdan kaynaklı alacakları için davalı hakkında takip başlattığı, davalı borçlunun takibe itirazı neticesinde takibin durduğu davacı alacaklının bir yıllık hak düşürücü sürede davasını açtığı, dava şartı olan ara buluculuk anlaşmazlık tutanağının dosyaya sunulduğu görülmüştür.
Taraflar arasındaki ticari satıştan kaynaklı davacı alacaklının açık hesap gereği düzenlemiş olduğu faturalar nedeniyle davalı borçlunun davacı alacaklıya borcunun bulunup bulunmadığı, alacaklının takip talebindeki talepleri ile örtüşüp örtüşmediğinin tespiti için dosya, Serbest Muhasebeci Mali Müşavir bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Davalı taraf her ne kadar davacı alacaklı şirket ile aralarında acentelik benzeri bir sözleşme olduğunu ve davacı alacaklının sözleşmeye aykırı davranarak sözleşmeyi haksız olarak fes ettiğini savunmuş ise de dosyaya her hangi bir sözleşme ibraz edememiş, cevap dilekçesinde ileri sürdüğü hususların uyuşmazlıkla ilgisinin bulunmadığı taraflar arasında doğan borcun tamamen ödendiğine dair ödeme belgesi de sunmamıtır. Davalı şirketin ticari defterlerini dosya sunmadığı görülmüş, davacı tarafından dosyaya ibraz edilen faturaları, celp edilen BA/BS formları ile fatura tarihleri itibari ile cari hesap çalışılan yıllara ait davacı defterleri üzerinden yapılan inceleme neticesinde hazırlanarak dosyaya sunulan 18/07/2022 tarihli bilirkişi raporunun denetime açık olduğu, tarafların ileri sürdüğü iddia ve savunmalarındaki hususlarının gözetildiği ve mevcut hali ile hüküm kurmaya elverişli olduğu görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı ile mahkemece alınmış olan bilirkişi ruporu ve yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda somut olay incelendiğinde; Davacı alacaklı ile davalı borçlu arasında açık hesap şeklinde ticari satım sözleşmesi kurulduğu ve taraflar arasında ticari satım sözleşmesinden kaynaklı ticari ilişki bulunduğu, davacının yerine getirdiği edimlerini karşılığında davalı borçluya fatura düzenlediği, davacı alacaklı şirketin açık hesap şeklindeki faturalardan davalı taraftan 325.737,32 TL alacaklı olduğu, davacı takip öncesinde temerrüt faizi talebinde bulunmadığı, takip miktarı ile bilirkişi incelemesi neticesinde ortaya çıkan alacağın örtüştüğü, takip ile birlikte davalı borçlunun temerrüte düşmesi nedeni ile tacir olan davacı alacaklı şirketin ticari avans faizi üzerinden temerrüt faizi talep edebileceği görülmüştür.
Hükme esas alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davacı şirketin takip talebinde belirtiği alacak kalemleri yönünden yapılan değerlendirme neticesinde; davanın kabulü ile,Dava konusu asıl alacağın niteliği itibariyle likit ve belirlenebilir alacak niteliği taşıdığı görülmekle, şartları taşıdığından davacının icra inkar tazminatının da kabulü ile, asıl alacağın % 20’si oranında icra inkar tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş olup, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile
Davacı tarafından davalı aleyhine başlatılan İstanbul …İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı takip dosyasına davalı tarafından yöneltilen itirazının iptaline, takibin 325.737,32 TL asıl alacak üzerinden, asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda işleyecek avans faizi ile birlikte devamına,
2- Asıl alacak niteliği itibari ile likit ve belirlenebilir olduğundan %20 oranında hesaplanan icra inkar tazminatı 65.147,46 TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 22.251,11-TL karar ve ilam harcından 3.934,26-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 18.316,85-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 59,30-TL başvurma harcının ve 3.934,26-TL peşin harç olmak üzere toplam 3.993,56-TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul edilen 325.737,32-TL üzerinden takdir edilen 48.603,22 -TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-6325 sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca hazine tarafından karşılanan zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin davalıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına,
7-Davacı tarafından yapılan tebligat, müzekkere, bilirkişi gideri olmak üzere toplam 2.048,00-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının re’sen ilgilisine iadesine,
9-İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra takip dosyasının iadesine,
Dair; taraf vekilinin yüzüne karşı verilen kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf Kanun Yolu açık olmak üzere karar verildi.26/10/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*