Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/212 E. 2022/508 K. 19.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/212 Esas
KARAR NO : 2022/508
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/03/2021
KARAR TARİHİ : 19/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesinde özetle; müvekkili … A.Ş., 6446 sayılı Kanuna göre kurulmuş bir tedarik şirketi olup, aboneleri ile ikili anlaşmalar yaparak elektrik satışı yaptığını, bununla birlikte abonelerin elektriğini fiziken, dağıtım ve sayaç okuma görevleri lisansına derç edilmiş olan dağıtım şirketi sağlamakta ve bunu merkezi bir sistem üzerinden tedarikçi şirkete bildirmekte olduğunu, tedarikçi şirket ise bu tüketimleri baz alarak aboneye, ödemelerini dağıtım şirketine transfer etmek üzere elektrik faturasında yansıttığını, buna göre de davalı takip borçlusunun görevli tedarik şirketi olduğu bölge kapsamında bulunan aboneler ile de ikili anlaşmalar yapıldığını, bu doğrultuda sistem kullanım bedelleri Elektrik Piyasası mevzuatı çerçevesinde, müvekkili şirketin abonelerinin kullanımları oranında davalı tarafından fatura edildiğini, ancak bu kapsamda davalı şirketin, müvekkili şirket ile ikili anlaşma yaptığı bir takım dava dışı aboneler nezdinde “tahminleme hatası ve toplam tüketimde farklılık” oluşturan okumaları sebebiyle huzurdaki davaya konu düzeltme faturası keşide edildiğini, dava dışı (… Numaralı) abonenin 2019-06 döneminde …’a bildirilen endeks ile tüketimi arasında, abone giriş-çıkış tarihleri arasında yapılan kümülatif karşılaştırma sonrasında abonenin tüketimlerinin diğer dönemlerinin trendiyle farklı olduğu gözlemlenerek, 2704 KWH tüketimin fazla girildiği tespit edildiğini, buna göre fatura döneminin tarifeleri üzerinden dağıtım bedeli, aktif enerji bedeli ve yek bedeli kalemleri üzerinden hesaplanan; Seri … numaralı, 21.04.2020 tarihli, 1.616,84-TL bedelli fatura keşide edilerek davalı şirkete gönderildiğini, anılan faturanın ödenmemesi üzerine …. İcra Müdürlüğünün 2020/… Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibine geçildiğini, söz konusu icra takibine haksız ve hukuka aykırı olarak itiraz edildiğini, tüm bu nedenlerle …. İcra Müdürlüğünün 2020/… Esas sayılı dosyasına haksız olarak edilen itirazın iptaline ve takibin devamını, alacağın likit olmasından dolayı %20 aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmolunmasını, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin Mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davacı arasında akdedilen Dağıtım Sistem Kullanım Anlaşması kapsamında, davacı tarafça … numaralı abonesinin 2019-06 döneminde bildirilen endeks ile tüketimi arasında, abone giriş-çıkış tarihleri arasında yapılan kümülatif karşılaştırma sonrasında 2704 kwh tüketimin fazla girdiğinin tespit edildiğinden bahisle müvekkili şirket adına 21.04.2020 tarihli ve 1.616,84-TL bedelli fatura keşide edildiğini, söz konusu faturaya müvekkil şirket tarafından 27.05.2020 tarihli iade faturası düzenlendiği ve davacı yana tebliğ edildiğini, davacı taraf iade faturasının kendilerine iletilmesi üzerine Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’na (EPDK) başvurarak 30.06.2020 tarihli dilekçe ile düzeltme taleplerinin müvekkili şirketçe kabul edilmediğini, tahminleme hatası yapıldığı iddiası ile EPDK’dan konunun netleştirilmesini talep ettiklerini, bununla birlikte 06.07.2020 tarihli dilekçe ile müvekkili şirketten de eş zamanlı bilgi talep edildiğini, davacı tarafça EPDK’ya başvurunun bilgileri dahilinde henüz neticelendirilmediğini, buna rağmen davacı tarafından dava konusu faturaya ilişki …. İcra Müdürlüğünün 2020/… Esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığı ve takibe itirazları üzerine dava açıldığını, tüm bu nedenlerle davacının dava konusu uyuşmazlığa ilişkin Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’na yaptığı başvurunun sonucunun taraflar arasındaki Dağıtım Sistem Kullanım Anlaşması’nın 13. maddesi uyarınca bekletici mesele yapılmasını, hukuki mesnetten yoksun olarak işbu açılan davanın esastan reddini, haksız ve kötüniyetli davacı alacaklı aleyhine takip konusu asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, taraflar arasındaki sözleşme uyarınca, davacı elektrik tedarik şirketinin tahminleme hatası ve tüketimdeki farklılıktan doğan 21/04/2020 düzeltme faturası alacağına dayalı yapılan icra takibine davalının itirazı sonucu takibin durması ve mahkememize açılan itirazın iptali davası ile inkar tazminatına hükmedilmesi talebi hususlarında olduğu istemine ilişkindir.
Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre fatura emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesikadır (229. md.). Fatura malın teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami “yedi gün” içinde düzenlenir. Bu süre içerisinde düzenlenmeyen faturalar hiç düzenlenmemiş sayılır (231/5. md.). 6102 sayılı TTK’da da fatura konusunda hükümler vardır. Ticari işletmesi bağlamında bir mal satmış, üretmiş, bir iş görmüş veya bir menfaat sağlamış olan tacirden, diğer taraf, kendisine bir fatura verilmesini ve bedeli ödenmiş ise bunun da faturada gösterilmesini isteyebilir.” (6102 Sayılı TTK 21/1) Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır (6102 Sayılı TTK 21/2).
Faturanın onu teslim alan kişiyi borç altına sokabilmesi için taraflar arasında borç doğurucu bir ilişkinin varlığı ve faturanın da bu ilişki nedeniyle düzenlenmiş olması gerekir. Borç münasebeti olmaksızın düzenlenen ve muhatap tarafından her nasılsa teslim alınan faturaya sekiz günde itiraz edilmemiş olması onu borç altına sokmaz. Ancak TTK 21/2 maddesi uyarınca, faturalara 8 gün içerisinde itiraz edilmediği takdirde faturadaki gösterilen bu bedeli kabul edilmiş sayılır.
Faturaların borçluya tebliğ edilip edilmediği, itiraza uğrayıp uğramadığı belirlenmeli, faturaların tebliğ edilmiş ve 8 günlük itiraz süresi içerisinde itiraz edilmemiş olduğunun tespiti halinde faturaların içeriğinin sözleşmeye uygun olduğunun alacaklı tarafça kanıtlanmış olduğu ve sadece fatura içeriğinin kesinleştiği, bunun aksinin yani faturaların içeriğinin sözleşmeye uygun olmadığının ve kesinleşmediğinin kanıt yükünün bu kez borçluya geçtiği kabul edilmelidir.
Bu açıklamalar ışığında tarafların sunmuş oldukları tüm deliller dosya içerisine alınmış, icra dosyası getirtilerek incelenmiş, tüm deliller toplandıktan sonra alanında uzman elektrik mühendisi bilirkişiden rapor alınmıştır. Davacının fatura ettiği fark bedel kapsamında davalı yan iade fatura düzenlemiştir. Faturaların tebliğine ilişkin evrak taraflarca sunulmamıştır.
İcra takip dosyasının incelenmesinde, davacının …. İcra Dairesinin 2020/… Esas sayılı takip dosyasında faturadan kaynaklanan 1.616,84-TL asıl alacak 41,46-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 1.658,30-TL takip yapıldığı, ödeme emrinin 30/06/2020 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun da süresi içerisinde 09/07/2020 tarihinde borca itiraz ettiği, borca itirazla birlikte takibin durduğu, dava İİK’nın 67. maddesi düzenlenen bir yıllık hakdüşürücü süre içinde açıldığı görülmüştür.
Elektrik Mühendisi bilirkişinin 30/01/2022 tarihli raporunda özetle; davacının abonesi olan ve dava dışı (… Numaralı) abonenin, 21.01.2020 tarihine kadar davacıdan enerji satın aldığı ve 21.01.2020 tarihinde tahliye talebinde bulunarak davacının portföyünden çıktığı, söz konusu dava dışı aboneye ait tüketimlerde, davalının 2019/06 dönemine ait tüketim miktarında 2.704,000 kWh tüketimim fazladan girdiği, davacının da söz konusu fazla tüketim miktarını davalıya ödediği, davalı tarafından fazla girilen tüketim miktarının 1.616,84-TL, faiz tutarı olan 41.46-TL ilavesiyle toplam 1.658,30-TL hesaplandığı, davacı, davalıdan 1.658,30 TL alacaklı olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Elektrik Mühendisi bilirkişinin 22/08/2022 tarihli ek raporunda özetle; davacının abonesi olan ve dava dışı (… Numaralı) abonenin, 21.01.2020 tarihine kadar davacıdan enerji satın aldığı ve 21.01.2020 tarihinde talebinde bulunarak davacının portföyünden çıktığı, söz konusu dava dışı aboneye ait tüketimlerde, davalının 2019/06 dönemine ait tüketim miktarında 2.704,000 kWh tüketimim fazladan girdiği, davacının da söz konusu fazla tüketim miktarını davalıya ödediği, davalı tarafından fazla girilen tüketim miktarının 1.616,84-TL, faiz tutarı olan 41.46-TL ilavesiyle toplam 1.658,30-TL hesaplandığı, davacı, davalıdan 1.658,30 TL alacaklı olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Yasal dayanakları ortaya konularak yapılan bu açıklamalardan sonra somut olaya gelindiğinde; taraflar arasında ticari ilişki bulunduğu, davalı tarafça dava konusu borcu içeren faturanın davacıya iade edildiği, taraflar arasındaki sözleşme ilişkisinin 21/01/2020 tarihinde sona erdiği, faturanın bu tarihten sonra 21/04/2020 tarihinde davacı elektrik tedarik şirketince tahminleme hatası ve tüketimdeki farklılıktan dolayı düzeltme faturası olarak düzenlendiği, her ne kadar ilgili mevzuat kapsamında bu tür farklılıkların düzeltme işlemi ile değil de bir sonraki endeks değeri ile düzeltileceği belirlenmiş ise de taraflar arasındaki ilişkinin fatura tarihi itibariyle bir sonraki endeks hesabı bulunmaksızın sona erdiği, bilirkişi tarafından davalı tarafından fazla girilen tüketim miktarının fatura edilen miktar ile uyumlu olduğunun tespit edildiği, davacının davasını tüm bu açıklamalarla ispatladığının kabulü gerektiği anlaşılmıştır.
İcra İnkar Tazminatı yönünden; dava konusu fatura alacağının önceden belirlenebilirlik, bilinebilirlik, hesap edilebilirlik vasfı ve dolayısıyla likit alacak niteliği taşıdığı, bu haliyle İİK’nın 67. maddesindeki koşullar gerçekleştiği (Y.3.H.D. 2016/19580E. 2018/5496K., İstanbul BAM 13.H.D. 2018/446E. 2019/120K.) görülmekle, davacının icra inkar tazminatı kabulü ile, asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tahsis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile;
2-…. İcra Müdürlüğü’nün 2020/… esas sayılı icra takip dosyasına davalı borçlu tarafından vaki olmuş itirazın İİK’nın 67/1 maddesi uyarınca iptali ile, takibin devamına,
3-Asıl alacak niteliği itibariyle likit ve belirlenebilir olduğundan %20 inkar tazminatı 323,36 TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 113,28-TL karar ve ilam harcından 59,30-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 53,98-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
5-Davacı tarafından yatırılan 59,30-TL başvurma harcının ve 59,30-TL peşin harç olmak üzere toplam 118,60-TK harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul edilen 1.658,30-TL üzerinden takdir edilen 1.658,30-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-6325 sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca hazine tarafından karşılanan zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin davalıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına,
8-Davacı tarafından yapılan tebligat, müzekkere, bilirkişi gideri olmak üzere toplam 1.022,95-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının re’sen ilgilisine iadesine,
10-…. İcra Müdürlüğü’nün 2020/… esas sayılı icra takip dosyasının iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.19/09/2022

Katip … Hakim …
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır