Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/211 E. 2023/32 K. 23.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/211 Esas
KARAR NO : 2023/32
DAVA : İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/03/2021
KARAR TARİHİ : 23/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında Çerçeve Protokol, Bayilik Sözleşmesi ve Ariyet Demirbaş Belgesi imzalandığını, bayilik sözleşmesi ve eklerinin, öngörülen sürenin dolması ile kendiliğinden sona erdiğini, sözleşme ilişkisi ve bu ilişkinin tasfiyesi işlemleri kapsamında müvekkilinin davalıdan cari hesaba dayalı olarak 80.572,39TL alacağının bulunduğunu, davalının borcunu ödememesi üzerine taraflarınca …. İcra Müdürlüğünün 2020/… Esas sayılı dosyasından ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı tarafından icra takibine karşı haksız ve kötü niyetli şekilde itiraz edildiğini, davalı tarafından müvekkiline herhangi bir borcu bulunmadığını iddia edilse bile müvekkilinin usulüne uygun şekilde tutulmuş ve lehine delil teşkil eden ticari defterleri üzerinde yapılacak bilirkişi incelemesi ile haklılıklarının ortaya çıkacağını, zorunlu arabuluculuk yoluna gidildiğini ancak anlaşma sağlanamadığını, bu nedenlerle davanın kabulü ile itirazın iptali ile takibin devamını, davalı aleyhine tazminata hükmedilmesini, vekalet ücreti ile yargılama giderlerinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin Mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından başlatılan icra takibinin yetkisiz icra dairelerinde ikame edildiğini, yetkili icra dairesinin … İcra Daireleri ve yetkili mahkemenin … Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, müvekkili şirket tarafından … Noterliğinin 15.03.2018 tarihli ve … yevmiye sayılı ihtarnamesi ile davacının alacağını dayandırmış olduğu 09.07.2018 tarihli e-faturada belirtilen malzemelerin teslime hazır olduğunu, malzemelerin emanete alındığını belirtilerek malzemelerin teslim için gerekli işlemlerin 7 gün içerisinde yapılmasını aksi halde malzemelerin gerekli yerlere teslim edileceğine dair ihtar keşide edildiğini ancak davacının bu ihtara karşılık belirtilen malzemeleri teslim almaktan imtina ettiğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacının 09.07.2018 tarihli e-faturada belirtmiş olduğu malzemelerin bedellerinin fatura da belirtilen kadar olmadığını, davacının malları teslim almaması nedeniyle davacının temerrüt faize de talep etmesinin hatalı ve hukuka aykırı olacağını, bu nedenlerle davanın reddini, davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
…. İcra Müdürlüğünün 2020/… Esas sayılı takip dosyasının celp edilerek, dosya kapsamına alınmıştır.
İcra takip dosyasının incelenmesinde, davacının …. İcra Müdürlüğünün 2020/… Esas sayılı takip dosyasında 80.572,39-TL takip yapıldığı, ödeme emrinin 28/02/2020 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun da süresi içerisinde 04/03/2020 tarihinde borca itiraz ettiği, borca itirazla birlikte takibin durduğu, dava İİK’nın 67. maddesi düzenlenen bir yıllık hakdüşürücü süre içinde açıldığı görülmüştür.
Talimat mahkemesince aldırılan Mali Müşavir bilirkişinin 09/12/2021 tarihli raporunda özetle; Dava dosyasının incelenmesi sonucunda; davalı envanter defterlerinin açılış tasdiklerinin süresi içerisinde yapıldığı, 2018-2019-2020 yılları için e-defter mükellefi olduğu ve defter beratlarının süresi içerisinde alındığı, davaya konu 19.01.2018 – … – 2.148,70 TL, 31.01.2018 – … – 743,40TL, 27.03.2018 – … – 2.876,25TL, 09.07.2018 – … – 74.805,74TL tarih, numara ve tutarlı 4 adet faturanın davalı taraf ticari defterlerinde kayıtlarının bulunduğu, 09.07.2018 tarihi itibari ile (davaya konu edilen ve en son kesilen fatura-09.07.2018-… – 74.805,74 TL) davacı … A.Ş.’nin 320.01.119 nolu cari hesabı’nın 63.320,53 TL alacaklı olduğu, davaya konu cari hesap ilişkisi nedeniyle takip tarihi olan 25.02.2020 tarihi itibariyle, davalı taraf alacak tutarının 18.375,37 TL olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mali Müşavir bilirkişinin 14/02/2022 tarihli raporunda özetle; tarafların defterlerinde “01/01/18-Açılış Kayıtlarında” mevcut farklılığın,2018 yılı öncesinde kaydedilmiş olan hangi kayıtlardan kaynaklandığı tespit edilmeden taraflar arasındaki borç/alacak tutarını tespit etme imkanı olmadığı; bu kapsamda da öncelikle tarafların ticari ilişkilerinin başından itibaren muavin kayıtlarının incelenmesi ve farklılığın tespit edilmesi gerektiğinden, tarafların birbirlerine ait muavin kayıtlarını sunmaları gerektiği, ayrıca, davalının defterlerinde kayıtlı olup da davacının defterlerinde kayıtlı olmayan; 30/03/18 T. ve … nolu 2.876,25TL tutarlı faturanın davacıya tebliğ edilip edilmediği, fatura içeriği hizmetin ne olduğu ve işbu hizmetin verilip verilmediği; 31/12/18 T. Ve “Cari Bakiye Kayıt Düzeltme” açıklamalı 6.800,16TL tutarlı virman kaydının hangi belgeye istinaden yapıldığı hususlarında davalı tarafın beyanlarının alınması ve işbu beyanlarını ispatlayacak belgelerini sunması gerektiği; yukarıdaki eksiklikler tamamlanmadan taraflar arasındaki borç/alacak tutarı tespit edilemeyeceğinden, işbu eksikliklerin tamamlanması ve sonrasında borç/alacak tutarının ek rapor ile tespit edilmesi hususunda takdirin Sayın Mahkemenize ait olduğu; İşbu raporda, takip tarihi itibariyle borç/alacak tutarını tespit etme imkanı olmadığından, dosya mevcudu diğer belgelerin de yukarıdaki eksiklikler tamamlandıktan sonra ek rapor ile incelenmesi ve değerlendirilmesi gerektiği kanaati ve sonucuna varılmıştır denilmiştir.
Mali Müşavir bilirkişinin 29/12/2022 tarihli ek raporunda özetle; Sadece davalının defterlerinde davacının borcuna kayıtlı olan/dayanak belgesi sunulmayan toplam 84.482,15TL tutarındaki aşağıdaki 3 adet faturanın işbu rapor itibariyle kabul edilmediği; 30/03/2018 Tarih ve … nolu “VER HİZ FAT” açıklamalı, 2.876,25 TL tutarlı, 31/12/2018 tarihli “Cari Bakiye Kayıt Düzeltme” açıklamalı, 6.800,16 TL tutarlı, 28/12/2018 tarih ve “DNL2018…431 Satınalma İade Fat.” açıklamalı, 74.805,74 TL tutarlı, takip konusu toplam 80.574,09 TL tutarlı (aşağıdaki) 4 adet faturanın ise tarafların defterlerinde kayıtlı olduğu, bu fatura kayıtları yönünden taraf defterlerinin birbirini doğruladığı, bu haliyle de söz konusu faturaların işbu rapor itibariyle kabul edildiği, 19.01.2018 tarih ve … nolu, 2.148,70TL tutarlı, 31.01.2018 tarih ve … nolu, 743,40 TL tutarlı, 27.03.2018 tarih ve … 561 nolu, 2.876,25 TL tutarlı, 09.07.2018 tarih ve … nolu, 74.805,74 TL tutarlı huzurdaki davaya konu 26/02/2020 tarihli takipte de 80.572,39TL tutarında asıl alacak (=toplam alacak) talep edildiği sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, akaryakıt bayilik sözleşmesinin tasfiyesinden doğan alacağa ilişkin başlatılan takipte itirazın iptali istemine ilişkindir.
Yargılama devam ederken davacı vekili UYAP üzerinden göndermiş olduğu 20/01/2023 tarihli dilekçesiyle, açmış oldukları itirazın iptali davasından feragat ettiklerini, ayrıca Mahkememizin 23/01/2023 tarihli celsesinde davacı vekili, ”Davadan feragat ettik, yargılama giderleri taraflar üzerine bırakılsın, karşı tarafın ve bizim vekalet ücreti talebimiz yoktur,” şeklinde beyanda bulunduğu,
Davalı vekili UYAP üzerinden göndermiş olduğu 20/01/2023 tarihli dilekçesi ile, ”davacı tarafın davadan feragat etmesi durumunda yargılama gideri ve vekalet ücreti talebimiz bulunmamaktadır” şeklinde beyanda bulunduğu görülmüştür.
Davadan feragat, HMK’nın 307. ve 309. maddeleri hükümleri gereğince uyuşmazlığı ve dolayısıyla davayı tek taraflı sona erdiren, davalı tarafın kabulünü gerektirmeyen ve kesin hükmün hukuksal sonuçlarını doğuran bir taraf usul işlemidir. Davacı vekilinin feragat yönünde özel yetkisinin bulunduğu görülmüştür. HMK’nın 309. maddesi hükmüne uygun olarak davacının davadan feragatinin mahkemece saptanması halinde feragat sebebiyle davanın reddine karar verilmesi gerekir. Tarafların vekalet ücreti ve yargılama gideri talepleri olmadığından, bu hususta karar verilmemiştir. Bu nedenlerle davanın feragat sebebiyle reddine karar verilerek, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı açıklandığı üzere;
1-Davanın feragat nedeniyle reddine,
2-Feragat ilk celseden sonra vuku bulduğundan, alınması gereken 179,90-TL maktu harcın 2/3 ü oranında hesaplanan 119,93-TL harcın 973,12 TL peşin harçtan düşümü ile artan 853,19-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Tarafların yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri bulunmadığına dair beyanları gözetilerek, bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
4-6325 sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca Hazine tarafından karşılanan zorunlu arabuluculuk gideri 1.320,00-TL’nin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına,
5-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansı karar kesinleştiğinde resen davacıya iadesine,
6-…. İcra Müdürlüğünün 2020 … E. Sayılı takip dosyasının iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere verilen karar alenen okunup usulen anlatıldı.23/01/2023

Katip … Hakim …
e-imza e-imza