Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/150 E. 2021/807 K. 28.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/150 Esas
KARAR NO:2021/807

DAVA:Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:26/07/2019
KARAR TARİHİ:28/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin 26/07/2019 tarihli dilekçesini özetle; Davacı tacir olup … plakalı 2016 Model … … maraka aracın sahibi olduğunu, Davacı davalının işlettiği … İstasyonundan 27.10.2018 tarihinde motorin yakıtı aldığını, ancak yakıtta su olması nedeniyle istasyondan ayrıldıktan kısa bir süre sonra araç stop edip arıza yaptığını, bu şekilde 7 adet aracın daha arıza yaptığı tespit edildiğini, ikinci el araçlarının 520.000.-Tl – 550.000.-Tl arasında olup bu hasar nedeniyle 75.000.-Tl değer kaybına uğradığını, Bu nedenle fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydı ile müvekkilinin araçta oluşan hasarın tespiti ile tahminen şimdilik 75.000,00-Tl değer kaybının 10.000,00-TL ilk manevi tazminatın, 4.780,09-TL maddi tazminatın olmak üzere cemanda 89.780,09-TL’lik talepli davanın kabulü ile haksız fiilin gerçekleştiği tarih olan 27.10.2018 tarihinden itibaren yasla faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilinin verdiği cevap dilekçesinde özetle; Davacının … plakalı 2016 Model … … marka aracının firmalarının işlettiği … İstasyonundan 27.10.2018 tarihinde motorin yakıtı aldığını, yakıtta su olduğu iddiası ile istasyondan ayrıldıktan kısa bir süre sonra araç stop ederek arıza yaptığı iddiası ile bu davanın açıldığını, Bu tür davalarda Tüketici mahkemesinin görev alanına girdiğini, Esas yönünden ise davacının zararını bildirmesi üzerine yapılan toplantıda … Oto tarafından tamir edilen araç için düzenlenen 204.675,16 Tl lik bedel gecikmeye neden olmaksızın ödendiğini, bu nedenle maddi tazminat isteminin haksız olduğunu, Manevi tazminat isteminde bulunamayacaklarını, bu nedenle davanın öncelikle görevsizlik nedeni ile olmaz ise esastan reddine yargılama masrafları ile ücreti vekalitin davacıya yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesindeki beyanında görev itirazlarnın olduğunu, dosyanın Tüketici Mahkemesine gönderilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce tüm deliller toplandıktan sonra ; ” Davanın Görev yönünden Reddi ile dosyanın Görevli Nöbetçi İstanbul … Mahkemesine gönderilmesine” karar verilmiştir.
Tevzide … 11 Tüketici Mahkemesinin 2020/… E sayılı numarasını alan dosya ile ilgili bu mahkemece 06.07.2020 tarihinde 2020/188 K numarası ile karşı görevsizlik kararı verilerek dosya görev uyuşmazlığının çözümlenmesi için İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmiştir.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesinin 2020/1368 E, 2021/204 K sayılı 29.01.2021 tarihli ilamı ile mahkememizi yargı yeri olarak belirlemiştir.
Mahkememizin yargı yeri olarak belirlemesi üzerine yargılamaya devam edilmiştir.
Yanların tüm delilleri toplandıktan sonra dosya iddia, savunma ve yanların tüm delilleri ile servis kayıtları ve belgeleri üzerinde inceleme yapılarak kaza tarihi itibarıyla davacının davalıdan alacağı varsa saptanması için bilirkişiye verilmiştir.
Bilirkişinin düzenlediği 26.06.2021 tarihli 3 sayfadan ibaret raporunda özetle; “Davalının neden olduğu yakıt sistemi arızasından dolayı yapılan onarıma rağmen araçta 5.000.-TL değer kaybı olduğu, Davacının araç mahrumiyet zararının 1.500.-TL olduğu, görüş ve kanaati ile raporunu sunmuştur.
Dosyaya getirtilen yanlara ait tüm deliller, getirtilen hasar dosyası, davacı şirketin ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen rapor ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı üzere;
Huzurdaki davada … plakalı 2016 Model … … maraka aracın sahibi olduğu, davalının işlettiği … İstasyonundan 27.10.2018 tarihinde motorin yakıtı aldığı, ancak yakıtta su olması nedeniyle istasyondan ayrıldıktan kısa bir süre sonra araç stop edip arıza yaptığını idia ederek kendisine ait özel araca aldığı motorinin ayıplı olduğunu iddia etmektedir.
Davacıya ait … plaka sayılı araç 2016 model, … marka, … tipinde dizel motorlu özel otodur. Aracın davalı şirkete ait petrol istasyonundan yakıt almasından sonra stop etmesi üzerine götürüldüğü … Oto Servis ve tic.A.Ş.’nin servis istasyonunda yapılan onarım ile ilgili fatura incelendiğinde, yakıt deposu, yakıt pompası, yakıt soğutucu, yüksek basınçlı yakıt pompası, enjektör boruları, yakıt filtresi ve enjektör kütüğünün değiştirildiği, verilen faturada parça giderleri toplam masrafının 39.501,10 TL, işçilik giderleri toplam masrafının 3.136,75 TL olduğu, böylece toplam onarım masrafının KDV hariç 44.015,78TL olduğu, yapılan iskonto ve KDV ilavesi ile toplam hasar onarım bedelinin 50.312,60 TL olduğu belirlenmiştir. Ancak onarım masrafı davalı tarafından karşılandığından davacı tarafından ayrıca onarım bedeli talebi olmamıştır.
Davacı aracının yakıt almasından sonra motorunda ortaya çıkan stop etme olayı aynı zamanda birçok başka araçta da ortaya çıkması nedeni ile davalı tarafın yakıt tanklarından alınan numunelerin yapılan ölçümleri sonucu; su seviyesinin en ço % 0,02 olması gerektiği halde tankın orta seviyelerinde % 0,104 alt seviyelerinde % 0,562 oranında su bulunduu tespit edilmiştir. Bu durumda davacı aracının motorunda meydana gelen arıza, davalı tarafından satılan yakıtta bulunan su seviyesinin standart değerlerin çok üstünde olmasından kaynaklanmaktadır. Zira dizel motorlarında yakıt sistemleri oldukça hassas toleransta üretilen sistemlerden meydana gelmektedir. Dolayısıyla dizel yakıtının filtre edilmesi çok önem kazanmaktadır. Ancak sınır değerlerin 10 katından da yüksek oranlarda su bulunması durumunda, sulu yakıtın geçtiği yakıt sistemi elemanlarının ve yakıt deposunun değiştirilmese yoluna gidilerek onarım yapılmaktadır. Bununla beraber su oranı yüksek yakıtın yanma odasına girmesini önlemek ve yanma odasında daha ciddi hasarların oluşmasını önlemek için ileri teknoloji motorlarında, motor stop ederek böyle bir tehlikenin önüne geçilmektedir. Söz konusu olayda da otor stop ederek sulu yakıtın yanma odasına girmesi önlenmiş ve motorun daha fazla zarar görmesinin önüne geçilmiştir. Bu nedenle davacının dava dilekçesinde belirtiği motor arızaları ortaya çıkmamış, sadece motor yakıt sistemi elemanlarının değişimi ile onarım tamamlandığı anlaşılmaktadır.
Araçların kaza geçirmeleri ya da normal kullanımı dışı bazı parçaların da hasar görmesi halinde yapılan onarıma rağmen, aracın marka ve modeline, hasar durumu ve onarım şekline, aracın kilometresine bağlı olarak ikinci el satış fiyatında azalma meydana gelmektedir. Değer kaybına neden olan bu hasarlar genellikle aracın dış görünüşü ile ilgili kaporta aksamındaki hasar onarımları ve boyanmalarından kaynaklanmaktadır. Mekanik parçalarda oluşan hasarlar nedeni ile bu parçalarda yapılan değişiklikler, değer kaybına neden olmamaktadır. Zira bu parçalar zaman ile aşınıp eskiyen ve değiştirilme gereği olan parçalardır.
Dava konusu olay, araca konulan mazot içinde standart değerlerin üstünde su bulunmasından kaynaklanmaktadır. Yakıt sistemini oluşturan elemanlar tamamen değiştirilerek arıza giderilmiştir. Ancak aracın yüksek segment bir araç olması ve erken dönemde motor yakıt sisteminde bu şekilde değişiklik yapılması aracın değerini az da olsa düşürecek bir olgudur. Davacı tarafından olduğu iddia eden değer kaybı aracın komple motorunun değerine yakın olması nedeni ile kabul edilebilir bir değer kay değildir. Açıklandığı gibi sistem içindeki mekanik parçaların komple yenileri ile değiştirilmiş olması, yanma odasında bir arızanın meydana gelmemiş olması, ancak aracın yüksek seğment bir araç olması nedeni ile bu işlem nedeni ile araçta 5.000.-TL değer kaybı olacağı kanaatine varılmıştır.
Aracın çalışamaz durumu gelmesi, daha sonra bu konuda yapılan tespitler ve resmi işler ile araçta yapılan onarım nedeni ile davacının araç kiralamak zorunda kalacaktır. Bu nedenle talep edilen araç kiralama bedeli ile ilgili belge olmasa da, onarımın tamamlanması için gerekli 6 günlük süre içinde günlük 250.-TL dan davacının araç mahrumiyet zararının 1.500.-TL olacağı görüşüne varılmıştır. Davacının aracını kullanamaması nedeni ile sigorta prim tutarı bedelinin her şartta ödenmesi zorunluluğu olduğundan davacı tarafından talebi uygun görülmemiştir.
Her ne kadar davacı manevi tazminat isteminde de bulunmuş ise de araç hasarlarının dayanağını 2918 sayılı KTK.dan alan haksız fiillerdir. Haksız fiiller meydana geldikleri anda hukuki sonuç doğurur ve zarara neden olanların zararı tazmin borcu haksız fiil tarihinde ortaya çıkar. Haksız fiilin unsuru olan zarar, zarar görenin malvarlığında rızası dışında meydana gelen azalma ile, zarar verici fiil olmasa idi bulunacağı durum arasındaki farktır ve zarar haksız fiilin meydana gelmesi ile gerçekleşmiş sayılır. Zarar verenin ve diğer sorumluların zararı tazmin yükümlülüğü herhangi bir ihbara ve ihtara gerek kalmaksızın olay tarihinde doğar. Haksız fiile bağlanan hukuki sonuçlar haksız fiil tarihi esas alınarak belirlenir ve bu nedenle haksız fiillerde olay tarihinde yürürlükte bulunan hukuk kuralları uygulanır. Başka bir deyişle zararın belirlenmesinde olay tarihinde yürürlükte bulunan mevzuat hükümlerinin dikkate alınması gerekir. Bu nedenlerle araca konulan mazot içinde standart değerlerin üstünde su bulunmasından kaynaklanmaktadır. Yakıt sistemini oluşturan elemanlar tamamen değiştirilerek arıza giderilmiş olmakla davacının manevi tazminat istemi yerinde görülmediğinden reddine karar vermek gerekmiştir.
Bu açıklamalardan anlaşıldığı üzere Davalının neden olduğu yakıt sistemi arızasından dolayı yapılan onarıma rağmen araçta 5.000.-TL değer kaybı olduğu, Davacının araç mahrumiyet zararının 1.500.-TL olduğu, manevi tazminat isteminin yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.
Tüm bu nedenlerle iş bu davanın kısmen kabulü ile 6.500.-Tl nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fazla istemin ve manevi tazminat isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
Bu nedenle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda yazıldığı üzere ;
1-İş bu davanın kısmen kabulü ile 6.500.-Tl nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fazla istemin ve manevi tazminat isteminin reddine,
2-Karar ve ilam harcı 444,01-TL nin peşin alınan 1.533,22-TL den düşümü ile kalan 1.089,21-TL bakiye ilam harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yatırılan 488,41-TL peşin ve başvuru harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 1.071,00-TL yargılama giderinin kabul edilen miktar oranlanarak takdiren 87,30-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı taraf kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince, kabul edilen miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince, red edilen miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 10.326,40-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Manevi tazminat yönünden, Davalı kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince, red edilen miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Davacının gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzünde ilamın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.28/09/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır