Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/727 E. 2021/251 K. 24.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/727 Esas
KARAR NO : 2021/251
DAVA : Çek İstirdat Talebi (TTK 763. md.)
DAVA TARİHİ : 16/07/2020
KARAR TARİHİ : 24/03/2021

Mahkememizde görülen istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/
İDDİA:
Davacı vekili, müvekkilinin dava dışı … Ticaret Ltd. Şti’den olan alacağına binaen almış olduğu 75.000 TL bedelli … Şubesi’ne ait … numaralı 10/01/2019 ödeme tarihli çeki aldığını, müvekkilinin eski ortağı …’nin ise ayrılırken dava konusu iş bu çek de dahil olmak üzere bir çok kıymetli evrakı yanında götürdüğünü, çekin rıza dışı elden çıktığını ve imzaların taklit edildiğini, … İcra Hukuk Mahkemesi 2020/… Esas sayılı dosyasından imza inkarında bulunduklarını, … C. Başsavcılığı 2020/… soruşturma sayılı dosyasından ceza tahkikatının yürüdüğünü, … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/… Esas sayılı dosyasından da zayi nedeniyle çek iptali davası ikame edildiğini belirterek müvekkili şirket ile hiç bir ilişkisi olmayan davalının elinde bulundurduğu ve ödeme için bankaya ibraz ettiği çekin istirdatını talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili, müvekkilinin dava konusu çeki … San. Ve Tic. Ltd. Şti’den aralarındaki ticari ilişkiye binaen aldığını, kötü niyet ya da herhangi bir kusurlarının bulunmadığını, aksinin ispata muhtaç olduğunu beyanla davanın reddini dilemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, TTK’nın 792. maddesi uyarınca açılan çek istirdadı istemine ilişkindir. 6102 sayılı TTK’nın 792. maddesinde “Çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790’ıncı maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlüdür.” hükmü düzenlenmiştir. Zayi olan çekin istirdadı talebiyle açılan işbu davada ispat yükü davacıda olup, davacının öncelikle çekin yedinde iken rızası hilafına elinden çıktığını ardından da çeki elinde bulunduran hamilin kötüniyetli veya iktisabında ağır kusurlu olduğunu usulüne uygun delillerle ispat etmesi gerekir.
Somut olayda, mahkememizin 28/12/2020 tarihli tensip ara kararı ile davacı defterlerinin SMM vasıtasıyla incelenerek dava konusu çekin defterlerde ne şekilde yer aldığı, kimden geliş kaydı yapıldığı, çekin çıkışının yapılıp yapılmadığı konularında rapor tanzim ettirilmesi için rapor alınmasına karar verilmiş olup, davacı vekilince verilen kesin süre içerisinde masraf avansı ikmal edilmemiştir. Diğer yandan yetkisiz mahkemeye sunulan 08/10/2020 tarihli dilekçede de çekteki müvekkili şirket yetkilisinin imzasının sahte olduğundan bahisle … C. Başsavcılığı 2020/… ve 2020/… soruşturma sayılı ceza soruşturmalarının derdest olduğu beyan edilmişse de, dava istirdat davası olup sunulu delillere göre davalı şirketin dava dışı … ile bağlantısı net bir şekilde ortaya konulamamıştır. Ciro silsilesindeki davacıya ait imza sahte olsa dahi davalı hamilin şeklen usulüne uygun görülen ciro silsilesine göre çeki iktisap etmesinde herhangi bir hukuka aykırı yön yoktur. Bir başka söyleyişle, salt davacıya ait imzanın sahte olması menkul davasının özel bir görünümü olan işbu istirdat davasının ispatında yeterli değildir. Yukarıda da belirtildiği üzere davacının davalı hamilin ağır kusurlu ya da kötü niyetli olarak çeki iktisap ettiğini ispat etmesi gerekir. Çekin arka yüzünün incelenmesinde de, davacı şirketten sonra üç kere daha beyaz ciro ile çekin tedavül ettiği, davalı şirketin son hamil olarak ödeme için çeki bankaya ibraz ettiği anlaşılmaktadır. HMK’nın 139/1-ç. maddesi uyarınca davacıya dilekçesinde bahsedip henüz sunmadığı delilleri sunması için kesin süre verilmişse de davalının dava dışı kötü niyetli olduğunu iddia ettiği şahıslarla bağlantısına dair belge sunulmamıştır. Ayrıca delil avansı da ikmal edilmemiştir. Hal böyleyken, mevcut delil durumuna nazaran davanın ispatlanamadığı anlaşılmakla aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30-TL harcın peşin alınan 1.280,82-TL harçtan mahsubu ile artan 1.221,52-TL harcın istek halinde yatıran davacıya iadesine,
3-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince reddedilen miktar üzerinden hesap edilen 10.550,00-TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen mahkeme masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
5-HMK’nın 333. maddesi gereğince, mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 24/03/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*