Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/565 E. 2023/1000 K. 19.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/565 Esas
KARAR NO : 2023/1000 Karar
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 21/10/2020
KARAR TARİHİ : 19/12/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin Mahkemeye sunmuş olduğu dava dilekçesini özetle; 02/12/2019 tarihinde davacı müvekkil … … …’in sevk ve iradesindeki … plaka sayılı motosiklet ile İstanbul ili … ilçesi … Mahallesi, … Caddesi üzerinde kendi şeridinde ilerlerken, plakası ve kimliği tespit edilemeyen koyu yeşil renkli araç sürücüsünün asli ve tam kusuru ile sinyalsiz şekilde aracının sağ kırması ve müvekkil ile çarpışmaları neticesin de davaya konu yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini, müvekkilinin yaralandığını, geçici ve kalıcı iş göremezliğe maruz kaldığını, belirsiz alacak davası niteliğinde haklı davanın kabulüne, kalıcı iş göremezlik bedeli olarak şimdilik 9.800,00 TL, geçici iş göremezlik bedeli olarak şimdilik 100,00 TL, bakıcı gideri tazminatı olarak şimdilik 100,00 TL olmak üzere 10.000,00 TL maddi tazminatın kaza tarihi olana 02/12/2019 tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda avans faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden tahsili ile müvekkil davacıya ödenmesine, her türlü yargılama harç ve gideri ile vekalet ücretinin davalı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin Mahkemeye sunmuş olduğu cevap dilekçesini özetle; Kazaya karıştığı iddia olunan plakası tespit edilemeyen ikinci motorlu aracın varlığı olaya kusuru somut delillerle tespit edilemediğini, çift taraflı araç kazası olarak meydana geldiği hususunda şüpheli olduğunu, davanın esastan reddi ile avukatlık ücreti dahil her türlü yargılama giderinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan yaralanma nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
2918 sayılı KTK’nın 91.maddesinde; motorlu araçların trafik sigortası yaptırmalarının zorunlu olduğu, … Yönetmeliğinin 9.maddesinde; trafik sigortası bulunmayan araçların neden olduğu bedensel zararlar için …na başvurulabileceği belirtilmiş, motorlu bisikletin tanımının yapıldığı 2918 sayılı KTK’nin 3.maddesinde; motorlu bisikletin, silindir hacmi 50 cc’yi geçmeyen içten patlamalı motorla donatılmış ve imal hızı saatte 50 km den az olan bisiklet olduğu düzenlenmiş, 2918 Sayılı KTK’nın 103. maddesinde ise; motorsuz taşıtlar ile motorlu bisiklet sürücülerinin hukuki sorumluluğunun genel hükümlere tabi bulunduğu öngörülmüştür.
Sorumluluğu doğuran olayın, zarar görenin vücut bütünlüğünü ihlâl etmesi hali 6098 sayılı TBK m. 54 de özel olarak hükme bağlanmıştır. Bu hüküm gereğince vücut bütünlüğünün ihlâli halinde mağdurun malvarlığında meydana gelmesi muhtemel olan azalmanın ve dolayısıyla maddî zararın türleri; masraflar, çalışma gücünün kısmen veya tamamen kaybından doğan zararlar ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan zararlar şeklinde düzenlenmiştir.
Sorumluluk hukukunun temel amacı, bir kimsenin malvarlığında iradesi dışında meydana gelen eksilmeleri aynen veya nakden gidererek zarar görenin zarar verici olay sonucunda malvarlığında eksilen değer yerine nitelik veya nicelik yönünden eş bir değer koymaktır. Zarar görenin malvarlığında eksilen değer yerine aynı nitelikte bir değer konulması mümkün olduğu takdirde bu değer; bu mümkün olmadığı takdirde, nicelik yönünden, yani para ile ona denk bir değer konulur ve zarar verenin yerine getirmek zorunda olduğu bu yükümlülüğe tazminat yükümlülüğü adı verilir. Tazminat yükümlülüğünün, bir diğer ifadeyle zarar verenin ödeyeceği tazminat miktarının tespit edilebilmesi için, öncelikle zararın hesaplanması gerekmektedir. Zarar görenin malvarlığının zarar verici olaydan sonraki durumu ile böyle bir olay meydana gelmeseydi göstereceği durum arasındaki farkı ifade eden zarar, eşyaya ilişkin olabileceği gibi kişiye ilişkin de olabilecektir. Vücut bütünlüğünün ihlalinden doğan zararların da kişiye ilişkin zarar kapsamında değerlendirilmesi gerekmektedir.
Yargıtay’ın yerleşik uygulaması gereğince kişinin vücut bütünlüğünün ihlâli nedeniyle ortaya çıkan beden gücü kayıplarının gelirinde veya malvarlığında bir azalma meydana gelmese dahi tazminat gerektiği kabul edilmekte ve bu husus güç kaybı tazminatı olarak ifade edilmektedir. Bu durum ilk bakışta sorumluluk hukukundaki zarar kavramına aykırı gibi görünse de burada vücut bütünlüğü ihlâl edilen kişinin aynı işi zarardan önceki durumu ve diğer kişilere göre daha fazla güç sarf ederek yaptığı gerçeğinden hareket edilmekte ve zararı, fazladan sarf edilen bu gücün oluşturduğu kabul edilmektedir. Bunun gibi çalışma yaşına gelmemiş küçükler yönünden de bedensel zarar sonucu oluşan maluliyet nedeni ile evde ya da dışarıda aileye yardımcı olma, eğitim alma, yeme, içme vb gibi tüm yaşamsal faaliyetlerin sürdürülmesinde emsallerine göre sarfetmesi gereken fazla çaba veya güç (efor) bir ekonomik değer olarak gürülmeli ve bu nedenle bir zarar oluştuğunun kabulü gerekmektedir. (Yargıtay 17. H.D. 2016/10015 Esas 2019/4332 Karar sayılı emsal ilamı)
Sigorta şirketi kazaya karışan sigortalı aracın trafik sigortacısı (ZMSS) sıfatıyla, bu aracın sebebiyet verdiği trafik kazası sonucunda oluşan zarardan, kendisine sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında sorumlu olacaktır.
Mahkemece yapılması gereken dava konusu trafik kazası nedeniyle yapılan tedavilere ilişkin tüm evraklar toplanarak, Adli Tıp Kurumu’ndan maluliyet raporu almak, tarafların kusur oranları hususunda bilirkişi raporu almak ve tüm belgeler toplandıktan sonra aktüerya raporu almaktır.
Adli Tıp Kurumunun 2021/ … sayılı 14/09/2021 tarihli raporunda özetle; … oğlu 2001 doğumlu … … …’in 02.12.2019 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 03/08/2013 tarih ve 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği ile bu yönetmelik kapsamında yer almayan bölüm, cetvel ve listeler için 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kullanılarak ve mesleği bildirilmemekle Grup 1 kabul olunarak: Gr1 VII (12Ba…………….7)A%11 x 0.8=%8.8 E cetveline göre: %6.3 (yüzdealtınoktaüç) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 4 (dört) aya kadar uzayabileceği şeklinde rapor hazırlanmıştır.
Bilirkişilerin düzenlendiği 27/06/2022 tarihli 7 sayfadan ibaret raporunda özetle; Plakası tespit edilemeyen aracın sürücüsünün olayda %50 (yüzde elli ) oranında kusurlu olduğu, davcı … … …’in olayda %50(yüzde elli) oranında kusurlu olduğu, davacının talep edebileceği geçici iş göremezlik maddi zararının kalmadığı, davacının talep edebileceği sürekli iş göremezlik maddi zararının 86.276,03 TL olduğu, temerrüt başlangıcının 25/06/2020 tarihi ve faiz nevinin yasal faiz olduğu görüş ve kanaatinde raporunu sunmuşlardır.
Adli Tıp Kurumunun 2022/… sayılı 02/01/2023 tarihli raporunda özetle; … oğlu 2001 doğumlu … … …’in 02.12.2019 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 20/02/2019 tarihli … sayılı Resmi Gazetede Yayınlanan Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkındaki Yönetmeliği, Kas İskelet Sistemi; Üst Ekstremite Şekil 2.8 %KF:%3 ,%KE:%1, Tablo 2.3: %2 olduğuna göre; Kişinin tüm vücut engellilik oranının %2 (yüzdeiki) olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 4 (dört) aya kadar uzayabileceği, kişinin sürekli ya da geçici bir süreyle başka birisinin bakımına muhtaç durumda olmadığı oy birliği ile rapor sunulmuştur.
Bilirkişilerin düzenlendiği 02/05/2023 tarihli 6 sayfadan ibaret raporunda özetle; Plakası tespit edilemeyen aracın sürücüsünün olayda %50 (yüzde elli ) oranında kusurlu olduğu, davcı … … …’in olayda %50(yüzde elli) oranında kusurlu olduğu, davacının talep edebileceği geçici iş göremezlik maddi zararının kalmadığı, davacının talep edebileceği sürekli iş göremezlik maddi zararının 53.965,69 TL olduğu, temerrüt başlangıcının 25/06/2020 tarihi ve faiz nevinin yasal faiz olduğu görüş ve kanaatinde raporunu sunmuşlardır.
Davacı vekilinin 09/05/2023 tarihli bedel artırım dilekçesini özetle; Fazlaya ilişkin ve başkaca sorumlulara karşı her türlü talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, 100,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı, 53.965,69 TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 100,00 L bakıcı gideri tazminatı olmak üzere toplam 54.165,69 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işeyecek değişen oranlarda avans faizi ile birlikte davalı yandan alınarak müvekkiline ödenmesine, her türlü yargılama haç ve giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına, karar verilmesini talep etmiştir.
Bilirkişi …’ın düzenlendiği 13/10/2023 tarihli 5 sayfadan ibaret raporunda özetle; Önceki raporda teknik bilirkişi tarafından olayın meydana gelmesinde; plakası tespit edilemeyen aracın sürücüsünün olayda %50 (yüzde elli ) oranında kusurlu olduğu, davcı … … …’in olayda %50(yüzde elli) oranında kusurlu olduğu kanaatinin bildirildiği, davacının talep edebileceği geçici iş göremezlik maddi zararının kalmadığı, davacının talep edebileceği sürekli iş göremezlik maddi zararının 71.833,08 TL olduğu, temerrüt başlangıcının 25/06/2020 tarihi ve faiz nev’inin yasal faiz olduğu görüş ve kanaatinde raporunu sunmuştur.
Davacı vekilinin 09/05/2023 tarihli ıslah dilekçesinde özetle; Fazlaya ilişkin ve başkaca sorumlulara karı her türlü talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla HMK madde 107/2 uyarınca; başlangıçta 9.800,00 TL olarak belirttikleri süreli iş göremezlik tazminat talebinin 53.965,69 TL olamak üzere artırılmasını, fazlaya ilişkin ve başkaca sorumlulara karşı her türlü talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla 100,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı 53.965,69 TL sürekli iş göremezlik tazminatı 100,00 TL bakıcı gideri tazminatı olamak üzere toplam 54.65,69 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda avans faizi ile birlikte davalı yandan alınarak müvekkiline ödenmesini, her türlü yargılama haç ve giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
Davacı vekilinin 13/10/2023 tarihli ıslah dilekçesinde özetle; Fazlaya ilişkin ve başkaca sorumlulara karı her türlü talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla HMK madde 107/2 uyarınca; 08/05/2023 tarihli talep artırım dilekçemiz ile 53.965,69 TL olarak artırdığımız sürekli iş göremezlik tazminatı talebini 71.833,08 TL olamak üzere ıslah edilmesini, ZMSS kişi başına sağlık giderleri teminatı kapsamında 100,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı, ZMSS kişi başına sakatlanma teminatı kapsamında 71.833,08 TL sürekli iş göremezlik tazminatı, ZMSS kişi başına sağlık giderleri teminatı kapsamında 100,00 TL bakıcı gideri tazminatı olmak üzere toplam 72.033,08 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda avans faizi ile birlikte davalı yandan alınarak müvekkiline ödenmesini ter hürlü yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
Tüm dosya kapsamının bir arada değerlendirilmesi neticesinde; 02/12/2019 tarihinde davacı ile sürücüsü ve plakası tespit edilemeyen araç arasında trafik kazasının meydana geldiği, karşı aracın ve sürücüsünün tespit edilemediği anlaşıldığından davalı …nın sorumluluğu bulunduğu, davacının malul kaldığı, mahkememizce tarafların tüm delilleri toplandığı, mahkememizce Adli Tıp Kurumundan aldırılan 14/09/2021 tarihli bilirkişi raporunun kaza tarihinde yürürlükte olan yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenlenmediği anlaşıldığından yeniden Adli Tıp Kurumundan maluliyete ilişkin 02/01/2023 tarihli rapor alındığı, Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre davacının tüm vücut engellilik oranının % 2 olduğu, iyileşme süresinin 4 aya kadar uzayabileceği ve geçici veya sürekli bakıcı ihtiyacının bulunmadığının tespit edildiği, bu maluliyet oranına göre dosyanın kusur tespiti ve aktüerya hesabı yapılması amacıyla dosyanın bilirkişilere tevdi edildiği, hüküm kurmaya ve denetime elverişli bilirkişi raporu ile davacının %50, plakası tespit edilemeyen aracın %50 oranınında kusurlu olduğunun bildirildiği, Adli Tıp Kurumu raporu doğrultusunda davacının bakıcı ihtiyacının bulunmadığı anlaşıldığından bu yöndeki talebinin reddine, davacının kusuruna göre tespit edilen 4.508,15 TL geçici iş göremezlik tazminatının SGK tarafından bu zarara ilişkin ödeme yapıldığından reddine, sürekli iş göremezlik yönünden zararı yönünden davacının 08/05/2023 tarihli bedel arttırım dilekçesi davanın belirsiz alacak davası olduğu nazara alındığında 53.965,69 TL talepte bulunduğu, daha sonra 13/10/2023 tarihli ıslah dilekçesi ile sürekli iş göremezliğe ilişkin zarar miktarını 71.833,08 TL olarak ıslah ettiği, davacı tarafından 12/06/2020 tarihinde davalıya başvuruda bulunulduğu, başvuru tarihinden itibaren 8 iş günü sonrası olan 25/06/2020 tarihinde davalının temerrüt şartlarının oluştuğu, davacının belirsiz alacak davası olarak açtığı bedel arttırım dilekçesinde belirtilen 53.965,69 TL yönünden bu tarihten itibaren, ıslah edilen 17.867,39 TL yönünden ise ıslah tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi gerektiği kanaatiyle davanın kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının maddi tazminat isteminin Kısmen Kabulü ile 53.965,69 TL sürekli iş göremezlik tazminatının; 53.965,69 TL’si yönünden temerrüt tarihi olan 25/06/2020 tarihinden itibaren, kalan 17.867,39 TL’si yönünden ıslah tarihi olan 13/10/2023 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya dair istemin reddine,
2-Karar ve ilam harcı 4.906,91-TL nin peşin ve ıslahla alınan 267,40-TL den düşümü ile kalan 4.639,51-TL bakiye ilam harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 321,80-TL ıslah, peşin ve başvuru harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşmamaları nedeniyle 6325 sayılı Kanunun 18/A-10 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin 1.316,30 TL’sini davalıdan 3,60 TL’sini davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan 7.107,25-TL yargılama giderinin kabul edilen miktar oranlanarak takdiren 7.087,50-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı taraf kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince, kabul edilen miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 17.900,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince, red edilen miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Tarafların gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde … Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır