Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2020/55 Esas
KARAR NO:2021/1094
DAVA :Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:29/12/2014
KARAR TARİHİ:14/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile ; Davalı …’nun maliki ve sürücüsü olduğu … plaka sayılı aracın 07/10/2013 tarihinde … plaka sayılı araca çarptığını, söz konusu kaza tespit tutanağında davalının kusurlu olduğunun belirtildiğini, kaza sebebiyle müvekkilinin çene ve ağzının kırıldığını, müvekkilinin kaza sebebiyle uzun bir süre çalışamadığını, devamlı desteğe ihtiyaç duyduğunu, müvekkilinin kazadan önce 2005 yılından beri küvet imalatı yaptığını, müvekkilinin kazadan sonra çalışamaz hale geldiğini ayrıca aynı konuda davalılar aleyhine … 20 Asliye Ticaret mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile maddi tazminat davası açtıklarını, bu davanın … 20 Asliye Ticaret mahkemesinin… Esas sayılı dosya ile birleştirilmesi gerektiğini bu nedenlerle davanın kabulü ile; kalıcı malüliyet zararı 1000 TL malul dönemdeki gelir kaybı olarak 500 TL ve tedavi gideri 500 TL olmak üzere 2000 TL’nin davalılardan ayrıca 30.000 TL manevi tazminatında davalı …’ndan alınarak müvekkiline verilmesini, yargılama gideri ve ücreti vekaletin davalılara yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … sigorta vekilinin cevap dilekçesinde; davaya karışan … plakalı aracın … poliçe numaralı müvekkili bulunan şirkete sigortalı olduğunu, müvekkili bulunan şirketin poliçe nedeniyle sorumluluğunun 250.000 TL ile sınırlı olduğunu, zarar görenlerin kaza nedeniyle uğradıkları zararın tespit edilmesi gerektiğini, müvekkili bulunan sigorta şirketinin sigortalısının kusuru oranında tazminat ödemesi yaptığını, kazanın meydana gelmesinde müvekkilinin sigortalısı davalının kusurunun tespit edilmesinin gerektiğini ayrıca malüliyete ilişkin Adli Tıp Kurumunca rapor alınması gerektiğini bu nedenlerle davacının davasının reddine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davacıya yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde; davacının maddi zararların sigorta teminatı ve SGK kapsamında olduğunu, müvekkiline açılan davada davacının hukuki bir yararının olmadığını, davacının tedavi, iş görmezlik ve maluliyet talepleri nedeniyle müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, maddi tazminat yönünden husumet itirazlarının mevcut olduğunu ayrıca tek yönlü transit yolun bir şerit karşıya verilmesinin mevzuata aykırı olduğunu, trafik kazası tespit tutanağının usulüne uygun düzenlenmediğini, kusur incelemesi yapılmadığını, davacının kazada emniyet kemeri takmadığını ve kusurlu olduğunu, talep edilen manevi tazminatın fahiş olduğunu, davacının zenginleşme aracı olarak kullandığını, bu nedenlerle davacının davasının reddine, yargılama gideri ve ücreti vekaletin davacıya yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Huzurdaki dava 07/10/2013 günü saat 06:50 sıralarında davalı sigorta şirketi tarafından ZMMS poliçeli … plaka sayılı otonun sürücüsü davalı … yönetimindeki araç ile … köprüsü güney yolu takiben … istikametine doğru seyrederken, önünde ayın yönde seyreden aracı sollamak için dubalar ile ayrılmış yolun karşıdan gelen araçlara ait şeridine girerek karşı yönden gelen … yönetimindeki … plaka sayılı kapalı kasa kamyonet ile çarparak yaralanmalı trafik kazasının meydana geldiği anlaşılmış, dava kazada yaralanan davacının maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemedeki yargılama aşamasında davacı vekili tarafından maddi tazminatları yönüden tüm davalılar hakkında davadan feragat ettikleri,sadece davalı … hakkında manevi tazminat açısından davaya devam ettikleri bildirilmiştir.
Davalı sigorta şirketi vekili kendileri hakkında davadan feragat edilmekle masraf ve vekalet ücreti talebinde bulunmadıklarını bildirmiştir.
Ayrıca … vekili feragat edilen manevi tazminat davasında masraf ve vekalet ücreti taleplerinin olduğunu duruşmada belirtmiştir.
Mahkememizce tüm deliller toplandıktan sonra ;Davacının maddi tazminata yönelik davasının tüm davalılar yönünden feragat neden ile reddine,Davacının manevi tazminata yönelik davasının kısmen kabulü ile; 6.000 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 07/10/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’ndan alınıp davacıya verilmesine, Fazla talebin reddine karar verilmiştir. Bu karara taraflarca süresinde temyiz edilmiştir
Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2016/15622 E. 2019/6614 K. sayılı 22/05/2019 tarihli ilamı ile bozularak mahkememize gönderildiği ve 2020/55 esas numarasına kaydı yapıldığı anlaşılmıştır.
Yargıtay Bozma ilamında özetle; Davacının maluliyet varlığı ve oranı konusunda bir inceleme yapılmadan 6.000,00 TL manevi tazminata hükmedildiği, bu durumda mahkemece, davacının yaralanma derecesi göz önüne alınarak Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu’ndan rapor aldırılarak, manevi tazminatın belirlenmesinde göz önüne alınması için geçici ve daimi maluliyet oranının tespitiyle sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gözetilmeyerek, eksik incelemeyle yazılı olduğu biçimde hüküm tesisi doğru görülmemiştir, Gerekçesi ile mahkememiz hükmünü kaldırılmıştır.
Mahkememizce bozma ilamına uyularak yargılamaya devam edilmiştir.
Yanların tüm delilleri toplandıktan sonra dosya Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda iddia, savunma ve yanların tüm delilleri ile hasta müşahede evrakları üzerinde inceleme yapılarak kaza nedeniyle davacının maluliyet oranın belirlenmesi için dosya Adli Tıp Kurumuna gönderilmiştir.
Adli Tıp Kurumunun düzenlediği 10/06/2021 tarihli 3 sayfadan ibaret raporunda özetle; Davacının Tüm vücut engellilik oranının %9,1 (yüzdedokuznoktabir) oranında olduğu, Geçici iş göremezlik süresinin (3) ay olduğu belirtilmiştir.
Yanların tüm delilleri toplandıktan sonra dosya iddia, savunma ve yanların tüm delilleri, hasar dosyası ile Adli Tıp 2. İhtisas Kurulunun raporu ve belgeleri üzerinde inceleme yapılarak kaza tarihi itibarıyla davacının davalıdan alacağı varsa saptanması için kusur ve aktüer bilirkişisine verilmiştir.
Kusur bilirkişinin aktüer bilirkişisi ile birlikte düzenlediği 18/10/2021 tarihli 3 sayfadan ibaret raporunda özetle; Davalı sürücü …’ nun olayda % 100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, Diğer araç sürücüsü … ve davacı …’ nin olayda kusursuz olduğu, Maddi tazminat hususunun bozma kapsamı dışında bırakılmış olması hasebiyle maddi tazminat hesabı yapılmasına mahal olmadığı; manevi tazminata ilişkin takdir ve yetki Sayın mahkemeye ait olduğundan manevi tazminat yönünden herhangi bir değerlendirme yapılamadığı, Görüş ve kanaatiyle raporlarını sunmuşlardır.
Olay yerinde yol orta refüj ile ayrılmış, tek yönlü, ancak gidişie ayrılan yolun bir şeridi dubalar ile ayrılıp geliş şeridi olarak kullanılmakta, Davalı sürücünün bu şeride geçerek karşıdan gelen araç ile çarpıştığı trafik kaza raporunda belirtilmiştir. Olay sırasında hava açık, görüş normal, zemin kuru, aydınlatma mevcut, Trafik kaza raporunda davalıya sigortalı aracın sürücüsü …’nun olayda kusurlu olduğu belirtilmiş, dava aşamasında bilirkişi Prof.Dr…. tarafından verilen 18.01.2016 tarihli raporda, davalı sürücü …’nın asli ve % 100 oranında kusurlu olduğu belirtimiş, bu rapora göre verilen karara yapılan itiraz sonucu Yargıtay 17.Hukuk Dairesi tarafından kararın cismani zarar yönünden bozulmasına, davacının iş gücü kaybı oluştuğunu iddia ettiği, mahkemece maluliyet varlığı ve oranı konusunda inceleme yapılmadan davacı için manevi tazminata hükmedilmiş olması gerekçesi ile bozulmuştur.
Davalı sürücü … ifadesinde, yanında arkadaşı olduğu halde … istikametine doğru giderken köprüya az mesafe kala en soldaki şeride geçtiğini, burada karşı yönden gelen araç ile çarpıştığını beyan etmiştir.
Davacının içinde bulunduğu aracın sürücüsü …, … köprüsü üzerinden işyerinin olduğu … yakasına doğru giderken trafik yoğunluğunun azaltılması amacıyla açılan ek şeride geçtiğini, karşıdan gelen aracın bu şeride girdiğini görünce fren yaparak yavaşladığı halde gelen araç ile kafa kafaya çarpıştığını söylemiştir
Olay yeri ile ilgili kamera kayıtları mevcut olup CD izleme tutanağında, davalı sürücü …’nun ek şeridin yanındaki şeritten … yakası istikametine giderken köprü girişine yakın bir yerden önündei otobüsü aniden sollayıp … yakasından … yakasına ek şeritte ilerlemekte olan … yönetimindeki araç ile kafa kafaya çarpıştığının görüntülendiği açıklanmıştır.
Davalı sürücü … yönetimindeki araç ile olay yerinde seyrederken süratli seyretmesi, mevcut trafik işaretlerine ve uyarılara uyarak yolun karşıdan gelen trafiğe ayılmış şeridine geçmemesi gerektiği halde Karayolları Trafik Kanununun 52. Maddesine belirtilen kurallara aykırı hareket ederek karşıdan gelen araçların seyir şeridine geçtiğinden olayda asli ve tam kusurlu görülmüştür.
Diğer araç sürücüsü … olay sırasında kendi gidişine ayrılmış seyir şeridinde trafk kurallarına uygun olarak seyretmekte olduğundan olayda kusuru görülmemiştir. Davacı … araçta yolcu olarak bulunduğundan kazanın meydana gelmesinde kusuru bulunmadığı gibi olay sırasında emniyet kemerini takmadığı yönünde delil ve iddia bulunmadığından kendi yaralanmasında kusurundan da söz edilmesi mümkün görülmemiştir.
Tüm bu nedenlerle Davacının maddi tazminata yönelik davasının tüm davalılar yönünden feragat neden ile reddine, Davacının manevi tazminata yönelik davasının kısmen kabulü ile; taktiren 10.000 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 07/10/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’ndan alınıp davacıya verilmesine, Fazla talebin reddine karar vermek gerekmiş olup,
Bu nedenle aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davacının maddi tazminata yönelik davasının tüm davalılar yönünden feragat neden ile reddine,
Davacının manevi tazminata yönelik davasının kısmen kabulü ile; taktiren 10.000 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 07/10/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’ndan alınıp davacıya verilmesine, Fazla talebin reddine,
2-Karar ve ilam harcı olan 683,10-TL”nin peşin alınan 109,30-TL den mahsubu ile kalan 573,80-TL bakiye ilam harcının davalı …’ ndan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 134,50-TL peşin ve başvuru harcının davalı …’ndan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 3.334,50-TL yargılama giderinin kabul edilen miktar oranlanarak takdiren 1.111,50-TL’nin davalı …’ndan alınarak davacıya verilmesine,
5-Kabul edilen Manevi Tazminat yönünden; Davacı kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince, kabul edilen miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalı …’ndan alınarak bu davacıya verilmesine,
6-Red edilen Manevi Tazminat yönünden; Davalı …’ndan kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince, red edilen miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalı’ya verilmesine,
7-Maddi Tazminat yönünden; Davalı … vekili maddi tazminat yönünden feragat dahi olsa vekalet ücreti istediğini bildirdiğinden; Davalı … kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla reddedilen maddi tazminat açısından AAÜT gereğince 2.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
8-Maddi tazminat yönünden; Davalı sigorta şirketinin masraf ve vekalet ücreti talebi olmadığından bu husus da hüküm kurulmasına yer olmadığına,
9-Tarafların gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzünde ilamın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile Yargıtay yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.14/12/2021
Katip …
e-imzalıdır
Hakim …
e-imzalıdır