Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/549 E. 2022/446 K. 15.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/549 Esas
KARAR NO : 2022/446
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Mal Satımından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/10/2020
KARAR TARİHİ : 15/06/2022

Mahkememizde görülen itirazın iptali davasının muhakemesi neticesinde;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/
İDDİA:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı adi ortaklığa muhtelif tarihlerde mal satımı yapılarak teslim edildiğini ve faturalar kesildiğini, faturaların tümünün deftere işlendiğini, ancak takip tarihi itibariyle kalan 8.004,41 TL bakiye bedelin ödenmediğinden bahisle başlatılan takibe vaki itirazın İİK’nın 67/1 maddesi gereğince iptali ile takibin devamını, asgari % 20 inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalılar vekili, ödeme emrinin tüzel kişiliği ve taraf ehliyeti olmayan iş ortaklığına gönderilmesi nedeniyle davanın usulden reddi gerektiğini, 8.004,41 TL bakiye bedel iddiasını kabul etmediklerini, tüm bedellerin ödendiğini beyanla davanın reddini dilemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, taraflar arasındaki açık hesap ilişkisi kapsamında ticari mal satım fatura bedellerinin bakiyesinin tahsili için başlatılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dava dilekçesinde ve takip talebinde üç davalı-borçlu gösterilmişse de üçüncü gösterilen davalının esasında diğer davalıların oluşturduğu adi ortaklık olduğu, adi ortaklığa izafeten davalıların alacaklı gösterildiği, zira adi ortaklığın tüzel kişiliğinin bulunmadığı anlaşılmakla davalılar vekilinin husumet itirazı yerinde görülmemiştir. Kaldı ki, her iki davalı borçlunun da husumeti kabul ederek borca itiraz dilekçesi sundukları gibi, davaya da ödeme def’i ileri sürerek yanıt verdikleri görülmüştür. Hal böyleyken husumet itirazları kabule şayan görülmemiştir. Usuli itirazların reddi gerekir.
Davalılar vekili zaman aşımı itirazında bulunmuş olup TBK’nın 146. maddesi gereğince davanın genel zaman aşımı süresi içerisinde ikame edildiği sabit ve çekişmesizdir. Öte yandan davaya yanıt dilekçesinde adi ortaklığa izafeten verilen savunmada bakiye takip konusu bedele ilişkin ödeme def’inde bulunulduğu anlaşılmakla davalılar ispat külfetini üzerine almıştır. Dolayısıyla HMK’nın 200 vd. maddeleri gereğince ödeme iddiasının yazılı belgelerle ispatı gereklidir. Ankara Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemelerine talimat yazılarak davalı adi ortaklığı oluşturan şirketle ile adi ortaklığın varsa kayıtlarının tetkiki ile takip konusu faturaların kayıtlarda olup olmadığı yönünde rapor alınması istenmişse de davalılar defter sunmadığından inceleme yapılamamıştır. Talimat evrakı bila dönmüştür. Takibe konu faturaların sevk irsaliyelerinde imza bulunduğu anlaşıldığı gibi bu imzalara karşı çıkılmamıştır.
Maliyeden gelen BA/BS formları ilgili yıla ait olmayıp sehven 2018-2019 yıllarına ilişkin BA/BS formları istenmişse de dosyaya etkisi olmayacaktır. Ancak yukarıdaki paragrafta belirtildiği üzere mal teslimi olgusu çekişmesiz olup davalılar ödeme itirazında bulunduklarından ilgili yıla ait BA/BS formlarının usul ekonomisi gereğince celbine gerek duyulmamıştır.
Davacı defterleri incelendiğinde, dava dışı … ve San. Tic. Ltd. Şti tarafından gönderilen 8.000,00 TL ödemenin davalı adi ortaklığın açık hesabının tutulduğu kısma sehven kaydedildiği anlaşılmışsa da davalılardan böyle bir ödeme gelmediği, hatanın muhasebe kayıtlarındaki karışıklıktan ibaret olduğu tespit edilmiştir. Mevcut defter durumuna göre davacının kayıtlarında davalılar tarafından yapılan ödeme görülmemektedir. Taraflar arasındaki ticari münasebetin 01/06/2016 tarihinde başlayıp 28/03/2017 tarihinde sona erdiği buna göre davacı kayıtlarına göre davalı iş ortaklığının 8.004,41-TL tutarında bakiye borcunun bulunduğu anlaşılmaktadır. Herhangi bir mal teslimi yapılmadığına, fatura konusu edimlerin yerine getirilmediğine ilişkin inkar söz konusu değildir. Her ne kadar davacı defterlerinde ayrıca davalılardan … Tic. Ltd. Şti. yönünden davacının 1.505,68 TL bakiye alacağının bulunduğu tespit edilmişse de, bu alacağa ilişkin faturalar ayrı bir davanın konusunu oluşturduğu gibi o fatura bedeline ilişkin olarak mahkememizin 2020/… Esas 2022/ … Karar sayılı 02/03/2022 tarihli kararı ile alacağın tahsiline hükmedildiği, adı geçen bakiye alacağın eldeki dava ile ilgisinin bulunmadığı anlaşılmıştır.
Davalı … Tic. Ltd. Şti vekili 09/03/2022 tarihli itiraz dilekçesinde müvekkili defterlerinin incelenmesini talep etmişse de fatura konusu edimlerin yerine getirildiği ihtilafsız olup ödeme olgusu ispata muhtaç kalmaktadır. Sonuç olarak davalılar vekilinin ödemeye ilişkin yazılı belge sunmadığı anlaşıldığı gibi, cevap dilekçesinde açıkça yemin deliline dayanmadığı da gözetilerek ödeme olgusunun mevcut haliyle ispatlanamamış olduğu kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde davanın kabulü cihetine gidilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KABULÜ ile;
1- … İcra Müdürlüğü’nün 2019/ … esas sayılı icra takip dosyasına davalı borçlular tarafından vaki olmuş itirazın İİK’nın 67/1 maddesi gereğince iptali ile; takibin 8.004,41-TL asıl alacağı takip tarihinden itibaren dava dilekçesindeki talep uyarınca reeskont oranını geçmemek üzere avans faizi işletilmek suretiyle tahsili için takibin devamına,
2-Alacak niteliği itibariyle likit ve belirlenebilir olduğundan %20 icra inkar tazminatı 1.600,88 TL’nin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Alınması gereken 546,78 TL harçtan peşin alınan 84,68 TL harcın mahsubu ile, bakiye 462,10 TL’nin davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 5.100,00 -TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Bu dava kapsamında davacı tarafından sarfedilen, 260,00 TL posta ve tebligat masrafı, 1.800,00 TL bilirkişi masrafı, 146,88 TL harç giderleri olmak üzere cem’an 2.206,88 TL’den ibaret yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Davadan önce hazineden sarf edilmiş bulunan 1.320,00 TL’den ibaret arabuluculuk giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına, gereği için yazı işleri müdürlüğünce tahsil müzekkeresi yazılmasına,
7-HMK’nın 333. maddesi gereğince, mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 15/06/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*