Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/483 E. 2021/150 K. 25.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/483 Esas
KARAR NO : 2021/150
DAVA : Ticari Şirket (Fesih İstemli), Ticari Şirket (Tasfiyeye İlişkin)
DAVA TARİHİ : 16/09/2020
KARAR TARİHİ : 25/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
Müvekkilinin 27/12/1994 tarihinden bu yana davalı … Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketinin %50 hisse ortağı olduğunu, diğer davalının müvekkilinin kardeşi olduğunu, şirketin uzun zaman önce faaliyetine fiilen son verdiğini, müvekkili, şirketin 2009 yılından itibaren zarar etmeye başlaması üzerine davalı ortak …’e ortaklar kurulu toplantısı yapmaları gerektiğini, şirketin zarar ettiğini, şirketin SGK borçları ve vergi borçlarının ödenmesi için planlamanın yapılması gerektiğini, … Noterliğinin 21.01.2011 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnameleri ile davalıya ihtarlarda bulunulduğunu, davalı ortaklar kuruluna bu çağrıya rağmen gelmediğini, işbu nedenlerle bu davanın açılması zaruriyeti hasıl olduğunu, açıklanan nedenlerle şirketin feshine ve kanunda gösterilen şekillerde tasfiyesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılara usulüne uygun dava dilekçesinin tebliğ edildiği, davaya cevap verilmediği anlaşıldı.
25.02.2021 tarihli celsede davacı vekili beyanında: “ofis gibi bir yer adres olsun diye tutulmuştur, davamızın kabulüne karar verilsin, yargılama gideri ve vekalet ücreti talebimiz de yoktur, tasfiye memuru olarak YMM … ‘in atanması talep olunur” şeklinde beyanda bulunmuş olup davalı … ise “malvarlığına ilişkin beyanlar doğrudur bir diyeceğim yoktur,şirketin feshine karar verilsin, YMM … ‘in tasfiye memuru olarak atanmasını ben de kabul ediyorum” demiştir.
Dava, 6102 sayılı TTK 636/3. maddesine dayalı açılmış haklı nedenle şirketin feshi ve tasfiyesi istemine ilişkindir.
Limited şirketin sona ermesi ve sonuçları başlığı ile TTK 636. maddesinde yer alan düzenlemeye göre; Limited şirket, şirket sözleşmesinde öngörülen sona erme sebeplerinden birinin gerçekleşmesiyle, genel kurul kararı ile iflasın açılması ve kanunda öngörülen diğer hallerde sona erer. Uzun süreden beri şirketin kanunen gerekli organlarından biri mevcut değilse veya genel kurul toplanamıyorsa, ortaklardan veya şirket alacaklılarından birinin şirketin feshini istemesi üzerine şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesi, müdürleri dinleyerek şirketin, durumunu Kanuna uygun hâle getirmesi için bir süre belirler, buna rağmen durum düzeltilmezse, şirketin feshine karar verir. Haklı sebeplerin varlığında, her ortak mahkemeden şirketin feshini isteyebilir. Mahkeme, istem yerine, davacı ortağa payının gerçek değerinin ödenmesine ve davacı ortağın şirketten çıkarılmasına veya duruma uygun düşen ve kabul edilebilir diğer bir çözüme hükmedebilir. … davası açıldığında mahkeme taraflardan birinin istemi üzerine gerekli önlemleri alabilir.
Ortaklar arasında şirketin feshi talebine ilişkin bir uyuşmazlık bulunmayıp, şirketin faaliyetine daha önce fiilen son verdiği anlaşılmakla, süre verilmesi gerekliliği olmadığı gibi, davacının ortaklıktan çıkarılmasına karar vererek şirketin devamına karar verilmesinde de hukuki bir menfaatin bulunmadığı anlaşılmış ve şirketin feshine karar verilmiştir. Mahkememizin 25/02/2021 tarihli celsesinde verilen kısa karar da, tasfiye memuru YMM … ‘in atanmasına karar verilmiş ise de, davacı vekili 08/03/2021 tarihli dilekçesi ile … ile yapılan görüşme de İstanbul Yeminli Mali Müşavirler Odası Yönetim Kurulu Üyesi olduğunu, kuruldakilerin kayyum, konkordato komiseri ve tasfiye memuru olmamaları yönünde karar alındığını, bu nedenle görevi kabul etmesinin mümkün olmadığını, bunun üzerine davalı … ile yapılan görüşme de … ‘ın atanması hususunda mutabaka varıldığının beyan edildiği, Davalı … Hukuk Mahkemeleri Ön Bürosu aracılığıyla Mahkememize gönderdiği 23/03/2021 tarihli dilekçesi ile davacı taraf ile yaptıkları görüşme neticesinde … ‘ın tasfiye memuru olarak atanması hususunda mutabakata varıldığını beyan etmiş olup gerekçeli karar da bu yönde kısa hüküm tashih edilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda gerekçesi ve ayrıntısı açıklanan nedenlerle;
1-Davanın davalı … açısından pasif husumet ehliyeti nedeniyle reddine,
2-Davanın davalı şirket açısından kabulü ile … sicil nolu …NİN FESİH VE TASFİYESİNE,
-Fesih ve tasfiyenin kararın kesinleşmesinden itibaren geçerli olmasına,
-Tasfiye memuru olarak … (TC … )’ın atanmasına,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 59,30-TL ilam harcından peşin alınan 54,40-TL’nin mahsubu ile eksik yatan bakiye 4,90-TL ilam harcının davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Yargılama giderinin beyanı doğrultusunda davacı üzerinde bırakılmasına, yine talebi doğrultusunda lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
4-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde resen davacıya iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere verilen karar alenen okunup usulen anlatıldı.25/02/2021

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …

Bu belge elektronik imza ile imzalanmış olup ayrıca ıslak imza uygulanmayacaktır.“5070 sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”