Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/473 E. 2021/1148 K. 27.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/473 Esas
KARAR NO:2021/1148

DAVA:Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:11/09/2020
KARAR TARİHİ:27/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA
Davacı vekilinin Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesinde özetle; 11/06/2020 tarihinde müvekkiline ait … plakalı araç iş yerinin önünde park halindeyken davalı …’in… plakalı aracı ile geri geri gelirken müvekkiline ait araca çarptığını, çarpışma sonucunda aracın ön tarafında maddi hasarlar oluştuğunu, oluşan maddi hasarların ilgili serviste yapıldığını ve hasar ödemesinin kasko şirketi tarafından karşılandığını ancak araçta meydana gelen değer kaydı ve kazanç kaybı zararlarının ödenmediğini, arabuluculuk yoluna başvurulduğunu ancak anlaşma sağlanamadığını, davalıya ait… plakalı kamyonun ticari araç olduğunu, müvekkilinin ve davalının tacir olduğunu, davalının kamyonu ile geri geri gelirken kazaya sebep olduğunu ve davalının tamamen kusurlu olduğunu, müvekkilinin 11/06/2020 ile 13/07/2020 tarihleri arasında kendi aracını kullanamadığını, ticari işlerini ve nakliyelerini yapabilmek için başka bir araç kiralamak zorunda kaldığını, bu nedenlerle davanın kabulünü, davalıya ait olan araca ihtiyati tedbir konulmasını, vekalet ücreti ile yargılama giderlerinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA
Davalı vekilinin Mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; görev itirazında bulunduklarını, görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemeleri olduğunu, davacı tarafın iddialarının asılsız olup gerçeği yansıtmadığını, müvekkilinin hiçbir şekilde böyle bir kazaya karışmadığını ve kaza ile ilgi ve alakası bulunmadığını, davacı tarafın müvekkili aleyhinde dava ikame ederek haksız kazanç sağlamaya çalıştığını, davanın … Şirketine ihbar edilmesini talep ettiklerini, bu nedenlerle davanın sigorta şirketine ihbarını, davanın öncelikle usulden, aksi takdirde esastan reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
İhbar Olunan sigorta vekilinin mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesindeki aleyhe olan hususları kabul etmediklerini, kazanın meydana gelmesinde… plakalı aracın herhangi bir kusurunun bulunmadığını, kazaya karıştığı iddia edilen… plakalı aracın herhangi bir kusurunun bulunmadığını, dava konusu alacağın zaman aşımına uğradığını, iki yıllık zaman aşımı süresi dolduğundan davanın reddinin gerektiğini, yetki itirazında bulunduklarını ve dosyanın yetkili … Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesini talep ettiklerini, kazaya ilişkin olarak davacı tarafından müvekkili şirkete herhangi bir başvuru yapılmadığını ve zorunlu başvuru şartının yerine getirilmediğini, bu nedenlerle davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER
1-Onarım belgeleri
2-SBGM ve Trafik Tescil Müdürlüğü kayıtları
3-Bilirkişi raporu
4-Taraf vekillerinin beyan ve dilekçeleri
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ GEREKÇE
Dava, trafik kazası nedeniyle davacının aracında meydana gelen değer kaybı ve araç mahrumiyet bedelinin davalının aracının tam kusurlu olduğu iddiasıyla davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
Araç değer kaybından, zarara sebebiyet veren aracın maliki-işleten sıfatıyla, araç sürücüsü-haksız fiil faili olarak, sigorta şirketi-trafik sigortası poliçesi nedeniyle, müştereken ve müteselsilen sorumlu olup, müteselsil sorumluluk ilkeleri uyarınca davacı tarafça, değer kaybı alacağı sorumluların tamamından talep edebilecektir.
Araç mahrumiyet zararı yönünden ise; davacının aracının kullanamadığı süre içerisinde kendi aracını kullanmış olması halinde yapacağı yakıt, amortisman payı vs. gibi zorunlu giderleri mahsup edilerek bu süre için davacı yararına araç mahrumiyeti bedelinin tespiti ile
Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin yerleşmiş içtihatlarında değer kaybının belirlenmesinde aracın kaza tarihindeki hasar görmemiş 2. el piyasa değeri ile kazadan sonra onarılmış haldeki 2. el piyasa değeri arasındaki fark dikkate alınmaktadır. Bu durumda mahkemece aracın tramer kayıtları ve varsa önceki hasarlarına ilişkin hasar dosyaları istendikten sonra aracın modeli, markası, özellikleri, hasarı, yapılan onarım işlemleri, kilometresi, olay tarihindeki yaşı, davacı tarafın iddiaları, davalılarını savunmaları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek aracın kaza öncesi hasarsız ikinci el piyasa rayiç değeri ile kaza meydana geldikten ve tamir edildikten sonraki ikinci el piyasa rayiç değeri arasındaki farka göre değer kaybı zararının belirlenmesi gerekmektedir.
Bu açıklamalar ışığında davacı ve davalının sunmuş oldukları tüm deliller dosya içerisine alınmış, tüm deliller toplandıktan sonra alanında uzman mali bilirkişiden rapor alınmıştır.
…Tic San Ltd Şti yazı cevabının incelenmesinde; … plakalı aracın 11.06.2020 tarihinde… plakalı araç ile gerçekleşen kazası nedeniyle … plakalı aracın hasar onarımı için 11.07.2020 tarihinde servise girişinin yapıldığı 13.07.2020 tarihinde onarımının tamamlanarak teslim edildiğinin bildirildiği görülmüştür.
Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi yazı cevabının incelenmesinde; … plakalı kamyon tipi aracın 13.09.2017-13.09.2018 tarihleri arası …-0 nolu poliçe ile … Sigorta A.Ş. tarafından, 18.09.2017-18.09.2018 tarihleri arası …-0 nolu poliçe ile … Sigorta A.Ş. tarafından sigortalandığı görülmüştür.
İstanbul Trafik Tescil Müdürlüğü yazı cevabının incelenmesinde; … plakalı aracın … San ve Tic Ltd Şti, … plakalı aracın … adına kayıtlı olduğu görülmüştür.
Makine Yüksek Mühendisi bilirkişinin 31.05.2021 tarihli 6 sayfadan ibaret raporunda özetle; bilgisayarda görüntü büyütüldüğünde dosyadaki kamera görüntülerinden 11.06.2020 tarihinde, gece saat 02:45-03.15 arasında… plakalı kamyonun geri geri manevra yaparken park halindeki … plakalı kamyonun ön kısmına çarptığını, … plakalı kamyonun bilinmeyen sürücüsü manevraları düzenleyen genel şartlara uymadığı ve geri geri manevra yaparken park halindeki … plakalı kamyona çarptığı için kazanın meydana gelmesinde tam kusurlu olduğunu, davalı …’in KTK 85/1-5 maddesi gereğince sahibi olduğu… plakalı kamyonun kimliği bilinmeyen sürücüsünün kusurundan kendi kusuru gibi ve kusuru nedeniyle oluşan zarardan müştereken ve müteselsilsen sorumlu olduğunu, dava konusu araç, … plakalı, … Kamyon … marka tipi, 2998 cm3 motor hacminde, 107 kw motor gücünde, dizel yakıtlı, 04.10.2017 tarihinde trafiğe çıkmış, 2017 model, 11.06.2020 tarihinde, 2 yıl 8 ay kullanıldıktan sonra kazaya karıştığını, davalı adına tescilli kamyon olduğunu, hasarlı parça listesi dava konusu kaza ve fotoğraflarla uyumlu olmakla motor kaputu orijinali ile değiştirilerek boyanmış olup değer kaybı yönünden önemli, diğer parçaların neden olacağı değer kaybı toplam hasar tutarının neden olacağı değer kaybı içinde değerlendirileceğini, kamyonun kaza tarihi 11.06.2020 itibariyle, kasko değeri 176.448 TL piyasa rayiç değeri ise 190.000 TL olup kamyonun kaza anındaki km/saat değeri belli olmadığını, kamyonların aylık ortalama hareketinin yaklaşık 4.000 km/ay olduğu kabul edilebileceğini, bu durumda, 2 yıl 8 ay yaşındaki kamyonun kaza anında 128.000 km/saat değerinde olduğu kabul edilebileceğini, kamyonun rayiç değerinin kaza öncesinde 190.000 TL, onarıldıktan sonra 189.000 TL ve piyasa şartlarında değer kaybının 1.000 TL olduğu tespit edildiğini, ekspertiz ve onarım süresinin 2 gün olduğu anlaşılmakla uygun olduğunu eşdeğer araç kullanıldığı sürece davacının aracı yıpranmayacağı için sağlanan avantaj karşılığı günlük 35 TL indirim yapılması uygun olacağını, değer kaybının 1.000 TL olduğunu, onarım süresinin 2 gün ve onarım süresince ikame araç zararının 700 TL olduğunu, kazaya karışması nedeniyle davacının toplam zararının 1.700TL olduğunu, kazaya karışan araçlar ticari ve davacı tacir olduğu için kaza tarihi 11.06.2020 itibariyle avans faizi talep edilebileceğini belirtmiştir.
Makine Yüksek Mühendisi bilirkişinin 09/07/2021 tarihli 3 sayfadan ibaret ek raporunda özetle; … Ltd. Şti.’nin 13.07.2020 tarihli onarım faturasında araç plakası yazmadığı ancak hasarlı parça listesi dava konusu kaza ve fotoğraflarla uyumlu olduğunu, motor kaputu orijinali ile değiştirilerek boyanmış olup değer kaybı yönünden önemli olacağını, diğer parçaların neden olacağı değer kaybı toplam hasar tutarının neden olacağı değer kaybı içinde değerlendirileceğini, kamyonun kaza tarihi 11.06.2020 itibariyle, kasko değeri 176.448 TL piyasa rayiç değeri ise 190.000 TL olmakla kamyonun kaza anındaki km/saat değeri belli olmadığını faturada yazmadığını, 2 yıl 8 ay yaşındaki kamyonun kaza anında 128.000 km.saat değerinde olduğunun kabul edilebileceğini, ekspertiz ve onarım süresinin 2 gün olduğu anlaşılmakla uygun olduğunu, davacının 2 gün için ikame araç bedeli talep edebileceğini belirtmekle kök raporda değişiklik yapmaya gerek olmadığı belirtilmiştir.
Talep arttırım; davacı vekilinin 19/11/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile 700,00-TL arttırarak 1.700,00-TL maddi zarar talebinde bulundukları ıslah harcının yatırıldığı görülmüştür.
Yasal dayanakları ortaya konularak yapılan bu açıklamalardan sonra somut olaya gelindiğinde;11/06/2020 tarihinde çift taraflı maddi hasarlı trafik kazası meydana gelmiştir. Kaza tarihi itibariyle davalının tam kusurlu olduğu iddiası ile araç değer kaybı ve araç mahrumiyet zararı talebi ile eldeki davanın açıldığı görülmüştür. Mahkememizce tüm deliller toplanmış, alanında uzman bilirkişiden rapor alınmış, hüküm kurmaya ve denetime elverişle bilirkişi raporu hükme esas alınmıştır.
Bu kapsamda davacının aracındaki değer kaybının Anayasa Mahkemesi Başkanlığı’nın 09/10/2020 tarihli resmi gazetede yayınlanan 17/07/2020 tarihli 2019/40 esas 2020/40 karar sayılı iptal kararı doğrultusunda genel şartların ekindeki formüle göre değil Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin yerleşik içtihatları doğrultusunda aracın kazadan önceki rayiç değeri ile kaza sonrası rayiç değeri arasındaki farka göre hesaplanan 1.000,00-TL olduğu, davalının %100 kusurlu olduğu, davacının araç mahrumiyet zararı yönünden gerçek zarar ilkesi uyarınca aracın servisteki süresinin belirlendiği ve davacının kendi aracının kullanmış olsa idi yapacağı giderlerin düşümü ile günlük bedelin 350,00-TL olmak üzere toplam 700,00-TL araç mahrumiyet zararının olduğunun tespit edildiği, davacının değer kaybına ilişkin itirazlarının alanında uzman bilirkişi tarafından değerlendirildiği ve Yargıtay yerleşik uygulamasına göre tespit edildiği, raporun hüküm kurmaya ve denetime elverişli olduğu, davalının işbu değer kaybı ve araç mahrumiyeti bedelinden sorumlu olduğu, davacının davalı malikten haksız fiil tarihinden itibaren faiz talep edebileceği. Tarafların tacir olduğu ve avans faizine hükmedilmesi gerektiği kanaatiyle davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tahsis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile 1.000,00-TL değer kaybı, 700,00-TL araç mahrumiyet bedeli olmak üzere toplam 1.700,00-TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 11.06.2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine;
2-Alınması gereken 116,12-TL harcın, peşin alınan 54,40-TL peşin harç, 62,00-TL ıslah harcı olmak üzere toplam 116,40-TL harçtan mahsubu ile bakiye 0,28-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL başvuru harcı, 54,40-TL peşin harç, 62,00-TL ıslah harcı olmak üzere toplam 170,80 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 1.157,10-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 13/2 gereğince 1.700,00-TL vekalet ücretinin (dava değeri nazara alınarak) davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
7-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşmamaları nedeniyle 6325 sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin davalıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına,
8-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333. maddesi ile Yönetmeliğin 207. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı parasal miktar itibariyle kesin karar açıkca okunup usulen anlatıldı.27/12/2021

Katip … Hakim …
e-imzalıdır e-imzalıdır