Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/463 E. 2022/132 K. 28.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/463 Esas
KARAR NO : 2022/132
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/09/2020
KARAR TARİHİ : 28/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA
Davacı vekilinin Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin davalı yandan ciro prim iadesinden kaynaklanan ticari alacağı bulunduğunu, davalının 31/02/2019 tarihi itibariyle sözleşme kapsamında belirtilen ciro taahhüdünü yerine getiremediğinden davacı şirket tarafından davalı bayiye hitaben KDV dahil 11.896,34-TL bedelli ciro primi iadesi faturası tanzim edildiğini, davalının işbu fatura bedelini 2019 yılı sonu itibariyle ödeyemediğini, borcun yanı sıra bir kısım mal iadesinde bulunabileceğini talep ettiğini, davacı şirketin bu beyanı kabul ettiğini, işbu fatura bedeline mahsul edilmek üzere davacı şirket tarafından daha önce sözleşme uyarınca davalıya teslim edilmiş olan 1.123,40-TL değerindeki bir kısım taşınır malları davalıdan iade olarak aldığını, dava konusu sözleşmenin 6.5 ”Vade Farkı” başlığı altında yer alan düzenlemeye göre; 6.3.3’te belirtilen şartlara uyulmadığı takdirde, ödeme gecikmeleri için aylık %3,5 oranında vade faturası tahakkuk ettirileceğini belirterek 10.772,94-TL tutarındaki asıl alacağın, temerrüt tarihi olan 31/12/2019 tarihinden itibaren işleyecek aylık %3,5 oranındaki akdi ticari temerrüt faizi ve ilavesi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini, yargılama giderlerinin de davalıya yükletilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA
Davalı vekilinin 30.05.2021 tarihli beyan dilekçesinde özetle; dava dilekçesi ve tensibin tebliği ilgili olarak yapılan tebligatın usulsüz olduğunu, borçlu tüzel kişi açısından; Tebligat Kanununun 12. maddesine göre; hükmi şahıslara tebligat yetkili mümessillerine, bunlar birden ziyade ise yalnız birine yapılacağı, aynı Kanunun 13. maddesine göre de; tebliğ yapılacak bu kişiler hangi sebeple mutad iş saatlerinde işyerinde bulunmadıkları veya o sırada evrakı bizzat alamayacakları bir halde oldukları takdirde tebliğ orada hazır bulunan memur veya müstahdemlerinden birisine yapılacağını, Tebligat Nizamnamesinin 18. maddesinde de yetkili kişilerin niçin bulunmadığının tebliğ mazbatasında gösterilmesi gerektiği hüküm altına alındığını, tebligat mazbatasında şirket yetkilisinin hangi sebeple bulunmadığı hususu belirtilmediğinden ve tebliğ hükmi şahsın o yerdeki teşkilatı ve personeli içinde vazife itibariyle tebliğin muhatabı olan hükmi şahsın mümessilinden sonra gelene veya evrak müdürü gibi esasen bu işlerle görevlendirilmiş bir şahıs olmayan sekreterine yapılan tebligat usulsüz olduğunu, mal iadesi yapıldığını, davalı şirkete ait cari hesabı sunduklarını beyan etmiştir.
DELİLLER
1-Taraflar arasındaki yetkili satıcılık sözleşmesi
2-Davacının ticari defter ve kayıtları
3-Bilirkişi raporu
4-Taraf vekillerinin beyan ve dilekçeleri
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ GEREKÇE
Dava, taraflar arasındaki ciro primi iadesine dayalı fatura alacağı nedeniyle alacak istemine ilişkindir.
Tarafların sunmuş oldukları tüm deliller dosya içerisine alınmış, tüm deliller toplandıktan sonra alanında uzman mali bilirkişiden rapor alınmıştır.
Sözleşmenin incelenmesinde; … ile … arasında 01.01.2019-31.12.2019 tarihleri arasında geçerli yetkili satıcılık sözleşmesi akdedildiği, sözleşme içeriği maddelerin incelenmesinde;
6.3.5 maddesinin; Primler, iadeler, KDV ve iskontolar ile hizmet satış faturaları düşüldükten sonra net ürün satış cirosundan hesaplanır. Primler üçer aylık dönemlerde firma tarafından bayiye bildirilecek olup, bayinin firmanın belirtiği dönemde keseceği fatura ile hesabına 60 (altmış) günlük vadeli; ancak bir sonraki dönemin siparişlerinden mahsup edilmek üzere alacak olarak kaydedilecektir. Ancak DBS sistemi üzerinden yapılan ödemelerde, bayinin firmanın belirttiği dönemde keseceği fatura ile hesabına 90 (doksan) günlük vadeli; ancak bir sonraki dönemin siparişlerinden mahsup edilmek üzere alacak olarak kaydedilecektir. Yılsonu hesap kapama dönemi olduğundan, Döp (Düzenli Ödeme primi) veya diğer tüm primler için bakiyenin vadesine uygun evraklar ile kapatılması durumunda sadece yıl sonunda tahakkuk eden primler borç bakiyesinden mahsup edilecektir. Bayi, Prim faturalarını primin tahakkuk ettiği dönemin son iş günü tarihi ile düzenler. Yıl sonu hesap kapama dönemi olduğundan, DÖP (Düzenli Ödeme Primi) primlerine hak kazanmak için, hesap bakiyesinin 31 Aralık itibariyle O (sıfır) olması, ilgili ödemelerin 31 Aralık akşamına kadar firmada olması gerekmektedir.
6.3.6 maddesinin; Madde 6.3.3.1 de belirtilen sisteme uygun olarak yapılan ödemelerde, ilgili ay için prim matrahı üzerinden verilecek % 2 (iki) DÖP (Düzenli Ödeme Primi), söz konusu şartların oluşması durumunda müteakip ayın 15 inci takvim gününde bayi hesabına alacak olarak tahakkuk ettirilir. Prim tutarları bayiye yazı ile bildirilir.
6.3.7 Ciro Primi Uygulaması maddesinin; 1 yıl için uygulanacak Ciro Primi uygulaması barem esası ve ciro büyümesini esas alan bir sistem üzerine oturtulmuş olup, aşağıdaki tabloda gösterilmiştir. Ciro Primi Hesabına esas yıl sonunda ulaşılan cirodur. Yıl içinde tahakkuk edilen primler avans niteliğinde olup, bayinin yıl sonunda hedeflenen ciroya ulaşamaması durumunda varsa farklar yıl sonunda firma tarafından bayiye fatura edilecektir.
Barem Primi
235.000-500.000-TL arası
500.001-1.300.000-TL arası
1.300.000-TL ve üzeri
2019 yılı KDV hariç gerçekleşen net cirosu üzerinden
%2 Prim
%3 Prim
%4 Prim
Ve ilaveten
Büyüme Primi
2018 cirosunu %20-25,00 artıran
2018 cirosunu %25,01-30 artıran
2018 cirosunu %30,01-35 artıran
2018 cirosunu %35,01 ve üzeri artıran
2019 yılı, KDV hariç gerçekleşen net cirosu üzerinden
%1 Prim
%2 Prim
%3 Prim
%4 Prim
6.3.8 Ürün Gurubu Prim Uygulaması (Üç Hedef Primi) maddesinin; Aşağıda, üç farklı ürün gurubu için karşılıklı görüşülerek belirlenen hedef cirolara ulaşılması halinde her bir ilgili ürün gurubu cirosu üzerinden %1 (bir) prime hak kazanılacaktır. Her üç hedefe de ulaşılması halinde, ilgili üç ürün gurubu ciroları toplamına ilave %2 (iki) prim verilecektir.
6.3.10 B2B Sipariş Yönetim Sistemi Prim Uygulaması maddesinin; Firma, Yetkili Satıcılık Sözleşmesi imzalayan tüm Bayilerinin faydalanabileceği, Bayinin internet ortamında Firma ürünlerini ve fiyatlarını görebileceği, siparişlerini girip takibini yapabileceği, cari raporlarını alabileceği bir Sipariş Yönetim Sistemi (B2B) uygulamaya almıştır. Bu sistem üzerinden sipariş girişlerini desteklemek amacı ile, firma B2B portali üzerinden geçilen siparişler ile yapılan toplam KDV hariç, net 2019 cirosu üzerinden %1 (bir) prim tahakkuk ettirilir. Şeklinde düzenlendiği görülmüştür.
Mali bilirkişinin 29/01/2021 tarihli 10 sayfadan ibaret raporunda özetle; davacının ibraz olunan ticari defterlerinin açılış ve kapanış noter tasdiklerinin tam olduğunu, davacının ticari defterlerinin de sahibi lehine delil vasfında olduğunu, davacının ticari defterlerine göre davacının 10.777,89-TL davalıdan alacaklı olduğunu, davalının ticari defter ibrazında bulunmadığını, uyuşmazlığın taraflar arasındaki sözleşme koşullarına göre davalının 2019 yılında davacıdan almaya hak kazandığı ciro primi tutarının ne kadar olduğunu, ne kadar ciro primi aldığını, fazladan ciro primi alıp almadığını, aldı ise miktarının ne kadar olduğu ve davacının söz konusu prim hesabının denkleştirilmesi düzenlediğini iade ciro primi faturasının sözleşme koşullarına uygun olup olmadı hususunda toplandığının anlaşıldığı, taraflar arasındaki sözleşme kapsamında, davalının hak ettiği primleri 5.983,52-TL büyüme primi, 1.442,86-TL B2B primi olmak üzere toplam 7.426,38-TL ve KDV ile birlikte 8.763,13-TL olarak belirlendiğini, davalı 2019 yılında 14.525,04-TL ciro primi düzenlenmiş olmakla sözleşme koşullarına göre davacının kesilmesi gereken iade ciro primi faturası 14.525,04-TL-8.763,13-TL = 5.761,91-TL olarak tespit edildiğini, davacının alacak iddiasının benimsenmesi durumunda; Merkez Bankası verilerinden 08/09/2020 dava tarihi itibari ile avans faizi oranının %10 olduğu anlaşıldığından davacının belirlenen asıl alacağına dava tarihinden itibaren %10 ve değişen oranlarda kademeli olarak avans faizi yürütülebileceğini belirtmiştir.
Mali bilirkişinin 28/04/2021 tarihli 2 sayfadan ibaret ek raporunda özetle; kök raporda arz ve izah olunan görüş ve kanaatlerin özünün aynı perspektif ile aynen muhafaza edildiğini, kök raporda davalının 2019 yılı toplam cirosu 200.402,82-TL olduğu tespit edilmiş ancak sözleşmenin ”asgari ciro” başlıklı 6.2 maddesi bağlamında, 6.3.7 ciro primi uygulaması başlıklı maddesi altında belirlenen ”barem primi” ve ”büyüme primi” ayrı ayrı değerlendirildiğini, bu nedenle barem limiti olan 235.000,00-TL’yi davalının aşamadığından davalının barem primi alamayacağını ancak büyüme primi ayrı olarak değerlendirilerek davalının 5.983,52-TL büyüme primine hak kazandığının hesaplandığını, ayrıca davacı vekili sözleşmede bahsi geçen ”B2B” primine ilişkin bir itirazda bulunmamış olduğu da nazara alınarak, sözleşmenin 6.2 maddesi sözleşme içeriği tüm primlere şamil olmadığı kanaatine ulaşıldığını, sayın mahkemece taraflar arasındaki 6.3.7 ciro primi uygulaması başlıklı maddesi altında belirtilen ”barem primi ve ”büyüme primi”nin ikisinin de sözleşmenin 6.2 maddesinde belirlenen 235.000,00-TL limite tabi olduğu benimsenirse davacının 10.772,94-TL iade prim alacağı olabileceği hesaplandığını belirtmiştir.
Mali bilirkişinin 03/11/2021 tarihli 2 sayfadan ibaret 2. ek raporunda özetle; Davalı vekili 31.01.2020 … satınalma iade faturası ile davalı 12.618,35 TL tutarında mal iadesi yaptığını ve bu faturaya itiraz olunmayarak mallar teslim alındığını beyan etmiş ise de söz konusu faturanın davacı şirket ticari defterlerinde kayıtlı olduğu tespit edilemediğini, salt fatura düzenlenmesi adına fatura düzenlenen kişiyi, fatura düzenleyene karşı borçlu duruma düşürmeyeceğini, adına fatura düzenlenen kişinin borçlu sayılabilmesi için, V.U.K’un 230.Md’ne göre hazırlanmış faturayı, T.T.K.21/2. maddesi uyarınca usulüne uygun biçimde tebellüğ ettiği halde 8 gün içinde münderecatı hakkında itiraz etmemiş olması, ya da fatura konusu mal veya hizmetin adına fatura düzenlenen kişi veya kuruma tesliminin belgelenmesi gerektiğini, bu iki teslim veya tebliğden biri varit olmadan düzenlenen faturanın borç doğurmayacağını, davalının itirazına konu 31.01.2020 … numaralı 12.618,35TL tutarlı satın alma iade faturası davacı şirket defterlerinde tespit edilemediği gibi faturanın ya da fatura içeriği mal hizmetin teslim / tebliğ hususu da bu aşamada ispata muhtaç olduğunu, davalı tarafın TTK md. 64’te işaret edilen ticari defterlerini ibraz etmediğini, bu nedenle davalının itirazına konu faturanın davalının ticari defterlerinde kayıtlı olup olmadığı hususunda bir tespite gidilemediğini neticeten; kök rapordaki görüşün özünün muhafaza edildiğini belirtmiştir.
Yasal dayanakları ortaya konularak yapılan bu açıklamalardan sonra somut olaya gelindiğinde; taraflar arasında ticari ilişki bulunduğu, dava konusu takibe ilişkin borç bakiyesi bulunduğu ve bu anlamda cari hesap borç ilişkisinin oluştuğu, mahkememizce tüm delillerin toplandığı, dosyanın bilirkişiye tevdi edildiği, mahkememizce öninceleme duruşmasında taraf defterlerinin incelenmesine karar verildiği, davalıya işbu duruşma tutanağının ihtaratlı olarak tebliğ edildiği, inceleme gün ve saatinde davalı hazır olmadığı gibi mazeret de bildirmediği, incelemenin sadece davacı defterleri üzerinden yapıldığı, taraflar arasındaki sözleşmenin asgari ciro başlıklı 6.2 maddesinde prime hak kazanması için 235.000,00-TL ciro yapılması gerektiği, bu ciro limitine ulaşmayanların ancak sözleşmenin 6.3.5 maddesinde düzenlenen %2 DÖP alabileceği, yine sözleşmenin 6.3.7 maddesine göre barem priminin yıllık 235.000,00-TL’den başladığı, kök rapor da 2019 yılı cirosunun 199.450,79-TL olduğu ve yani 235.000,00-TL’ye ulaşmadığı, bu halde barem primi haketmediği, ciro primine ise %32,79 ile %3 oranın da almaya hak kazandığı, yani 5.983,52-TL davacıdan talep edebileceği, B2B pimi ise %1 olup 1.442,86-TL’ye hak kazandığı, yani davalının kazandığı toplam primin 7.426,38-TL + KDV olduğu yani 8.763,13-TL’ye hak kazandığı, oysa davalının 2 ayrı fatura ile toplam 14.525,04-TL ciro pirim faturası düzenlediği, aradaki farkın 5.761,91-TL olduğu ve davalının davacıya bu primi iade etmesi gerektiği, davacının bunun üzerinde 11.901,29-TL ciro primi iade faturası düzenlediği takibi buna dayandırdığı ve primlerin 3 aylık dönemlere göre hesaplanması gerektiği iddiasında bulunsada sözleşmenin 6.3.7 maddesine göre ciro prim hesabının yıl sonu cirosuna göre yapılacağı, bu halde 5.761,91-TL üzerindeki talebin haksız olduğu kanaatiyle davanın kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tahsis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı açıklandığı üzere;
1-Davanın Kısmen Kabulü ile; 5.761,91-TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine; fazlaya ilişkin istemin reddine
2-Karar tarihi itibari ile alınması gereken 393,59-TL harçtan, peşin alınan 183,98-TL harç mahsup edilerek kalan 209,61-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafça yatırılan 54,40-TL peşin harç ve 183,98-TL başvuru harcının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Kabul-red oranına göre davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Kabul-red oranına göre davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13/2 maddesine göre hesaplanan 5.011,03-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 1.390,50-TL yargılama gideri kabul ve red durumuna göre takdiren oranlayarak 743,70-TL’lik kısmının davalıdan tahsiliyle davacıya verilmesine; arda kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşmamaları nedeniyle 6325 sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin Kabul-red oranına göre 706,00-TL’nin davalıdan, 614,00-TL’nin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına,
8-Davacı tarafından yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333.maddesi ile Yönetmeliğin 207.maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.28/02/2022

Katip … Hakim …
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır