Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/424 E. 2021/466 K. 01.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/424 Esas
KARAR NO:2021/466

DAVA:İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ:21/08/2020
KARAR TARİHİ:01/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin Mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket tarafından … Mah. … Cad. No:…/… … / … adresinde dava dışı sigortalı … A.Ş.’ye ait bulunan işyeri … İşyeri Paket poliçesi kapsamında 26.09.2017-26.09.2018 tarihleri arası dönem için sigortalandığını, sigortalının bulunduğu işyerinde 28.08.2018 tarihinde hasar olduğu ihbar edildiğini, Sigortalı işyerinde meydana gelen hasarın, bina ana giriş temiz su borusunun yan sokakta patlamış olması nedeni ile su sirayeti sonucu oluştuğu tespit edildiğini, eksper tarafından yapılan inceleme ile oluşan hasar ve miktarı belirlenirken hasardan sorumluluğun davalı Kuruma ait su borusunun patlaması nedeni ile davalıya ait olduğu belirlendiği, yapılan değerlendirme sonucu müvekkili şirket tarafından hasar nedeni ile poliçe kapsamında bu sebeple 02.08.2019 tarihinde 5.244,25 TL tazminat ödendiğini, hasarın oluşumunda davalı kurum açıkça sorumlu bulunduğundan 6102 sayılı TTK md. 1472 uyarınca müvekkil sigorta şirketinin sigorta poliçesi kapsamında sigortalıya ödemiş olduğu tazminat bedelini; halef olarak davalı Kurumdan talep ve rücu etme hakkı doğduğunu, bu sebeplerle davalı taraftan ödeme talep edilmiş, ödeme yapılmaması üzerine …icra Müdürlüğü … E. Sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, takip davalı tarafça yapılan haksız itiraz üzerine durdurulduğunu, Davanın kabullünü, …icra Müdürlüğü … E. Sayılı dosyasına yapılan itirazın iptalini, takibin devamını, alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere davalı tarafın icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili davaya karşı cevap dilekçesinde özetle; Davada adli yargı/idari yargı yolu uyuşmazlığı söz konusu olduğunda, davanın yargı yolu idare mahkemelerinde açılması gerektiğini, … A.Ş ye ait iş yerine, yan sokakta bulunan bina ana girişinde temiz su borusunun patlaması ile birlikte sızan sulardan kaynaklı zarar verildiği iddia edilmekte olduğu belirtildiğini, yapılan incelemede bahse konu adreste 22.08.2018 tarihinde, idaremize … ALO 185 sisteminde yapılan taramada, adı geçen adreste … sayılı ış emri ile gelen şikayet üzerine aynı gün arıza ekiplerimizce acilen sorunlu yere intikal edildiği ancak sorunun, bina sorumluluğundaki dahili tesisat kaynaklı olduğunun görülmesi üzerine herhangi bir işlem yapılmadığı anlaşıldığını, sonuç olarak hasar dahili tesisat kaynaklı olduğundan idaremiz sorumluluk alanı dışında kaldığını, bu itibarla hasar ile zarar arasında idarenin açısından illiyet bağı bulunmadığından ilgili firmanın zararlarından müvekkil idarenin sorumlu tutulması da mümkün olmadığını, Yargı yolu ve görev itirazının kabulünü, görevsizlik kararı verilmesini, davanın usule aykırılık itirazlarının reddini, davacının davasının esas tan ve tümüyle reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
… İcra Müdürlüğünün… Esaslı dosyası dosyamız içeresine getirtilmiştir. Dosyanın incelenmesinde 5.244,25.-Tl asıl alacağa 156,90-TL işlemiş faiz ile birlikte toplam 5.401,15.-Tl için takip yapıldığı, ödeme emrinin 16.10.2019 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun da süresi içeresinde 21.10.2019 tarihinde borca itiraz ettiği anlaşılmıştır.
Yanların tüm delilleri toplandıktan sonra dosya iddia, savunma ve yanların tüm delilleri ile ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılarak icra takip tarihi itibarıyla davacının davalıdan alacağı varsa saptanması için bilirkişiye verilmiştir.
Bilirkişinin düzenlediği 22.03.2021 tarihli 6 sayfadan ibaret raporunda özetle; Olayın meydana gelmesinde davatı … Genel Müdürlüğünün yukarıda yapılan açıklamalar ışığında bir kusurunun bulunmadığını, Binaya ait mülk sahiplerinin olayın meydana gelmesinde; binanın bakım ve onarımlarını zamanında yapmayarak gerekli önlem ve tedbirleri almayarak müştereken ve müteselsilen %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu bulunduklarını, İşyerinde meydana gelen hasarın bedelinin asıl alacak olarak 4.778,73TL olabileceğini, Davalı …’nin olayın meydana gelmesinde kusurunun bulunmaması nedeniyle davacı sigorta şirketinin davalı …’den hasar bedelini talep edemeyeceği görüş ve kanaatine raporunu sunmuştur.
Dosyaya getirtilen yanlara ait tüm deliller, getirtilen icra dosyası, davacı şirketin ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen rapor ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı üzere;
Huzurdaki dava bir İtirazın iptali davası olup, davacı tarafından …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile 5.401,15 TL üzerinden takibe geçilmiş olup, davalının vaki itirazı üzerine iş bu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Dosyaya sunulan belgeler incelendiğinde davacının iddiası olan bina ana giriş temiz su borusunun yan sokakta patlamış olması nedeni ile su sirayeti sonucu oluştuğu tespit edildiği belirlenmiştir.
Davacı Tarafından hasar bedeli talep edilen (davacı sigorta şirketi tarafından … Mah. … Cad. NO:… … / … adresinde dava dışı sigortalı ….. A.Ş.’ye ait bulunan işyeri; … nolu İşyeri Paket poliçesi ile sigortalanan) işyerine ait su hasarı nedeniyle oluşan konfeksiyon ürünü satış mağazası olarak faaliyet gösteren işyerinde bodrum kata sirayet eden sulardan sebep, bodrum katın alçıpan tavanında, tavanda bulunan aydınlatma tesisatı ve kamera sisteminde, merdiven sahanlığı duvar boyasında, 1 adet regülatör ve ups cihazında meydana gelen hasarlara aittir.
Davalı …’nin beyanlarında ise; yapılan incelemede bahse konu adreste 22.08.2018 tarihinde, idaremize … ALO 185 sisteminde yapılan taramada, adı geçen adreste … sayılı iş emri ile gelen şikayet üzerine aynı gün arıza ekiplerimizce acilen sorunlu yere intikal edildiği ancak sorunun, bina sorumluluğundaki dahili tesisat kaynaklı olduğunun görülmesi üzerine herhangi bir işlem yapılmadığı anlaşılmıştır. Sonuç olarak hasar dahili tesisat kaynaklı olduğundan idaremiz sorumluluk alanı dışında kalmaktadır, denmektedir. Açıklamaları yapılmıştır.
Bu yapılan açıklamalar ve dosyaya sunulan ekspertiz raporu ve CD ye kayıtlı resimler mahkememizce atanan bilirkişice incelenmiş çelişkili açıklamaların giderilebilmesi için davacı vekili ile olay mahalline gidilerek olay mahallinde keşfen incelemeler yapılmıştır. Mahallinde yapılan incelemede hasar gören mağazanın ön ve yan sokaklarında bulunan …’ye ait içme suyu hattı vanalarının bulunduğu mahalde yol üzerinde hatla ilgili bir çalışmanın onarım izlerine rastlanmamış bunun üzerine mağazanın bulunduğu binanın içerisine girilerek su tesisatlarının bağlı olduğu sayaçlar incelenmiş çekilen resimler üzerinde de rahatça görülebileceği gibi bodrum kata giden su hattının yani iç tesisatının yenilenmiş olduğu görülmüş, su hasarından sonra bu tesisatın yenilenmiş olduğunu yani hasarın eskiyen iç tesisat hattından kaynaklandığı ve tesisatın bu nedenle onarıldığı ve yenilendiği kanaatine varılmıştır. Hasara sebep olan nedenin binaya ait içme suyu iç tesisat hattından kaynaklandığını, olayın davalı …’den kaynaklanmadığı kanaatine varılmıştır.
Konu ile ilgili olarak Kat Mülkiyeti Kanunu’nun, 4. Maddesi’nde; “Ortak yerlerin konusu sözleşme ile belirtilebilir. Aşağıda yazılı yerler ve şeyler bu Kanun gereğince her halde ortak yer sayılır, a) Temeller ve ana duvarlar, taşıyıcı s işlemi oluşturan kiriş, kolon ve perde duvarlar ile taşıyıcı sistemin parçası diğer elemanlar, bağımsız bölümleri ayıran ortak duvarlar, tavan ve tabanlar, avlular, genel giriş kapıları, antreler, merdivenler, asansörler, sahanlıklar, koridorlar ve buralardaki genel tuvalet ve lavabolar, kapıcı daire veya odaları, genel çamaşırlık vc çamaşır kurutma yerleri, genel kömürlük ve ortak garajlar, elektrik, .su ve havagazı saatlerinin korunmasına mahsus olup bağımsız bölüm dışında bulunan yuvalar ve kapalı kısımlar, kalorifer daireleri, kuyu ve sanrıçlar, yapının genel su depoları, sığmaklar. “19. Maddesi’nde; “Kat malikleri, ana gayrimenkulün bakımına ve mimarı durumu ile güzelliğini ve sağlamlığını titizlikle korumaya mecburdurlar. ” hükümleri bulunmaktadır.
6098 sayılı Borçlar Kanunun 69. Maddesi ise; “Bir binanın veya diğer yapı eserlerinin maliki, bunların yapımındaki bozukluklardan veya bakımındaki eksikliklerden doğan zararı gidermekle yükümlüdür İntifa w oturma hakkı sahipleri de, binanın bakımındaki eksikliklerden doğan zararlardan, malikle birlikte müteselsilen sorumludurlar. Sorumluların, bu sebeplerle kendilerine karşı sorumlu olan diğer kişilere rücu hakkı saklıdır, “şeklindedir.
Olayın meydana gelmesinde davalı … Genel Müdürlüğünün bir kusurunun bulunmadığını, Binaya ait mülk sahiplerinin olayın meydana gelmesinde; binanın bakım ve onarımlarını zamanında yapmayarak gerekli önlem ve tedbirleri almayarak müştereken ve müteselsilen %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu bulundukları, kanaatine varılmıştır.
Tüm bu nedenlerle … Mah. … Cad. NO:… … / … adresinde dava dışı sigortalı … A.Ş.’ye ait bulunan işyerine ait su hasarı nedeniyle oluşan konfeksiyon ürünü satış mağazası olarak faaliyet gösteren işyerinde bodrum kata sirayet eden sulardan sebep, bodrum katın alçıpan tavanında, tavanda bulunan aydınlatma tesisatı ve kamera sisteminde, merdiven sahanlığı duvar boyasında, 1 adet regülatör ve ups cihazında meydana gelen hasarlara neden olan olayın meydana gelmesinde davalı … Genel Müdürlüğünün bir kusurunun bulunmadığını. Binaya ait mülk sahiplerinin olayın meydana gelmesinde; Binanın bakım ve onarımlarını zamanında yapmayarak gerekli önlem ve tedbirleri almayarak müştereken ve müteselsilen %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu bulunduklarını. Davalı …’nin olayın meydana gelmesinde kusurunun bulunmaması nedeniyle davacı sigorta şirketinin davalı …’den hasar bedelini talep edemeyeceği kanaatine varılmış olmakla kanıtlanamayan davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Bu nedenle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Kanıtlanamayan davanın reddine,
2-59,90-TL karar harcının peşin alınan 65,23-TL den düşümü ile kalan 5,93-TL nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3- Davalı taraf kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Tarafların gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair davacı ve davalı vekillerin yüzünde ilamın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.01/06/2021

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza