Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/248 E. 2021/574 K. 23.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/248 Esas
KARAR NO : 2021/574

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/05/2020
KARAR TARİHİ : 23/06/2021

Mahkememizde görülen itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/
İDDİA:
Davacı vekili, davalı sular idaresince 06/07/2019 günü mahallinde yapılan alt yapı kazı çalışması esnasında müvekkili şirkete ait tesislere zarar verildiğini beyanla hasar bedellerinin ödenmemesi üzerine toplam 6.604,75-TL’nin tahsili amacıyla başlatılan ilamsız takibe vaki itirazın iptali ile takibin devamına, asgari %20 inkâr tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili, idari yargının görevli olduğunu, talebin zamanaşımına uğradığını, kendilerince çalışma yapılmadığından husumet yöneltilemeyeceğini, ayrıca kabloların mevzuata aykırı döşenmesi nedeniyle davacının müterafık kusurunun da olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, kazı çalışmaları esnasında davacıya ait enerji şebekesinin zarara uğraması nedeniyle hasarın tazmini için başlatılan takibe vaki itirazın İİK 67/1. maddesi gereğince iptali istemine ilişkindir.
Davalı … idaresi vekilince cevap layihasında yargı yolu görev itirazında bulunulmuşsa da, 2560 sayılı Kanuna tabi olan …’nin, gördüğü hizmetin kamu hizmeti olmasına rağmen, faaliyetini özel hukuk kuralları altında yapması itibariyle TTK’nın 18/I. maddesi anlamında tacir sayılacağından ve tacir olan davalı ile davacı arasındaki haksız fiilden kaynaklanan ( TTK m. 3 ) davaya bakma görevinin adli yargının görevine girmektedir. ( Yargıtay 17. HD 2014/3541 E. 2014/3259 K. 06.03.2014 ) Davacı … idaresi de özel hukuk hükümlerine göre hareket eden anonim şirket olduğuna göre asliye ticaret mahkemelerinin görevli olduğunda duraksama bulunmamaktadır.
Davalı yan cevap dilekçesinde zamanaşımı def’i ileri sürmüşse de, davanın ve arabuluculuk müracaatının olay ve tespit tarihine nazaran 2 yıllık süre içerisinde yapıldığı belirgin olduğundan reddi gerekmiştir.
Davalı vekilince gerek kendilerince gerekse de taşeronları tarafından mahallinde herhangi bir kazı çalışmasının yürütülmemesi nedeniyle pasif husumet itirazı ileri sürülmüştür. Dava dışı … tarafından dosyaya gönderilen cevabi yazıda, adı geçen “…” üzerinde davalı sular idaresine 10/07/2019 ile 11/07/2019 tarihleri arasında kazı çalışması için ruhsat verildiği anlaşılmaktadır. Diğer yandan olay mahallinde çekilen fotoğraflarda da davalı …’ye ait tabelalar görülmektedir. Kaldı ki, davacı idare yetkilileri tarafından tanzim olunan aksi sabit olana dek geçerli resmi tutanakta da davalı ….’nin olay mahallinde kazı çalışması yaptığı belirtilmiştir. Dolayısıyla, davalı vekilinin sübuta yönelik itirazları mahkememizce hayatın olağan akışına aykırı görülmüştür. Hal böyleyken davalıya maddi hasar yönünden husumet tevcih edilmesinde herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir.
Davacı … idaresi zarar kalemleri arasında personel giderleri ve araç masraflarını talep etmişse de kendi personeli ve araçları yönünden ek bir külfet ispatlanamadığından bu kalemlerinin reddi gerekmiştir. ( Yargıtay 7. HD 2011/6854 E. 2012/6383 K. 25/09/2012 ) Dolayısıyla belirtilen hasar bedelinden bu kısım ayrıştırılmıştır. Şöyle ki, bu kalemler davacının kendi çalıştırdığı işçilere ve araç sürücülerine ödediği ücretler ile kendi araçlarının yakıt giderlerine, bir başka deyişle genel idare giderlerine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Hasarın giderilmesi için özel ve ek olarak işçi tutup çalıştırıldığı, rutin yapılan giderleri aşar tutarda ek harcama yapıldığı ispatlanamamıştır. Bu gider kalemlerinin gerçek zararı yansıttığı söylenemez. Dolayısıyla, genel idare giderleri kapsamında kaldığı anlaşılan etüt koordinasyon bedeli, manevra gideri, işçilik, montaj, araç ve personel giderlerine ilişkin talepler yerinde görülmemiştir.
Yine dağıtılamayan enerji bedeli de zarar kalemi olarak istenmişse de, davacı … idaresinin abonelerine ilgili yönetmeliğin 16. maddesi kapsamında tazminat ödediğine dair ispat vasıtası sunulmuş değildir. Dolayısıyla, işbu zarar kalemi dayanaksız kalmaktadır. Eşik kesinti süresi aşım bedelinin de abonelere ödendiğinin belgelendirilmesi gerekir. Ne var ki, bu kalem de ispata muhtaç kalmıştır. Hasara konu olan elektrik kabloları yeni malzemelerle onarıldığından şebeke yıpranma bedeli de dayanaktan yoksun görülmüş olup reddi gerekir.
… Kablo Montaj Şartnamesi uyarınca en az 80 cm derinlikte kablo kanalının açılması, kanal dibinde kum serilmesi, kablonun üzerine koruyucu tuğla yerleştirilmemesi, ikaz bandının serilmesi, tuvanen malzeme doldurularak zeminin eski hale döndürülmesi, kablo hattı boyunca belirli mesafelerle uyarı levhaları dikilmesi gereklidir. Davacı şirketin dosyaya sunduğu hasar fotoğraflarının tetkikinde kablolar üzerine koruyucu tuğla konulmadığı, ikaz bandının serilmediği, işaret levhalarının konmadığı görülmektedir. Bu bağlamda davacı … firmasının şartnameye uygun olarak kablo döşeme işlemi yapmadığından %30 oranında müterafık kusurlu olduğunun kabulü gereklidir.
Kablo onarım bedelleri açısından yapılan değerlendirmede ise olay tarihindeki 2019 yılı … Birim fiyatları kapsamında %30 nispetinde müterafık kusur tenzili de yapıldığında bilirkişi tarafından denetime elverişli olarak hasar bedeli neticeten 780,10 TL olarak hesap edilmiştir. Haksız fiil tarihinden itibaren takip tarihine değin işlemiş yasal faizin 25,74 TL olacağı kanaatiyle aşağıdaki şekilde davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Öte yandan, davacının davalıdan zararını tazmin edebilmesi için gerekli şartların oluşup oluşmadığının ve davalının ne tutarda sorumlu olduğu, gerçek zarar miktarının saptanması, kusur durumu yargılama ve bilirkişi incelemesi yaptırılmasını gerektirdiği için, alacak likit (muayyen, belirli) olmadığından, yasal şartları hasıl olmayan icra inkar tazminatı isteğinin de reddi gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm verilmesi cihetine gidilmiştir.
HÜKÜM / Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KISMEN KABULÜ ile;
1-… 23. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra takip dosyasına davalı borçlu tarafından vaki olmuş itirazların İİK’nın 67/1 maddesi gereğince kısmen iptali ile; 780,10-TL asıl alacak, 25,74-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 805,84-TL alacağın, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmek suretiyle tahsili için takibin devamına, fazla dair istemin reddine,
2-Alacak niteliği itibariyle teknik inceleme gerektiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Kafi miktarda harç alınmakla yeniden harç tahsiline yer olmadığına,
4-Davacı tarafından sarfedilen, 79,78-TL peşin harç, 54,40-TL başvuru harcı, 7,80-TL vekalet harcı olmak üzere cem’an 141,98-TL’den ibaret harcın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 805,84-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
7-Bu dava kapsamında davacı tarafından sarfedilen, 144,00-TL posta ve tebligat masrafı, 500,00-TL bilirkişi masrafı olmak üzere cem’an 644,00-TL’den ibaret yargılama giderinin kabul ve ret oranları nazara alınarak 78,60-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, bakiye miktarın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Hazineden sarf edilen 1.360,00 TL’den ibaret arabuluculuk giderinin haklılık durumu nazara alınarak 165,90 TL’sinin davalıdan, bakiye 1.194,10 TL’sinin ise davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına, gereğinin ikmali için yazı işleri müdürlüğünce tahsil müzekkeresi yazılmasına,
9-HMK’nın 333. maddesi gereğince, mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 23/06/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*