Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/208 E. 2020/320 K. 24.04.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/208 Esas
KARAR NO : 2020/320

DAVA : İtirazın İptali (TTK 1472. md. uyarınca rücuen tazminat istemli)
DAVA TARİHİ : 16/04/2020
KARAR TARİHİ : 24/04/2020
Mahkememizde görülen İtirazın İptali davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili, dava dışı … ile müvekkili sigortacı arasındaki 12/06/2017 başlangıç, 12/06/2018 bitiş tarihli “… Sigorta Poliçesi” uyarınca, sigortalının konutunda 11/08/2017 günü vuku bulan hırsızlık olayı neticesinde çalınan eşyalar nedeniyle sigortalıya tazminat ödemesi yapılarak kanunen yerine geçtiklerini, adı geçen konutun bulunduğu sitenin güvenliğinin sağlanmasından davalının sorumlu olduğunu, ancak yapılan ekspertiz incelemesi neticesinde olayda davalı özel güvenlik firmasının sitede çalıştırdığı personellerin ihmal ve kusurlarının tespit edildiğini, bu nedenle ödemeye binaen sigortalının yerine geçerek davalıdan tazminatın rücuen tahsili için başlatılan takibe vaki olmuş haksız itirazın iptali ile asgari %20 inkar tazminatının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, TTK’nın 1472. maddesi uyarınca rücuen tazminat istemine dayalı olarak başlatılan takibe vaki olmuş itirazın iptali istemine ilişkindir.
Sigortacının, sigorta poliçesinden doğmayıp da yasadan aldığı bir yetkiye dayanmak suretiyle, sigortalısının girmiş olduğu sözleşmesel ilişkiye binaen alacaklı sigortalısı yerine geçerek hareket ettiği işbu davada asliye ticaret mahkemesine değil, dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6502 sayılı TKHK’nın 3/1-l bendi ile 73. maddeleri gereğince tüketici mahkemesine başvurması gerekirdi. (Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu, E. 1939/37, K. 1944/9, T. 22.3.1944)
Sigorta rücu davalarının TTK 1472/1. maddesi hükmünden kaynaklanması nedeniyle, TTK’nın uygulanmasından bahisle, aynı yasanın 4/1 maddesi uyarınca bu tür davaların mutlaka ticaret mahkemelerinde görülmesi gerektiği düşünülebilir ise de, halefiyet prensibi gereğince, davanın sigortalı ile zarar sorumlusu arasındaki ilişkiye göre ticaret mahkemesinde bakılıp bakılamayacağının değerlendirilmesi gerekir. Bir başka deyişle, sigortalı ile zarar sorumlusu arasındaki uyuşmazlık, ticari dava niteliğinde ise bu davaya TTK’nın 5/3. maddesi uyarınca ticaret mahkemesinde bakılabilecek, aksi durumda dava ticaret mahkemesinde açılamayacaktır. (Işıl Ulaş, Uygulamalı Zarar Sigortaları Hukuku, 8. Bası, Ankara 2012, s.255)
Somut olayda, dava dilekçesi ekinde sunulmuş 12/06/2017 başlangıç tarihli “…Konut Sigorta Poliçesi” tetkik edildiğinde dava dışı sigortalı …isimli şahsın özel konutunun hırsızlık ve benzeri rizikolara karşı belirlenen limitler dahilinde belirli klozlarla teminat altına alındığı, diğer yandan gerçek kişi sigortalının evinin sigortalanmasının ticari yönünün olamayacağı, 11/08/2017 günü adı geçen konutta meydana gelen hırsızlık olayında davalı güvenlik firmasının sigortalı ile aralarındaki hizmet ilişkisi ya da sözleşmesi (TBK 116. md gereğince ifa yardımcısının eylemlerinden sorumluluk) hükümlerine göre kusur ve ihmalinin değerlendirileceği, işbu güvenlik sözleşmesi uyarınca dava dışı sigortalı …’un tüketici, davalı özel güvenlik firmasının ise TKHK’nın 3/1-ı maddesi uyarınca hizmet sağlayıcı sıfatını haiz olduğu, davacının da ödemeyi ispatlamak kaydıyla sigortalısının yerine geçeceği anlaşılmakla; yukarıda açıklanan halefiyet prensiplerine göre görevli mahkemenin tüketici mahkemesi olması gerektiğinden aşağıdaki şekilde mahkememizin görevsizliğine dair karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-HMK’nın 20. maddesi uyarınca, iş bu kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki haftalık süre içinde başvuru halinde, dava dosyasının görevli ve yetkili İstanbul Nöbetçi Tüketici Mahkemesine gönderilmesine, aksi halde davanın açılmamış sayılacağına, keyfiyetin taraflara tebliğen ihtarına,
3-HMK’nın 331/2. maddesi uyarınca yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
4-Süresinde gönderme talebinde bulunulduğu takdirde bakiye gider avansının da görevli mahkemeye aktarılmasına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 24/04/2020

Katip …
¸

Hakim …
¸
*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*