Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/162 E. 2020/376 K. 17.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/162 ESAS
KARAR NO:2020/376

DAVA:ALACAK (TİCARİ NİTELİKTEKİ VEKALET SÖZLEŞMESİNDEN KAYNAKLANAN)
DAVA TARİHİ: 07/03/2020
KARAR TARİHİ: 17/07/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Vekalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; davanın müvekkiline yaptığı masrafların uğradığı zararların davalılardan tazmini istemine ilişkin olduğunu, müvekkili ile davalılar arasında yazılı bir sözleşme bulunmadığını, …’in bir akıllı telefon uygulaması olduğunu, … ve … gibi işletim sistemlerine sahip akıllı telefonlara indirilerek kullanılabildiğini, … uygulamasını indiren yolcuların uygulama üzerinden gitmek istedikleri yeri belirleyerek kendilerini oraya götürmek üzere bir aracın bulunulan yere gelmesini sağladığını, söz konusu taşıma hizmetinde yolcunun … bilgileri yardımıyla …’in yolcuya en yakın aracı yönlendirdiğini, yolcunun araç şoförü ile ilgili kişisel bilgilere (isim, soy isim) ulaşabildiğini, yolcunun gitmek istediği yere ulaştıktan sonra araçtan inince yolcunun … uygulamasına önceden kaydettiği kredi kartı ile internet üzerinden yolculuğun ücretinin ödendiğini, kredi kartıyla internetten yapılan bu ödemenin yolcu tarafından doğrudan …’ye yapıldığını, ülkemizde … uygulamasının taşımacılık hizmetinin … … adıyla verildiğini, taşıma hizmetinde müvekkilinin aracı gibi … … gibi minibüs tipi lüks ve konforlu araçların kullanıldığını, bu araçlarla VIP statüsünde hizmet verdiğini, …’in ayrıca sarı taksi hizmeti de verdiğini, ancak bu tip hizmetin davayla alakası olmadığını, müvekkilinin araç sahibi olarak, davalılar … … ve …’ye araç sağladığını ve davalıların tarafından yolcuya sunulan taşımacılık hizmetinin gerçekleşmesine yardımcı olduğunu, davalılar …’in …’de uzun yıllar kalacağı ve çok gelir getirceği taahhüdüyle müvekkili kendi sistemlerine girmesi konusunda ikna ettiğini, bu telkinler sonucunda taraflar arasında meydana gelen anlaşma belirsiz süreli olup uzun süreli olarak taraflarca yapıldığını, davalıların bu telkinlerine inanılarak … standartlarına uygun lüks ve konforlu araçların satın alındığını, bu araçların alınması için kredi kullanıldığını, araçların içine büyük masraflar yapılarak … standartlarına uygun hale getirildiğini, davalıların …’in sisteminden çıkarılmaması için araç sahibi ve sürücülere yoğun telkinde bulunduğunu, çalışmaya devam edilmesi konusunda müvekkiline baskı yapıldığını, davalıların tek taraflı olarak haksız feshi ve müvekkiline ödenmediği giderlerin ödetilmesi gerektiğini, davalı tarafın herhangi bir bildirimde bulunmaksızın faaliyetlerine son vermesinin hukuka aykırı olduğunu, müvekkilinin yapmış olduğu masraflar ile maddi zorluk yaşadığı, müvekkilinin 12/05/2016 tarihinde 105.143,00-TL. Satış fiyatıyla … plakalı … model araç satın aldığını, bu araç için bankalardan banka kredisi çektiğini, Söz konusu finansman neticesinde 101.280,00-TL. Kredi çekerek 30.000,00-TL. Faiz ödemek zorunda kaldığını, aracın dizaynı için 5.000,00-TL. Tutarında masraf yaptığını, yine müvekkilinin sisteme kaydolma amacıyla evrak ve belgeler için 9.000,00-TL. Masraf yaptığını, yine müvekkilinin araçta meydana gelen teknik sorunlar nedeniyle 13.500,00-TL. Masraf yaptığını, davalıların yolculara (kullanıcı) verdiği taşıma hizmetinden çok büyük miktarda gelir elde ettiğini, müvekkili, davalılarca sisteme kaydolmak için belirtilen nitelikleri haiz olmak üzere 12/05/2016 tarihinde 105.143,00-TL. Satış fiyatıyla … plakalı … marka … model araç satın aldığını, davalıların haksız ve hukuka aykırı tek taraflı fesihleri nedeniyle müvekkilinin uğradığı zararın davalıdan tahsil edilmesine, müvekkilinin davalılar ile girdiği iş görme sözleşmesi hükümlerine göre yaptığı masrafların ve uğradığı zararların meydana geldiği tarihlerinden itibaren yasal faizi yürütülerek davalılarca ödenmesini ve vekalet verene başvurmanın muacceliyet kazandığı alacaklar bakımından, arabuluculuk başvuru tarihinin faiz başlangıç tarihi olarak dikkate alınmasını, davacının yoksun bırakıldığı ve eksik ödenen ücret, ikramiye, komisyon ve diğer alacaklar dahil tüm alacaklarının Arabuluculuk başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz oranı üzerinden hesaplanacak faiziyle davalı tarafça ödenmesini, müvekkilinin uğradığı zararlar ve yaptığı giderlerin karşılığı olarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ve alacak kalemlerinin belirsiz olması sebebiyle yapılacak bilirkişi incelemesi neticesinde talepleri arttırma haklarını ve fazlaya dair haklarını saklı tutmak kaydıyla şimdilik kredi faizleri için 3.000 TL, firma mutad masrafları için 500 TL, … Belgesi, … Taşıt Kartı, … üyelik ücreti, … ücreti, Karayolları Motorlu Araçlar zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ücreti, karayolu yolcu taşımacılığı zorunlu koltuk ferdi kaza sigorta poliçesi için 3.500 TL, Araç servis ve bakım, muayene ücreti, Araç Kasko ücreti, Noter ücreti, … Yol ve Güzergah Belgesi ücreti, taşıt kira sözleşmesi ücreti olarak 2.000 TL, Davalıların şart koştuğu araç içi dizaynın yapılması için 900 TL, yoksun kalınan kar için 100 TL olmak üzere toplam 10.000 TL’nin Davalıdan tahsil edilerek müvekkiline verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir
Birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/196 Esas sayılı dosyasında; davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; Davanın müvekkili davacının yaptığı masrafların, uğradığı zararların davalılardan tazmini istemine ilişkin olduğunu, taraflar arasında yazılı sözleşme bulunmadığını, kanunda özel olarak düzenlenmeyen sui generis bir sözleşme söz konusu olduğunu, davacının, davalının verdiği taşımacılık hizmetini aracıyla gerçekleştiren araç sahibi olduğunu, davacının … sistemine girebilmesi ve sistemde kalabilmesi için gerekli şartlar ile yolculukların niteliklerinin davalılar tarafından belirlendiğini, davacı ile davalılar arasında ticari ilişki olarak iş görme ilişkisi bulunduğunu, davacının davalıların yolculara verdiği taşıma hizmetinin gerçekleşebilmesi için minibüs tipi aracını sağladığını, davalıların bu taşımacılık hizmetinden çok büyük miktarda gelir elde ettiğini, davacıya da hizmetin bedeli olarak komisyon ödemesi yaptığını, davalıların ticari ilişkinin devamı konusunda davacı tarafta güven uyandırdıklarını, taraflar arasındaki hukuki ilişkinin bir anda davalı tarafından tek taraflı olarak sona erdirildiğini, müvekkilinin …’ le olan uzun süreli ilişkisi uyarınca çeşitli yatırımlar yaptığını, … standartlarında araçlar temin ettiğini, bu araçları … standartlarına göre dizayn ettiğini, … standartları gereği araçlarda sürücü istihdam ettiğini, davalıların davacıya sistem içerisinde kalması yönünde telkinde bulunduklarını, …’ in yasallaşacağı taahhüdüyle daha fazla masraf yapmaya yönlendirdiklerini ancak davalının tek taraflı olarak ilişkiyi sonlandırmasının müvekkilinin birçok zarara uğramasına sebep olduğunu, bu nedenlerle davalıların haksız ve hukuka aykırı tek taraflı fesihleri nedeniyle davacının uğradığı zararın davalılardan tahsiline, davacının davalılar ile girdiği iş görme sözleşmesi hükümlerine göre yaptığı masrafların ve uğradığı zararların meydana geldiği tarihlerden itibaren yasal faizi yürütülerek davalılarca ödenmesine, davacının yoksun bırakıldığı ve eksik ödenen ücret, ikramiye, komisyon ve diğer alacaklar dahil tüm alacaklarının arabuluculuk başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz oranı üzerinden hesaplanacak faiziyle davalı tarafça ödenmesine, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik davalıların … sistemine kaydolunması için davacıdan istediği şirket kurulumu ve firmanın mutad giderleri 2.000,00 TL, … Belgesi, … Taşıt Kartı, … üyelik ücreti, … ücreti, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk sigorta poliçesi ücreti, karayolu yolcu taşımacılığı zorunlu koltuk ferdi kaza sigortası poliçesi için 2.000,00 TL, araç servis ve bakım, muayene ücreti, Araç Kasko ücreti, Noter ücreti, … Yol ve Güzergah Belgesi ücreti, taşıt kira sözleşmesi ücreti için 500,00 TL, davalıların şart koştuğu araç içi dizaynın yapılması için 3.300,00 TL, faiz ödemesi, değer kaybı vb.masraflar için 2.000,00 TL, yoksun kalınan miktar için 100,00 TL olmak üzere toplam 10.000,00 TL’ nin tahakkuk/arabuluculuk başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsil edilerek davacıya verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında; davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; Davanın müvekkili davacının yaptığı masrafların, uğradığı zararların davalılardan tazmini istemine ilişkin olduğunu, taraflar arasında yazılı sözleşme bulunmadığını, kanunda özel olarak düzenlenmeyen sui generis bir sözleşme söz konusu olduğunu, davacının, davalının verdiği taşımacılık hizmetini aracıyla gerçekleştiren araç sahibi olduğunu, davacının … sistemine girebilmesi ve sistemde kalabilmesi için gerekli şartlar ile yolculukların niteliklerinin davalılar tarafından belirlendiğini, davacı ile davalılar arasında ticari ilişki olarak iş görme ilişkisi bulunduğunu, davacının davalıların yolculara verdiği taşıma hizmetinin gerçekleşebilmesi için minibüs tipi aracını sağladığını, davalıların bu taşımacılık hizmetinden çok büyük miktarda gelir elde ettiğini, davacıya da hizmetin bedeli olarak komisyon ödemesi yaptığını, davalıların ticari ilişkinin devamı konusunda davacı tarafta güven uyandırdıklarını, taraflar arasındaki hukuki ilişkinin bir anda davalı tarafından tek taraflı olarak sona erdirildiğini, müvekkilinin …’ le olan uzun süreli ilişkisi uyarınca çeşitli yatırımlar yaptığını, … standartlarında araçlar temin ettiğini, bu araçları … standartlarına göre dizayn ettiğini, … standartları gereği araçlarda sürücü istihdam ettiğini, davalıların davacıya sistem içerisinde kalması yönünde telkinde bulunduklarını, …’ in yasallaşacağı taahhüdüyle daha fazla masraf yapmaya yönlendirdiklerini ancak davalının tek taraflı olarak ilişkiyi sonlandırmasının müvekkilinin birçok zarara uğramasına sebep olduğunu, bu nedenlerle davalıların haksız ve hukuka aykırı tek taraflı fesihleri nedeniyle davacının uğradığı zararın davalılardan tahsiline, davacının davalılar ile girdiği iş görme sözleşmesi hükümlerine göre yaptığı masrafların ve uğradığı zararların meydana geldiği tarihlerden itibaren yasal faizi yürütülerek davalılarca ödenmesine, davacının yoksun bırakıldığı ve eksik ödenen ücret, ikramiye, komisyon ve diğer alacaklar dahil tüm alacaklarının arabuluculuk başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz oranı üzerinden hesaplanacak faiziyle davalı tarafça ödenmesine, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik kredi faizleri için 3.000,00-TL, firma mutad masrafları için 500,00-TL, … belgesi, … Taşıt Kartı, … üyelik ücreti, … İşletme ücreti, karayolu yolcu taşımacılığı zorunlu koltuk ferdi kaza sigorta poliçesi için 3.500,00-TL, araç servis ve bakım, muayene ücreti, araç kasko ücreti, noter ücreti, … Yol ve Güzergah Belgesi ücreti, taşıt kira sözleşmesi ücreti olarak 2.000,00-TL, davalıların şart koştuğu araç içi dizaynın yapılması için 900,00-TL, yoksun kalınan kâr olarak 100,00-TL olmak üzere toplam 10.000,00-TL’nin davalılardan tahsil edilerek davacıya verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında; davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; Davanın müvekkili davacının yaptığı masrafların, uğradığı zararların davalılardan tazmini istemine ilişkin olduğunu, taraflar arasında yazılı sözleşme bulunmadığını, kanunda özel olarak düzenlenmeyen sui generis bir sözleşme söz konusu olduğunu, davacının, davalının verdiği taşımacılık hizmetini aracıyla gerçekleştiren araç sahibi olduğunu, davacının … sistemine girebilmesi ve sistemde kalabilmesi için gerekli şartlar ile yolculukların niteliklerinin davalılar tarafından belirlendiğini, davacı ile davalılar arasında ticari ilişkin olarak iş görme ilişkisi bulunduğunu, davacının davalıların yolculara verdiği taşıma hizmetinin gerçekleşebilmesi için minibüs tipi aracını sağladığını, davalıların bu taşımacılık hizmetinden çok büyük miktarda gelir elde ettiğini, davacıya da hizmetin bedeli olarak komisyon ödemesi yaptığını, davalıların ticari ilişkinin devamı konusunda davacı tarafta güven uyandırdıklarını, taraflar arasındaki hukuki ilişkinin bir anda davalı tarafından tek taraflı olarak sona erdirildiğini, müvekkilinin …’ le olan uzun süreli ilişkisi uyarınca, çeşitli yatırımlar yaptığını, … standartlarında araçlar temin ettiğini, bu araçları … standartlarına göre dizayn ettiğini, … standartları gereği araçlarda sürücü istihdam ettiğini, davalıların davacıyı sistem içerisinde kalması yönünde telkinde bulunduklarını, …’ in yasallaşacağı taahhüdüyle daha fazla masraf yapmaya yönlendirdiklerini ancak davalının tek taraflı olarak ilişkiyi sonlandırmasının müvekkilinin birçok zarara uğramasına sebep olduğunu, bu nedenlerle davalıların haksız ve hukuka aykırı tek taraflı fesihleri nedeniyle davacının uğradığı zararın davalıdan tahsiline, davacının davalılar ile girdiği iş görme sözleşmesi hükümlerine göre yaptığı masrafların ve uğradığı zararların meydana geldiği tarihlerden itibaren yasal faizi yürütülerek davalılarca ödenmesine ve vekalet verene başvurmanın muacceliyet kazandığı alacaklar bakımından arabuluculuk başvuru tarihinin faiz başlangıç tarihi olarak dikkate alınmasına, davacının yoksun bırakıldığı ve eksik ödenen ücret, ikramiye, komisyon ve diğer alacaklar dahil tüm alacaklarının arabuluculuk başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz oranı üzerinden hesaplanacak faiziyle davalı tarafça ödenmesine, davacının uğradığı zararlar ve yaptığı giderlerin karşılığı olarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik davalıların … sistemine kaydolunması için davacıdan istediği şirket kurulumu ve firmanın mutad giderleri 2.000,00 TL, … Belgesi, … Taşıt Kartı, … üyelik ücreti, … ücreti, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk sigorta poliçesi ücreti, karayolu yolcu taşımacılığı zorunlu koltuk ferdi kaza sigortası poliçesi için 2.000,00 TL, araç servis ve bakım, muayene ücreti, Araç Kasko ücreti, Noter ücreti, … Yol ve Güzergah Belgesi ücreti, taşıt kira sözleşmesi ücreti için 500,00 TL, davalıların şart koştuğu araç içi dizaynın yapılması için 3.300,00 TL, faiz ödemesi, değer kaybı vb.masraflar için 2.000,00 TL, yoksun kalınan miktar için 100,00 TL olmak üzere toplam 10.000,00 TL’ nin tahakkuk/ arabuluculuk başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsil edilerek davacıya verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/213 Esas sayılı dosyasında; davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; Davacı ve davalılar arasında yazılı sözleşme bulunmamakla, yalnızca uzun süreli olarak devam etmiş olan bir sözleşmesel ilişki olduğunu, davacının, davalıların yolculara (kullanıcı) verdiği taşıma hizmetinin gerçekleşebilmesi için minibüs tipi araç sağladığını, davalıların bu taşımacılık hizmetinden çok büyük miktarda gelir elde ettiğini, davacıya da hizmetin bedeli olarak komisyon ödemesi yaptığını, taraflar arasındaki hukuki ilişkinin bir anda davalı tarafından tek taraflı olarak sona erdirildiğini, Müvekkilinin, davalı …’le olan uzun süreli ilişkisi uyarınca, çeşitli yatırımlar yaptığını, … standartlarında araçlar temin ettiğini, bu araçları … standartlarına göre dizayn ettiğini, … standartları gereği araçlarda sürücü istihdam ettiğini, ancak davalının tek taraflı olarak ilişkiyi sonlandırmasının müvekkilinin birçok zarara (araç satın alınması için kullanılan krediler, aracın dekorasyonu için yapılan masraflar, kazanç kaybı, gibi) uğramasına sebep olduğunu, davalının müvekkilinin zararlarını karşılamakla yükümlü olduğunu ileri sürerk fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak, davalıların … sistemine kaydolunması için davacıdan istediği şirket kurulumu ve firmanın mutad giderleri için 2.000 TL, … Belgesi, … Taşıt Kartı, … üyelik ücreti, … ücreti, Karayolları Motorlu Araçlar zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ücreti, karayolu yolcu taşımacılığı zorunlu koltuk ferdi kaza sigorta poliçesi için 2.000 TL, Araç servis ve bakım, muayene ücreti, Araç Kasko ücreti, Noter ücreti, … Yol ve Güzergah Belgesi ücreti, taşıt kira sözleşmesi ücreti için 500 TL, davalıların şart koştuğu araç içi dizaynın yapılması için 4.800 TL, yoksun kalınan miktar için 100 TL ve eksik ödenen komisyon ve alacak bedelleri için 100 TL olmak üzere, değer kaybı vb. masraflar için 500 TL olmak üzere şimdilik toplam 10.000 TL’nin davalıdan tahsil edilerek davacıya verilmesini talep ve dava etmiş, davacı vekili ayrıca 21/06/2020 tarihli dilekçesi ile; mahkememiz dosyasının, davalılara karşı açılmış bir alacak davası niteliğinde olup İstanbul Asliye Ticaret Mahkemeleri nezdinde aynı konuda aynı davalılara karşı eşzamanlı birçok dava açıldığını, aralarında fiili ve hukuki irtibat bulunan, aynı davalılara karşı açılmış işbu davaların HMK m.166/1 uyarınca, ilk davanın açıldığı mahkeme olan İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/162 E sayılı dosyası üzerinde birleştirilmesini talep etmiştir.
Birleşen … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında; davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; Davacı ve davalılar arasında yazılı sözleşme bulunmamakla, yalnızca uzun süreli olarak devam etmiş olan bir sözleşmesel ilişki olduğunu, davacının, davalıların yolculara (kullanıcı) verdiği taşıma hizmetinin gerçekleşebilmesi için minibüs tipi araç sağladığını, davalıların bu taşımacılık hizmetinden çok büyük miktarda gelir elde ettiğini, davacıya da hizmetin bedeli olarak komisyon ödemesi yaptığını, taraflar arasındaki hukuki ilişkinin bir anda davalı tarafından tek taraflı olarak sona erdirildiğini, Müvekkilinin, davalı …’le olan uzun süreli ilişkisi uyarınca, çeşitli yatırımlar yaptığını, … standartlarında araçlar temin ettiğini, bu araçları … standartlarına göre dizayn ettiğini, … standartları gereği araçlarda sürücü istihdam ettiğini, ancak davalının tek taraflı olarak ilişkiyi sonlandırmasının müvekkilinin birçok zarara (araç satın alınması için kullanılan krediler, aracın dekorasyonu için yapılan masraflar, kazanç kaybı, gibi) uğramasına sebep olduğunu, davalının müvekkilinin zararlarını karşılamakla yükümlü olduğunu ileri sürerk fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak, davalıların … sistemine kaydolunması için davacıdan istediği şirket kurulumu ve firmanın mutad giderleri için 2.000 TL, … Belgesi, … Taşıt Kartı, … üyelik ücreti, … ücreti, Karayolları Motorlu Araçlar zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ücreti, karayolu yolcu taşımacılığı zorunlu koltuk ferdi kaza sigorta poliçesi için 2.000 TL, Araç servis ve bakım, muayene ücreti, Araç Kasko ücreti, Noter ücreti, … Yol ve Güzergah Belgesi ücreti, taşıt kira sözleşmesi ücreti için 500 TL, davalıların şart koştuğu araç içi dizaynın yapılması için 2.500,00 TL, araç için ödenen finansman faizi ve değer kaybı için 2.800,00 TL, yoksun kalınan miktar için 100 TL ve eksik ödenen komisyon ve alacak bedelleri için 100 TL olmak üzere, değer kaybı vb. masraflar için 500 TL olmak üzere şimdilik toplam 10.000 TL’nin davalıdan tahsil edilerek davacıya verilmesini talep ve dava etmiş, davacı vekili ayrıca 27/06/2020 tarihli dilekçesi ile; mahkememiz dosyasının, davalılara karşı açılmış bir alacak davası niteliğinde olup İstanbul Asliye Ticaret Mahkemeleri nezdinde aynı konuda aynı davalılara karşı eşzamanlı birçok dava açıldığını, aralarında fiili ve hukuki irtibat bulunan, aynı davalılara karşı açılmış işbu davaların HMK m.166/1 uyarınca, ilk davanın açıldığı mahkeme olan İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/162 E sayılı dosyası üzerinde birleştirilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında; davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalının verdiği taşımacılık hizmetini aracıyla gerçekleştiren araç sahibi olduğunu, müvekkili ile davalılar arasında ticari olarak iş görme ilişkisi olduğunu, taraflar arasında yazılı bir sözleşme olmadığını sadece uzun süreli olarak devam etmiş olan bir sözleşmesel ilişki bulunduğunu, müvekkilinin bu yönde minibüs tipi araç sağlarak … standartlarına göre aracını dizayn ettirdiğini, ticari faaliyetin tek taraflı olarak sonlandırıldığını, kullanılan krediler, araç dizaynı için yapılan masraflar, kazanç kaybı gibi konularda müvekkilinin zarara uğramasına sebep olduğunu, davalıların müvekkilini sistem içerisinde kalınması yönünde telkinde bulunarak …’in yasallaşacağı taahhüdüyle daha fazla masraf yapma yönlendirdiğini, müvekkilinin uğramış olduğu zararların tazmini için şimdilik 10.000,00 TL’nin davalılardan alınarak müvekkiline verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında; davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalının verdiği taşımacılık hizmetini aracıyla gerçekleştiren araç sahibi olduğunu, müvekkili ile davalılar arasında ticari olarak iş görme ilişkisi olduğunu, taraflar arasında yazılı bir sözleşme olmadığını sadece uzun süreli olarak devam etmiş olan bir sözleşmesel ilişki bulunduğunu, müvekkilinin bu yönde minibüs tipi araç sağlarak … standartlarına göre aracını dizayn ettirdiğini, ticari faaliyetin tek taraflı olarak sonlandırıldığını, kullanılan krediler, araç dizaynı için yapılan masraflar, kazanç kaybı gibi konularda müvekkilinin zarara uğramasına sebep olduğunu, davalıların müvekkilini sistem içerisinde kalınması yönünde telkinde bulunarak …’in yasallaşacağı taahhüdüyle daha fazla masraf yapma yönlendirdiğini, müvekkilinin uğramış olduğu zararların tazmini için şimdilik 10.000,00 TL’nin davalılardan alınarak müvekkiline verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında; davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalının verdiği taşımacılık hizmetini aracıyla gerçekleştiren araç sahibi olduğunu, müvekkili ile davalılar arasında ticari olarak iş görme ilişkisi olduğunu, taraflar arasında yazılı bir sözleşme olmadığını sadece uzun süreli olarak devam etmiş olan bir sözleşmesel ilişki bulunduğunu, müvekkilinin bu yönde minibüs tipi araç sağlarak … standartlarına göre aracını dizayn ettirdiğini, ticari faaliyetin tek taraflı olarak sonlandırıldığını, kullanılan krediler, araç dizaynı için yapılan masraflar, kazanç kaybı gibi konularda müvekkilinin zarara uğramasına sebep olduğunu, davalıların müvekkilini sistem içerisinde kalınması yönünde telkinde bulunarak …’in yasallaşacağı taahhüdüyle daha fazla masraf yapma yönlendirdiğini, müvekkilinin uğramış olduğu zararların tazmini için şimdilik 10.000,00 TL’nin davalılardan alınarak müvekkiline verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında; davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmamakla birlikte uzun süreli olarak devam eden sözleşmesel ilişki bulunduğunu, davacının davalıların yolculara verdiği taşıma hizmetinin gerçekleşebilmesi için minibüs tipi 3 adet araç sağladığını, davalıların da davacıya hizmet bedeli olarak komisyon ödemesi yaptıklarını, taraflar arasındaki hukuki ilişkinin bir anda davalı tarafından tek taraflı olarak sona erdirildiğini, bu durumun davacının bir çok zarara uğramasına neden olduğunu, bu nedenlerle haksız ve hukuka aykırı tek taraflı fesih nedeniyle davacının uğradığı zararın davalılardan tahsiline, davacının davalılar ile girdiği iş görme sözleşmesi hükümlerine göre yaptığı masrafların ve uğradığı zararların meydana geldiği tarihlerinden itibaren yasal faizi yürütülerek davalılarca ödenmesine ve vekalet verene başvurmanın muacceliyet kazandığı alacaklar bakımından arabuluculuk başvuru tarihinin faiz başlangıç tarihi olarak dikkate alınmasına, davacının yoksun bırakıldığı ve eksik ödenen ücret, ikramiye, komisyon ve diğer alacaklar dahil tüm alacaklarının arabuluculuk başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz oranı üzerinden hesaplanacak faiziyle davalı tarafça ödenmesine, davacının uğradığı zararlar ve yaptığı giderlerin karşılığı olarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik, davalıların … sistemine kaydolunması için davacıdan istediği şirket kurulumu ve firmanın mutad giderleri 2.000 TL, … belgesi, … Taşıt Kartı, … üyelik ücreti, … ücreti, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk sigorta poliçesi ücreti, karayolu yolcu taşımacılığı zorunlu koltuk ferdi kaza sigorta poliçesi için 2.000 TL, araç servis ve bakım, muayene ücreti, araç kasko ücreti, noter ücreti, … Yol ve Güzergah Belgesi ücreti, taşıt kira sözleşmesi ücreti için 500 TL, davalıların şart koştuğu araç içi dizaynın yapılması için 3.300 TL, faiz ödemesi, değer kaybı için 2.000 TL, yoksun kalınan miktar için 100 TL, eksik ödenen komisyon ve alacak bedelleri için 100 TL olmak üzere toplam 10.000 TL’nin tahakkuk/arabuluculuk başvuru tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsil edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında; davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; davalıların haksız ve hukuka aykırı tek taraflı fesihleri nedeniyle davacının uğradığı zararın davalılardan tahsilini, davacının davalılar ile girdiği iş görmez sözleşmesi hükümlerine göre yaptığı masrafların ve uğradığı zararların meydana geldiği tarihten itibaren yasal faizi yürütülerek davalılarca ödenmesine ve vekalet verene başvurmanın muacceliyet kazandığı alacaklar bakımında, arabuluculuk başvuru tarihinin faiz başlangıç tarihi olarak dikkate alınmasını, davacının yoksun bırakıldığı ve eksik ödenen ücret, ikramiyet, komisyon ve diğer alacaklar dahil tüm alacaklarının arabuluculuk başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz oranı üzerinden hesaplanacak faiziyle davalı tarafça ödenmesini, davacının uğradığı zararlar ve yaptığı giderlerin karşılığı olarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, davalıların … sistemine kaydolunması için davacıdan istediği şirket kurulumu ve firmanın mutad giderleri 2.000,00-TL, … belgesi, … Taşıt Kartı, … üyelik ücreti … İşletme Belgesi ücreti, Karayolları Motorlu Araçlar zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ücreti, karayolu yolcu taşımacılığı zorunlu koltuk ferdi kaza sigorta poliçesi için 2.000,00 TL, davalıların şart koştuğu araç içi dizaynın yapılması için 3.300,00-TL, araç kasko ücreti, noter ücreti, … yol ve güzergah belgesi ücreti, taşıt kira sözleşmesi ücreti için 500,00 TL, faiz ödemesi, değer kaybı vb. Masraflar için 2.000,00-TL yoksun kalınan miktar için 100,00-TL, eksik ödenen komisyon ve alacak bedelleri için 100,00-TL, olmak üzere toplamda 10.000,00-TL’nin tahakkuk/arabuluculuk başvuru tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsil edilerek davacıya verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında; davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; davalıların haksız ve hukuka aykırı tek taraflı fesihleri nedeniyle davacının uğradığı zararın davalılardan tahsilini, davacının davalılar ile girdiği iş görmez sözleşmesi hükümlerine göre yaptığı masrafların ve uğradığı zararların meydana geldiği tarihten itibaren yasal faizi yürütülerek davalılarca ödenmesine ve vekalet verene başvurmanın muacceliyet kazandığı alacaklar bakımında, arabuluculuk başvuru tarihinin faiz başlangıç tarihi olarak dikkate alınmasını, davacının yoksun bırakıldığı ve eksik ödenen ücret, ikramiyet, komisyon ve diğer alacaklar dahil tüm alacaklarının arabuluculuk başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz oranı üzerinden hesaplanacak faiziyle davalı tarafça ödenmesini, davacının uğradığı zararlar ve yaptığı giderlerin karşılığı olarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, davalıların … sistemine kaydolunması için davacıdan istediği şirket kurulumu ve firmanın mutad giderleri 2.000,00-TL, davalıların şart koştuğu araç içi dizaynın yapılması için 3.300,00-TL, faiz ödemesi, değer kaybı vb. Masraflar için 2.000,00-TL yoksun kalınan miktar için 100,00-TL, eksik ödenen komisyon ve alacak bedelleri için 100,00-TL, olmak üzere toplamda 10.000,00-TL’nin tahakkuk/arabuluculuk başvuru tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsil edilerek davacıya verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında; davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile Davalılar arasında yazılı bir sözleşme bulunmadığını, yalnızca uzun süreli olarak devam etmiş olan bir sözleşmesel ilişki olduğunu, müvekkilinin, Davalıların yolculara verdiği taşıma hizmetinin gerçekleşebilmesi için minibüs tipi araçlar sağladığını, davalı … tarafından araçların denetlendiğini ve araç sahiplerine almaları gereken araçlar ile hizmet standartlarını bildirdiğini, müvekkili tarafından … standartlarında araçlar temin ettiğini, bu araçları … standartlarına göre dizayn ettiğini, … … ’deki operasyonun devamı için personel istihdam ettiğini, … uygulamasının sağlıklı yürütülmesi için araç sahipleri ve sürücülerine eğitimler verdiğini, taraflar arasındaki ilişkiyi davalının tek taraflı olarak sona erdirdiğini ve müvekkilinin, Davalılar …’le olan uzun süreli ilişkisi uyarınca çeşitli yatırımlar yaptığını ancak davalının tek taraflı olarak ilişkiyi sonlandırması sonucu müvekkilinin birçok zarara uğradığını, davalının müvekkilinin zararlarını karşılamadığını, müvekkilinin alacağının davalılardan tahsilini beyan ve talep etmiştir.
Birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında; davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; Davacı ve Davalılar arasında yazılı sözleşme bulunduğunu, yalnızca uzun süreli olarak devam etmiş olan bir sözleşmesel ilişki olduğunu, davacının davalıların yolculara (kullanıcı) verdiği taşıma hizmetinin gerçekleşebilmesi için minibüs tipi aracını sağladığını, davalıların bu taşımacılık hizmetinden çok büyük miktarda gelir elde ettiğini, davacıya da hizmetin bedeli olarak komisyon ödemesi yapıldığını, taraflar arasındaki hukuki ilişkinin bir anda davalı tarafından tek taraflı olarak sona erdirildiğini, müvekkilinin davalı …’le olan uzun süreli ilişkisi uyarınca, çeşitli yatırımlar yaptığını, … standartlarında araçlar temin edildiğini, bu araçların … standartlarını göre dizayn edildiğini, … standartları gereği araçlarda sürücü istihdam edildiğini, ancak davalının tek taraflı olarak ilişkiyi sonlandırması ile müvekkilinin birçok zarara (araç satın alınması için kullanılan krediler, aracın dekorasyonu için yapılan masraflar, kazanç kaybı, gibi) uğramasını sebep olduğunu, bu nedenlerle davalının müvekkilinin zararlarını karşılamaması nedeniyle bu davanın açılmasını zorunlu kıldığını, davalıların … sistemine kaydolunması için davacıdan istediği şirket kurulumu ve firmanın mutad giderleri için 2.000 TL, … Belgesi, … Taşıt Kartı, … üyelik ücreti, … ücreti, Karayolları Motorlu Araçlar zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ücreti, karayolu yolcu taşımacılığı zorunlu koltuk ferdi kaza sigorta poliçesi için 2.000 TL, Araç servis ve bakım, muayene ücreti, Araç Kasko ücreti, Noter ücreti, … Yol ve Güzergah Belgesi ücreti, taşıt kira sözleşmesi ücreti için 500 TL, davalıların şart koştuğu araç içi dizaynın yapılması için 3.300 TL, yoksun kalınan miktar için 100 TL ve eksik ödenen komisyon ve alacak bedelleri için 100 TL olmak üzere, faiz ödemesi, değer kaybı vb. masraflar için 2.000 TL ile şimdilik toplam 10.000 TL’nin davalıdan tahsil edilerek davacıya verilmesini talep etmiştir.
Birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında; davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalılar arasında yazılı bir sözleşme bulunmamakta olup, yalnızca sürekli olarak devam etmiş olan bir sözleşme ilişkisi olduğunu, müvekkillerinin davalılar yolculara verdiği taşıma hizmetlerinin gerçekleşebilmesi için minibüs tipi araç sağladığını, davalıların bu hizmetin bedeli olarak komisyon ödeme yaptıklarını, taraflar arasındaki ilişkinin bir anda davalı tarafından tek taraflı olarak sona erdirildiğini, müvekkilinin davalılar …’le olan uzun süreli ilişkisi uyarınca çeşitli yatırımlar yaptığını, … standartlarında araçlar temin ettiğini, bu araçları … standartlarına göre dizayn ettirdiğini, ancak davalının tek taraflı olarak ilişkiyi sonlandırmasının müvekkilinin birçok zarara uğramasına neden olduğunu, kullanılan krediler, aracın dekorasyonu için yapılan masrafların kazanç kaybı, sürücülere ödenen tazminatlar gibi zararlara uğramasına neden olduğunu belirterek davalıların haksız ve hukuka aykırı tek taraflı fesihleri nedeni ile müvekkilinin uğradığı zararın davalıdan tahsiline, müvekkilinin davalılar ile girdiği iş görme sözleşmesi hükümlerine göre yaptığı masrafların ve uğradığı zararların meydana geldiği tarihlerinden itibaren yasal faizi ile yürütülerek davalılarca ödenmesine ve vekalet verene başvurmanın muacceliyet kazandığı alacaklar bakımından arabuluculuk başvuru tarihinin faiz başlangıç tarihi olarak dikkate alınmasına, davacının yoksun bırakıldığı ve eksik ödenen ücret, ikramiye, komisyon ve diğer alacaklar dahil tüm alacaklarının arabuluculuk başvuru tarihinin faiz başlangıç tarihi olarak dikkate alınmasına, müvekkilinin uğradığı zaarlar ve yaptığı giderlerin karşılığı olarak fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile alacak kalemlerinin belirsiz olması sebebi ile yapılacak bilirkişi incelemesi neticesinde hakli taleplerinin arttırma hakkı saklı kalmak kaydı ile şimdilik 3.000,00.-TL firma mutad masrafları için 500,00.-TL … Belgesi … Taşıt Kartı … üyelik ücreti, … İşletme ücreti, Karayolu yolcu taşımacılığı zorunlu koltuk ferdi kaza sigorta poliçesi için 3.500,00.-TL , güzergah Belgesi ücreti, taşıt kira sözleşmesi ücreti olarak 2.000,00.-TL , davalıların şart koştuğu araç içi diyaznın yapılması için 900,00.-TL, yoksun kalınan kar için 100,00.-TL, olmak üzere toplam 10.000,00.-TL’nin davalıdan tahsil edilerek müvekkiline verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında; davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin dava dilekçesinde yer alan … ‘in yolculara taşıma hizmeti verebilmesi için temin edilen minibüs tipi aracını temin ettiği şekildeki ifadesinin son derece yanlış olduğunu, müvekkkili şirketin davacının iddia ettiği sözleşmede herhangi bir taraflığının bulunmadığını, davanın müvekkili şirket açısından husumet yokluğundan reddi gerektiğini, davalılar arasında müteselsil sorumluluğun bulunmadığını, … Uygulamasına ilişkin tüm teknolojik hizmetlerin ve nakit akışı … … Üzerinden gerçekleştiğini, … … ticari ticari ilişkinin muhatabı olmadığını, … … ile diğer davalı …arasında şube merkez acentelik veya temsilcilik ilişkisinin de olmadığını, ayrıca davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasının da dürüstlük kurallarına aykırı olduğunu, mesnetsiz ve ispatlanamayan davanın esestan reddini savunmuştur.
…. Asliye Ticaret Mahkemesi dosyası ile birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında davacı vekilinin vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalılar arasında yazılı sözleşme imzalandığını, bu kapsamda müvekkilinin araçlar satın aldığını, müvekkilinin aracının davalıların yolcularına tahsis edildiğini, bu kapsamda davalıların büyük gelir elde ettiğini, müvekkiline de komisyon bedeli ödemesi yapıldığını, ancak sözleşmenin tek taraflı olarak feshinden dolayı müvekkilinin zarara uğradığını beyan ile davalıların haksız ve hukuka aykırı tek taraflı fesihleri nedeniyle uğradığı zararın davalılardan tahsiline, müvekkilinin davalılar ile girdiği iş görme sözleşmesi hükümlerine göre yaptığı masrafların ve uğradığı zararların meydana geldiği tarihlerinden itibaren yasal faizi yürütülerek davalılarca ödenmesine ve vekalet verene başvurmanın muacceliyet kazandığı alacaklar bakımından arabuluculuk başvuru tarihinin faiz başlangıç tarihi olarak dikkate alınmasına, müvekkilinin yoksun bırakıldığı ve eksik ödenen ücret, ikramiye, komisyon ve diğer alacaklar dahil tüm alacaklarının arabuluculuk başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz oranı üzerinden hesaplanacak faiziyle davalı tarafça ödenmesine, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ve alacak kalemlerinin belirsiz olması sebebiyle yapılacak bilirkişi incelemesi neticesinde haklı taleplerini arttırma haklarını ve fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik kredi faizleri için 3.000 TL firma mutat masrafları için 500 TL, … Belgesi, … Taşıt Kartı, … üyelik ücreti, … ücreti, Karayolları Motorlu Araçlar zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ücreti, karayolu yolcu taşımacılığı zorunlu koltuk ferdi kaza sigorta poliçesi için 3.500 TL, araç servis ve bakım, muayene ücreti, araç kasko ücreti, noter ücreti, … yol ve güzergah belgesi ücreti, taşıt kira sözleşmesi ücreti olarak 2.000 TL, davalıların şart koştuğu araç içi dizaynın yapılması için 900 TL, yoksun kalınan kar için 100 TL olmak üzere toplam 10.000 TL’nin davalıdan tahsil edilerek müvekkiline verilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
…. Asliye Ticaret Mahkemesi dosyası ile birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında davacı vekilinin vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki ticari ilişki gereği, müvekkilinin davalıların belirlediği standartlarda ve davalının hazırlamış olduğu sistem üzerinden belirlenecek yolcuları taşıma işini üstlendiğini ve bunun karşılığında ise ücret almasının kararlaştırıldığını, yolcuların kredi kartı ile doğrudan … Ödeme yaptıklarını, … in de bu ödemenin bir miktarını taşımacı araç sahiplerine aktardığını, müvekkilinin ayrıca araçlarını … sistemine uygun hale getirmek içinde ayrıca bir takım masraflara katlandığını ve araçlar satın aldığını, davalıların 31/05/2019 tarihinde tek taraflı olarak internet üzerinden … … hizmetini durduğunu bildirdiğini ve müvekkiline tazminat ödemesi yapılmasını teklif ettiğini, ancak teklifin gerçek zararı karşılamayacak kadar az olduğunu beyan ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 10.000 zararın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
…. Asliye Ticaret Mahkemesi dosyası ile birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında davacı vekilinin vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında yazılı sözleşme imzalandığını, bu kapsamda müvekkilinin aracının davalıların yolcularına tahsis edildiğini, bu kapsamda davalıların büyük gelir elde ettiğini, müvekkiline de komisyon bedeli ödemesi yapıldığını, ancak sözleşmenin tek taraflı olarak feshinden dolayı müvekkilinin zarara uğradığını, bu kapsamda fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmak kaydıyla şimdilik 10.000,00 TL bedelin davalılardan tahsili ile yargılama giderleri ile vekalet ücretininde davalı taraflara yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında; davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalılar arasında yazılı bir sözleşme bulunmamakta olup, yalnızca sürekli olarak devam etmiş olan bir sözleşme ilişkisi olduğunu, müvekkillerinin davalılar yolculara verdiği taşıma hizmetlerinin gerçekleşebilmesi için minibüs tipi araç sağladığını, davalıların bu hizmetin bedeli olarak komisyon ödeme yaptıklarını, taraflar arasındaki ilişkinin bir anda davalı tarafından tek taraflı olarak sona erdirildiğini, müvekkilinin davalılar …’le olan uzun süreli ilişkisi uyarınca çeşitli yatırımlar yaptığını, … standartlarında araçlar temin ettiğini, bu araçları … standartlarına göre dizayn ettirdiğini, ancak davalının tek taraflı olarak ilişkiyi sonlandırmasının müvekkilinin birçok zarara uğramasına neden olduğunu, kullanılan krediler, aracın dekorasyonu için yapılan masrafların kazanç kaybı, sürücülere ödenen tazminatlar gibi zararlara uğramasına neden olduğunu belirterek davalıların haksız ve hukuka aykırı tek taraflı fesihleri nedeni ile müvekkilinin uğradığı zararın davalıdan tahsiline, müvekkilinin davalılar ile girdiği iş görme sözleşmesi hükümlerine göre yaptığı masrafların ve uğradığı zararların meydana geldiği tarihlerinden itibaren yasal faizi ile yürütülerek davalılarca ödenmesine ve vekalet verene başvurmanın muacceliyet kazandığı alacaklar bakımından arabuluculuk başvuru tarihinin faiz başlangıç tarihi olarak dikkate alınmasına, davacının yoksun bırakıldığı ve eksik ödenen ücret, ikramiye, komisyon ve diğer alacaklar dahil tüm alacaklarının arabuluculuk başvuru tarihinin faiz başlangıç tarihi olarak dikkate alınmasına, müvekkilinin uğradığı zaarlar ve yaptığı giderlerin karşılığı olarak fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile alacak kalemlerinin belirsiz olması sebebi ile yapılacak bilirkişi incelemesi neticesinde hakli taleplerinin arttırma hakkı saklı kalmak kaydı ile şimdilik 3.000,00.-TL firma mutad masrafları için 500,00.-TL … Belgesi … Taşıt Kartı … üyelik ücreti, … İşletme ücreti, Karayolu yolcu taşımacılığı zorunlu koltuk ferdi kaza sigorta poliçesi için 3.500,00.-TL , güzergah Belgesi ücreti, taşıt kira sözleşmesi ücreti olarak 2.000,00.-TL , davalıların şart koştuğu araç içi diyaznın yapılması için 900,00.-TL, yoksun kalınan kar için 100,00.-TL, olmak üzere toplam 10.000,00.-TL’nin davalıdan tahsil edilerek müvekkiline verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında; davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin dava dilekçesinde yer alan … ‘in yolculara taşıma hizmeti verebilmesi için temin edilen minibüs tipi aracını temin ettiği şekildeki ifadesinin son derece yanlış olduğunu, müvekkkili şirketin davacının iddia ettiği sözleşmede herhangi bir taraflığının bulunmadığını, davanın müvekkili şirket açısından husumet yokluğundan reddi gerektiğini, davalılar arasında müteselsil sorumluluğun bulunmadığını, … Uygulamasına ilişkin tüm teknolojik hizmetlerin ve nakit akışı … … Üzerinden gerçekleştiğini, … … ticari ticari ilişkinin muhatabı olmadığını, … … ile diğer davalı …arasında şube merkez acentelik veya temsilcilik ilişkisinin de olmadığını, ayrıca davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasının da dürüstlük kurallarına aykırı olduğunu, mesnetsiz ve ispatlanamayan davanın esestan reddini savunmuştur.
Her ne kadar bir kısım Mahkemelerce, dosyamız davalılarına açılan davaların Mahkememiz dosyası ile birleştirilmesine karar verilmiş ise de 6100 sayılı yasanın 166.maddesi uyarınca, aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Birleştirme kararı, ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir ve bu karar, diğer mahkemeyi bağlar. Davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda, bağlantı var sayılır.
Somut durumda Mahkememiz dosyasında davacı vekili sözleşmenin haksız feshi nedeniyle müspet ve menfi zararlarını talep etmiş olup, birleştirme kararlarında usul ekonomisi, davaların taraflarının aynı olması, biri hakkında verilecek kararın diğerini etkileyecek mahiyette olması, tek bilirkişi incelemesi yapılması gibi dayanağı bulunmayan, Yasal düzenlemeye uymayan ve somut kapsamları ile örtüşmeyen gerekçelerle birleştirme kararları verildiği görülmektedir.
Öncelikle, davacıları farklı olup bu anlamda, her bir davacı yönünden talep sonucunun her bir davacının davalı ile olan akdi ilişki kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, buna göre her bir dava yönünden ayrı ayrı inceleme ve araştırma yapılması gerektiği, nazara alındığında birleşen dosyalarda bu işlemin yaratacağı karmaşıklık karşısında usul ekonomisinden söz edilemeyecektir. Kaldı ki her bir dosyanın davacısının davalılardan istemi bir diğerinden bağımsız birbiri ile bağlantısı olmayan istemlerdir. Bu nedenle davaların konusunun aynı olduğundan bahsedilemez.
Öte yandan tek bilirkişi incelemesi yapılması yasal birleştirme nedeni olmadığı gibi, birleştirme kararı veren mahkemelerin gerekçesinde belirttiği usul ekonomisine de uygun düşmemektedir. Birbirinden tamamen bağımsız akdi ilişki kapsamında farklı farklı alacak kalemlerinin tek bir bilirkişi incelemesine tabi tutulmasının usul ekonomisi ile bağdaştığından söz edilemez.
Bu itibarla, Mahkememiz dosyası ile birleştirilmesine karar verilen dava dosyalarında birleştirme gerekçeleri Mahkememize Yasaya ve somut duruma aykırı görülse de Yasanın amir hükmü gereği birleştirme kararı ile bağlı olunduğundan dosyalar iade edilememiştir.
Uyuşmazlığın çözümü için öncelikle … sisteminden bahsetmekte fayda vardır.
…, dünya çapında …, …, …, … ve … gibi farklı sürüş seçenekleri sunmakta olup, bu seçeneklerden … en düşük maliyetli olan ve profesyonel olmayan sürücülerin yolcularla temasa geçtiği üründür. … ürünü, …’da … olarak adlandırılmaktadır. … sürücüleri bakımından herhangi bir lisans aranmamakta olup, bu sayede prosfesyonel olmayan sürücüler, mesleki eğitim, sosyal güvenlik ödemeleri, sigorta zorunluluğu gibi taksi sürücülerinde aranan belli şartları sağlamadan bu hizmeti verebilmektedirler. Ancak …, …’da …, …, …, …, …, … ve …’da yasaklanmış bulunmaktadır.
…, ülkemizde de 2014 yılından bu yana …, … ve …’de faaliyet göstermektedir. Ancak …’nın birçok ülkesinde yasaklanmış bulunan … ürünü ülkemizde faaliyete sokulmamış olup, yalnızca lisanslı araç ve sürücülerle yürütülen … adlı ürün hizmettedir. Ayrıca … ürünü dışında, firma tarafından taksilere de uygulama üzerinden ücretsiz olarak hizmet sunulmaktadır.
… tarafından geliştirilen araç çevirme uygulaması, uygulamaya dâhil olan sürücülerin, uygulama üzerinden şehir içi ulaşım hizmeti talep eden kişilere taşımacılık hizmeti sunmaları üzerine kuruludur. Müşteri durumundaki yolcu, kredi kartı bilgilerini … ile paylaşmak zorunda olup, doğrudan uygulama üzerinden … ile temasa geçmekte ve yapmak istediği yolculuk bilgilerini firmaya iletmekte, … de uygulama üzerinden müşteriye bu hizmeti sunabilecek yakınlıktaki sürücülerden birisini müşteriye yönlendirmektedir. Yolculuk bitiminde ücret … tarafından yolcunun uygulamaya tanımlı kredi kartından otomatik olarak tahsil edilmekte ve tahsil edilen ücretten …’e ait kısım kesildikten sonra sürücüye ödeme yapılmaktadır. (KAYA, S. 296, 297)
Bu açıklamalardan anlaşılacağı üzere … uygulaması yolcu, sürücü ve … arasında oluşan üçlü bir ilişki söz konusudur,
6102 Türk Ticaret Kanununun “Taşıma İşleri” başlıklı beşinci kitabında 906 ve devamı maddelerinde yolcu taşıma sözleşmesi düzenlenmiştir. TTK-m.906 ve devamındaki hükümler incelendiğinde yolcu taşıma sözleşmesinin taraflarının yolcu ve taşıyıcı olduğu görülmektedir. Buna karşılık KYTK-m.3 uyarınca yolcu “Taşıtı kullanan sürücü ile hizmetliler dışında taşıtta bulunan kişiler” olarak tanımlanmıştır. Karayolları Trafik Kanunu (KTK)25-m.3’te de benzer yönde bir tanımlama yapılmaktadır. Buradan hareketle, sözleşmeye ismini veren taraf olan yolcu bir yerden bir başka yere gitmek için taşıyıcı ile sözleşme yapan kişi olarak tanımlanabilir ve yolcu ancak yaşayan gerçek bir kişi olabilir. (ADIGÜZEL, Burak, Taşıma Hukuku (Deniz Ticareti Hariç), Adalet Yayınevi, Ankara,2018, s.38. )
Somut olayda ise bir yerden bir başka yere gitmek için … uygulamasını kullanan kişiler yolcu sıfatını taşımaktadır. … sistemi aracılığıyla, yolcunun bir yerden başka bir yere ücret karşılığı taşınması söz konusu olduğundan … sistemini kullanarak ulaşım hizmeti alan kişiler yolcu sıfatını taşımakta olup, taraf oldukları sözleşme yolcu taşıma sözleşmesi niteliğindedir. ( Aydın Kaya, s.302)
Taşıma sözleşmesinin bir tarafının yolcu olduğu hususunda tereddüt bulunmamaktadır. Somut olayımızda ise asıl ve birleşen davalar yönünden davacılar yolcu konumunda değildir. O halde davacılar ile davalı … arasındaki ilişkisi taşıma sözleşmesi olarak nitelendirilemeyecektir.
Yolcular ile taşıyıcıları bir araya getiren …, yolcuların internet üzerinden online almış oldukları bu hizmet karşılığında ilave ücret ödemeksizin bir yerden başka bir yere gitmesine imkan tanıyan bir platformdur. Bu platform sayesinde yolcuların taşıyıcılara ulaşması kolaylaşmaktadır. Platform taşıma ücretinin yolcu tarafından önceden bilinmesini sağlamaktadır. Yolcuların taksi duraklarına telefonla ulaşılması uzun sürmekte, ivedi taşımalarda birden çok taksi durağına ulaşmaları zorlaşmakta iken bu platformlar sayesinde taşıma hizmeti daha verimli ve düzgün çalışmakta, yolcu memnuniyeti artmaktadır. Yolcu gideceği yeri ve güzergahı taşımadan önce görebilmesi, sürücü bilgilerine ulaşabilmesi, sürücü yorumlarını değerlendirebilmesi açısından yolcu tarafından çeşitli avantajları bulunmaktadır. Bu uygulamalar sundukları hizmet bakımından geleneksel taksicilik faaliyetinden ayrılmaktadır. Müşterinin Sunulan taşımacılık hizmet bedeli davacılar almakla beraber, komisyon olarak yüzdelik kısmını … almaktadır.
Benzer mobil uygulamaları olan …’ni, …’u ve …’yi de Rekabet Kurulu ayrı ayrı kararlarında aracılık hizmeti olarak nitelendirmiştir.
Rekabet Kurulu’nun Yemek Sepeti’ne ilişkin 09.06.2016 tarih ve 16-20/347-156 sayılı kararında “doğrudan/fiziksel olarak paket servisi hizmeti verilmesini içermeyen, temel olarak yemek siparişi vermek isteyen kullanıcılar/müşteriler ile paket servisi olan restoranları aynı ortamda buluşturan, diğer bir deyişle kullanıcıların internet üzerinden sipariş verebilmesini, restoranların ise internet üzerinden sipariş alabilmesini sağlayan bir aracılık hizmeti” olarak tanımlamaktadır.
Rekabet Kurulu … platformuna ilişkin 05.01.2017 tarih ve 17-01/12-4 sayılı kararında ise “doğrudan ilgili konaklamanın/tatilin vb. satışı hizmetinin ve konaklama/tatil hizmetinin kendisinin sunulmasını içermeyen, temelde konaklama rezervasyonu yapmak isteyen tüketiciler ile konaklama tesislerini aynı ortamda buluşturan, diğer bir deyişle tüketicilerin internet üzerinden konaklama rezervasyonu yapabilmelerini, konaklama tesislerinin ise internet üzerinden de rezervasyon alabilmelerini ve müşteri bulabilmelerini sağlayan bir aracılık hizmeti” olarak tanımlamıştır.
Rekabet Kurulu … ye 02.07.2014 tarih ve 14-23/462-200 sayılı bir diğer kararında “… uygulamasıyla sunulan hizmet … ilinde taksi ihtiyacı olan kullanıcılar ile taksicileri buluşturmayı amaçlayan bir aracılık hizmeti” olarak tanımlamıştır.
TBK. m. 520/1’e göre simsarlığın (tellallığın) tanımı şu şekilde yapılmıştır: “Simsarlık sözleşmesi, simsarın taraflar arasında bir sözleşme kurulması imkanının hazırlanmasını veya kurulmasına aracılık etmeyi üstlendiği ve bu sözleşmenin kurulması halinde ücrete hak kazandığı sözleşmedir”. Bu hüküm, mehaza uygun olarak, “Simsarlık, simsarın bir ücret karşılığında, ya diğer tarafa bir sözleşmenin kurulması fırsatını göstermeyi ya da ona bir sözleşme görüşmesi için aracılık etmeyi borçlandığı bir sözleşmedir” şeklinde anlaşılmalıdır.
Bu tanımlardan hareket edilerek simsarlığın unsurları şu şekilde tespit olunabilir:
a) Simsarlık ilişkisinin tarafları simsar ile iş sahibidir ve simsar, iş sahibi için, konusu özel olarak belirlenmiş bir vekalet edimi üstlenmiştir. O (simsar), iş sahibi için yerine getireceği faaliyetin karşılığında ücret alacaktır.
b) Simsarlık faaliyetinin konusu, çeşitli işlere ilişkin sözleşmelerin kurulması hususunda aracılık etmektir. Bu aracılık faaliyeti, bir sözleşme kurma fırsatı vermek şeklinde olabileceği gibi bir sözleşme görüşmesi için aracılık etmek şeklinde de olabilir. Simsarın kural olarak iş sahibini temsil yetkisi yoktur; fakat sözleşme ile kendisine bu yetki verilebilir.
c) Simsarlık ilişkisi, simsar ile iş sahibi arasında yapılan bir sözleşme ile kurulur.
Simsar ile iş sahibi arasında sürekli bir hukuki bağlantı yoktur. Simsarlık sözleşmesinin geçerliliği bir şekle bağlı değildir; ne var ki TBK. m. 520/3(BK m. 404/3) taşınmazlar konusundaki simsarlık sözleşmesi için bir geçerlilik şekli kabul etmiştir. Buna göre, “taşınmazlar konusundaki simsarlık sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça geçerli olmaz”. Simsarlık faaliyeti sonucu kurulacak sözleşme (asıl sözleşme), herhangi bir nitelikte sözleşme olabilir.
TBK. m. 521 vd. düzenleme içinde, simsarın ücret alacağının doğumu için şu şartların birlikte gerçekleşmesi gerekir:
a) Simsarın aracılık ettiği asıl sözleşmenin iş sahibi (vekalet veren) ile üçüncü kişi arasında kurulması gerekir. Bu şart, iş sahibinin, kendisine teklif olunan üçüncü kişilerle sözleşme yapmayı sebepsiz olarak red etmesi halinde de gerçekleşmiş sayılmalıdır. Bu konu, TBK. m. 175’in kapsamı çerçevesinde değerlendirilmelidir. Fakat asıl sözleşmenin geçerli olarak kurulması lazım ve yeterlidir. Ücret alacağının doğumu için, bu sözleşmenin ifa edilmesi gerekli değildir. Geciktirici şarta bağlı olarak yapılmış sözleşmelerde, şartın gerçekleşmesi beklenmelidir. Bu düzenlemeyi getiren TBK. m.521/1 hükmü, emredici değildir. Taraflar, asıl akit kurulmamış olsa bile, ücret ödenmesini kararlaştırabilecekleri gibi ücretin, sözleşmenin ifa edilmesi halinde ödeneceğini de kararlaştırabilirler.
b) Asıl sözleşmenin kurulması ile simsarın faaliyeti arasında nedensellik ilişkisi bulunmalıdır. TBK. m. 521/1 bu şartı, “yaptığı faaliyet sonucunda” sözleriyle ifade etmiştir. Bu şartın aksi de kararlaştırılabilir.
c) TBK. m. 523’de düzenlenen ve simsarın ücret ve giderlere ilişkin alacağının kaybı sonucunu doğuracak durumlardan birinin gerçekleşmemesi gerekir (Yavuz, Cevdet: Borçlar Hukuku Dersleri Özel Hükümler, 9. Baskı, İstanbul 2011, s.604 vd).
Somut olay yönünden davalı … taşıyıcı ile yolcu arasındaki yolcu taşıma sözleşmesinin kurulmasına aracılık etmekte, sözleşmenin kurulması halinde ücrete hak kazanmaktadır.
6100 sayılı Yasanın 114/1-c maddesi gereğince mahkemenin görevli olması dava şartlarından olup 115. madde gereğince de Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler. Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder.
Bilindiği üzere; 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun (TTK) 6335 Sayılı Yasa ile değişik 4. maddesinde ticari davalar tanımlanmıştır. Buna göre; her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ile maddenin devamı fıkralarında belirtilen davalar ticari dava olarak nitelendirilmiştir. Yine aynı yasanın 5/3.maddesinde “Asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır” hükmüne yer verilmiştir.
Anılan yasal düzenlemeler uyarınca Asliye Ticaret Mahkemelerinin özel mahkeme niteliğinde olduğu, bu niteliği gereği görev alanının 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre belirleneceği ve genel mahkemeler ile arasındaki ilişkinin önceki kanunun aksine görev ilişkisi olduğu açıktır. Asliye Ticaret Mahkemelerinin çekişmeli yargıdaki görev alanının, TTK’da ve diğer özel kanunlarda ticari dava olduğu belirtilen davalarla sınırlı olduğu kuşkusuzdur.
Öte yandan, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 6335 sayılı Yasa ile değişik 4.maddesinde ticari davaların; mutlak ticari davalar ve nispi ticari davalar olarak iki gruba ayrıldığı anlaşılmaktadır. Mutlak ticari davalar, tarafların sıfatına veya bir ticari işletme ile ilgili olup olmamasına bakılmaksızın kanun gereği ticari sayılan davalar olup TTK’nun 4/1. maddesinin b, c, d, e, f fıkralarında ve özel kanunlarda düzenlenmiştir. Nispi ticari davalar ise; tarafların tacir sıfatına haiz olduğu ve her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili uyuşmazlıklardan doğan davalardır. Bir başka ifade ile, bu davalar ya bir ticari işletmeyi ilgilendirmeli ya da iki taraf için de ticari sayılan hususlardan doğmaları halinde ticari dava olarak nitelendirilebilirler.
Gerek mutlak ve gerekse nispi ticari davaların, Asliye Ticaret Mahkemelerinde görüleceği kuşkusuzdur.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) yürürlüğe girdiği 01.11.2011 tarihinden sonra 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun (TTK) 5. maddesinde 6335 sayılı Kanun ile değişiklik yapılmış ve ticaret mahkemeleri ile asliye hukuk mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki iş bölümü ilişkisi olmaktan çıkarılıp görev ilişkisine dönüştürülmüştür.
Yasal dayanakları ortaya konularak yapılan bu açıklamalardan sonra somut olaya gelindiğinde, …, yolcu ve sürücü arasında üçlü bir ilişki mevcuttur. Yolcunun … uygulamasını kullanarak bir yerden başka bir yere gitmek istemekte olup yolcunun taraf olduğu sözleşmenin yolcu taşıma sözleşmesi olduğu konusunda ihtilaf bulunmamaktadır. Ancak somut olayda asıl ve birleşen davaların tarafları yolcu ve taşıyıcı olmadığı görülmektedir. Bu halde uyuşmazlığın taşıma sözleşmesinden kaynaklandığından bahsedilemeyecektir.
Yolcu taşıma işi 6102 sayılı TTK’nun 850 vd maddelerinde düzenlenmiş olmakla aynı kanunun 4/1-a bendi uyarınca ticari iş niteliğindedir. Ancak yolcu taşıma sadece bu sözleşmenin tarafları arasındaki uyuşmazlıklar yönünden ticari iş niteliğinde olup, taşıma işini yapan kişinin tacir sayılması için tek başına yeterli değildir. Diğer bir anlatımla yolcu taşıma ilişkisinin tarafı olmayanlar arasındaki uyuşmazlıklarda taşıma işi yapan kişinin tacir sayılıp sayılamayacağı ayrıca incelenmelidir.
Dava konusu olay da ise davanın taraflarından biri yolcu olmayıp, taraflar arasında taşıma ilişkisinden doğan bir uyuşmazlık söz konusu olmadığından mutlak ticari dava niteliğinde değildir. O halde uyuşmazlığın nispi ticari dava niteliği tespiti için davanın taraflarının tacir olup olmadığı belirlenmelidir. Zira davacıların taşıma işiyle uğraşması tek başına tacir oldukları anlamına gelmemektedir.
Yukarıda yapılan açıklama ve sözü edilen kurallarla birlikte somut olay değerlendirildiğinde; davacılar ile davalılar arasındaki işin simsarlık sözleşmesinden kaynaklandığı görülmektedir. Davalılar ise ticari şirket olup TTK nun 16(1)maddesi uyarınca tacir sıfatını haizdir. Dosya kapsamına göre, gerçek kişi olan davacının tacir olduğunu ispatlayan herhangi bir delil sunulmadığı görülmektedir. Bu nedenle davanın, nispi ticari dava tanımına da uymadığı anlaşılmaktadır. Davalı taraf her ne kadar ticaret şirketi olsa da bir işin ticari iş olmasını bu konudaki uyuşmazlığın da ticaret mahkemesinde görülmesine yeterli değildir. Bu nedenle davacının tacir olup olmadığı hususunun önem arz etmektedir. Asıl ve birleşen dosya davacılarının yolcu taşıma amacıyla faaliyet yürüttüğü, ancak dosya kapsamında tacir olduğunu gösterir delil bulunmadığı, çalışmalarının da ticari işletme ile ilgili bir işlem sayılamayacağı, davacının mesleki amaçla, ticari şirket olan davalının ise ticari amaçla hareket ettikleri ve 6502 sayılı Yasanın 3/1-L bendi kapsamında tüketici olmadıkları ve aralarında bir tüketici işlemi bulunduğundan söz edilemeyeceği, yukarıda açıklandığı üzere aralarındaki işlemin ticari dava niteliğinde de olmadığı, nazara alınarak eldeki davaya bakma görevi 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 2. maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemesine aittir.
Bu nedenlerle davanın görev şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı açıklandığı üzere;
1-Asıl ve Birleşen davaların ayrı ayrı 6100 sayılı Yasanın 114/1-c maddesi ve 115/2.maddesi gereğince görev dava şartı yokluğu nedeni ile usulden REDDİNE,
2-6100 sayılı Yasanın 20/1 maddesi delaletiyle kararın kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize başvurularak dosyanın görevli … Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesinin talep edilmesi gerektiği, aksi durumda davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin kararın tebliği ile birlikte ihtarına,
3-6100 sayılı Yasanın 331/2.maddesi gereğince davaya görevli mahkemede devam edilmesi halinde yargılama giderlerinin görevli mahkemece hüküm altına alınmasına, davaya devam olunmaması halinde Mahkememizce dosya üzerinden durumun tespiti ile davacının yargılama giderlerini ödemeye mahkum edilmesine,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere karar verildi.17/07/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır