Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/144 E. 2021/191 K. 09.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO 2020/144 ESAS
KARAR NO:2021/191 KARAR

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:02/03/2020
KARAR TARİHİ:09/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin 02.03.2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; Tarafların ticari ilişkilerinin 11.05.2011 tarihli Taşıt Tanıma Sistemi sözleşmesi ile başladığını, davacı tarafından verdiği hizmetlere karşılık faturalar kesildiğini, davalı taraf faturalarının tamamını ödemediğini, sözleşmenin Tarafların Hak ve Yükümlülükleri başlıklı bölümünün 2.1.1. maddesine göre … … vasıtası ile müşterinin yaptığı alımların her ayın 15’i ile ayın son günü fatura edildiğini, müşterinin her bir faturanın bedelini fatura tarihinden 10 gün sonra ödemesi gerektiğini, davalı şirkete 21.06.2017 tarihli 5.593,20 TL bedelli demirbaş bedeli açıklaması ile fatura düzenlendiğini, davalı tarafın bedelin 5.543,61 TL’lik kısmını ödemediğinden davalı aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı tarafın faturayı ödemeyerek temerrüde düştüğünü, sözleşmenin 2.1.6. maddesine göre kesilen faturaların vadesinde yapılamayan ödemeleri için aylık % 4 gecikme faizi uygulandığını, takip öncesi ve sonrası için faturaya vade tarihinden itibaren %48 oranında faiz işletildiğini, davalı tarafın faize ilişkin itirazlarının gerçeği yansıtmadığını, sözleşmenin 9. maddesinde de belirtildiği üzere kesin ve münhasır delil teşkil eden davacı ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılacak bilirkişi incelemesiyle davalı tarafın borcunun ortaya çıkacağı, davalı borçlunun icra takibine vaki itirazlarının iptali ile takip tarihi itibariyle 9.898,88 TL tutarlı alacağın takip talebindeki şartlarla tahsili için takibin devamını, davalı tarafın asıl alacağın %20′ den aşağı olmamak üzere inkar tazminatına mahkum edilmesini, dava giderleri ile avukatlık ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı taraf vekili tarafından Mahkemeye sunulan 24.06.2020 tarihli cevap dilekçesine özetle; “Taraflar arasında 11.05.2011 tarihinde Taşıt Tanıma Sistemi sözleşmesi imzalandığını, davacı şirket tarafından davalı şirkete aralarındaki ticari ilişki sona ermesine rağmen haksız ve mesnetsiz olarak 5.593,20 TL fatura kesildiğini, konuya ilişkin olarak ceza yansıtıldığını ve depozitolarının düşülmediğini, davalı tarafın bu faturayı ödemediğini, davacı tarafından davalı tarafa 5.543,61 tutarlı 21.06.2017 tarihli fatura işlendiğini, %48 oranında işlemiş faizle birlikte 9.895,88 TL tutarlı takip talebi başlatıldığını, borcun bulunmadığı sabitken buna ilişkin olarak işlemiş faizin de bulunmadığını ve icra inkar tazminatı şartlarının oluşmadığını, davalı aleyhine açılan işbu haksız ve mesnetsiz ve kötü niyetli davanın ve tüm taleplerin reddi ile davaya konu …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra takibinin iptalini, davacı tarafından haksız ve kötü niyetli olarak açılan dava gereği İİK m. 67/2 maddesi gereğince takip miktarının %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
…. İcra Müdürlüğünün … esaslı dosyası dosyamız içeresine getirtilmiştir. Dosyanın incelenmesinde 5.543,61-TL 21.06.2017 tarihli fatura bakiyesi, 4.352,27-TL 21.06.2017 tarihli fatura bakiyesi faizi (%48,00) toplam 9.895,88-TL toplam alacağa takip yapıldığı, ödeme emrinin 22.03.2019 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun da süresi içeresinde 26.03.2019 tarihinde borca itiraz ettiği anlaşılmıştır.
Yanların tüm delilleri toplandıktan sonra dosya iddia, savunma ve yanların tüm delilleri ile ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılarak icra takip tarihi itibarıyla davacının davalıdan alacağı varsa saptanması için bilirkişiye verilmiştir.
Bilirkişinin düzenlediği 05.02.2021 tarihli 7 sayfadan ibaret raporunda özetle; “davacı yana ait 2017, 2018 ve 2019 yıllarına ait e-ticari defterleri ile Sınırlı Denetim boyutunda yapılan tespit, inceleme ve değerlendirmeler neticesinde; Dava konusunun davacının davalıyla yapmış olduğu ticari ilişki çerçevesinde 5.543,61 fatura kalan bakiyesi ve sözleşmeye göre oluşan 4.352,27 TL (Aylık %4, yıllık %48) faiz olmak üzere toplam 9.895,88 TL alacağının tahsili için davalı aleyhine takip başlattığı, davalı tarafından iş bu takibe itiraz edilmesi neticesinde durduğu, davalının haksız itirazının iptali ile alacağın tahsili noktasında toplandığı, davacı firmanın HMK.218. maddesi gereği incelenen 2017, 2018 ve 2019 yıllarına ait e-defter beratlarının usulüne uygun ve süresinde verildiği görüldüğü, davalı tarafın ilgili faturayı davacı yana iade ettiği ayrıca aralarındaki sözleşmeye göre “9. Uyuşmazlık, Uyuşmazlık halinde İstanbul (Merkez) mahkemeleri ve icra daireleri yetkilidir. Uyuşmazlıkların çözümünde … defter ve kayıtları kesin ve münhasır delil teşkil eder. ” şeklinde olduğundan davalı tarafın ticari defterleri incelenmediği, tüm takdir ve kararın sayın Mahkemenizde olmak üzere; Davacı tarafın kendi ticari defterlerine göre davalı taraftan takip tarihi olan 11.03.2019 tarihi itibariyle 5.543,61 Asıl 4.352,27 İşlemiş faiz olmak üzere toplam 9.895,88 TL alacaklı olacağı, Mahkemece davacının davasında haklı görülmesi ve takibin devamına takdir edilmesi halinde, davacının takip tarihi itibariyle davalıdan sözleşmede belirlenen faiz üzerinden ödeme tarihine kadar hesaplanacak faizi talep edebileceği” sonuç ve kanaati ile raporunu sunmuşlardır.
Dosyaya getirtilen yanlara ait tüm deliller, getirtilen icra dosyası, davacı şirketin ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen rapor ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı üzere;
Huzurdaki davada davacı ile davalı arasındaki ticari ilişkilerinin 11.05.2011 tarihli Taşıt Tanıma Sistemi sözleşmesi ile başladığını anlaşılmaktadır. Davacı tarafından verdiği hizmetlere karşılık faturalar kesildiğini, davalı taraf faturalarının tamamını ödemediği iddiası ile davacının icra takibi yaptığı anlaşılmaktadır.
Müşteri’ye … akaryakıt istasyonlarından yaptığı alışverişlerde fatura verilmez. … … vasıtası ile müşterinin çeşitli istasyonlardan yaptığı alımlar her ayın 15’i ve ayın son günü … tarafından fatura edilir. Müşteri her bir faturanın bedelini fatura tarihinden 30 gün sonra …’a öder. Şeklindedir.
Müşteri, … tarafından işbu sözleşme ile belirlenmiş bütün bedellerin ödemelerini, bankada açacağı kredili hesap ile yapabilir. Bu durumda, müşteri bankaya yetki belgesini vermeyi ve … …’nin tüm alacaklarının banka hesabından çekilmesini kabul etmiştir. Müşteri yetki belgesini iptal etmek istemesi halinde, yetki belgesi iptalini, iptalden en az 30 gün önce …’ ye bildirmekle yükümlüdür. Müşteri işbu sözleşmede yer alan vadedeki çalışma şeklinde, açılan kredili hesap tutarının °%16’sı kadar bir hafta boyunca yakıt alabilmektedir. Müşteri tahsilat tarihlerinde kredili hesabında yeterli miktarı bulundurmaz ise tahsilat kredinin kullanılması suretiyle yapılır.
… tarafından müşteri’ye kesilen fatura bedellerinin yukarıdaki şekilde ödenmemesi halinde müşteri, … tarafından kesilen fatura bedellerini vadesinde direkt olarak …’a ödemekle yükümlüdür. Vadesinde yapılmayan ödemeler için gecikme faizi aylık %4 üzerinden tespit edilerek uygulanır. Müşteri’nin kredili hesabının kapanacak olduğu, banka tarafından …’ye ihbar edilip de müşteri’nin bu tarihten sonrasına vadeli faturasının olması halinde … ayrıca ihbarda bulunmaksızın kredili hesabın kapatılmasından önce faturaları hesaptan tahsil edebilecektir.
Davacı yanın incelenen ticari defterlerinde davalı yandan takip tarihi olan 11.03.2019 tarihi itibariyle 5.543,61 TL alacaklı olduğu belirlenmiştir.
Dava Dosyasındaki belgelere göre; Davanın temelinde davacının davalıyla yapmış olduğu ticari ilişki çerçevesinde 5.543,61 fatura kalan bakiyesi ve sözleşmeye göre oluşan 4.352,27 TL (Aylık % 4, yıllık % 48) faiz olmak üzere toplam 9.895,88 TL alacağının tahsili için davalı aleyhine takip başlattığı, davalı tarafından iş bu takibe itiraz edilmesi neticesinde durduğu, davalının haksız itirazının iptali ile alacağın tahsili noktasında toplandığı anlaşılmaktadır.
Alacağa mütevellit ve dosyaya sunulu faturanın incelenmesinde davacı yan tarafından alacağa konu 5.953,20 TL tutarlı e-faturanın 21.06.2017 tarihli olduğu ve iş bu faturanın davalı tarafından iade edildiği görülmüştür. Davacı taraf bu fatura bakiyesi 5.543,61 TL asıl alacak olarak takipte bulunmuştur.
Davacı tarafın kendi ticari defterlerine göre davalı taraftan takip tarihi olan 11.03.2019 tarihi itibariyle 5.543,61 Asıl 4.352,27 İşlemiş faiz olmak üzere toplam 9.895,88 TL alacaklı olduğu kanaatine varılmıştır.
Taraflar tacir olduklarından ilişkilerinde faiz esas olup, önceden kararlaştırılmasa bile faiz istenebilir. Bir alacağa faiz istenebilmesi için, ödeneceği tarihin net olarak belli olması veya belli değilse alacaklı tarafından çekilerek bir ihtar veya ihbar ile borçlunun temerrüde düşürülmesi veya icra takibine başvurulması gerekir.
Tarafların Hak ve Yükümlülükleri başlıklı bölümünün 2.1.1. maddesine göre … … vasıtası ile müşterinin yaptığı alımların her ayın 15’i ile ayın son günü fatura edildiğini, müşterinin her bir faturanın bedelini fatura tarihinden 10 gün sonra ödemesi gerektiğini, davalı şirkete 21.06.2017 tarihli 5.593,20 TL bedelli demirbaş bedeli açıklaması ile fatura düzenlendiğini, davalı tarafın bedelin 5.543,61 TL’lik kısmını ödemediğinden davalı aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı tarafın faturayı ödemeyerek temerrüde düştüğünü, sözleşmenin 2.1.6. maddesine göre kesilen faturaların vadesinde yapılamayan ödemeleri için aylık % 4 gecikme faizi uygulandığını, takip öncesi ve sonrası için faturaya vade tarihinden itibaren %48 oranında faiz işletildiği kanaatine varılmıştır.
Bu durumda bu asıl davanın kabulü ile davalının …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin 9.895,88 TL üzerinden devamına, takipten sonra asıl alacak olan 5.543,61 TL’ ye % 48 akdi faiz uygulanmasına karar vermek gerekmiştir. ,
Davalı likit bir borcunun varlığını bildiği halde sadece alacağın tahsilini geciktirmek için itirazda bulunduğu anlaşıldığından İİY 67/2 maddesi uyarınca alacağın %20’si oranında icra inkar tazminat tutarı olan 1.979,00-TL nin davalıdan alınarak davacıya vermek gerekmiştir.
Bu nedenle aşağıdaki hüküm kurulmuştur
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-İş bu asıl davanın kabulü ile davalının …. İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin 9.895,88 Tl üzerinden devamına, takipten sonra asıl alacak olan 5.543,61 Tl ye % 48 akdi faiz uygulanmasına,
%20 icra inkar tazminatı tutarı 1.979-Tl nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
2-Karar ve ilam harcı 675,98-TL nin peşin alınan 119,52-TL den düşümü ile kalan 556,46-TL bakiye ilam harcının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 181,72-TL peşin ve başvuru harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 873,50-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- Davacı taraf kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacının gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair davalı vekilinin yüzünde ilamın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/03/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır