Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/98 E. 2019/776 K. 17.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2015/476 Esas
KARAR NO: 2017/772

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ: 19/09/2011 (Bozma Öncesi)
KARAR TARİHİ: 17/07/2019

Mahkememizde görülen Alacak davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili, müvekkili ile davalı şirket arasındaki bayilik sözleşmesinin Rekabet Kurulu’nun … sayılı tebliği uyarınca, öngörülen zamandan önce 18.09.2010 tarihi itibariyle grup muafiyetinin dışında kalarak sonlandığını, bu nedenle davalıların gerçekleşmeyen anlaşma sürelerine ilişkin olmak üzere peşinen sağladıkları kazanımları müvekkili şirkete iade etme yükümlülüklerinin olduğunu belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkilinin davalı tarafından işletilen akaryakıt istasyonuna yapmış olduğu sabit yatırım bedelinin geçersiz kalan intifa süresine karşılık gelen kısmına ilişkin 170.667,35-TL’nin 18.09.2010 tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi ve KDV’si ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA:
Davalı vekili, dava konusu sabit yatırımların müvekkili tarafından yapıldığını, davacının iddia ettiği şekilde herhangi bir yatırım bedeli ödemediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, ön görülen süreden önce Rekabet Kurulunun kararı uyarınca sona eren bayilik sözleşmesi uyarınca inkişaf bedelinin kalan bakiye kısım oranında tahsili istemine ilişkindir.
İstanbul (Kapatılan) …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… Esas, … Karar sayılı 02/12/2013 günlü kararı ile kalıcı yatırımların sözleşme gereği olduğu ve taraflar yararına yapılan yatırımlar olması nedeniyle bakiye süre için sabit yatırım bedeli talep edilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 2014/6784 Esas, 2014/11644 Karar sayılı, 23/06/2014 günlü bozma ilamı ile mahallinde yapılacak keşif ve bilirkişi incelemesi ile davacı yanca iddia edilen kalıcı yatırımların taşımaz üzerinde yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise akdin feshinden sonra da davalı yanın aynı kalıcı yatırımları kullanarak ticaretine devam edip etmediği, bir başka deyişle anılan kalıcı yatırımların taşınmaza değer katıp katmadığı tespit edilerek, şayet bu yatırımların taşınmaza değer kattığının, yani davalı yanın yapılan kalıcı yatırımları kullanarak ticaretine devam ettiğinin saptanması halinde, bunun davacı yanca talep edilebileceği gözetilerek varılacak uygun sonuca göre, bir karar verilmesi amacıyla bozularak dosya iade edilmiştir.
Mahkememizce yöntemine uygun olarak duruşma açılarak taraflardan bozma ilamına karşı diyecekleri sorulmuş olup bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir. Mahkememizce bozma ilamının gereklerine göre mahallinde keşif yapılması için ilgili yer mahkemelerine talimat yazılmıştır. Menemen …Asliye Hukuk Mahkemesine sunulan 07/10/2015 havale tarihli… Talimat sayılı rapor uyarınca davacı tarafından iddia edilen bir kısım sabit yatırımların keşif mahallinde tespit edildiği, hali hazırda davalı tarafça kullanımına devam edildiği ancak market, iç dekorasyon, raf stand ve benzeri diğer kalıcı yatırımların market içinde mevcut olduğu, ancak bunların kim tarafından yapıldığının tespit edilemediği görülmüştür.
Mahkememizce davacı kayıtları üzerinde yapılan defter incelemesi neticesinde 162.641,61 TL bedelli, 25/08/2011 tarihli sabit kıymet yatırım faturasının davacı defterlerinde kayıtlı olduğu görülmüştür. Yine ek rapor ile sözleşmenin 01/05/2013 ile 01/05/2018 tarihleri arasında da yürürlükte olacağı inancıyla yapılan bu yatırımların sözleşmenin intifa terkin tarihi olan 20/04/2011 tarihine kadar ayakta kalması nedeniyle bakiye sürenin kıstalyevm usulüne göre hesaplanarak tespiti hususunda ek rapor aldırılmıştır.
Davacı vekili market içinde bulunan yatırımlara ilişkin olarak bilirkişi tarafından hesaplamaya dahil edilmediğini belirtmiş ise de, aşağı yukarı 5 yıllık ömrü olan market içerisindeki sabit yatırımların 01/02/2005 tarihinde yapıldığı, ancak keşif tarihi itibariyle amortisman süresini çoktan geçtiği, kaldı ki market içindeki eşyaların kim tarafından verildiği ya da revize edildiği de kesin olarak tespit edilemediği görülmekle buna ilişkin itirazlara itibar edilmemiştir. Bu nedenle bilirkişice market içi yatırım kalemlerinin hesaba dahil edilmemesi mahkememizce doğru görülmüştür.
İlk raporda kanopi bedeli düşülmüş ise de, söz konusu kanopi kavramından kast edilenin gök yüzüne bakan yüzeyi olduğu, üst kaplamanın kurumsal kimlik içermeyeceği, sökülüp götürülmesinin mümkün olmadığı, akaryakıt istasyonlarında kanopinin sökülmeyerek sadece işaretlerin ve logoların değiştirildiği, zira talimat raporunda da sadece kaplamanın değiştirildiği anlaşılmakla ek raporda kanopi bedeli düşülmeksizin inkişaf bedeli hesaplanmıştır. Davacı tarafın buna ilişkin itirazı da mahkememizce mantıklı bulunmuştur. Dolayısıyla, kanopi üst kaplama bedeli düşülmeksizin taraflar arasındaki sözleşmenin işlememiş sürelerine denk gelen sabit yatırım harcama tutarı hesap edilerek aşağıdaki şekilde bozma ilamına uygun bir şekilde karar verilmiştir.
Mahkememiz hükmü davacı vekilince temyiz edilmiştir. Yargıtay 19.Hukuk Dairesi’nin 13/12/2018 günlü 2018/1640 esas , 2018/6594 karar sayılı bozma ilamı uyarınca, işleyecek faize faizin KDV’sinin de eklenmesi gerektiğinden bahisle bozularak iade edilmiştir.
Mahkememizce yöntemine uygun olarak duruşma açılmış bozmaya uyulmaya karar verilerek bozma içereğine uygun olarak faizin KDV’sine de hükmetmek gerekmiştir.

HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KISMEN KABULÜ ile;
1-99.040,57-TL’nin 18/09/2010 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ve faizin KDV’si ile birlikte davalılardan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya dair istemin reddine,
2-Alınması gereken 6.765,46 TL harçtan peşin alınan 2.534,45 TL harcın mahsubu ile, bakiye 4.231,01 TL’nin davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına; davacı tarafından sarf edilen başvuru harcı 18.40 TL, peşin harç 2.534,45 TL, vekalet harcı 2.90 TL olmak üzere toplam 2.555,75 TL’den ibaret harçların davalılardan alınıp davacıya verilmesine,
3-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen 10.673,25 TL nisbi vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davalılar kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince reddedilen miktar üzerinden hesap edilen 8.228,95 TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara ödenmesine,
5-Bu dava kapsamında davacı tarafından sarfedilen, bozma öncesi 6.463,85 TL, bozma sonrası 1.567,00 TL olmak üzere toplam 8.030,85 TL’den ibaret yargılama giderinin kabul ve ret oranları nazara alınarak 4.660,40 TL’sinin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine, bakiye miktarın davacı üzerinde bırakılmasına, davalılar tarafından sarfedilen 30.00 TL’den ibaret yargılama giderinin kabul ve ret oranları dikkate alınarak 12.50 TL’sinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine, bakiye miktarın davalılar üzerinde bırakılmasına,
6-HMK’nın 333. maddesi gereğince, taraflarca mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır
*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*