Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/681 E. 2020/626 K. 21.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/681 Esas
KARAR NO: 2020/626

DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/01/2016
KARAR TARİHİ : 21/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davacı …Ltd.Şti., elektrik eneıjisini davalı … Satış A.Ş.’den satım almakta olduğunu, taraflar arasındaki abonelik sözleşmesinin 05.04.2012 yılında başlamış ve 2015 yılına kadar sürmüş olduğunu, buna ait sözleşmenin dava dilekçesi ekinde gönderilmiş olduğunu, Islah da dahil olmak üzere fazlaya ilişkin tüm üst, talep, dava ve sair haklarının saklı kalması kaydıyla, Müvekkilinden haksız tahsil edilen 140.121,75-TL toplam kayıp-kaçak bedelin ayrı ayrı her bir ödeme tarihinden itibaren işleyecek en yüksek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, yargılama gider ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin Mahkememize tevzi edilen cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki sözleşmede yetkili mahkemelerin belirlendiğini dosyanın yetkisizlikle İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemelerine gönderilmesi gerektiğini, elektrik faturalarında yer alacak tüm gelir kalemleri ile ilgili düzenleme yapma yetkisinin EPDK’da olup EPDK kararlarının düzenleyici işlemler olduğundan hem elektrik tedarikçilerini hem de aboneleri bağladığını, davalı şirketin dağıtım şirketi değil elektrik tedarik şirketi olduğunu, kayıp-kaçak bedellerinin hukuka uygun biçimde tahsil edildiğini ve bu bedellerin davalı uhdesinde kalmadığını, davalınına racı konumunda olduğunu ve iptal edilmedikçe iki tarafın da EPDK kararlarına uymakla yükümlü olduğunu, bu nedenle davalı şirketin bu bedellerin tahsilinden davacı abonenin ise ödenmesinden sorumlu olduğunu, davacının serbest olmayan tüketici olmadığını aylık belli miktarın üstünde elektrik tüketen kişilerin tedarikçisini seçme hakkı bulunduğunu, sözleşme serbestisi kapsamında kabul ettiği yükümlülüklere bağlı olduğunu, davanın usul yönünden yetkisizlik kararı verilmesini esas yönünden davanın reddini talep etmiştir.
Dosyanın 04/02/2016 tarihinde İstanbul Anadolu …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Esas sayısında açılmış olup … Karar sayılı yetkisizlik kararı ile mahkememize tevzi edildiği görülmüştür.
6100 sayılı HMK’nun150/1 maddesi uyarınca usulüne uygun şekilde davet edilmiş olan taraflar duruşmaya gelmedikleri veya gelip de davayı takip etmeyeceklerini bildirdikleri takdirde dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilir. Yasanın 150/5 maddesi uyarınca ise, İşlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak üç ay içinde yenilenmeyen davalar, sürenin dolduğu gün itibarıyla açılmamış sayılır ve mahkemece kendiliğinden karar verilerek kayıt kapatılır.
6100 sayılı HMK’nın 331/son maddesi hükmü uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi halinde yargılama giderleri davacıya yükletilir. Yargılama giderlerinin nelerden ibaret olduğu HMK’nın 323 ilâ 333. maddelerinde açıklanmıştır.
Vekalet ücreti hususu ise Avukatlık Asgari Ücret Tarifelerinin 7/1. Maddesinde hükme bağlanmıştır. Bu hükme göre; görevsizlik veya yetkisizlik nedeniyle dava dilekçesinin reddine, davanın nakline veya davanın açılmamış sayılmasına ön inceleme tutanağı imzalanıncaya kadar karar verilmesi durumunda tarifede yazılı ücretin yarısına, ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra karar verilmesi durumunda tamamına hükmolunur. Şu kadar ki, davanın görüldüğü mahkemeye göre hükmolunacak avukatlık ücreti, tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde yazılı miktarları geçemez.
Davanın açılmamış sayılması kararı usule ilişkin nihai bir karar olmakla birlikte davanın esasına ilişkin olarak verilmiş bir karar olarak kabul edilemez. 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun (1) sayılı tarifenin III. Karar ve ilam harcı bölümünün 2/a fıkrası uyarınca maktu karar ve ilam harcına hükmedilmesi gerekecektir.
Yasal dayanakları ortaya konularak yapılan bu açıklamalardan sonra somut olaya gelindiğinde; davacı tarafından, duruşma günü olan 06/07/2020 tarihinde davacının duruşmaya katılmadığı anlaşılmakla, açılan davanın HMK’nın 150. maddesi gereğince, işlemden kaldırılmasına karar verilmiş ve dava üç ay içerisinde yenilenmemiştir. Dava öninceleme tutanağı imzalanmadan önce takipsiz bırakılmıştır. Bu nedenlerle davanın açılmamış sayılmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın 6100 sayılı yasanın 150. maddesi gereğince 06/07/2020 tarihi itibariyle işlemden kaldırıldığının; 06/10/2020 tarihi itibariyle AÇILMAMIŞ SAYILMASINA
2-Davacı tarafından yatırılan 2.392,93-TL peşin harçtan karar tarihi itibariyle alınması gereken 54,40-TL karar harcı mahsup edilerek kalan 2.338,53-TL’nin karar kesinleştikten sonra ve istem halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına;
4-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen 1.700,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
5-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333.maddesi ile Yönetmeliğin 207.maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere karar verildi. 21/10/2020

Katip … Hakim …
e-imza e-imza