Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/674 E. 2021/259 K. 25.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/674 Esas
KARAR NO : 2021/259
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/12/2019
KARAR TARİHİ : 25/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket …. İle … Ticaret Limited Şirketi ile davalı/borçlu … A.Ş. arasındaki ticari ilişki ve sözleşmesel yükümlülüklerinin davalı tarafından ihlali ve işbu ihlal tahtında doğan zararlar nedeniyle müvekkili şirketin, davalı şirketten 86.781,28-EURO alacaklı olduğunu, bu tutarın tazmini amacıyla davalı aleyhine …. İcra Müdürlüğünün 2017/… Esas sayılı dosyasından başlatılan icra takibi neticesinde ödeme emri düzenlendiği ve davalı tarafından tebellüğ edilen ödeme emrinde yer alan borç inkar edilerek borca tüm ferileri ve faizi ile itiraz edildiğini, söz konusu itiraz dilekçesinde davalı/borçlunun müvekkili şirkete herhangi bir borcu olmadığını beyan ettiğini, bu sebeple işbu itirazın iptali davasını açmak zarureti hasıl olduğunu,bahse konu alacak miktarı hakkında tarafımızca arabuluculuk başvurusunda bulunularak karşı taraf ile uzlaşılmak istendiğini, davalının arabuluculuk görüşmelerine katılmadığını ve uzlaşma sağlanamadığını, yukarıda açıklanan nedenlerle davanın kabulünü, …. İcra Müdürlüğünün 2017/… Esas sayılı dosyasına haksız olarak yapılan itirazın iptali ve takibin devamını, davalı borçlu aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun dava dilekçesinin tebliğ edildiği, davaya cevap verilmediği görüldü.
Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı vekili 25.03.2021 tarihli celsedeki beyanında “ıslak imzalı sözleşme aslı tarafımıza hiç gönderilmemiş ancak taraflar arasında dava konusu alacaklarımızı ispatlar şekilde mail yazışmaları bulunmaktadır, bunların tercüme edilmiş bir sureti ve flash bellekte orijinal haldeki suretlerini ibraz ediyorum, toplanacak bir delilimiz kalmamıştır, davamızın kabulüne karar verilsin” şeklinde beyanda bulunmuştur.
7251 S.K.’nun 13. Maddesi ile değişik 139/1-ç maddesi ön inceleme duruşmasının ihtaratlı olarak tebliği tarihinde henüz yürürlükte olmadığı için davacı tarafa ön inceleme duruşmasında 7251 S.K:’dan önceki metnine göre HMK 140/5 maddesi gereğince delillerini sunması için süre verilmiştir.
Davacı taraf itirazın iptali davasında yazılı sözleşmeye dayanmış ise de, davalı tarafça imzalanan yazılı sözleşme aslını ibraz edememiştir. 25.03.2011 tarihli celsede de yazılı delil başlangıcı niteliğindeki e-mail yazışmaları sunulmuş ise de, söz konusu deliller süresinde ileri sürülmemiş olduğundan bu delillere dayanma imkanı bulunmamaktadır.
Uyuşmazlık miktarı itibariyle tanık delili ile ispatın yerine getirilmesi de HMK 200. Madde gereğince mümkün olmayıp, “toplanacak bir delilimiz kalmamıştır” beyanı doğrultusunda dosyadaki mevcut delil durumu dikkate alınarak yapılan incelemede davacı tarafın itirazın iptaline konu alacağını ispatlayamadığı kanaatine varılmış ve sonuçta davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda gerekçesi ve ayrıntısı açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL maktu harcın 8.116,32 TL peşin harçtan düşümü ile artan 8.057,02-TL harcın karar kesinleştiğinde resen davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde resen davacıya iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere verilen karar alenen okunup usulen anlatıldı.25/03/2021

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …

Bu belge elektronik imza ile imzalanmış olup ayrıca ıslak imza uygulanmayacaktır.“5070 sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”