Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/654 E. 2021/197 K. 11.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/654 Esas
KARAR NO : 2021/197
DAVA : Tanıma Ve Tenfiz
DAVA TARİHİ : 13/12/2019
KARAR TARİHİ : 11/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tanıma Ve Tenfiz davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Finlandiya Ticaret Odası Tahkim Enstitüsünün 09/2018 dava no’lu nihai kararının tenfizi ile anılan karar uyarınca davacı müvekkiline ödenmesi öngörülen meblağın, kararda belirtilen tarih ve yüzdeler üzerinden hesaplanacak faiz tutarları ile birlikte tahsilini, tenfiz olunacak kararda hükmedilmiş bulunan meblağ için davalı tarafın menkul ve gayrımenkul malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacakları üzerine başkalarına devir temlik ve teslimini de önlemek zımnında ihtiyati haciz kararı verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Yabancı Hakem Kararlarının Tanınması ve İcrası Hakkındaki Newyork Sözleşmesinin 4. Maddesi ve MÖHUK mad. 60 ve 62’de yer alan düzenlemeler bir arada ele alındığında, bir yabancı hakem kararının ancak kesinleşmiş veya taraflar için bağlayıcılık kazanmış olması durumunda, bir başka ülkede tenfize konu olabileceğinin görüleceğini, müvekkili şirket ile davacılar arasında uyuşmazlıkların tahkim yoluyla çözüleceğine ilişkin bir sözleşme akdedilmediğini, müvekkili şirket hakem seçiminden usulüne uygun olarak haberdar edilmemiş olup, müvekkili şirketin iddia ve savunma hakkının da elinden alındığını, müvekkili şirkete tek hakem önünde temsil edilme imkanı verilmediğini, müvekkili şirket tarafından tek hakemin ve davacı şirketlerin yaptığı işlemlerin kabul edilmediğini, taraflar arasında tahkim sözleşmesinin varlığı kabul edilse dahi usulüne uygun bir şekilde kesinleşen bir hakem kararı söz konusu olmadığını, Finlandiya hukukuna göre karar henüz kesinleşmediğinden karara karşı başvurabilecekleri 60 günlük temyiz haklarının devam ettiğini, açıklanan nedenlerle Lahey Sözleşmesi gereğince usulüne uygun tebligat söz konusu olmadığından verilen hakem kararı kesinleşmemiş olup, yasal dayanağı bulunmayan ve maddi gerçeklikten yoksun haksız bu davanın reddini, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, yabancı tahkim kararının tenfizi istemine ilişkindir.
New York Sözleşmesinin 5. Maddesi şu şekildedir :
“V. Madde
1. Aleyhine hakem kararı ileri sürülen taraf talepte bulunmaz ve zikri geçen kararın tanınması ve icrası istenen memleketin yetkili makamı önünde aşağıdaki hususları ispat etmez ise, hakem kararının tanınması ve icrası isteği reddolunamaz:
(a)II. maddede derpiş olunan anlaşmayı akdeden tarafların haklarında tatbiki gereken kanuna göre ehliyetsiz olduğu, yahut da zikri geçen anlaşmanın taraflarca tabi kılındığı kanuna ve eğer bu babta sarahat mevcut değilse hakem kararının verildiği yer kanununa göre hükümsüz bulunduğu; veya
(b)Aleyhine hakem hükmü öne sürülen tarafın hakemin tayininden veya hakemlik prosedüründen usulü dairesinde haberdar edilmemiş olduğu, yahut da diğer bir sebep yüzünden iddia ve müdafâa vasıtalarını ikame etmek, imkânını elde edememiş bulunduğu; veya
(c)Hakem karasının hakem mukavelesinde veya hakem şartında derpiş edilmiyen bir uyuşmazlığa ilişkin olduğu yahut hakem mukavelesi veya hakem şartının şümulünü aşan hükümleri muhtevi bulunduğu; bununla beraber hakem kararının hakemliğe tabi bulunan meseleler hakkındaki hükümleri bunun dışında kalan hükümlerinden ayırt edebilecek durumda ise bunların tanınması ve icrası cihetine gidilebilir; yahut
(d)Hakem mahkemesinin teşekkülünün veya hakemlik usulünün tarafların anlaşmasına ve anlaşma olmayan hallerde hakemliğin cereyan ettiği yer kanunu hükümlerine uygun bulunmadığı; veya
(e)Hakem kararının taraflar için henüz mecburî olmadığı veya, bunun, verildiği memleket kanunu yahut tabi olduğu kanun yönünden yetkili bir makam tarafından iptal veya hükmünün icrasının geri bırakılmış bulunduğu.
2. Hakem kararının tanınması ve icrası istenen memleketin yetkili makamı tarafından
aşağıdaki hallerin bulunduğu görülecek olursa, tanıma ve icra isteği kezalik reddolunabilir:
(a) Tanıma ve icra isteğinin öne sürüldüğü memleketin kanununa göre uyuşmazlık konusunun hakemlik yolu ile halle elverişli bulunmaması; veya
(b) Hakem kararının tanınması ve icrasının zikri geçen memleketin amme intizamı kaidelerine aykırı olması.

MÖHUK 63. Maddenin “(1) Yabancı hakem kararlarının tanınması da tenfizine ilişkin hükümlere tâbidir.” şeklindeki yollamasıyla uygulanması gereken yine aynı kanunun 54. Maddesi şu şekildedir :
“Madde 54 – (1) Yetkili mahkeme tenfiz kararını aşağıdaki şartlar dâhilinde verir:
a)Türkiye Cumhuriyeti ile ilâmın verildiği devlet arasında karşılıklılık esasına dayanan bir anlaşma yahut o devlette Türk mahkemelerinden verilmiş ilâmların tenfizini mümkün kılan bir kanun hükmünün veya fiilî uygulamanın bulunması.
b)İlâmın, Türk mahkemelerinin münhasır yetkisine girmeyen bir konuda verilmiş olması veya davalının itiraz etmesi şartıyla ilâmın, dava konusu veya taraflarla gerçek bir ilişkisi bulunmadığı hâlde kendisine yetki tanıyan bir devlet mahkemesince verilmiş olmaması.
c)Hükmün kamu düzenine açıkça aykırı bulunmaması.
ç)O yer kanunları uyarınca, kendisine karşı tenfiz istenen kişinin hükmü veren mahkemeye usulüne uygun bir şekilde çağrılmamış veya o mahkemede temsil edilmemiş yahut bu kanunlara aykırı bir şekilde gıyabında veya yokluğunda hüküm verilmiş ve bu kişinin yukarıdaki hususlardan birine dayanarak tenfiz istemine karşı Türk mahkemesine itiraz etmemiş olması.”
Faturalarda atıf yapılan internet sitesindeki tahkim şartı metnin varlığına bir itiraz bulunmadığı gibi, bir çok kez gönderilen faturalardaki bu kayda bir itiraz olunmaksızın ticari ilişkinin devam ettirildiği, Hakem Kararında da bu hususa değinilerek tahkim şartının, tüm sipariş onayları ve faturalarda atıf suretiyle konulmuş olduğu, davalı tarafın tahkim yargılamasının her aşamasında bulunduğu, tahkim şartının geçersizliğine ilişkin bir itirazda bulunmadığı buna göre geçerli bir tahkim şartının olduğu; hakemin tayininden veya hakemlik prosedüründen usulü dairesinde haberdar edilmemiş olduğunun ispatlanamadığı, gerekli bildirimlerin … ile davalı tarafa yapıldığı, karşı taraf CC’ye eklenmeden yazışma yapılmaması hususunda davalının hakemce uyarıldığı, davalıya savunma hakkı tanınmadığı iddialarının hakem kararının bu hususa ilişkin ayrıntılı içeriğinin aksine ispatlanamadığı; tahkim kararının tebliğ edilmiş olduğu, davalının tahkim kararına karşı kanun yoluna başvurmadığı, kararın tebliğ edildiği davalı adresindeki … Metin’in davalı şirket çalışanı olmadığı beyan edilse de tahkim kararında bahsedilen 2 ayrı tebligatın yine … ‘e yapıldığının sabit olduğu anlaşılmış Ülkemizin New York Sözleşmesine taraf olduğu, işbu sözleşmenin 4. maddesi gereğince tenfizi istenen hakem kararının aslı veya aslına uygunluğunu gösteren şartları ihtiva eden sureti ve ayrıca tüm bunların resmi veya yeminli tercüman tarafından yapılmış Türkçe tercümelerinin mahkemeye ibraz edilmesi gerektiği, davacı vekilinin tüm bunları eksiksiz ibraz ettiği, Anayasanın 90. maddesi gereğince öncelikle New York Sözleşmesi hükümlerinin nazara alınacağı, MÖHUK hükümleri gereğince de bir eksiklik olmadığı, New York Sözleşmesinin 5. maddesinde hangi durumlarda tenfiz talebinin reddedileceğinin tek tek sayıldığı, bunlardan hiçbirinin dava konusu yabancı hakem heyeti kararında olmadığı, tenfize engel bir durumun bulunmadığı, tüm bu hususlara göre tahkim maddesine uygun olarak verilen ve kesinleşen tahkim kararı, Nevvyork Sözleşmesi, yasal düzenlemeler, tahkim kararında kamu düzenine aykırı bir yön bulunmamasına göre davanın kabulüne karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda gerekçesi ve ayrıntısı açıklanan nedenlerle;
1-Finlandiya Ticaret Odası Tahkim Enstiüsü’nün 09/2019 sayılı tahkim davasında 01.10.2018 tarihli nihai karar ve 12.10.2018 tarihli “1 Ekim 2018 Tarihli Kararın Düzeltilmesi” kararının tenfizine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 59,30-TL ilam harcından peşin alınan 44,40-TL’nin mahsubu ile eksik yatan bakiye 14,90-TL ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafça yatırılan 44,40-TL peşin harç ve 44,40-TL başvurma harcı olmak üzere toplam 88,80-TL’nin davalıdan tahsili ile davacılara müştereken ve müteselsilen verilmesine,
4-Davacılar, kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile müştereken ve müteselsilen davacılara verilmesine,
5-Davacı tarafça yapılan 74,50-TL yargılama gideri davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine,
6-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde resen davacılara iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere verilen karar alenen okunup usulen anlatıldı.11/03/2021

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …

Bu belge elektronik imza ile imzalanmış olup ayrıca ıslak imza uygulanmayacaktır.“5070 sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”