Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/490 E. 2021/909 K. 20.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/490 Esas
KARAR NO:2021/909

DAVA:Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:09/08/2019
KARAR TARİHİ:20/10/2021

Mahkememizde görülen menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/
İDDİA:
Davacı vekili, Davalılardan … tarafından …. İcra Müdürlüğü’ nün … E. Sayılı icra takip dosyasına dayanak çekin çalıntı olması ve imzanın kendilerine ait olmaması sebebi ile ve müvekkilinin davalılara borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı … … vekili, müvekkil çeki ticaret ürünü olarak yaptığı işlere karşılık iktisap ettiğini, faturaların mevcut olduğunu, müvekkilin çeki cirantasından aldığını, imzaların istiklali prensibi gereği herkesin imzasından sorumlu olduğunu, müvekkilin kusurunun olmadığını, müvekkilin bir ticaret ürünü olarak yapmış olduğu işe karşılık bu çeki almıştır, müvekkil borçluların kötü niyetinden ve borçların ödenmemesinden dolayı büyük zarara uğradığını, çeklerin daha önceki akıbetlerini daha önce ne durumda olduğunu bilebilecek durumda olmadıklarını, müvekkilin iyi niyetle hamil olduğunu belirterek davanın reddini dilemiştir. Diğer davalılar ise davaya yanıt vermemişlerdir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, sahte imzaya dayalı çekteki lehtar ciranta imzasının davacıya ait olmadığının ve İİK’nın 72.maddesi gereğince kendisinden sonra gelen davalılara borçlu olmadığının tespitine ilişkindir.
Davacının takip konusu çeke ilişkin imza inkarı karşısında çekin tanzim tarihi itibariyle davacı şirketin yetkili temsilcilerinin imza örnekleri aldırılarak yine çekin keşide tarihi öncesine ilişkin resmi kurumlar nezdinde atılmış ıslak imza örnekleri de temin edilerek ATK Grafoloji İhtisas Dairesi’nden rapor tanzimi yoluna gidilmiştir. Kurumun 19/08/2021 günlü raporu uyarınca çekin arka yüzündeki davacı lehtar ciranta imzasının davacı şirket yetkisi temsilcisi …’in eli ürünü olduğunun anlaşılamadığı, imza örnekleri arasında irtibat tespit edilemediği görülmüştür. Sahte imzaya ilişkin Adli Tıp Grafolojik incelemelerinde kuvvetli ihtimal dahi olsa, ihtimale dayalı sonuç bildiren ya da imzanın tam olarak kime ait olduğu anlaşılamayan raporlar karşı tarafı bağlamaz, aleyhine değerlendirilemez. (Yargıtay 19. HD 2018/1294 Esas, 2019/4362 Karar, 16/09/2019 günlü kararı) Bir başka söyleyişle, bu tarz muallak raporlar sonucu şüpheden karşı taraf (somut olayda davacı-müraacat borçlusu) yararlanır ve imzanın ona ait olmadığı yönünde sonuç meydana gelir. Belgedeki imzanın davacı temsilcisinin eli ürünü olduğu konusunda ispat külfeti, TMK 6. maddesi gereğince bu belgeden lehine hak çıkaran davalı yan üzerindedir. Dolayısıyla kambiyo hukuku yönünden davacının söz konusu çekten dolayı sorumlu olmadığı sabit hale gelmiştir.
Asıl olan lehtarın sonraki cirantaya bizzat çekin elden teslim etmesi olup bunun aksini karşı taraf ispat etmelidir. Dolayısıyla davacı lehtar cirantadan sonra ciro silsilesinde adı geçen davalılardan … San. ve Tic. A.Ş. yönünden kötü niyet tazminatına da hükmedilmesi gerekmiştir. Diğer davalıların ise ağır kusur ya da kötü niyeti sabit görülmediğinden, dosya kapsamından anlaşılamadığından bunlar yönünden kötü niyet tazminatı isteminin reddi gerekmiştir.
HÜKÜM / Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KABULÜ ile;
1-…. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra takip dosyasına dayanak olan 15/07/2019 keşide tarihli, 36.400,00-TL bedelli, 0021286 seri numaralı, … … … Sitesi … Şubesinden keşideli, Keşide yeri … olan çek nedeniyle davacının davalılara borçlu olmadığının tespitine,
2-Davalılardan, davacı lehtardan sonra ciro silsilesinde yer alan … San. ve Tic. A.Ş. İmza sahteliği nedeniyle kötü niyetli görüldüğünden %20 kötü niyet tazminatı 7.280,00-TL’nin bu davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, diğer davalılar yönünden kötü niyet ispatlanamadığından talebin reddine,
3-Alınması gereken 2.486,48-TL harçtan peşin alınan 621,63-TL harcın mahsubu ile, bakiye 1.864,85-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 5.460,00-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacı tarafından sarfedilen, 517,60-TL posta ve tebligat masrafı, 960,00-TL ATK masrafı, 672,43 TL harç giderleri olmak üzere cem’an 2.150,03-TL’den ibaret yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
6-HMK’nın 333. maddesi gereğince, mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.20/10/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır