Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/440 E. 2020/291 K. 10.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/440 Esas
KARAR NO : 2020/291 Karar
ASIL VE BİRLEŞEN DAVA : Tespit
DAVA TARİHİ : 26/02/2014
BİRLEŞEN DAVA T: 14/07/2014
KARAR TARİHİ : 10/03/2020
BİRLEŞEN DAVA : … ASLİYE TİCARET
MAHKEMESİ 2014/230 E. 2014/156 K.

Mahkememizde görülmekte olan Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin vermiş olduğu 26.02.2014 tarihli dava dilekçesinde özetle; “müvekkili bulunan şirketin meskenlerde ve iş yerlerinde ıslak zeminler için yer döşemesi olarak kullanılan kaydımaz tabanlı halı imalatı işi yaptığını, 2006 yılından beri ürettiği malları toptancılar aracılığı ile ticari piyasaya sürdüğünü, davalı yanın müvekkilinin ürettiği bu ürünün taklidinin davalılar tarafından üretildiğini, davalıların haksız rekabette bulunduklarını bu nedenlerle taklit ürünlere ihtiyati tedbir konulmasını, davalarının kabulü ile haksız rekabetin varlığının tespitine, yargılama gideri ve ücreti vekaletin davalılara yüklenmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafından mahkememize sunulan 20.03.2014 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davayı kabul etmediğini, halıları toptancıdan aldığını, perakende olarak dükkanında sattığını, toptancı olarak … Ltd. Şti’den aldığını bu halıların Romanza olarak toptancı tarafından satıldığını, davacının davasının ispat edemediğinden davanın reddine karar verilmesi, mahkeme gideri ve ücreti vekaletin davacılara yüklenmesini bildirmiştir.
… Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/17 D.iş sayılı tespit dosyası dosyamız içerisine getirtilmiştir. Davacının delillerin bildirildiği ayrıca yargılama öncesi … ATM 2014/17 D.İş sayıl tespit dosyasında ürünler üzerinde inceleme yapıldığı ve buna ilişkin bilirkişi raporunun dosyaya sunulduğu ve bu bilirkişi raporunda tespit talebinde bulunulan ürünler yönünden bilinçli müşteri tercihinde iltibas oluşturacak şekilde benzerlikler taşıdığının bildirildiği görülmüş, bu yönü ile inceleme günü dava konusu ürün hazır edilerek daha önce … ATM 2014/17 D.iş sayılı tespit dosyasında incelenen ürün üzerinde resen refakate alınacak tekstil mühendisi Prof Dr … ile konusunda uzman Prof Dr … marifetiyle inceleme yapılıp dava konusu ürünün taklit ürün olup olmadığı ve davacı ürünü ile iltibas iddiasının yerinde bulunup bulunmadığı, ayrıca davacının haksız rekabet iddiasının bu yönüyle yerinde olup olmadığı hususlarının da rapor aldırılması için dosya bilirkişilere tevdiine karar verilmiş ise de; bu arada birleşen davaya konu davalı ….Şti hakkında … ATM’de 2014/230 Esas sayılı davanın açıldığı ve bu davanın mahkemelerin yapılanması öncesi kapatılan … ATM’nin 2014/67 Esas sayılı dosya ile birleştirilmesinin talep edildiği ve mahkemece dava dosyasının bu dosya ile birleştirilmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
Dosyamız ile Birleşen … ATM’de 2014/230 Esas sayılı davada davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin, şirket meskenlerde ve iş yerlerinde her türlü zemin için fakat öncelikle ıslak zeminler için yer döşemesi olarak kullanılan muhtelif ebat ve renklerde kaydırmaz tabanlı halı imalatı işi ile iştigal ettiğini, 2006 yılından beri ürettiği bu ürünleri ticari piyasaya sürdüğünü, bu ürünün müvekkili şirketin iştigal konusuna uygun bir ürün olarak uzunca bir süreden beri üretildiğini, bu durumun dava dilekçesine ekli olarak sundukları … Noterliği’nin 26/12/2006 tarih ve … yevmiye numaralı noter tespit tutanağı ile sabit olduğunu, … Firması sahibi …’un bir süreden beri bu ürünlerin taklidini perakende mağazasında satışa arz ederek haksız rekabette bulunduğunu, … Firmasının perakende mağazasında satışa arz edilen söz konusu ürünün, müvekkili tarafından üretilen ürünün taklidi olduğunu ve iltibas yarattığını, sundukları davalı firma tarafından düzenlenen 05/12/2013 tarih ve … numaralı irsaliyeli faturalı ve satışa arz edilen halıların müvekkilinin ürününe benzer olup olmadığı ve iltibas yaratıp yaratmadığı konusunda … Asliye Ticaret Mahkemesinde 2014/17 D.İş dosyası ile yapılan uzman bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen 28/01/2014 tarihli bilirkişi raporu ile iltibas yarattığının anlaşıldığını, bu sebeple … Firması sahibi … aleyhine … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/67 E. Sayılı dosyası ile dava ikame edildiğini, davaya cevap dilekçesinde kendisinin perakende satış yaptığını ve ilgili iltibas yaratan ürünleri işbu dosyanın davalısı … LTD. ŞTİ.’den aldığını beyan ettiğini, bu nedenle huzurdaki davanın ikame edildiğini beyanla; öncelikle İhtiyati tedbir taleplerinin TTK’nun 61.maddesine göre kabulü ile iltibas yaratan ve taklit olduğu anlaşılan ürünlerin, davalı toptan satış mağazasında satışının durdurulmasını ve bu yerde mevcut taklit ürünlere el konulması şeklinde dava sonuna kadar ihtiyati tedbir konulmasını, konu ve hukuki sebep yönünden irtibatı olmasından ötürü işbu huzurdaki dosyanın … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/67 E. Sayılı dosyası ile birleştirilmesine, davaların kabulü ile haksız rekabetin varlığının tespitine, haksız rekabetin önlenmesine ve haksız rekabetin sonucu olan maddi durumun ortadan kaldırılmasına, yapılacak ve yapılmış tüm tespit ve yargılama giderleri ile ücreti vekaletinde davalı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece birleştirme kararı verildikten sonra birleşen dava dilekçesi davalıya tebliğ edilmiş, birleşen dosya davalı vekili cevap dilekçesini sunmuş, delillerini bildirmiş, her ne kadar tanık dinletme talebinde bulunmuş ise de; davanın mahiyeti gereği bu talebin reddine karar verilerek; birleşen dosyada davacının ıslak zeminler için yer döşemesi olarak kullanılan kaydırmaz tabanlı halı imalatı yönünde yaptığı ürünlerin asıl dosya davalısınca taklidinin piyasaya sürüldüğü ve iltibas yarattığı ileri sürülerek açılan asıl dava sonrasında bu ürünlerin satışa arzedilen amaçlarının birleşen dosya davalısınca satıldığı ileri sürülerek ve taklit edilen ürünlerin Romanza model ismi kullanılarak toptan satışının gerçekleştirildiği iddiası ile iltibas yaratan ürünler açısından haksız rekabetin tespit ve menine yönelik açılan davada uyuşmazlığın birleşen dava davalısı yönünden iddia edilen eylemlerin haksız rekabet tekstil edip etmediği hususlarına ilişkin olduğu görülmüştür.
Birleşen dava ve birleşen davadaki davalı şirketin ürünleri ile davalı şirketin dava konusu ürünlere yönelik fatura ve ticari defter kayıtlarının da incelenmesi açısından asıl ve birleşen dosya itibariyle bilirkişi incelemesi yapılması için önceden belirlenen heyete bu kez mali müşavir bilirkişi … ‘ün ilavesi ile asıl ve birleşen davada dava konusu yapılan ürünlerin taklit ürün olup olmadığı, davacının iltibas iddialarının yerinde olup olmadığı ve asıl ve birleşen davada haksız rekabet iddialarının oluşup oluşmadığı hususlarında bilirkişi incelemesi yapılması için dosyanın bilirkişilere tevdiine karar verilmiş, bu bilirkişilerce heyet halinde yapılan inceleme sonrası 05/05/2015 havale tarihli bilirkişi raporunun sunulduğu anlaşılmaktadır.
Mahkememizce tüm deliller toplandıktan, bilirkişi raporu alındıktan sonra; “Davacının asıl ve birleşen davasının kabulü ile; davalıların asıl ve birleşen davada haksız rekabet teşkil eden iltibas yaratan , dava konusu edilen ıslak zeminler için muhtelif ebat ve renklerde kaydırmaz tabanlı paspas niteliğinde halı satışına ilişkin eylemlerinin ayrı ayrı haksız rekabet tespit ettiğinin TESPİT VE MENİNE; Davacının ihtiyati tedbir talebinin REDDİNE” karar verilmiştir.
Bu karar taraflarca süresi içerisinde temyiz edilmiştir.
Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin 2016/1124 E, 2017/3694 K sayılı 13.06.2017 tarihli ilamı ile bozulmuştur.
Bozma ilamında özetle ; ” Mahkemece; davacı vekilince verilen temyiz dilekçesi yasal süresinde olmadığı gerekçesiyle 15.12.2015 tarihli ek karar ile temyiz isteminin reddine karar verilmiştir. Ek karar davacı vekiline 28.12.2015 tarihinde tebliğ edilmiş olup bu karar davacı vekilince 05.01.2016 havale tarihli dilekçe ile temyiz edilmiştir. HUMK 432/son madde ve fıkrasında belirtilen 7 günlük yasal temyiz süresi geçtikten sonra temyiz dilekçesi verildiği anlaşılmıştır. HUMK 432/4. madde ve fıkrasına göre, süresinden sonra yapılan temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün ve 1989/3 esas, 1990/4 sayılı Yargıtay İçtihatları Birleştirme Kararında, Yargıtay tarafından da bir karar verilebileceği öngörüldüğünden davacı vekilinin HUMK 432/4. maddesi uyarınca, temyiz isteminin süre yönünden reddine karar verilmesi gerekmiştir.
Birleşen dava yönünden temyize gelince; dava haksız rekabetin tespiti, meni istemine ilişkindir. Mahkemece ürünlerin tüketiciler nezdinde karıştırılmaya yol açacak nitelikte benzer olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmişse de Dairemizin yerleşik içtihatlarında kabul edildiği üzere (11HD. 2008-1816 E 2008-3687 K) taraflardan herhangi birisi yararına tescilli bir sınai hak konusu olmayan dava konusu kaymaz tabanlı halıların piyasada ilk kez davacı tarafından üretildiği, tanıtımında büyük emek ve para harcandığı hususu belirlenerek üstün hak sahibi olup olmadığı tespit edilmelidir. Yine ilk defa yurt dışında kamuya sunulmuş bir tasarımın uygulandığı ürünün, belli bir süre sonra Türkiye’de kullanılması durumunda, Türkiye’de bu tasarımı ilk defa kullanan kişi büyük emek ve para harcayarak tasarımın uygulandığı ürününü tanıtmışsa üstün hak sahibi olduğu kabul edilmelidir. Bu şekilde tanıtılan ürünün bir başkası tarafından sırf bu tanınmışlıktan istifadeye yönelik olarak ilk kez piyasaya sunan gerçek veya tüzel kişiyle iltibasa sebebiyet verecek şekilde bu ürünü aynen kullanmaya kalkışır ise, bu davranışın ticari dürüstlük kuralıyla bağdaşmayan bir davranış ve haksız rekabet olduğunun kabulü gerekmektedir. Bununla birlikte, kullanılan tanıtma vasıtaları ve üretilen ürünler itibariyle her iki ticari işletme arasında iltibasa meydan verilmeksizin, sadece önceki firmanın ürünü ilk kez ürettiği emek ve sermaye harcayarak tanıttığından bahisle üstün hak sahibi olduğu da kabul edilemeyecek böyle bir davranış dürüstlük kuralıyla bağdaşmayan bir davranış olarak da nitelendirilemeyecektir. Bu ilkeler üzerinden bilirkişi incelemesi yaptırılması suretiyle sonuca gidilmesi gerekirken sadece ürünlerin benzer olduğundan bahisle haksız rekabetin olduğu sonucuna varılan yetersiz bilirkişi raporuna itibar edilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.” gerekçesi ile mahkememiz hükmünü bozmuştur.
Mahkememizce bozma ilamına uyularak yargılamaya devam edilmiştir.
Yanların tüm delilleri bozma öncesi toplandıktan bilirkişi raporu alındıktan sonra mahkememizce verilen hükmün bozulması sonucu bozma ilamı doğrultusunda dosya iddia, savunma ve yanların tüm delilleri ile ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılarak haksız rekabet koşullarının bulunup bulunmadığının saptanması için bilirkişiye verilmiştir.
Bilirkişinin düzenlediği 03.02.2020 tarihli 9 sayfadan ibaret raporunda özetle; “Dosyada resimleri de bulunan numuneler bazında dava konusu olan ürünlerde bir taklit amacı kesinlikle yoktur. Davalı firmalar kendi ürünlerini davacı firma olan … Tekstil ‘in isim ve markasını kutlanarak pazarlamış olabilir. Bu durumun bu ürünü taklit etmek ile ilgisi yoktur. Fatura giriş, stok kayıtları ve fatura çıkışlarında tutarsızlıklar olabilir. Böyle bir durum olsa bile bu durumun ürün taklit etmekle bir ilgisi yoktur. Tarafıma vermiş olduğunuz görev ile ilgili keşif, görüş ve kanaatim bu yöndedir, takdir ve karar Mahkemenizin olmak üzere gereğini arz ederim, Haksız Rekabet ile ilgili ve tacirler açısından bilhassa anlam taşıyan hükümler TTK md. 54 ve devamı hükümlerde düzenlenmiştir. Raporda açıklanan sektörel değerlendirmeler, sayın Mahkemece uyulan “bozma” kararı da gözetilerek; ürünlerle ilgili sektörel anlatımların kendi içinde davacının somut durum itibariyle, Yargıtay bozması anlamındaki değerlendirmeye nazaran bir “üstün hak” sahibi olma mevkiinde bulunamayacağı. Buna karşılık sayın Mahkeme davacı anlatımlarını ve davacının dayandığı davanın ikamesine müstenit delil tespiti zımmındaki Bilirkişi Görüşü’nü (…. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/17 D. İş dosyasına, bilirkişi … tarafından sunulan 28.1.2014 tarihli Rapor…) somut çekişmede nazara alınmaca salih görecek olursa, bu seçenekte, muhterem Mahkeme, davacı istemleri yönünde hüküm vermekte muhtardır” kanaati ile raporunu sunmuştur.
Dosyaya getirtilen yanlara ait tüm deliller, getirtilen tespit dosyası, davacı şirketin ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen rapor, bu rapora dayanılarak verilen hüküm, bu hükmün bozulmasına ilişkin Yargıtay ilamı, Yargıtay ilamına dayanılarak alınan bilirkişi kurulu kararı ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı üzere;
Huzurdaki davada uyuşmazlığın davacının her türlü zemin ve öncelikle ıslak zeminler için yer döşemesi olarak kullanılan çeşitli ebat ve renklerdeki kaydırmaz tabanlı halı imalatı işi ile uğraştığı, ürettiği bu ürünlerin dava konsu yaptığı bir ürünün davalı tarafından ürün taklidinin perakende satış mağazasında satışa arz ederek haksız rekabette bulunduğu ve üretilen ürünün taklit olduğu ve iltibas yarattığı ileri sürülen dava konusu halılar yönünden haksız rekabetin varlığının tespiti, önlenmesi ile bu ürünlerin satışının durdurulması ve ürünlere el konulması yönünden açılan davada davacının haksız rekabet ve iltibas iddialarının yerinde olup olmadığı hususlarına ilişkin olduğu görülmekle; delillerin bildirildiği ayrıca yargılama öncesi … ATM 2014/17 D.İş sayıl tespit dosyasında ürünler üzerinde inceleme yapıldığı ve buna ilişkin bilirkişi raporunun dosyaya sunulduğu ve bu bilirkişi raporunda tespit talebinde bulunulan ürünler yönünden bilinçli müşteri tercihinde iltibas oluşturacak şekilde benzerlikler taşıdığının bildirildiği görülmüş, Bu arada birleşen davaya konu davalı …. Şti hakkında … ATM’de 2014/230 Esas sayılı davanın açıldığı ve bu davanın mahkemelerin yapılanması öncesi kapatılan … ATM’nin 2014/67 Esas sayılı dosya ile birleştirilmesinin talep edildiği ve mahkemece dava dosyasının bu dosya ile birleştirilmesine karar verilerek dosyanın dosyamız içerisine girdiği anlaşılmıştır.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, dosyamıza atanan halı sektörü uzmanı raporunda dosyada resimleri de bulunan numuneler bazında dava konusu olan ürünlerde bir taklit amacı yoktur. Davalı firmalar kendi ürünlerini davacı firma olan … Tekstil “in isim ve markasını kutlanarak pazarlamış olabilir. Bu durumun bu ürünü taklit etmek ile ilgisi yoktur. Fatura giriş, stok kayıtları ve fatura çıkışlarında tutarsızlıklar olabilir. Böyle bir durum olsa bile bu durumun ürün taklit etmekle bir ilgisinin bulunmadığı belirlenmiştir.
Bu durumda asıl ve birleşen davada dava konusu ve davalılarca satılan ürünlerin davacı ürünleri ile sadece ıslak zeminde kullanılabilecek halı talebi olan bir müşteri için davacı … davalı ürünlerin TTK’nın 54. Ve 55. maddeler çerçevesinde davalıların ürünlerinin haksız rekabet oluşturduğu kanıtlanamadığından bilirkişi raporu ile teknik anlamda belirlendiğinden asıl ve birleşen davada davalıların eylemlerinin haksız rekabet teşkil etmediğinden asıl ve birleşen davanın haksız rekabet açısından reddine karar vermek gerekmiştir.
Bu nedenle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1- İş bu asıl dosyamız ve dosyamız ile birleşen … Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/230 Esas sayılı dosyasından açılan davaların reddine,
2-Esas davada, 54,40-TL karar harcının peşin alınan 25,20-TL den düşümü ile kalan 29,20-TL nin davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Esas Davada, davalı … tarafından yapılan 50-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Esas Davada, davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5- Birleşen Davada; 54,40-TL karar harcının peşin alınan 25,20-TL den düşümü ile kalan 29,20-TL nin davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
6- Birleşen Davada, davalı ….Şti tarafından yapılan 82,30-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
7- Birleşen Davada, Davalı ….Şti. kendilerini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince takdiren 3.400,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalılara verilmesine,
8-Birleşen Davada, davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
9-Tarafların gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair verilen karar yan vekillerinin yüzüne karşı tebliğden itibaren 15 gün içinde Mahkememize verilecek dilekçe ile Yargıtay İlgili dairesine temyiz yolu açık olmak üzere açıkça karar verildi. 10/03/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır