Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/380 E. 2021/49 K. 03.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/380 Esas
KARAR NO : 2021/49
DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/06/2019
KARAR TARİHİ : 03/02/2021

Mahkememizde görülen itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/
İDDİA:
Davacı vekili, yanlar arasındaki imzalanan eser sözleşmesi uyarınca davalının gönderdiği malın eksik ve ayıplı olduğunu belirterek ihtarnameye rağmen eksikliğin giderilmemesi üzerine sözleşmeden dönüldüğünü, bu nedenle fazla ödenen bedelin iadesi için takip başlatıldığını, ancak cevabı ihtarname ile davalının bakiye borcu istediğini ve iadesi istenen ürünleri teslim almaya gelmediğini belirterek fazla ödenen alacağının tahsili için başlatıkları takibe itirazın iptalini, asgari %20 inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili, taraflar arasında yapılacak sistemdeki parçaların nitelik ve vasıflarını belirtir şekilde özel projenin kabul edildiğini, müvekkilinin sözleşme ve eki özel projeye uygun olarak ürünleri üretip montaja hazır hale getirmiş ise de davacının sözleşmede kararlaştırılan vadelerde ödeme yapmadığını, davacının verdiği ödeme sözlerine istinaden lugano kaldır sür sisteminin kasa ve çerçeveleri hariç tüm ürünlerini talep edilen adreste hazır ederek 25/09/2018 tarihinde teslim edildiğini, davacının sözleşmeye aykırı davranmasına rağmen haksız bir şekilde sözleşmeden döndüğünü, ayrıca sözleşme dışı taleplerde de bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, eser sözleşmesinden ayıplı ve eksik ifa iddiasına dayalı olarak dönülmesi nedeniyle ödenen iş bedelinin iadesi için başlatılan takibe itirazın İİK’nın 67/1 maddesi uyarınca iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki 31/08/2018 tarihli sözleşme gereğince 29.205 TL bedelli … cam … ısı camlı kaldır sür sistem 6+14+4 mm ısı cam işinin kararlaştırıldığı, sözleşme bedelinin 13.205 TL’ sinin peşinen, bakiyenin ise 01/10/2018 tarihli her biri 8.000 TL bedelli 2 adet çek ile yapılacağı kararlaştırılmıştır. 10/09/2018 tarihli sözleşmede de lugano sabit cam parapet sistem 6mm + 6mm lamine temperli cam, skyroof plus bağımsız ile … aydınlatma modülü … bağımsız ile … aydınlatma modülü linear 3’lü işini 120.751,74 TL bedelle yapılacağı, sözleşmede ödeme vadesinin 11/09/2018 olarak kararlaştırıldığı görülmektedir. Son olarak 19/09/2018 günlü sözleşme ile de, … sabit cam … sistem … temperli cam işinin 6.442,80 TL bedel karşılığında yapılacağı, iş bedelinin 20/09/2018 tarihine kadar ödeneceği kararlaştırılmıştır.
Görüldüğü üzere her üç sözleşmede de belirli vade kararlaştırılmıştır. Yine her üç sözleşmenin müşterek maddesi olan 6/a maddesinde “palmiyeye avans ödeme veya sözleşme bedelinin tamamının peşin yapılacağı kararlaştırılmış ancak bu ödeme veya avans belirtilen şekilde ifa edilmez ise palmiye sözleşmede belirtilen ürünün veya işin teslimi borcu altına girmez. Alıcı tarafça bu ödemeler yapılmadıkça işin teslim süresi de başlamayacaktır. Aynı durum vadeli ödemelerde de geçerlidir. Alıcı ayrıca geciktirdiği her ödeme için günlük 100 Euro ceza bedeli ödeyeceğini beyan, kabul ve taahhüt etmektedir.” Yani taraflar arasındaki sözleşmeler uyarınca TBK’nın 97. maddesinin aksi kararlaştırılmıştır. İşin tamamen teslimi yapılan ve yapılacak ödemelere bağlanmıştır.
Sevk irsaliyeleri incelendiğinde 25/09/2018 tarihli … ve … seri numaralı belgelerde teslim alan imzalarının bulunduğu ve çekişmesiz olduğu anlaşılmaktadır. Teslimat tarihi 25/09/2018 olmakla birlikte WhatsApp mobil telefon uygulaması üzerinden 29/09/2018 tarihinde davacı tarafından davalıya eksiklik ve ayıp bildiriminde bulunulduğu anlaşılmaktadır. 10/09/2018 tarihli sözleşme uyarınca 6mm+6mm ebatlarında olması gerekirken yerinde inceleme mahallinde camların 8mm+8mm olduğu tespit edilmiştir. Burada camın ebatları sözleşmedeki vasıflara ve ölçülere uygun olmaması nedeniyle, bu olgu niteliği itibariyle açık ayıptır. Dolayısıyla TTK’nın 23. maddesi uyarınca 2 günlük hak düşürücü ihbar süresi mevcuttur. Ancak davacıya 2 günlük süre geçtikten sonra ayıp ihbarında bulunulduğu görülmektedir. Dolayısıyla ayıba ilişkin iddialar incelemeye değer bulunmamıştır.
Bilirkişi tarafından yerinde yapılan inceleme ve tetkikler sonucunda davalı tarafından yapılan rayiç iş bedelinin toplam KDV dahil 126.984,32 TL olduğu, bu bedelin davacının yapmış olduğu kısmi ödemelerin üzerinde olduğu, fazla ödemenin bulunmadığı anlaşılmaktadır. Ayrıca yukarıda da değinildiği üzere sözleşmelerin 6/a maddeleri gereğince peşin ödeme kararlaştırılmasına rağmen davacı iş sahibinin üzerine düşen ücret ödeme yükümlülüğünü bihakkın yerine getirmediği, bu nedenle davalı yükleniciden kalan işleri tamamlamasını isteyemeyeceği, dolayısıyla da sözleşmeden dönmenin haksız olduğu kanaatine varılmış olup, davanın reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30-TL harçtan peşin alınan 1.280,82-TL harcın mahsubu ile artan 1.221,52-TL harcın istek halinde yatıran davacıya iadesine,
3-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince reddedilen miktar üzerinden hesap edilen 10.550,00-TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-HMK’nın 333. maddesi gereğince, mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 03/02/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*