Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/353 E. 2021/961 K. 08.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2019/353 Esas
KARAR NO:2021/961

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:20/06/2019
KARAR TARİHİ:08/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA
Davacı vekilinin Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin … ve … işletme hakkı sahibi, davalının ise tüzel kişi olan tacir olduğunu, davalının … plakalı araçları ile 04.09.2016 – 31.10.2017 tarihleri arasında ücret ödemeksizin köprü ve otoyol geçişi yaptığını, bedeli ödenmeyen geçiş ücretleri ve ücretlere ait yasal cezaların süresi içerisinde ödenmemesi üzerine davalı aleyhine…. İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının icra takibine itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, davalının borca itiraz dilekçesinde müvekkili şirketin sisteminin arızalı olduğunu bu nedenle ücretin tahsil edilemediğini iddia etmiş ise de söz konusu iddianın gerçeği yansıtmadığını, davalının otoyoldan geçiş yapmadığı yönünde savunmasının da bulunmadığını, arabuluculuk yoluna gidildiğini ancak anlaşma sağlanamadığını, bu nedenlerle itirazın iptali ile takibin devamını, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA
Davalılara usulüne uygun tebligat yapılmış olup davalı davaya cevap vermeyerek HMK 128 uyarınca tüm iddiaları inkar etmiş sayılmıştır.
DELİLLER
1-…. İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyası
2-Trafik Tescil Müdürlüğü yazı cevapları
3-Geçiş ihlaline ilişkin görüntü kayıtları
4-Bilirkişi raporları
5-Davacı vekilinin beyan ve dilekçeleri
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ GEREKÇE
Dava, otoyol illali geçiş ücretinden ve para cezasından kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davanın dayanağını oluşturan 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkında Kanun’un 30/5. maddesinde “…(5) 4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin on katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir. …” hükmü düzenlenmişken 25/05/2018 tarih ve 30431 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 16/5/2018 tarih ve 7144 sayılı Kanunun 18. maddesi ile birinci ve beşinci fıkralarında yer alan “on” ibareleri “dört” şeklinde değiştirilmiştir. Aynı Kanunun 19. maddesi ile 6001 sayılı Kanuna geçici 3. madde ilave edilmiştir.
6001 sayılı Kanuna eklenen Geçici 3. madde de ise “Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce otoyollar ile erişme kontrolünün uygulandığı karayolları için belirlenen geçiş ücretlerini ödemeden yapılmış olan geçişlerde araç sahiplerine bu Kanunun 30 uncu maddesinin beşinci fıkrası uyarınca tahakkuk ettirilen ancak bu maddenin yürürlük tarihi itibarıyla tahsilatı yapılmamış olan para cezaları hakkında bu Kanunun 30 uncu maddesinde yer alan oranlar uygulanır.” düzenlemesi yapılmıştır.
6001 sayılı Kanun’un 30/5 maddesine göre; geçiş ücretleri ve cezalardan araç maliklerinin sorumlu olduğu anlaşılmaktadır.
OGS ve HGS kartlarından para çekilmemesi halinde davalı geçiş ücretini ödemek zorundadır. Geçiş esnasında ödeme olmadığında veya HGS veya OGS sisteminden provizyon alınamadığı takdirde, geçiş sırasındaki sistem alarm verdiğinden, davalı ücret ödemeden geçiş yaptığını bilmektedir. Bu geçiş ücreti, hesabında para olması halinde otomatik olarak düşer.
Bu açıklamalar ışığında davacının sunmuş olduğu tüm deliller dosya içerisine alınmış, icra dosyası getirtilerek incelenmiş, tüm deliller toplandıktan sonra alanında uzman bilirkişiden rapor alınmıştır.
İcra takip dosyasının incelenmesinde, davacının…. İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı takip dosyasında 31.927,75-TL asıl alacak 1.599,53-TL faiz, 287,92-TL KDV olmak üzere toplam 33.815,20-TL takip yapıldığı, ödeme emrinin 02/12/2017 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun da süresi içerisinde 07/12/2017 tarihinde borca itiraz ettiği, borca itirazla birlikte takibin durduğu, durdurma kararının alacaklı vekiline tebliğ edilmediği, dava İİK’nın 67. maddesi düzenlenen bir yıllık hakdüşürücü süre içinde açıldığı görülmüştür.
Trafik kayıtlarının incelenmesinde; 04.09.2016-31.10.2017 tarihleri arasında … plakalı araçların … San ve Tic Ltd Şti, … plakalı aracın 15.09.2015-02.12.2016 arası …, 02.12.2016-05.12.2016 arası …, 05.12.2016-20.02.2018 arası … adına kayıtlı olduğu görülmüştür.
Trafik Uzmanı bilirkişinin 12/02/2020 tarihli 19 sayfadan ibaret raporunda özetle; Dava dosyası içerisinde … plakalı araçların 04.09.2016-31.10.2017 tarihleri arasında yaptığı kaçak geçiş bilgilerinin tablo halinde belirtildiği, 25.05.2018 tarih ve 30431 sayılı resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 7144 sayılı torba kanun ile tahsilatı yapılmamış para cezalarının hazine payının kaldırılarak 10’dan 4 katı oranına indirildiğini, davalıya ait olduğu bildirilen … plaka sayılı 6 aracın 04.09.2016- 31.10.2017 tarihleri arasında toplam 636 defa kaçak geçiş yaptığı davacı firma tarafından bildirilmesine raĞmen bu geçişlerden 42 geçişin davalı firmaya ait ve mahkemece tescil kuruluşlarına sorulan araçlardan olmadığı dolayısı ile yaptıkları geçişlerden davalı firmanın sorumlu tutulamayacağını, Davalı firmaya ait 6 aracın 594 defa davacı firma tarafından işletilmekte alan köprü veya otoyolları kaçak veya HGS/OGS cihazında yeterli bakiye bulunmaksızın geçtiği ve dosya içerisinde yeterli bakiyesinin olduğunu gösterir Banka veya PTT şubelerinden alınan herhangi bir hesap bildirim cetvelinin de dava dosyası içerisine olmadığını, Davalı şirketin belirtilen tarih aralığında yaptığı geçişler ile ilgili olarak HGS etiket veya OGS cihazlarında yeterli hesap bakiyesinin olduğunu gösterir hesap bildirim cetvelini sunması halinde geçiş ücretlerinin tekrar hesaplanması gerektiğini, geçiş ücreti ve geçişlere ait cezalı miktarın hesaplanması ile davalı firmanın davacı firmaya ödemesi gereken toplam ücretin 11.964,50TL olduğunu belirtmiştir.
Trafik Uzmanı bilirkişinin 23/09/2020 tarihli 3 sayfadan ibaret 1. ek raporunda özetle; geçişler sırasında davalı firmanın ödeme yapıp yapmadığının anlaşılamadığını, Davalı firma ödeme yaptığını bildirir herhangi bir hesap bildirim cetvelinin dava dosyası içerisine eklemediğini, sıfır olarak belirtilen geçişlerle ilgili herhangi bir geçiş ücretinin ödenmediğinin anlaşılarak daha önce belirtilen ödeme tutarına eklenerek ödenmesi gerektiğini, hesaplanmayan geçiş ücretinin de dahil edilmesiyle davalı firmanın davacı firmaya ödemesi gereken toplam ücretin 13.204,00-TL olduğunu belirtmiştir.
Trafik Uzmanı bilirkişinin 22/01/2021 tarihli 16 sayfadan ibaret 2. ek raporunda özetle; Davalı Firma adına kayıtlı … araçların davacı firma tarafından işletilmekte olan köprü ve otoyollardan 04.09.2016-31.10.2017 tarihleri arasında 635 defa eksik bakiyeli HGS/OGS etiket ve cihazı ile geçiş yaptığının anlaşıldığını, geçiş ücretinin ve geçiş cezasının belirlenmesi için (geçiş ücretiX4kat ceza=ceza miktarı+geçiş ücreti=ödenecek miktar) formülünden faydalanıldığını, toplam 5 aracın 604 defa geçiş yaptığını, 2.950,20-TL 5 aracın geçiş ücreti, 11.800,80-TL 4 katı ceza olmakla davalı firmanın davacı firmaya ödemesi gereken toplam ücretin toplam 14.751,00-TL olduğunu, TBK gereği temerrüt faizi hesabının yapılamayacağını ve KDV sirküleri gereği cezanın KDV’sinin olmayacağını belirtmiştir.
Trafik Uzmanı bilirkişinin 10/08/2021 tarihli 15 sayfadan ibaret 3. ek raporunda özetle; daha önce düzenlenen kök raporda 594 aracın geçişi ile ilgili bilgilere yer verildiğini, 10 aracın ise davacı firma tarafından gönderilen cd nin incelenmesi neticesinde ödenmesi gereken tutarların toplam miktarının belirtilmemesinden dolayı bu geçişlerin ödenen geçişlerden olacağı değerlendirilmesinin yapıldığını ancak davacı tarafın itirazı ile bu geçişlerinde ödenmediğinin belirtildiği sonra düzenlenen ek raporda toplam geçiş sayısının 604 olarak güncellendiğini, gerekli açıklamanın ek raporda yapılmadığı, hatanın sehven yapıldığını, daha önce düzenlenen kök ve ek rapora ilave olarak tüm geçişler ile ilgili bilgilerin bu raporda belirtildiğini, toplam geçiş sayısı 604 olarak hesaplanmış ve davalı firmanın ödemesi gereken tutarın 2.950,20-TL(Geçiş Ücreti)X4 katı ceza miktarı)11.800,8TL+ 2.950,2-TL(Geçiş ücreti)=14.751,00-TL (Toplam Ödenmesi Gereken Tutar) olmakla neticeten davalı firmanın davacı firmaya ödemesi gereken toplam miktarın 14.751, 00-TL olduğunu belirtmiştir.
Yasal dayanakları ortaya konularak yapılan bu açıklamalardan sonra somut olaya gelindiğinde; davacının işletmecisi olduğu otoyoldan davalı adına kayıtlı araçların ücret ödemeksizin geçiş ihlali yaptığı, bu nedenle dava konusu takibe ilişkin borç bulunduğu davacının alacağının tahsili istemiyle icra dosyasında takip yaptığı, davalının yasal süresi içerisinde yaptığı itiraz üzerine takibin durmasına karar verilmesi nedeniyle davacı tarafından itirazın iptali davası açtığı görülmüştür. Mahkememizce alınan hüküm kurmaya ve denetime elverişli bilirkişi raporunda davalının tüm geçişleri ayrı ayrı incelenmiş, davalının maliki olduğu araçlarla ihlalli geçiş yaptığı tespit edilmiş, bilirkişi raporu hükme esas alınarak, geçiş ücretinin 4 katı ceza alınacağının kanun düzenlemesi olduğu, tebligat şartı da aranmayacağı ve davalının asıl alacaktan sorumluluğunun bulunduğu, bilirkişi kök raporunda ceza bedeli talep edilmeyen geçişlerin bulunudğunun bildirildiği ve hesaplamaya dahil edilmediği, 23.09.2020 tarihli ek rapor da ceza bedeli talep edilmeyen ihlalli geçişlerin toplam miktarının 248,50-TL olduğu ve ceza bedelinin de 991,40-TL olduğu, davacı vekilinin mahkememizin 2. celsesi beyanı ile ceza bedeli talep edilmeme sebebi belirtilmek suretiyle ceza bedelinin talep edilmediğinin belirtildiği, hükme esas alınan son bilirkişi ek raporunda bu ceza bedeli de eklenmek suretiyle hesaplama yapıldığı, ancak davacı tarafından sunulan deliller ve beyanları ile talep edilmeyen 991,40-TL’nin hesaplanan ceza bedelinden düşülmesi gerektiği, her ne kadar icra takibinde davacının işlemiş faiz talebi olsa da, işlemiş faiz yönünden davalının temerrüde düşürülmediği, davacı tarafından davalıya ihtarname gönderilmediği, o halde davacı tarafın takip tarihinden önce işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı, nitekim Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 2018/1037Esas 2019/2322 Karar, 2017/3150 Esas 2019/647 Karar sayılı ilamlarının da bu doğrultu da olduğu, bu nedenle işlemiş faiz talebinin reddi gerektiği kanaatiyle davanın kısmen kabulüne karar verilerek kanaatiyle davanın kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
İcra inkar tazminatı yönünden; davacının alacağının belirlenmesi yargılamayı gerektirdiği alacak tutarının likit olmadığı gözetilerek İİK’nın 67/2. maddesi uyarınca davalının icra inkar tazminatından sorumlu tutulmasına yasal olanak bulunmadığından inkar tazminatı talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile davacı tarafından davalı aleyhine başlatılan…. İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı takip dosyasına davalı tarafından yöneltilen itirazının kısmen iptaline, takibin 2.950,20-TL ihlalli geçiş ücreti 10.809,40-TL ihlalli geçiş ceza tutarı olmak üzere toplam 13.759,60-TL üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine, fazlaya dair istemin reddine,
2-Alacak niteliği itibari ile likit ve belirlenebilir olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine
3-Karar tarihi itibari ile alınması gereken 939,92 TL harçtan peşin alınan 93,18 TL harç mahsup edilerek kalan 846,74-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 93,18-TL peşin harç, 44,40TL başvuru harcı olmak üzere toplam 137,58-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Kabul-red oranına göre davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde davalının katılım sağlamaması nedeniyle Davacı tarafından yapılan 1.664,30-TL yargılama giderinin davalıdan tahsiliyle davacıya verilmesine,
7-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde davalının katılım sağlamaması nedeniyle 6325 sayılı Kanunun 18/A-11 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin davalıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına,
8-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333.maddesi ile Yönetmeliğin 207.maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü … iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.08/11/2021

Katip … Hakim …
e-imzalıdır e-imzalıdır