Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/34 E. 2019/655 K. 27.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2019/34
KARAR NO: 2019/655

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ: 23/01/2019
KARAR TARİHİ: 27/06/2019

Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı asil dava dilekçesinde özetle; davalı şirket ile 2002 yılında şirketin güvenlik hizmetlerinin sağlanması alanında çalışmak üzere sözleşme yaparak anlaştığını, hizmet ilişkisi ile çalışmaya başladığını, 26.03.2003 tarihinde de geçirdiğim kaza sebebiyle işinden ayrılmak zorunda kaldığını, daha önce çalıştığım şirkete tazminat istemiyle Bakırköy … İş Mahkemesinde dava açtığını, fakat davalı şirketin ticaret sicil müdürlüğü tarafından resen terkinine karar verildiğini, şirkete tebligat yapılamaması nedeniyle şirketin ihyasının gerektiğini, bu nedenle açmış oldukları şirketin ihyası davasının kabulünü, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı şirkete yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; TTK’nın 32 ve ticaret sicil yönetmeliği md 34 hükmü çerçevesinde işlem yapıldığını, müvekkili Ticaret Sicil Müdürlüğünün resen terkin işlemi, “6102 sayılı Kanunun Geçici 7’nci maddesi”, “Münfesih Olmasına Veya Sayılmasına Rağmen Tasfiye edilmemiş Anonim ve Limited Şirketler ile Kooperatiflerin Tasfiyelerine ve Ticaret Sicili Kayıtlarının Silinmesine İlişkin Tebliğ’in 5’inci maddesi”, “6103 sayılı Türk Ticaret Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 20/1 maddesi” ve “Anonim ve Limited Şirketlerin Sermayelerini Yeni Asgari Tutarlara Yükseltmelerine ve kuruluşu ve Esas Sözleşme Değişikliği İzne Tabi Anonim Şirketlerin Belirlenmesine İlişkin Tebliğ’in 7. Maddesi” kapsamında olduğunu, tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığını, müvekkili ticaret sicil müdürlüğünün, mahkeme hükmü olmaksızın bir şirketi tekrar sicile tescil yükümlülüğü bulunmadığını, müvekkilinin davanın açılmasına sebep olmadığını, bu nedenle yargılama giderleri ve vekalet ücreti’nden sorumlu tutulamayacağını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Dava, sicilden terkin edilen şirketin ihyasına ilişkindir.
… Şirketi kaydının 6102 sayılı TTK’nin geçici 7. maddesine göre 18.2.2015 tarihinde resen terkin edildiği ticaret sicil kayıtlarından anlaşılmıştır.
Terkine dayanak geçici 7. madde uyarınca Ticaret Sicilinden kaydı silinen şirket veya kooperatifin alacaklıları ile hukuki menfaati bulunanların haklı sebeblere dayanılarak silinme tarihinden itibaren 5 yıl içinde mahkemeye başvurarak ihya talep edebilirler.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa 6335 sayılı kanunun 38.madde ile eklenen ek geçici 7. madde uyarınca şirketin sicil kaydının ticaret sicilinden terkin edildiği anlaşılmakta ise de şirketin aktifinin bulunduğu, tasfiyesi için ihyasının gerektiği anlaşılmış bu nedenle şirketin tasfiye işlemleri tam olarak sona ermediği için şirketin tüzel kişiliğinin tasfiye halinde yeniden ihyasına karar vermek gerekmiş, şirketin tüzel kişiliğinin ihyasına karar verilmesi ile tasfiye sonuçlandırılmadan evvelki durumuna dönüleceğinden davanın kabulüne ve tasfiye memuru olarak …’ın atanmasına karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:Yukarıda ayrıntısı açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜNE,…’nun … ticaret sicil numarasına kayıtlı iken terkin edilen…Şirketi Şti’nin TTK’nın geçici 7/15. maddesine göre tüzel kişiliğinin Bakırköy … İş Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasının takibi ve sonuçlandırılması ve icrası ile sınırlı olmak üzere şirketin tüzel kişiliğinin tasfiye halinde yeniden ihyasına,
2-TTK’nın 547/2. maddesine göre, şirket ortağı … TC kimlik Numaralı …’ın tasfiye memuru olarak atanmasına,
3-Kararın tescil ve ilanına,
4-Davacı her ne kadar yargılama giderinin tahsilini talep etmiş ise de Ticaret Sicil Memurluğu yasal hasım konumunda bulunup kusuru bulunmadığından aleyhinde yargılama gideri hükmedilemeyeceğinden yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
6-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333. maddesi ile Yönetmeliğin 207. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere verilen karar alenen okunup usulen anlatıldı.

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …

Bu belge elektronik imza ile imzalanmış olup ayrıca ıslak imza uygulanmayacaktır.“5070 sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”