Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/318 E. 2020/470 K. 16.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/318
KARAR NO : 2020/470
DAVA : İtirazın İptali (Kaçak Elektrik Kullanımından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/01/2019
KARAR TARİHİ : 16/09/2020

Mahkememizde görülen itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, davalının iş yeri olarak kullandığı “… Mah. … Sok. On: … /İstanbul” adresinde 01/06/2017 tarihinde yapılan kontrollerde … nolu sayaçtan kaçak elektrik kullanıldığının tespit edilerek tutank düzenlendiğini, kaçak tüketime ilişkin …. İcra Müdürlüğü’nün 2017/24430 Esas numaralı dosyadan icra takibi başlatıldığını, davalının takibine itiraz etmesi üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptali ile asgari %20 inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı dosyaya cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür. Ancak takibe itirazında tüm borca, faiz oranına, işlemiş ve işleyecek faizlere itiraz ettiği görülmüştür.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, kaçak elektrik kullanım bedelinin tahsili için başlatılan takibe vaki olmuş itirazın İİK’nın 67/1. maddesi uyarınca iptali istemine ilişkindir.
… İcra Müdürlüğü’nün 2017/24430 Esas numaralı icra dosyası üzerinden, 01/06/2017 tarihli kaçak elektrik tutanağına binaen davacı … idaresi 21/07/2017 tarihinde takip başlatmış olup, davalı borçlu 14/08/2017 tarihinde takibe itiraz etmiştir. Bu davadan evvel ise, 02/08/2017 tarihinde aynı eyleme ve tutanağa ilişkin … ATM 2017/716 E. Sayılı dosyası üzerinden menfi tespit davası açılmıştır. Bu dava sonucunda 2018/537 K. sayısı ile dava kısmen kabul edilerek 48.267,17 TL yönünden borçlu olmadığı, 21.594,73 TL tutarlı kısım açısından ise borçlu olunduğu saptanmıştır. Bu karar 25/01/2019’da kesinleşmiştir.
Öncelikle kesin hüküm meselesinin değerlendirilmesi gerekir. Kesin hükmün ilk koşulu, dava konularının (müddeabihlerinin), dava nedenlerinin ve yanlarının aynı olmasıdır. Eldeki itirazın iptali davası ise 31/01/2019 tarihinde menfi tespite konu edilen tutarın bakiye 21.594,73 TL’si üzerinden açılmıştır. Görülmekte olan itirazın iptali ile daha önce görülen ve kesinleşen menfi tespit davasının yanlarının ve konularının aynı olduğu konusunda bir tereddüt bulunmamaktadır. Kesin hükmün ikinci koşulu olan müddeabih, dava konusu yapılmış olan hak, yani dava ile elde edilmek istenilen sonuçtur. Önceki dava ile yeni davanın müddeabihlerinin (konularının) aynı olup olmadığını anlamak için hakimin eski davada verilen kararın hüküm fıkrası ile yeni davada ileri sürülen talep sonucunu karşılaştırması gerekir. Kesin hükmün üçüncü koşulu ise dava sebebinin aynı olmasıdır. Dava sebebi, hukuki sebep olmayıp, davacının davasını dayandırdığı vakıalardır. Öyle ise; her iki davanın da dayandığı maddi vakıalar (olaylar) aynı ise, diğer iki koşulun da bulunması halinde kesin hükmün bulunduğundan söz edilebilir. Buna karşılık, taraflar arasında aynı yada benzer konuda kesinleşmiş olan bir hüküm ve burada saptanan maddi olgular, daha sonra ortaya çıkan uyuşmazlıklarda yukarıda açıklanan koşulların üçünün aynı anda bulunmaması nedeni ile kesin hüküm oluşturmasa bile güçlü delil oluşturacaktır. (Yargıtay 3. HD 2012/10195 E. 2012/14444 K. 06/06/2012) Esasen kısmen kabul kısmen reddedilen menfi tespit davasının hüküm fıkrası ile reddolunan kısım üzerinden durmuş takibin devamı teknik olarak mümkün değildir. Bu nedenle olumsuz dava şartlarından olan “kesin hüküm bulunmaması” koşulu bu davada sağlanmıştır. Bir başka söyleyişle somut davada, menfi tespit davasındaki kesinleşen hüküm itirazın iptali davasında kesin hüküm sayılmaz. İtirazın iptali davası açılmasında davacının hukuki menfaati mevcuttur.
Mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde, 01/06/2017 günü 038931 seri numaralı tutanak uyarınca davalının sayaca ait giriş kofresinden dağıtım panosuna maşalama marifetiyle bağlantı yapmak suretiyle enerji kullanımı yaptığı anlaşılmıştır. Davacı kurum tarafından davalıya 5.699,70 TL kaçak tüketim ve 64.162,20 TL ek tüketim bedeli tahakkuk ettirilmiştir. … ATM 2017/716 E. 2018/537 K. 28/05/2018 günlü kesinleşen kararı ile 48.267,17 TL’den davalının borçlu olmadığı tespit edilmiştir. EPDK ilgili yönetmeliği ve fatura tarihindeki tarife uyarınca yapılan hesaplamada itirazın iptali istenilen tutar kadar davalının kaçak kullanım nedeniyle borçlu olduğu tespit edilmiştir. Rapor içeriği ile güçlü delil vasfındaki menfi tespit kararındaki tutarlar birbirini teyit eder niteliktedir. Diğer yandan dava konusu kaçak elektrik bedelinin belirlenmesinin yargılama ve bilirkişi incelemesi gerektirdiği, alacağın likit ve muayyen olmadığı anlaşılmakla inkar tazminatı isteminin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm cihetine gidilmiştir. (Yargıtay 3. HD 23.06.2016 2016/8586 E. 2016/9844 K.)
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KABULÜ ile;
1-… İcra Müdürlüğünün 2017/24430 esas sayılı icra takip dosyasına davalı tarafından vaki olmuş itirazın İİK’nın 67/1 maddesi uyarınca iptali ile, 21.594,73-TL alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmek suretiyle takibin devamına,
2-Alacak niteliği itibariyle bilirkişi teknik incelemesi gerektirdiğinden inkar tazminatı isteminin reddine,
3-Alınması gereken 1.475,13 TL harçtan peşin alınan 368,79 TL harcın mahsubu ile, bakiye 1.106,34 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Bu dava kapsamında davacı tarafından sarfedilen; 368,79 TL peşin harç gideri, 44,40 TL başvuru harç gideri, posta masrafı 100,00 TL ve 500,00 TL bilirkişi gideri olmak üzere cem’an 1.013,19 TL’den ibaret yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-HMK’nın 333. maddesi gereğince, mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 16/09/2020

Katip …

Hakim …

*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*