Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/287 E. 2021/174 K. 03.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/287 Esas
KARAR NO : 2021/174
DAVA : İtirazın İptali (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 11/09/2018
KARAR TARİHİ : 03/03/2021

Mahkememizde görülen itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/
İDDİA:
Davacı vekili, müvekkili şirkete trafik sigortalı davalının maliki bulunduğu … plaka nolu aracın, kazadan sonra olay yerini terk eden kusurlu sürücü sevk ve idaresindeyken 11/10/2015 tarihinde yapmış olduğu kaza neticesinde … plakalı araç nezdinde %100 kusurlu bir şekilde hasar meydana getirdiğini, meydana gelen kaza sonrasında müvekkili şirkete trafik sigortalı bulunan … plaka nolu aracı sevk ve idare eden şahsın olay yerinden firar ettiğini, … plakalı araç üzerinde kaza sebebiyle olaşın ve ekspertiz incelemesi ile tespit edilen hasar miktarının sigortalı davalının %100 kusuran tekabül eden kısmının tamamı olan 1.652,00-TL bedelin karşı tarafa müvekkili tarafından ödendiğini, ödenen miktarın poliçe genel şartları kapsamında rücuen tahsili için başlatılan takibe itirazın iptalini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili, Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğunu, … plakalı aracın kusuruyla kazanın meydana geldiğini iddia edilmişse de bu hususun ispata muhtaç olduğunu, davacının alacağının zamanaşımına uğradığını, davanın ödeme tarihi bilinmediğinden süresinde açılıp açılmadığının tespiti gerektiğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, bedelinin iadesi için başlatılan takibe itirazın İİK’nın 67/1 maddesi uyarınca iptali istemine ilişkindir.
Davalı borçlu icra dairesinde yapmış olduğu borca itiraz dilekçesinde, genel yetki kuralı gereğince müvekkilinin bulunduğu yer … İlçesi sınırları içerisinde yetkili olan Bakırköy İcra Dairelerinin yetkili olduğunu belirtmişse de davacı sigortacının yargı sınırlarımız içerisinde Bölge Müdürlüğü bulunduğundan gerek icra dairesinin gerekse de mahkemenin yetkisine ilişkin itirazlar yerinde görülmemiştir. (Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 12/03/2018 tarihli, 2015/8308 Esas- 2018/2225 Karar Sayılı Emsal Kararı)
Dava özü itibariyle, trafik poliçesi genel şartları B.4.f maddesi uyarınca sözleşmeye aykırılıktan kaynaklanmaktadır. Buna göre kazalının tedavi veya yardım amaçlı sağlık kuruluşuna gitme ya da can güvenliği nedeniyle uzaklaşma gibi zorunlu haller hariç olay yerini terk etmesi veya kaza tutanağı, alkol raporu ve benzeri kazanın oluşumuna ilişkin belgelerin tanzimi yükümlülüğüne aykırılık halinde sigortacının kendi sigortalısına içe rücu hakkı doğmaktadır. Somut olayda, mevcut trafik kazası bedeni zarara sebebiyet vermediği halde araç sürücünün olay yerini terk ettiği, kayıtlara firari olarak geçtiği ve sürücünün tespit edilemediği sübuta ermiştir. Burada bedeni zararın doğması halinde tedavi amaçlı ya da can güvenliği sebebiyle uzaklaşma durumlarında ispat külfeti davalı sigortalı üzerindedir. Sigortacının bu konuda ispat mükellefiyetinden söz edilemez. Nitekim mahkememizce 13/11/2019 tarihli duruşmanın 3 nolu ara kararı uyarınca davalıya olay yerini neden terk ettiğine ilişkin delillerini ve makul gerekçelerini sunması için süre ve imkan tanınmıştır. Ancak herhangi bir delil ve bilgi sunulmamıştır.
Davalı ödenen fatura bedelinin miktarına itiraz etmediğinden hesaplanan ve ödenen zararın gerçek zararı yansıtıp yansıtmadığına ilişkin makine mühendisinden rapor alınmasına gerek görülmemiştir. Dosyaya sunulu fatura ve ödeme makbuzları uyarınca sigortacının halefiyet hakkınında kazandığı anlaşılmakla aşağıdaki şekilde davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KABULÜ ile;
1- … İcra Müdürlüğü’nün 2016/… esas sayılı icra takip dosyasına davalı borçlu tarafından vaki olmuş itirazın İİK’nın 67/1 maddesi gereğince iptali ile; takip talebindeki kayıt ve şartlarla takibin aynen devamına,
2-Alacak niteliği itibariyle likit olmadığından icra inkar tazminat isteminin reddine,
3-Alınması gereken 132,57-TL harçtan peşin alınan 35,90-TL harcın mahsubu ile, bakiye 96,67 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 1.940,81-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Bu dava kapsamında davacı tarafından sarfedilen; 35,90-TL peşin harç gideri, 35,90-TL başvuru harç gideri, posta masrafı 27,50-TL, 500,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere cem’an 599,30-TL’den ibaret yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-HMK’nın 333. maddesi gereğince, mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı parasal sınır itibariyle kanun yolları kapalı ve kesin olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 03/03/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*