Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/285 E. 2020/860 K. 17.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/285 Esas
KARAR NO : 2020/860
DAVA : Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/05/2019
KARAR TARİHİ : 17/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalılardan … ile müvekkili şirket arasında akdedilen sözleşme ve protokol uyarınca davalılardan …’a kullandırılan lisans bedelleri eksik tahsil edildiğini, söz konusu lisans kullanım bedelleri nedeniyle müvekkili şirketin alacaklı olduğunun …’ın kabulünde olduğunu, sözleşme ve protokol uyarınca, … grup şirketlerinin sözleşme ve protokol uyarınca kullanacağı lisans bedellerinden sorumlu olup, bu husus da davalılardan …’in kabulünde olduğunu, davalıların sözleşme tarihinde grup şirketi olduğu hususu dosyaya sunulan e-mail yazışmalar ile mahkememiz tarafından celp edilecek olan davalılara ait ticaret sicil kayıtları ile tespit edileceğini, bu sebeple müvekkili şirketin 67.190,01 Amerikan Doları tutarındaki alacağının Protokol’ün 6.4. Maddesi uyarınca 02.01.2018 tarihli, 643085 numaralı irsaliyeli faturada belirtilen vade tarihlerinden itibaren işleyecek aylık %2,5 faiz ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini, ayrıca, dava konusu alacakları bakımından 2004 sayılı Kanun’un ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için aradığı şartlar oluşmuş olup, davalıların malvarlığı ile üçüncü kişiler nezdindeki hak ve alacakları üzerinde öncelikle teminatsız olarak, mahkeme aksi kanaatte olması halinde takdir edilecek teminat karşılığında ihtiyati haciz tesis edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı … şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesi ve delil listesinin HMK’nın emredici hükümleri gereğince usulüne uygun olmadığını, yasaların emredici hükmü gereği davacı dava dilekçesindeki iddia ve beyanlarını ispat ile mükellef olup delillerini sunması gerektiği halde, dava dilekçesi içinde, davaya konu somut olayı ve taleplerini ispatlayan yeterli belge veya evraklar sunulmadığını, dava dilekçesinde belirtilen dayanak belgeler ve faturalar ve cari ekstre dava dosyasına sunulmadığı gibi müvekkilinin davalılara tebliğe çıkarılmadığını ve savunma hakkı açıkça kısıtlandığını, müvekkili şirketin dava dilekçesinde belirtildiği şekilde herhangi bir borcu bulunmadığını, sözde alacağı bir an için kabul etmemek kaydı ile işleyecek ve işlemiş faize ve faiz oranına da itirazda bulunduklarını, davacı tarafın talep ettiği faizin fahiş olduğunu, yukarıda açıklanan ve resen dikkate alınacak nedenlerle; davacının alacağının gerçek bir alacak olmaması nedeni ile davacının alacağını dayandırdığı belgeler/faturalardaki edimlerini ifa etmediği dikkatte alınarak, şartları oluşmayan, haksız ve hukuka aykırı davanın ve tüm taleplerinin reddini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının dilekçesi içeriğinden anlaşıldığı kadarıyla diğer davalı … San. ve Tic. A.Ş.’den ticari bir alacak iddası bulunduğunu, ve bu alacağının ispatı ve tahsilinde güçlük çektiğini, borçlu olduğunu iddia ettiği şirket ile mutabakata varamayan iddia olunan alacakla ve borçluyla hiçbir ilintisi bulunmayan müvekkiline hangi hukuki dayanakla olduğu anlaşılamayan huzurdaki tazminat davasını yönelttiklerini, dosya içeriğinde mübrez belgelerden de görüldüğü kadarıyla davacı, diğer davalıya sağladığını iddia ettiği hizmet karşılığı faturalarını kestiğini, iddia ettiğine göre bu faturaların bir kısmının ödendiğini, bir kısmı ödenmediğini, ödenmeyen faturalar için de davacının, müvekkiline dava açtığını, ancak, uzun uzun sunulan hizmetin niteliğinden, imzaladıkları sözleşmelerin kapsamından bahsedilen bu dilekçede … A.Ş’nin borçlu olduğunu iddia ettikleri tutar hakkında müvekkiline hangi sıfatla dava yöneltildiği anlaşılamadığını, davacı taraf muhtemelen bahsedilen alacak için müvekkili aleyhine 11 Şubat 2019 tarihinde … İcra Müd. 2019/… Esas sayılı dosyası ile bir ilamsız icra takibi başlattığını, itirazları üzerine de bu mesnetsiz ve hukuksuz icra dosyasını takipsiz bıraktığını, akabinde müvekkili şirkete bir takım afaki açıklama ve gerekçelerle bir ihtarname gönderildiğini, müvekkili şirket yetkililerinin davacı şirket yetkililerini arayıp görüşmesi sonrasında yanlış anlaşılma olduğu beyan edildiğini ve neticede söz konusu ihtarnameye de yanıt dahi verilme gereği görülmediğini, müvekkili şirket ile davacı şirket arasında … yazılım ürünlerinin kullanımına ilişkin olarak 31.12.2016 tarihi itibariyle hüküm ifade etmek üzere ekte sunulan “… Yazılım Lisans Protokolü” imzaladığını, işbu sözleşme de görüleceği üzere, müvekkili şirket müşteri olarak anıldığını ve sözleşme de … tarafından sunulan hizmetlerden faydalanacak müşteri olarak sadece müvekkilinin adı geçtiğini, müvekkili şirketin işbu sözleşme kapsamında davacıdan aldığı tüm hizmetlerin bedellerini eksiksiz ödediğini, davacıya hiçbir ticari borcu ya da hizmet sözleşmesinden kaynaklanan tazminat borcu bulunmadığını, aldığı tüm hizmetlerin bedelini eksiksiz ödeyen müvekkiline bir tazminat alacağı talebi yöneltilmesinin hukuka aykırı olduğunu, yukarıda sunulan nedenlerle müvekkili aleyhine hiçbir hukuki dayanak ya da delil olmaksızın açılan işbu davanın reddini, avukatlık ücreti ile tüm yargılama giderlerinin davacıya yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin 11/10/2019 tarihli celsesi 4 nolu ara kararı gereğince, dosyamızda bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği, bilirkişinin 20/12/2019 tarihli raporunda özetle;
”Davalı ticari defterlerinin incelenmesi: Davalının 2017-2018 yıllarına ait ticari defterleri incelenmiştir. Defterlerin elektronik ortamda tutulduğu,defter beratlarının zamanında alındığı tespit edilmiştir. Davalı defterlerinde ticari belgelerin carî hesap bazında ve detaylı olarak takip edildiği, kayıtların belge bazında yapıldığı tespit edilmiştir. Alış faturalarının ve ödemelerin defterlere detaylı olarak kaydedildiği görülmüştür. Davacıya ayrı bir cari hesap açıldığı ve muhasebe kayıtlarının taraflar arasındaki ticari ilişkiyi açıklayıcı mahiyette yapıldığı tespit edilmiştir. Davalı defterlerinin genel kabul görmüş muhasebe ilkelerine ve yasaya uygun olarak tutulduğu tespit edilmiştir.
Davalı kayıtlarının açıklanması: Taraflar arasındaki faturaların USD olarak düzenlendiği ve ticari ilişkinin döviz (USD) cinsinden olduğu tespit edilmiştir. Ancak yasal zorunluluk gereği defterlere “Türk Lirası’ olarak kaydedilmiştir. Çünkü Türkiye’ de kayıtlar “Türkçe” tutulur. Ancak defterlerde aynı zamanda döviz cinsinden de takibi mümkündür. Davalı kayıtlarının da bu şekilde olduğu tespit edilmiştir.
Davalı kayıtlarında yapılan incelemede davacıdan iki ayrı fatura alındığı görülmektedir. Faturalardan bir tanesi 2017 yılında, diğeri 2018 yılında alınıp defterlere kaydedilmiştir. Yapılan incelemede 2017 yılında alınan faturanın tamamı 2017 yılında ödenmiştir. Kalan bakiye 2018 yılında alınan faturadan kaynaklanmaktadır.
2017 yılı davalı kayıtlarının açıklanması: Alınan fatura toplamı 70.259,05 USD’dir. Davacıya 2017 yılında yapılan ödemeler toplamı da 70.259,05’USDdir. Oluşan toplam borç tutarı 15.340,00 USD’den, yapılan ödemeler tutarı 13.526,80’USD 2017 yılında alınan faturanın tamamı yılı içerisinde ödendiği için 2017 yılı sonu itibariyle bakiye kalmamıştır.
2018 yılı davalı kayıtlarının açıklanması:Davacı tarafından düzenlenen ve 2018 yılında davalı kayıtlarına alınan fatura toplamı 79.275,01 USD’dir. Davacıya 2018 yılında yapılan ödemeler toplamı 12.093,00 USD’dir. Alınan fatura tutarından yapılan ödeme tutarı çıkarıldıktan sonra kalan bakiye 79.275,01 USD – 12.093,00 USD = 67.182,01 USD’ dir. Davalı kayıtlarına göre davacının, davalıdan olan alacağı 67.182,01 USD’dir.
Dava dosyasının incelenmesi:
• Dava dosyasında dava dilekçesi ekinde sunulan sözleşmede işbu davanın davalısı … şirketinin adı geçmemekte, ancak bağlı kuruluş ibaresi yer almaktadır. … şirketi ile … şirketlerinin ortakları arasında … ve Tic. A.Ş.’nin bulunduğu dosyaya sunulan belgelerden tespit edilmiştir. Diğer bir ifadeyle davalıların ilişkili şirketler/grup şirketleri oldukları görülmektedir. Sözleşmeyle ilgili değerlendirme hukuki mesele olup, takdir Sayın Mahkemenindir.
• Dava dosyasına Ek:2 olarak sunulan … Noterliğinin 26.04.2018 tarihli … yevmiye nolu ihtarnamesi ile davalı … şirketinin vadesi geçmiş 33.591 USD tutarındaki 3 taksitin ödenmesi ihtar edilmiştir.
• Dava dosyasına Ek:3 olarak sunulan … Noterliğinin 22.01.2019 tarihli … yevmiye nolu ihtarnamesi ile diğer davalı … şirketinin vadesi geçmiş 69.334 USD tutarındaki bakiye borcun ödenmesi ihtar edilmiştir.
• Dava dosyasına Ek:6 olarak sunulan davalı … şirketinin Ba-Bs mutabakat formu örneği sunulmuştur. Davalı … şirketinin Ba formunda 2018 yılı Ocak ayında davacıdan KDV hariç 253.861,42TL tutarında alım yapıldığı görülmektedir. Bu tutar davalı kayıtlarındaki 02.01.2018 tarih 643085 nolu KDV dahil 299.556,48-TL (79.275,01 USD ) tutarlı faturaya karşılık gelmektedir. Yani davacıdan alınan fatura davalı tarafından bağlı bulunduğu vergi dairesine hizmet alımı ve vergi olarak bildirilmiştir.
• Dava dosyasına Ek:7 olarak sunulan, farklı tarihlerde karşılıklı yapılan elektronik posta yazışmalarında ödemenin yapılmasına ilişkin bildirimlerle, ne zaman ödeme yapılacağı ve taksitlendirme yapıtması gibi yazışmaların olduğu görülmektedir.
• Dosyaya sunulan Ek:8/9/10/11/12/13/14 nolu yazışmalarda taksitlendirme ve ödemeye çağrıya ilişkin yazışmalar bulunmaktadır.
• Dosyaya sunulan Ek:15-19 arası yazışmalarda da ödemeye çağrıya ilişkin yazışmalar bulunmaktadır.
• Davalılardan … şirketinin ortaklık yapısıyla ilgili olarak dosyaya sunulan belgeler (CD vb) incelendiğinde; Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinin 25.11.2016 tarih … sayısının 352. Sayfasında davalı … Kablo şirketinin ortakları arasında … A.Ş.’ nin bulunduğu görülmektedir.
• Davalı … şirketinin ortaklık yapısıyla ilgili olarak dosyaya sunulan belgeler incelendiğinde; şirketin 18.11.2016 tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantısının “hazır bulunanlar listesinde” … şirketinin ortakları arasında (hakim ortağı durumunda olan) … A.Ş.’nin bulunduğu görülmektedir. Dosyaya sunulan sözleşmenin tarihi 29.12.2016 tarihidir.
• Davacı tarafından davalıya düzenlenen ilk fatura 01.01.2017 tarihlidir. Bu faturanın tamamının ödendiği davalı defterlerinde görülmektedir. Davacının da bu faturayla ilgili bir talebi bulunmamaktadır • Davacı tarafından davalıya düzenlenen ikinci fatura 02.01.2018 tarihlidir. Bu faturaya kısmen ödeme yapılmış olup, hesap incelemesi kısmında açıklama yapılmıştır.
Davacının alacak talebinin ticari defterler kapsamında değerlendirilmesi: HMK MADDE 222 – (1) Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir. (2) Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi İçin, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onaylan yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır. (3) İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdekr sahibi lehine ve aleyhine otan kayıtlar birbirinden ayrılamaz. (4) Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur. (5) Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtlan kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçımrsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır.”
Davalı defterlerinde yapılan incelemede davalı kayıtlarında davacıya gözüken borç bakiyesinin 67.182,01 USD olduğu, bu tutarın davalı defterlerinde kayıtlı olduğu görülmektedir. Dolayısıyla davalı defterinin yukarıdaki yasa maddeleri kapsamında davacı iddialarını desteklediği ve davacı lehine delil teşkil ettiği görülmektedir.
SONUÇ VE KANAAT: Tarafların iddia ve savunması, tüm dosya içeriği ve davalı defterlerinin incelenmesi sonucu yukarıda yapılan detaylı açıklamalar ışığında değerlendirmesi ve takdiri Sayın Mahkemenize ait olmak üzere;
i)Yapılan incelemede taraflar arasında bir ticari ilişkinin bulunduğu,
ii)Davacı tarafından düzenlenen iki adet fatura bulunduğu ve bu faturaların davalı … şirketi defterlerinde kayıtlı olduğu,
iii)Dava konusu cari hesap bakiyesinin davalı defterlerinde kayıtlı olduğu, dava tarihî itibariyle davalı defterlerine güre dava tarihi itibariyle davacının, davalıdan 67.182,01 USD tutarında alacaklı olduğunun tespit edildiği,
iv)Davalı defterlerinde yapılan incelemede takip konusu cari hesap alacağının davalı defterlerinde kayıtlı olduğu, davalı defterinin usulüne ve yasaya uygun olarak tutulduğu, incelenen defterlerin davacı iddialarını desteklediği ve davacı lehine delil teşkil ettiği tespitlerinde bulunulmuştur.” denilmiştir.
Mahkememizin 13/02/2020 tarihli celsesi 4 nolu ara kararı gereğince, dosyamızda bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği, bilirkişinin 21/09/2020 tarihli raporunda özetle;
”TİCARİ DEFTER İNCELEMELERİ:
Davacı ticari defterleri; Davacı yanın aşağıda noter tasdik bilgileri belirtilen 2018-2019 yıllarına ait ticari defterleri incelemeye tabi tutulmuştur.
Yılı Defterin Cinsi Tasdik Makamı Tasdik Tarihi Yevmiye No.
2018 Yevmiye Açılış … Noteri 27.12.2017 …
2018 Yevmiye Kapanış … Noteri 28.06.2019 …
2018 Defter-i Kebir … Noteri 27.12.2017 …
2018 Envanter … Noteri 27.12.2017 …
2019 Yevmiye Açılış E-Defter Beratı 06.05.2019 …
2019 Yevmiye Kapanış E-Defter Beratı 01.06.2020 …
2019 Defter-i Kebir E-Defter Beratı 06.05.2019 …
2019 Envanter … Noteri 24.12.2019 …
İncelenen davacı şirkete ait 2018-2019 yılı ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdik /
beratlarının yasal süresinde yaptırıldığı, bu anlamda ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu görülmüştür.
Davacı ticari defterlerinde tespit edilenler: Davacı şirket ticari defterlerinde, davalı … San. ve Tic. A.Ş. ile aralarındaki ticari ilişkiye ait muhasebe hareketlerinin … numaralı “…” hesabında takip edildiği, anılan hesabın 31.12.2018 tarihi itibarıyla 67.190,01 USD karşılığı 402.481,60 TL borç bakiyesi vermekte olduğu, söz konusu tutarın yılsonunda 128.00.02.0001 numaralı “Şüpheli Alacaklar” hesabına virman edildiği, bu anlamda 21.05.2019 dava tarihi itibarıyla davacı yanın davalı …’dan 67.190,01 USD karlılığı 402.481,60 TL alacaklı olduğu görülmüştür.
Davacı şirket ticari defterlerinde, davalı … San. Tic. A.Ş. ile aralarındaki ticari ilişkiye ait muhasebe hareketlerinin … numaralı “…” hesabında takip edildiği, anılan hesabın 21.05.2019 hava tarihi itibarıyla borç veya alacak bakiyesi vermediği, söz konusu hesabın bakiyesinin “0,00” TL olduğu, bu anlamda 21.05.2019 dava tarihi itibarıyla davacı yanın davalı …’den alacaklı olmadığı görülmüştür.
ARA KARAR GEREĞİNCE DAVACI ŞİRKET MERKEZİNDE 22.07.2020 TARİHİNDE YAPILAN İNCELEME: Davalı … San. ve Tic. A.Ş.’nin dava konusu yazılımları kullanıp kullanmadığına, nasıl, ne zaman, hangi ölçüde kullandığına ilişkin erişim, bağlantı bilgilerinin, bu veriler dava dışı üçüncü kişi (…) tarafından satışa aracılık edenlerle paylaşılmadığı için, davacı nezdinde bulunmadığı görülmüştür. Dava dışı üçüncü kişinin bu uygulaması, müşterilerinin verilerini korumaya yönelik genel bir uygulamadır.
DEĞERLENDİRME:
Dosya kapsamında yapılan incelemelerde;
Dava dosyasında davacı ile davalı … San. Ve Tic. A.Ş. arasında 29.12.2016 tarihli “kurumsal üyelik kayıt anlaşması” nın sunulu olduğu, anlaşmada sadece davacı şirket yetkilisinin isim ve imzasının yer aldığı,
Dava dosyasında davacı ile davalı … San. Ve Tic. A.Ş. arasında 20.01.2017 tarihinde imzalanan “… Yazılım Lisans Protokolü” nin sunulu olduğu, protokolde davalılardan … Kablo finans müdürü ile insan kaynakları müdürünün, davacı yan yönetim kurulu başkanı ile yönetim kurulu üyesinin imzalarının yer aldığı,
Davacı yan tarafından davalılardan … unvanına keşide edilmiş 01.01.2017 tarih, … numaralı, KDV dahil 70.259,05 USD karşılığı 247.698,31TL ve 02.01.2018 tarihli, … numaralı, KDV dahil 79.275,01 USD karşılığı 299.556,46 TL tutarlı “irsaliyeli fatura” ların sunulu olduğu,
Dava dosyasında davacı yanın davalı … San. Ve Tic. A.Ş. ye keşide ettiği, … Noterliğinin 26.04.2018 tarih, … yevmiye numaralı ihtarnamenin yer aldığı, anılan ihtarnamede, ödemekle yükümlü olduğunuz ve 30 gündür ödemediğiniz toplam 33.591,00 USD’yi, iş bu ihtarnamenin tebliğinden itibaren en geç 7 (yedi) gün içerisinde tarafımıza ödemeniz; aksi takdirde bu ihtarnamemize binaen hukuk süreçlerinin başlatılması için avukatlarımız aracılığı ile ihtar ve icra takiplerine başlanacağını hususu önemle ihtar olunur. ifadelerine yer verildiği,
Dava dosyasında davacı yanın davalı … san. Ve Tic. A.Ş. ye keşide ettiği, … Noterliğinin 22.01.2019 tarih, … yevmiye numaralı ihtarnamenin yer aldığı, anılan ihtarnamede “Müvekkil şirket ile tarafınızın sözleşmenin akdi ve hizmetlerin alımı sırasındaki iştiraki … (“…”) arasındaki, tarafınız ile akdedilen Sözleşme ve protokol kapsamında temin edilen lisans kiralamadan kaynaklanan ticari ilişki neticesinde, …’ın müvekkil şirketten temin ettiği, lisanslı yazılım programlarının karşılığı olan ödemeler yapılmamıştır. Tarafınız ile … ve müvekkil şirket arasında süregelen ticari ilişki kapsamında düzenlenen irsaliyeli fatura ve cari hesap kayıtları uyarınca; tarafınızın iştiraki …’ın müvekkil şirkete toplam 69.334,69 USD tutarında bakiye borcu bulunmaktadır. … Hal böyle iken iş bu ihtarnamenin tarafınıza tebliğ tarihin itibaren 7 gün içerisinde; tarafınız ile iştirakiniz …’ın müvekkil şirkete karşı sorumluluk ve yükümlülüklerini yerine getirmesini, aksi takdirde tarafınız aleyhine de hukuki yollara müracaat edileceğini vekaleten ihtar ederiz.” ifadelerine yer verildiği,
Dava dosyasına sunulu olan davacı ile davalı … arasındaki farklı tarihlerde yapılan e-posta yazışmalarında ödemenin ne zaman yapılacağı ile ilgili çağrılarda bulunulduğu, taksitlendirme yapılması için yazışmaların bulunduğu görülmüştür.
Gerek talimat bilirkişi raporu, gerek ise heyetimizin hazırladığı işbu raporda tespit ediliği üzere, davacı yanın davalı …a keşide ettiği faturaların her iki taraf ticari defterlerinde karşılıklı olarak kayıt altına alınmış oldukları, bu anlamda faturaların davalı …’a teslim edilmiş olduklarının tartışmasız olduğu, zira tebliğ edilmeyen faturanın davalı şirket kayıtlarına alınmasının söz konusu olamayacağı değerlendirilmiştir. Dava dosyasında, faturaları teslim alarak, ticari defter kayıtlarına işleyen davalı şirketin, TTK hükümleri uyarınca 8 günlük yasal süre içerisinde söz konusu faturalara itiraz ettiğini gösteren herhangi bir itiraz ya da ihtarnameye rastlanmamıştır.
Dava dosyasına sunulu olan … Ticaret Sicil Memurluğuna ait davalı … San. ve Tic. A.Ş.’nin Ticaret Sicil kayıtları üzerinde yapılan incelemeye göre, 17.01.2018 tarihinde yapılan, 2016 yılına ait Olağan Genel Kurul Toplantı tutanağı ekindeki hazirun cetvelinden, şirketin 29.12.2016 sözleşme tarihindeki ortaklık yapısının aşağıdaki gibi olduğu görülmektedir.
Dava dosyasına sunulu olan … Ticaret Sicil Memurluğuna ait davalı … San. ve Tic. A.Ş.’nin Ticaret Sicil kayıtları üzerinde yapılan incelemeye göre, 09.04.2018 tarihinde yapılan, 2017 yılına ait Olağan Genel Kurul Toplantı tutanağı ekindeki hazirun cetvelinden, 29.12.2016 sözleşme tarihinde şirketin ortaklık yapısının aşağıdaki gibi olduğu görülmektedir.
Yukarıda davalı şirketlerin hazirun cetvellerinden görüldüğü şekli ile davalı … A.Ş. nin, diğer davalı … A.Ş. nin iştiraki ya da bağlı ortaklığı olmadığı anlaşılmaktadır.
Davalı … şirketi ile davalı …’ın davacıdan birlikte fiyat aldıkları, sipariş verdikleri ancak birbirlerinin borçlarına ilişkin herhangi bir yükümlülük altına girmedikleri; bu yönde bir sözleşmenin kurulmadığı düşüncesine varılmıştır.
2017 yılında düzenlenen fatura ile 2018 yılında düzenlenen fatura karşılaştırıldığında, her iki faturada aynı 4 yazılım ürününün yer aldığı; bir ürünün adetinin 2018 yılı faturasında 16 adet daha fazla (2017’de 182, 2018’de 198 adet) olduğu; diğer 3 yazılım ürününün aynı adette olduğu, görülmektedir. Fatura konusu yazılımların davalı … tarafından 2017’de kullanılmaya başlandığı, 2017 yılına ait faturanın tamamının, 2018 yılı faturasının bir kısmının ödendiği anlaşılmaktadır. Davacı ile davalı … arasındaki 2018 yılı içindeki e-postalarda, yazılımların kullanılmasının kesintiye uğradığına ilişkin herhangi bir bilgi, bildirim yer almamaktadır. Davacının faturaya konu yazılımları kullanıma sunma hizmetini ifa etmiş olduğu değerlendirilmiştir.
Davacı ile davalı … arasında yazılı sözleşme bulunmadığı; faturanın içeriğinde, tablolar halinde ödeme vadelerine yer verildiği, alt kısımlarında küçük puntoyla “işbu fatura 7 gün içerisinde ödenir. Bu süre içerisinde ödenmeyen fatura bedeli üzerinden aylık %2 gecikme faizi ve ayrıca bedelin %20 si tutarında gecikme tazminatı tahsil edilir. Bu şekilde temerrüde uğramış fatura bedelleri için vade farkı alacağımız saklıdır. Mal müşterinin sorumluluğu altında sevk edilir.” ibaresinin yer aldığı görülmektedir.
Davalı …’ın gönderdiği 29.12.2017 11:05 tarih-saatli e-posta ve davacının gönderdiği 29.12.2017 11:10 tarih-saatli e-posta bir arada incelendiğinde, faturanın
15.01.2018 tarihinde 12.093,00 USD, 15.02.2018 tarihinde 11.197,00 USD,
15.03.2018 tarihinde 11.197,00 USD, 15.04.2018 tarihinde 11.197,00 USD,
15.05.2018 tarihinde 11.197,00 USD, 15.06.2018 tarihinde 11.197,00 USD,
30.06.2018 tarihinde 11.197,00 USD (faturada 0,01 USD fazla olarak yazılıdır), şeklinde
ödeneceği konusunda tarafların anlaştıkları; davacının 26.04.2018 tarih, … yevmiye numaralı ihtarnameyle, davalı …’a 33.591 USD’nin tebliğden itibaren en geç 7 gün içinde ödemesini ihtar ettiği; daha sonra davacının gönderdiği 10.10.2018 7:01 pm tarih-saatli e-postada davalının yapması gereken ödemelerin 12.10.2018 tarihinde 37.190 USD; 12.11.2018 tarihinde 30.000 USD olarak bildirildiği görülmüştür.
02.01.2018 tarihli, … numaralı, 79.275,01 USD tutarlı fatura için 18.04.2018 tarihinde 12.085 USD ödeme yapıldığı, bu nedenle davacının davalı …’dan 67.190,01 USD alacağı olduğu hesaplanmış ise de, davacının 10.10.2018 7:01 pm tarih-saatli e-postayla alacağını 67.190 USD olarak bildirmesi nedeniyle bu tutar dikkate alınmıştır (Talimat dosyasında hazırlanan bilirkişi raporunda ödeme tutarı 12.093 USD kabul edilerek hesaplama yapıldığı için alacak 67.182,01 USD hesaplanmıştır).
Faiz oranına ilişkin davacı ile davalı … arasında yazılı sözleşme bulunmadığı anlaşılmıştır.
SONUÇ
İncelenen davacı şirkete ait 2018-2019 yılı ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdik/beratlarının yasal süresinde yaptırıldığı, bu anlamda ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu,
Talimat dosyasında hazırlanan bilirkişi raporunda, 02.01.2018 tarihli, … numaralı, 79.275,01 USD tutarlı faturanın davalı … muavin defter kayıtlarında kayıt tarihinin 02.01.2018 olduğunun tespit edildiği;
Faturaya konu yazılım ürünlerinin kullandırılması hizmetinin davalı …’a sunulduğu;
Davacının 21.05.2019 dava tarihi itibarıyla davalı … San. ve Tic. A.Ş. şirketinden 67.190 USD alacaklı olduğu (TALEP: 67.190,01 USD); tarafların ödeme tarihlerinde (yukarıda yazılı) anlaşmış oldukları; daha sonra davacının yeni ödeme tarihleri bildirdiği (12.10.2018 tarihinde 37.190 USD; 12.11.2018 tarihinde 30.000 USD);
Faiz oranına ilişkin davacı ile davalı … arasında yazılı sözleşme bulunmadığı;
Davalı … A.Ş.’nin, diğer davalı … A.Ş.’nin iştiraki ya da bağlı ortaklığı olmadığı,
Davacının 21.05.2019 dava tarihi itibarıyla davalı … San. ve Tic. A.Ş. şirketinden alacağının bulunmadığı sonuç ve kanaatine varmış bulunmaktayız.” denilmiştir.
Dava, … Kiralama Sözleşmesi ve eki Protokol gereğince kullandırılan yazılım ücretlerine dayalı alacak davasıdır.
İhtilafın hallinde temel sorun, … Kablo tarafından imzalanan ancak … şirketine kullandırılan yazılımlar nedeniyle doğan borçta, davalıların hangisinin ve hangi şartlara sorumlu tutulacağıdır.
Ticaret sicil kayıtlarından anlaşılacağı üzere her iki davalı şirketin hakim ortağı … Anonim Şirketi olup, Davalı …, Davalı … Kablonun bağlı kuruluşu değildir.
Sözleşmenin kuruluş aşamasında, sözleşmenin kuruluşuna ilişkin e-mail görüşmeleri @… com uzantılı e-maillerle de büyük çoğunlukla yapılmıştır.
Davacı ile Davalı … arasında 29.12.2017 tarih 11.10 ve 11.10 saatli e-mail tarihlerde yapılan e-mail yazışmalarında ödemenin ne zaman ve nasıl yapılacağı ile ilgili görüşmeler yapıldığı ve davacının 10.10.2018 tarihli e-mailde 37.190 USD’nin 12.10.2018 tarihinde, 30.000 USD’nin ise 12.11.2018 tarihinde ödenmesinin istendiği anlaşılmıştır.
Aldırılan bilirkişi kurulu raporunda davalıların birlikte davacıdan fiyat aldıkları, sipariş verdikleri ancak birbirlerinin borçlarına ilişkin herhangi bir yükümülük altına girmedikleri görüşü beyan edilmiş ise de;
Her iki şirketin hakim ortağının … Kablo Yatırım ve Ticaret Anonim Şirketi olup, sözleşmenin kuruluş aşamasında, sözleşmesinin kuruluşuna ilişkin görüşmelerin @…com uzantılı e-maillerle yapıldığı, sözleşmenin kuruluş aşamasında davacı çalışanı tarafından gönderilen 23.12.2016 tarih ve 11.47 saatli e-mailde “… Hanım’dan, …’ın anlaşmadaki lisans dağılımı ile alakalı bilgiler gelince maksimum vade için neler yapoyoruz onu sözleşmede belirtip sizlerle paylaşacağız ” maili ve sonrasında 23.12.2016 tarihli 13.34 saatli göndericisi … kablo çalışanı olun … tarafından kırılım tablosu olan e-mail gönderildiği, 22.12.216 tarih ve 17.58 saatli “anlaşma … San. Ve Tic. A.Ş. Adına iştirakleri dahil edilerek yapılacak …bu yapılacak sözleşmeye istinaden ödemeleri yapıcak olan firmanın (…-…) ticari unvan, adres, …bilgilerini bize iletebilir misiniz …” e–maili, 22.12.2016 tarih saat 16.00, 19.12.2016 saat 17.53, 12.12.2016 tarihli saat 16.12, 25.11.2016 tarihli saat 16.08’li mailler hep birlikte değerlendirildiğinde müşteri olduğu ödemelerinde tek bir ödeme planına bağlanması ve tek bir sözleşme düzenlenilmesi istendiği sonucuna mahkememizce varılmış olup, her ne kadar sözleşmede imzası olmasa da davalı …’ın programları sonuçta kullanmasının -anlaşma olmaksızın kullandırılmasının ticari hayatın olağan akışına aykırı olması da dikkate alındığında- Davalı …’in yaptığı sözleşme şartları kapsamında olduğu, itiraz edilmeksizin deftere işlenen faturalar da dikkate alındığında davalı …’ın, Davalı …’ tarafından imzalanan sözleşme koşullarıyla aldığı hizmetten sorumlu olacağı, Davalı …’in ise sözleşmenin kuruluş aşamasına ilişkin aktarılan bu hususlar ve Protokol’ün 5.1 maddesi gereğince protokol eki sayılan Kurumsal Üyelik Kayıt Anlaşması ve Ayrıntıları ile davalı … şirketi yetkilisi Mustafa Yıldız’ın 20.12.0216 tarihli iki ayrı e-maili dikkate alındığında dikkate kurulan bu sözleşme kapsamında …’a yazılım kullandırmalarının da bulunduğu, sözleşmeyi sadece davalı … şirketinin imzalaması, sözleşmeyi imzalamamasına rağmen …’ın program kullanımına başlaması ve devam etmesi, kuruluş aşamasının @…cable.com uzantılı hakim ortak ile de yapılması dikkate alındığında davalı …’ın kullanımının , -her ne kadar davalı …’in bağlı kuruluş olmasa da- sözleşmenin 1. Maddesindeki bağlı kuruluş kapsamında kullandırıldığı, bu şekilde kullandırılmasının davalı tarafın kendi davranışlarından kaynaklandığı tüm bunlara göre sözleşmenin 1. Maddesindeki “bağlı kuruluş” teriminin davalı …’ı da kapsayacak şekilde anlaşılmasının sözleşmenin kuruluş aşamasına dayalı yorumu ilkelerine, dürüstlük kuralı ve güven ilkesine de uygun olduğu anlaşılmış ve tüm bu nedenlerle – davacı tarafından verilen en son ödeme süreleri de dikkate alınarak sonuçta aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda gerekçesi ve ayrıntısı açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen kabulüyle 37.190 USD’nin 12.10.2018, 30.000 USD’nin 12.11.2018 tarihinden itibaren işleyecek aylık % 2,5 sözleşmesel temerrüt faizi ile birlikte davalılardan müştereken tahsili ile davacıya verilmesine,
-0,1 USD açısından davanın reddine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 27.813,87-TL ilam harcından peşin alınan 6.960,70-TL’nin mahsubu ile bakiye 20.853,177-TL ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 6.960,70-TL peşin harç ve 44,40-TL başvuru harcı olmak üzere toplam 7.005,1‬0-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 36.952,00-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
5- AATÜT 12/3. Maddesi ve reddedilen miktarın 0,1 USD olması dikkate alınarak Davalılar, kendilerini vekille temsil ettirmiş olmakla, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 0,6 -TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 5.909,50-TL yargılama giderinin red ve kabul durumuna göre takdiren oranlayarak 5.903,40-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine; arda kalan bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere verilen karar alenen okunup usulen anlatıldı.17/12/2020

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …

Bu belge elektronik imza ile imzalanmış olup ayrıca ıslak imza uygulanmayacaktır.“5070 sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”