Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/145 E. 2020/486 K. 22.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/145 ESAS
KARAR NO : 2020/486 Karar
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/03/2019
KARAR TARİHİ : 22/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin vermiş olduğu 21.03.2019 tarihli dava dilekçesinde özetle; “müvekkili şirketin Merkez/Çorum adresinde yer alan … Ltd.Şti. ye gönderilmek üzere … irsaliye numaralı paketteki … telefonu davalıya teslim ettiğini, ancak ilgili paketin posta alıcısına teslim edilmediğini, müvekkili şirket tarafından davalıya 28/11/2018 tarihli ihtarname ile davalı tarafından sebep olunan zararın tazminini talep edildiğini, davalı tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığını, bunun üzerine davalı aleyhine …. İcra Müdürlüğünün 2019/382 Esas sayılı dosyası ile icra takibine girişildiğini, davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğunu beyanla neticeten itirazın iptaline ve takibin devamına, alacağın %20’sinden az olmamak kaydı ile davalının icra inkar tazminatı ödemesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesi…” istem ile iş bu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Davalı vekili tarafından verilen cevap dilekçesinde özetle: “söz konusu taşımada müvekkiline izafe edilebilecek hiçbir kusur bulunmadığını, uyuşmazlık konusu emtianın 30/07/2018 tarihinde … Şubesinden … Şubesine yola çıktığını, 31/07/2018 tarihinde de alıcı firmaya teslim edildiğini, müvekkili şirketin üzerine düşen taşıma işini eksiksiz ve kusursuz olarak yerine getirdiğini, emtianın hiçbir ihtirazı kayıt olmaksızın teslim alındığını, eşyanın niteliği ve değerinin teslim anında beyan edilmediğini, kargonun içeriğini bildirme yükümlülüğünün göndericiye ait olduğunu beyanla neticeten davanın reddine, davacı aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesi” talebinde olduğu görülmektedir.
… İcra Müdürlüğünün 2019/382 Esas sayılı dosyası dosyamız içeresine getirtilmiştir. Dosyanın incelenmesinde 3.850,00-Tl asıl alacağa % 9 yasal faizi tutarı 233,94-Tl ile birlikte toplam 4.083,94-Tl için takip yapıldığı, ödeme emrinin 14.01.2019 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun da süresi içerisinde 21.01.2019 tarihinde borca verilen itiraz dilekçesinde özetle: “şirket kayıtlarında yapılan araştırma neticesinde müvekkili şirketin takip alacaklısına herhangi bir borcu olmadığını, bu nedenle takibe, takip konusu borcun tamamına, faize, faiz oranına, tüm ferilerine, icra harç ve masrafları ile vekalet ücretine itiraz ettiklerini takibin durdurulmasına karar verilmesi” şeklinde itiraz ettiği anlaşılmıştır.
Yanların tüm delilleri toplandıktan sonra dosya iddia, savunma ve yanların tüm delilleri ile ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılarak icra takip tarihi itibarıyla davacının davalıdan alacağı varsa saptanması için bilirkişiye verilmiştir.
Bilirkişinin düzenlediği 27.05.2020 tarihli 4 sayfadan ibaret raporunda özetle; “Davacının incelemeye katılmadığı ve herhangi bir ticari defter ve belge ibraz etmediği, davalı vekili ile ticari defter ibrazı için yapılan telefon görüşmesinde ise herhangi bir ticari defter ve belge ibrazında bulunmayacaklarının beyan edildiği, bu nedenle incelemenin dava dosyası ve muhteviyatı belgeler üzerinden gerçekleştiği, taraflar arasındaki uyuşmazlık konusunun dava konusu olan cep telefonunun davalı tarafından dava dışı şirkete tesliminin gerçekleşip gerçekleşmediği konusunda olduğu, her iki tarafın da ticari belge ibraz etmemesi sebebiyle bu konu ya ilişkin ticari defterlerde herhangi bir tespit yapmanın imkanının olmadığı” kanaati ile raporunu sunmuştur.
Dosyaya getirtilen yanlara ait tüm deliller, getirtilen icra dosyası, davacı şirketin ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen rapor ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı üzere;
Huzurdaki dava bir itirazın iptali davası olup, davacı tarafından …. İcra Müdürlüğü’nün 2019/382 Esas sayılı dosyası ile toplam 4.083,94-TL üzerinden takip yapılmış olup, davalının vaki itirazı üzerine işbu davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Takip dayanağı olarak: “30/12/2017 tarih, … nolu 3.850,00-TL’lik fatura gösterilmiştir.
Huzurdaki davada davacı, davalı Kargo firmasına … kargo numarası ile teslim ettiği cep telefonu iç… kargosunun alıcısına teslim edilmediği iddia edilmektedir.
Davalı ise; uyuşmazlık konusu emtianın 30/07/2018 tarihinde … Şubesinden … Şubesine yola çıktığı ve 31/07/2018 tarihinde de alıcı firmaya teslim edildiği, taşıma işinin eksiksiz ve kusursuz olarak yerine getirdiği, emtianın hiçbir ihtirazı kayıt olmaksızın teslim alındığı, eşyanın niteliği ve değerinin teslim anında beyan edilmediği, kargonun içeriğini bildirme yükümlülüğünün göndericide olduğu anlatımındadır.
Davacı yan incelemeye katılmamış olup, herhangi bir ticari defter ve belge ibraz etmemiştir. Davalı vekili ile ticari defter ibrazı için yapılan telefon görüşmesinde ise davalı vekili tarafından herhangi bir ticari defter ve belge ibrazında bulunmayacakları beyan edilmiş olup, bu nedenle inceleme dava dosyası ve muhteviyatı belgeler üzerinden gerçekleştirilmiştir.
Dava dışı … tarafından, 30/12/2017 tarihinde 3.850,00-TL bedel ile … Ltd.Şti. den 1 adet … telefon satın alınmış olduğu ve 20/07/2018 tarihinde davacı KVK Servisine söz konusu telefonun tamiri için teslim edildiğinin dosyadaki irsaliye, fatura ve servis formundan anlaşılmaktadır.
Buna göre taraflar arasındaki ihtilafın KVK tarafından tamir edilen cep telefonunun davalı … Kargo tarafından dava dışı şirkete tesliminin gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında olduğu anlaşılmaktadır,
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konusunun dava konusu olan cep telefonunun davalı tarafından dava dışı şirkete tesliminin gerçekleşip gerçekleşmediği konusunda olduğu, her iki tarafın da ticari belge ibraz etmemesi sebebiyle bu konuya ilişkin ticari defterlerde herhangi bir tespit yapmanın mümkün olmadığından davacının davasını kanıtlayamadığı kanaatine varılmıştır.
Tüm bu nedenlerle bu davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Bu nedenle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-İş bu davanın Reddine,
2-54,40-TL karar harcının peşin alınan 89,71-TL den düşümü ile kalan 35,31-TL nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3- Davalı taraf kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince 3.400,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacının gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzünde ilamın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.22/09/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır