Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/989 E. 2020/635 K. 21.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/989 Esas
KARAR NO : 2020/635
DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/10/2018
KARAR TARİHİ : 21/10/2020

Mahkememizde görülen menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/
İDDİA:
Davacı vekili, davalı tarafından başlatılan icra takibine konu çekin müvekkilinin müşterisi dava dışı … ‘dan alındıktan sonra kaybolduğunu, … ATM 2018/… esas sayılı dosyası ile çek iptali davası açıldığını ve ödeme yasağı kararı alındığını, söz konusu çekte bulunan imzanın müvekkiline ait olmadığını, kaldı ki gerek davacı hamil gerekse de diğer cirantalarla herhangi bir ticari alışverişin söz konusu olmadığını beyanla, … İcra Müdürlüğünün 2018/… esas sayılı dosyası ile yapılan takipten dolayı müvekkilinin borçlu olmadığının tespitini, takip kötü niyetli yapıldığından davalının asgari %20 kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı tarafa çıkarılan dava dilekçesi bila dönmüşse de sicil adresine TK 35’e göre tebligat yapıldığı gibi ön inceleme duruşması da tebliğ edilmiştir. davaya yanıt vermemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, sahte imza iddiası ile takibe konu çekin davacı yönünden bedelsiz kaldığı iddiası ile menfi tespit istemine ilişkindir.
Takibe konu çekin incelenmesinde, 30.000,00-TL bedelli çekin arka yüzünde lehtar ciranta sıfatıyla kaşesi üzerinde imzasının bulunduğu ve davacı hamile gelene kadar 3 cirantadan daha geçerek çekin tedavül ettiği, keşide tarihine nazaran süresinde davacı tarafından ibraz edilerek çekin arkasının yazdırıldığı ve kambiyo takibine başlanıldığı anlaşılmaktadır.
Sahte imza mutlak def’i olup herkese karşı ileri sürülebilecek savunmalardandır. Bir başka deyişle, sahte imza sabit olduğu takdirde davalının iyi niyetli iktisap savunması dinlenmez. Keşide tarihinden öncesine yönelik davacı şirket temsilcilerine ait resmi kurumlar noterlik ve banka nezdinde atılmış samimi ıslak imza asılları temin edilerek çek aslı ile birlikte ATK’ya gönderilmiştir. Kurum tarafından düzenlenen 07/10/2019 tarihli rapor uyarınca çekin arka yüzündeki lehtar ciranta imzasının davacı şirket temsilcileri … ‘ın eli ürünü olup olmadığının tespit edilemediği belirtilmiştir. Yerleşmiş Yargıtay uygulamalarına göre kuvvetli dahi olsa ihtimale dayalı sonuç bildiren imza incelemesi raporları borçluyu bağlamaz. (Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 2018/1294 Esas, 2019/4362 Karar sayılı, 16/09/2019 günlü emsal içtihadı) Bir başka söyleyişle, bu tarz ihtimale dayalı raporlar borçlu lehine değerlendirilecektir. Yani, şüpheden davacı şirket yararlanacaktır. Buna göre lehtar ciranta imzasının davacıya ait olmadığının kabulü gerekmiştir. Davalı aleyhine kötü niyet tazminatı istenmişse de, alacaklı firma hamil sıfatıyla çekin 3. kişi bir başka firmadan ciro yoluyla devraldığı anlaşıldığından kötü niyeti tespit edilemediğinden reddi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KABULÜ ile;
1- … İcra Müdürlüğü’nün 2018/… esas sayılı icra takip dosyasına konu edilmiş 30/08/2018 keşide tarihli, 15.000,00-TL bedelli, çek nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,
2-Davalı alacaklı firma hamil sıfatıyla çekin 3. kişi bir başka firmadan ciro yoluyla devraldığı anlaşıldığından kötü niyeti tespit edilemediğinden kötü niyet tazminatına ilişkin istemin reddine,
3-Alınması gereken 1.138,58-TL harçtan peşin alınan 284,65-TL harcın mahsubu ile, bakiye 853,93-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen 3.400,00-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Bu dava kapsamında davacı tarafından sarf edilen, 284,65-TL harç gideri ile 178,25-TL posta ve tebligat masrafının toplamı 462,90-TL’den ibaret yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Adli Tıp Grafolojik imza inceleme bedeli 685,00-TL’nin dosyada tahsil edilmediği anlaşıldığından davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına, bu hususta gereği için yazı işleri müdürlüğünce mal müdürlüğüne tezkere yazılmasına,
7-HMK’nın 333. maddesi gereğince, mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 21/10/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır

*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*