Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/97 E. 2019/486 K. 15.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/97 Esas
KARAR NO : 2019/486
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 31/01/2018
KARAR TARİHİ : 15/05/2019

Mahkememizde görülen İtirazın İptali davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili, müvekkili şirketie ait … plakalı araç ile … plakalı aracın 07/03/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazasında çarpışması sonucu araçta maddi hasar oluştuğunu, davalı aracın kusurlu olduğunu beyanla kaza neticesinde oluşan 800,00-TL değer kaybı ile 224,00-TL kazanç kaybının tahsili için başlatılan takibe itirazın iptalini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı …, talep edilen tazminat kalemlerini sigortadan talep etmeleri gerektiğini, kaza tarihinde trafik sigortasının mevcut olduğunu bu nedenle davanın reddini talep etmiştir. Diğer davalı … ise yanıt vermemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, trafik kazası nedeniyle araçta oluşan maddi hasar ile değer kaybı ve buna bağlı kazanç kaybının tahsili için başlatılan icra takibine vaki olmuş itirazın İİK’nın 67/1 maddesi gereğince iptali istemine ilişkindir.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden; 07/03/2015 tarihinde saat 14:15 sıralarında belirli mahalde davacı araç sürücüsü dava dışı … idaresindeki … plakalı aracın trafik ışıklarında durakladığı esnada … plakalı aracın arkadan çarptığı, … plakalı aracın arka kısmında maddi hasar meydana geldiği sabittir. Davalı araç sürücüsü kendinden sadır olmuş imzalı maddi hasar tespit tutanağında da,duraklayan araca arkadan çarptığını beyan ederek olayı doğrulamıştır. Buna göre davalı araç sürücüsünün 2918 Sayılı KTK’nın 47/d, 52/b, 56/c ve 84/d maddeleri uyarınca seyir halinde iken gereken dikkat ve özeni göstermediği, aracının hızını yol durumuna uygun olarak ayarlamadığı anlaşılmakla % 100 tam kusurlu olacağı kanaatine varılmıştır.
Davacıya ait … plakalı araçta oluşan değer kaybı yönünden inceleme ise poliçe başlangıç tarihinin 01/11/2014 olması nazara alınarak, 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren trafik poliçesi yeni genel şartları ekindeki formul değil, tarafların kusur durumu yukarıdaki şekilde tespit edildikten sonra Yargıtay içtihatlarına uygun olarak davacı aracının modeli markası kaza tarihindeki yaşı, kilometresi vb. hususlar gözetilerek kaza tarihi itibariyle serbest piyasadaki ikinci el piyasa rayiç değeri (kaza öncesindeki evvelki hasarları değerlendirilerek) ile aracın hasarı onarıldıktan sonraki haline göre serbest piyasadaki ikinci el piyasa değeri arasındaki fark hesaplanarak değer kaybının tespiti gerekmektedir. Somut olayda ise davacı kazalı aracın celp olunan tramer kayıtlarının tetkikinde kazadan evvel de 2 adet hasar kaydının olduğu görülmüş olup mezkur davaya konu hasarın oluş biçimi ve kapsamı nazara alınarak değer kaybına sebebiyet verebilecek aynı parçaların (arka panel ve bagaj kapağı onarım) daha önceden hasara uğramış olması nedeniyle değer kaybı meydana gelmeyeceği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Davacı … Anonim Şirketi’nin söz konusu aracı günlük olarak kiraya verdiği anlaşılmaktadır. Bu nedenle, tamirde kaldığı süre zarfında araçtan kazanç elde edemeyeceği aşikardır. Somut olaya konu kazanın oluş şekli ve meydana gelen maddi hasarın kapsamı uyarınca 7 gün tamirde kalmasının uygun olduğu yapılan teknik inceleme sonucu anlaşılmıştır. Öte yandan, aracın modeli ve serbest piyasa rayiçleri internet sayfalarındaki emsal araç kiraları ile birlikte değerlendirildiğinde günlük kiralama bedelinin ortalama 50,00 TL olabileceği sonucuna varılmıştır. Sonuç olarak, 7×50,00 TL = 350,00 TL olarak 7 günlük kazanç kaybı tutarı tespit edilmiştir. Ancak, takip talebinde 224,00 TL olarak kazanç kaybı kalemi talep edildiğinden bu miktar ile bağlı kalınarak hüküm verilmiştir.
Bilindiği üzere kazanç kaybı poliçede özel bir kloz bulunmadığı sürece ZMMS Poliçesi teminatı kapsamı haricindedir. Nitekim, Davacı vekili itirazın iptaline ilişkin dava dilekçesinde de her iki davalıdan değer kaybının tahsilini, davalı …’den ise ek olarak kazanç kaybını istediklerini belirtmiştir. Ancak, mahkememizce kısa karar kurulurken değer kaybı isteği reddolunmakla, 224 TL kazanç kaybı yönünden sehven davalılar tarafından yöneltilen itirazın iptaline hükmedildiği anlaşılmıştır. Oysa ki, davada kazanç kaybı açısından talep sadece davalı … yönündendir. Bu durumın infaz aşamasında tereddüt oluşturacağı, yanlışlığın esasen dava dilekçesindeki açık talep uyarınca maddi hatadan ibaret olduğu belirgin olmakla birlikte HMK’nın 301. maddesi uyarınca aşağıdaki şekilde sigorta yönünden hüküm tavzih edilerek karar verilmesi, kazanç kaybı yönünden sigorta şirketinin ayrıştırılması gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KISMEN KABULÜ ile,
1-…. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takip dosyasına davalı … tarafından yöneltilen itirazın İİK’nın 67/1 maddesi uyarınca kısmen iptali ile 224,00-TL kazanç kaybı alacağı asıl alacak, 37,00-TL işlemiş faiz olmak üzere asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmek suretiyle takibin devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Alacak likit ve belirlenebilir olmadığından icra inkar tazminatının da reddine,
3-Alınması gereken 44,40 TL harçtan peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile, bakiye 8,50 TL’nin 6183 Sayılı AATUHK 106. maddesi uyarınca parasal miktar nazara alınarak tahsiline yer olmadığına
4-Davacı tarafından sarfedilen 224,50-TL’den ibaret harcın davalı …’den alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 261,00-TL vekalet ücretinin davalı …’den alınarak davacıya ödenmesine,
6-Davalılar … A.Ş. İle … kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 1.460,49-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara ödenmesine,
7-Bu dava kapsamında davacı tarafından sarfedilen, 224,50-TL posta ve tebligat masrafı, 1.200,00-TL bilirkişi masrafı olmak üzere cem’an 1.424,50-TL’den ibaret yargılama giderinin haklılık durumları nazara alınarak 216,00 TL davalı …’den alınarak davacıya ödenmesine, bakiye miktarın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-HMK’nın 333. maddesi gereğince, mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı parasal sınır itibariyle kanun yolu kapalı ve kesin olmak üzere açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 15/05/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır

*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*