Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/858 E. 2020/423 K. 13.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2018/858 Esas
KARAR NO: 2020/423

DAVA:İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:18/09/2018
KARAR TARİHİ:13/07/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA
Davacı vekilinin Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesinde özetle; 13/11/2013 tarihinde davalı şirkete ait … plakalı aracın bir trafik kazasına karışarak hasar aldığını, müvekkili şirket nezdinde tamir işlemi sonrasında müvekkili tarafından dava konusu icra takibinin dayanağı olan faturalar kesildiğini, davalının kasko sigortacısı olan ihbar olunan şirket tarafından bir kısım ödeme yapıldığını, davalı ile müvekkili arasındaki takibin temelinin, davalının aracının onarılması sebebiyle müvekkili şirketin talep ettiği onarım bedelinin ihbar olunan sigorta şirketince karşılanmayan bakiye kısmı olduğunu belirterek fazlaya dair hakları saklı tutarak itirazın iptaline, icra takibinin devamına davanın … A.Ş.’ye ihbarına, yargılama masrafları ile ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA
Davalı vekilinin Mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili ile … Anonim Şirketi’nin kazaya karışan araçla ilgili olarak … dosya no ve … poliçe nolu 08/12/2012 – 08/12/2013 vadeli kasko sigorta sözleşmesi bulunduğunu, … A.Ş. Tarafından hasarın ödeneceğinin beyan ve taahhüt edildiğini, nitekim kasko sigorta sözleşmelerinde Sigortacı oluşan hasardan teminat limitleri kapsamında sorumlu olduğunu, davacı tarafça müvekkiline kesilen fatura bedelinin 4.881,94 TL K.D.V. Olmak üzere toplam 32.000 TL. Olduğunu bu faturaya istinaden müvekkilinin … sigorta şirketine aynı bedellere haiz olmak üzere yansıtma faturası keşide ettiğini, müvekkili firmanın hiç bir surette böyle bir borçtan ihbar edilmediğini, müvekkili firmanın hasar bedelinin sigorta şirketi tarafından karşılandığını düşündüğü, böyle bir alacak var ise borcun hukuken yükümlüsünün müvekkili olmadığını, kasko sigortacısı olduğunu belirterek öncelikle husumet yokluğundan davanın reddine, eğer dava husumet yokluğundan dolayı reddedilemeyecek ise … şirketinin davaya kötü niyetli olduğundan kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
İhbar olunan … A.Ş. Vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu hasarın meydana geldiği … plakalı araca ilişkin olarak, müvekkili şirket nezdinde 08/10/2012 – 08/10/2013 başlangıç ve bitiş tarihli … no’lu Genişletilmiş Kasko Poliçesi bulunduğunu, dava konusu talep zaman aşımına uğradığını, davacı tarafın 13/11/2013 tarihli kazaya ilişkin müvekkili şirkete yaptığı hasar başvurusu üzerine, müvekkili şirket tarafından … no’lu hasar dosyası açıldığını, iş bu hasar dosyası tahtında müvekkili şirket tarafından davacı tarafa 20/01/2014 tarihinde 27/118,00-TL. Ödendiğini, bu yönüyle, davacı tarafın dava konusu zararının tazmin edildiğini, müvekkil şirketin poliçe kapsamında herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, somut davanın Kasko sigortacısı müvekkili şirkete ihbarında hukuki yarar bulunmadığını, davalı tarafın dava sonucunda sorumluluğuna hükmedilse dahi iş bu poliçe nedeniyle müvekkil şirkete rücuen tazmin talebinde bulunmasının mümkün olmadığını, ihbar olunan olarak aleyhlerine hüküm kurulamayacağını belirtmiştir.
DELİLLER
1- …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası.
2-Hasar dosyası, poliçe
3-Ödeme dekontu
4- Hasar Bildirim ve Taahhüt Belgesi
5-Bilirkişi raporu.
6-Taraf vekillerinin beyan ve dilekçeleri.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ GEREKÇE:
Dava, davalıya ait aracın karıştığı kaza sonucu araçta oluşan hasarın davacı tarafça tamir edilmesi nedeni ile tamir bedelinin Kasko sigortacısı tarafından ödenmeyen kısmının davalıdan tahsili için başlatılan takibe yönelik itirazın iptali davasıdır.
İspat yükü, bir vakıanın doğru ve gerçek olup olmadığı konusunda hakimi inandırma faaliyetidir. İspat, ispat anıdan önce vuku bulmuş ve tekrar etmeyen, vakıalara ilişkindir. İspat yükü aynı zamanda bir haktır.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2013/10133 Esas 2014/451 Karar sayılı ilamında da belirttiği üzere 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK), “İspat Yükü” başlıklı 6. maddesinde, “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.” şeklinde; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 190. maddesinde ise: “İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Kanuni bir karineye dayanan taraf, sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda öngörülen istisnalar dışında, karşı taraf, kanuni karinenin aksini ispat edebilir.” şeklinde düzenlemelere yer verilmiştir. Sözkonusu ispat yükünün kime ait olduğunu belirleme görevi, davanın taraflarına değil, mahkemeye aittir.
İtirazın iptali davacı alacaklı takip konusu alacağın varlığını ispat etmelidir. Ancak borçlunun itirazındaki beyanına göre ispat yükü yer değiştirebilir. İtirazında borcu varlığını kabul edip, ödeme savunmasında bulunan borçlu bu savunmasını ispat etmelidir.
Davacı ve davalının sunmuş oldukları tüm deliller dosya içerisine alınmış, icra dosyası getirtilerek incelenmiş, tüm deliller toplandıktan sonra alanında uzman mali bilirkişiden rapor alınmıştır.
İcra takip dosyasının incelenmesinde, davacının …. İcra Dairesinin … Esas sayılı takip dosyasında faturadan kaynaklanan 4.882,97-TL asıl alacak olmak üzera takip yapıldığı, ödeme emrinin 01/09/2018 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun da süresi içerisinde 07/09/2018 tarihinde borca itiraz ettiği, borca itirazla birliktea faturadan kaynaklanan 4.882,97-TL asıl alacak olmak üzera takip yapıldığı, ödeme emrinin 01/09/2018 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun da süresi içerisinde 07/09/2018 tarihinde borca itiraz ettiği, borca itirazla birlikte takibin durduğu, durdurma kararının alacaklı vekiline tebliğ edilmediği , dava İİK’nın 67. maddesi düzenlenen bir yıllık hakdüşürücü süre içinde açıldığı görülmüştür.
Makina Yüksek Mühendisi bilirkişi 24/01/2020 tarihli 5 sayfadan ibaret raporunda özetle; Trafik kazasına karışan … plakalı araçta ekspertiz raporunda yapılan tespitlerin, kaza şekli, fotoğraflar ve aracın hasarlı bölümleri göz önüne alındığında olayla uyumlu olduğunu, … plakalı araçta, malzeme ve işçilik kapsamında toplam 27.118,91-TL. Masraf oluşacağını, Sigorta eksperi tarafından yapılan değerlendirmenin aslında davacı … tarafından düzenlenen fatura ile uyumlu olduğunu, eksper raporunda da belirtildiği üzere aracın onarımı için 32.000,00 KDV. Dahil masraf ortaya çıktığı, eksper raporunda KDV hariç fiyat üzerinden toplam hasar belirtildiğini, KDV hariç fiyat üzerinden rapor ve fatura karşılaştırıldığında uyumlu görüldüğünü, trafik kazasına karışan … plakalı araç sürücüsü …’nın olayda %100 oranında kusuru olduğunu, trafik kazasına karışan … plakalı araç sürücüsü …’ın olayda kusurunun olmadığını, trafik kazasına karışan … plakalı aracın oluşan hasar ile ilgili eksper raporundaki tespitler ile davacı tarafnıdan düzenlenmiş olan 24/12/2013 tarihli ve …-…-…-…-…-… nolu fatura örneklerinin, fotoğraflardan ve belgelerden anlaşıldığı üzere ortaya çıkan hasar ile uyumlu olduğunu, trafik kazasına karışan … plakalı aracın oluşan hasar miktarının yedek parça ve işçilik tutarları ile birlikte; 27.118,90-TL. Tutar üzerine %18 KDV 4.881,40 TL eklenmesi sonucunda toplam olarak KDV dahil 32.000,30-TL. olacağını belirtmiştir.
Yasal dayanakları ortaya konularak yapılan tüm bu açıklamalardan sonra somut olaya gelindiğinde; davalıya ait … plaka sayılı aracın 13/11/2013 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle uğratığı hasarın giderilmesi için davacıya ait servis istasyonuna getirildiği, tarafların aracın tamiri hususunda anlaştıkları, davalının hasar onarım bedelinin kasko sigortacısı tarafından ödenmemesi halinde hasardan şahsen sorumlu olacağını beyan ve taahhüt ettiği, davacı tarafça aracın tamir edildiği, davalı lehine yapılan onarım ve masraflardan dolayı davalının sorumlu olduğu,mahkemizce alının hüküm kurmaya ve denetime elverişli rapor uyarınca tamir bedelinin 32.000,30 TL olduğu, kasko sigorta poliçesini düzenleyen … Şirketi tarafından 18/02/2014 tarihinde ödenen 27.118,00-TL düşüldükten sonra davacının 4.882,30 TL alacağının kaldığı ve bu bedeli davalıdan talep etmekte haklı olduğu kannaatiyle davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. (Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2018/194 Esas 2018/176 Karar sayılı emsal ilamı)
İcra İnkar Tazminatı yönünden; Davacı vekili icra inkar tazminatı talep etmiş ise de alacak likit olmayıp yargılama ile belirlendiğinden, davacının icra inkar tazminatı talebi reddedilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile; …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takip dosyasına davalı borçlu tarafından yöneltilen itirazın iptaline ile, takibin 4.882,97- TL üzerinden ve takip talebindeki kayıt ve şartlarla takibin aynen devamına,
2-Alacak niteliği itibari ile likit ve belirlenebilir olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Davacı tarafından yatırılan 83,39-TL peşin harç ve 35,90-TL başvurma harcı olmak üzere toplam 119,29-TL’ nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Alınması gereken 333,55-TL harçtan peşin alınan 83,39-TL’den düşümü ile bakiye kalan 250,16-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen 3.400,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Davacı tarafından karşılanan 832,10-TL yargılama giderinın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333.maddesi ile Yönetmeliğin 207.maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı parasal miktar itibariyle kesin karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 13/07/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır