Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/826 E. 2020/11 K. 13.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/826 Esas
KARAR NO : 2020/11
DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/09/2018
KARAR TARİHİ : 13/01/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin vermiş olduğu 11.09.2018 tarihli dava dilekçesinde özetle; “Müvekkil şirketin … ve Ticaret A.Ş’den aralarındaki hizmet sözleşmesinden kaynaklanan alacaği bulunmakta olup bu ilişkiye istinaden düzenlenen faturaya da davalı tarafından itiraz edilmediği, bu hususa rağmen borçlu şirket tarafından ilgili faturadan kaynaklanan 114.356,54 TL alacağa ilişkin bir ödeme yapılmadığı, davalı ile müvekkil şirket arasında 13.04,2015 “hizmet sözleşmesi” başlıklı bir sözleşme akdedildiği ve bu sözleşmenin gereği olan değerleme projesi müvekkil şirket tarafından süresinde ve eksiksiz olarak teslim edildiği, müvekkil şirketin sözleşmenin akdedildiği sırada … A.Ş, olan unvanı. 21.11.2017 tarihinde tescil edilmekle … A.Ş. olarak değiştiği, dava konusu hizmet sözleşmesine ilişkin 22.06.2015 tarihli fatura, davalıya hizmetin tamamlanmasının akabinde gönderildiği, davalı tarafından bu faturanın içeriğinde 8 gün içerisinde herhangi bir şekilde itiraz edilmemiş olup bu husus TTK. m. 21 gereği ilgili borcun kabul edildiği anlamına geldiği, söz konusu alacağın Ödenmemesi üzerine bu kez … Noterliğimden 26.09.2016 tarih ve … yevmiye no’lu ihtarname gönderimi gerçekleştiği, 27.09.2016 tarihinde davalıya tebliğ edildiği, müvekkil şirketin yoğun çabalarına rağmen tahsil edemediği alacağı nedeniyle Hizmet sözleşmesinin 10. Maddesindeki yetki maddesi uyarınca dava açmanın zaruri olduğu, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1530 no’lu maddesi uyarınca mal ve hizmet tedarikinde ödemenin sonuçları düzenlendiği, iddia ve beyan ederek Davanın kabulüne, alacağın temerrüt faizi ile hesaplanarak alınmasına, yargılama giderlerinin ve vekâlet ücretinin karşı laraltan alınarak müvekkiline ödenmesini talep ettiği anlaşılmaktadır.
Davalı şirkete usulüne uygun tebligat yapıldığı halde duruşmalara katılmadığı gibi cevapta vermemiştir.
Yanların tüm delilleri toplandıktan sonra dosya iddia, savunma ve yanların tüm delilleri ile ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılarak temerrüt tarihi itibarıyla davacının davalıdan alacağı varsa saptanması için bilirkişiye verilmiştir.
Bilirkişinin düzenlediği 04.11.2019 tarihli 10 sayfa ekleri ile birlikte 40 sayfadan ibaret raporunda özetle; “27 Kasım 2017 tarih ve … sayılı …’ye göre, … Anonim Şirketi nin yeni Unvanının, bu Gazeteye göre … Anonim Şirketi olarak değiştirildiği. Taraflar arasında, 13.04.2015 tarihli sözleşme akdedildîği, sözleşmenin Davalı Şirket tarafından talep edilen değerleme/danışmanlık hizmetlerinin kapsam ve niteliğini, tarafların sorumluluk sahalarını düzenlediği, ücretin verilen hizmete göre Davacı şirket tarafından belirleneceği. Davacı tarafından e-beratlarım/noter tasdiklerini süresinde ve usulüne uygun olarak yapıldığı/yatırıldığı. Davacı Denetim Şirketinin 2015 ve 2016 yılları defter kayıtlarının, Muhasebe Sisterhı Uygulama Genel Tebliği ile bu tebliğdeki Genel Kabul Görmüş Muhasebe İlkeleriyle. Tek Düzen Hesap Planına” uygun olarak tutulduğu, Davacın kayıtlarından elde edilen, … Tic. A.Ş’nin … No.lu Yardımcı Defter Hesabına göre, Davacı tarafından, davalıya 29.04.2015 tarih – … No.lu ve 52.376,07 TL tutarlı fatura ile Davaya konu 22.06.2015 – … No.lu 114.270,85 TL tutarlı faturanın düzenlendiği, iki faturanın toplam tutarının 166.646,92 TL olduğu. Davacının defterinde, ilgili faturaların hem Euro tıemde TL cinsinden kayıt edildiği. 01.01.2015 – 31.12.2016 süre zarfında, davalının 28.04.2015 tarihinde, 15.000,00 Euro karşılığı olan 44.386,50 TL ödemesinin göründüğü. Davacının davaya konu 22.06.2015 – … No.lu 37.207.23 Euro-) 114,270,85 TL tutarlı faturasından hiçbir ödeme görünmediği. Dosyada, davalı şirketin, ilgili faturaya 8 gün içinde itirazı bulunup bulunmadığı ile sunulan değerleme raporuna gizli ve/veya açık ayıp bildiriminde bulunup bulunmadığı ilgili bir sunmadığı da görüldüğünden, Davaya konu 22.06.2015 tarih ve … No.lu Fotokopi Fatura tutarının KDV dahil 37.207,23 EURO tutarlı faturanın içeriğinin kesinleştiği. Söz konusu sözleşmeye istinaden düzenlenen ve içeriği kesinleşen faturanın ödenip ödenmediğinin ispat yükümlüğünün davalı şirkette olduğu, Buna göre, davacı, davalıdan, talep edeceği tutarın 22.05.2015 tarih ve … No.lu fatura için, (… Noterîiğı’nten 26.09.2016 tarih ve … yevmiye no’lu ihtarnamenin) 27.09.2016 ihbarnamenin tebliğ tarihinden itibaren ayrıca hesaplanacak temerrüt faizi ile birlikte 114.270,85 TL olduğu” Tespit Görüş ve kanaati ile raporunu sunmuştur.
Dosyaya getirtilen yanlara ait tüm deliller, getirtilen deliller, davacı şirketin ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen rapor ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı üzere;
Huzurdaki davada davacı şirket ile davalı … ve Ticaret A.Ş’ ile 13.04.2015 “hizmet sözleşmesi” başlıklı bir sözleşme akdedildiği anlaşılmaktadır. Bu sözleşmeden sonra davacı şirketin sözleşmenin akdedildiği sırada … A.Ş, olan unvanı. 21.11.2017 tarihinde tescil edilmekle … A.Ş. olarak değiştiği belirlenmiştir.
Davacı şirket tarafından bu sözleşmenin gereği olan değerleme projesi davacı şirket tarafından süresinde ve eksiksiz olarak teslim edilerek hizmet gereğinin yerine getirildiği. Bu nedenle aralarındaki hizmet sözleşmesinden kaynaklanan alacak bulunmaktadır.
Davacı şirketin dava konusu yıllarına isabet eden ticari defterlerinin, açılış ve kapanış tasdikinin/beratlarını 6102 Türk Ticaret Kanunun 64/3. maddesi ile bu maddeye istinaden Ticaret Bakanlığı ile Hazine ve Maliye Bakanlığı’nca müştereken düzenlenerek. 19.12.2012 tarihli ve 28502 sayılı R.O.’de yayımlanan Ticari Defterlere İlişkin Tebliği ve 13.12.2011 tarihli ve 28141 sayılı R.G.’de yayımlanan 1 sıra Numaralı Elektronik Defter Genel Tebliği ile bu tebliğlerde değişiklik yapatı tebliğlere uygun olarak yasal süresi içinde yapılmış olduğu anlaşılmaktadır.
Bu itibarla, Davacı Şirketin dava konusu döneme ait ticari defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu, defterlerin 6100 sayılı HMK’nın 222. maddesi gereğince sahibi lehine delil olma özelliğine haiz olduğu kanaatine varılmıştır.
Yanlar arasındaki sözleşme gereği Davaya konu 22.06.2015 tarih ve … No.lu Fatura tutarının KDV dahil 37.207,23 EURO tutarlı faturanın davalıya gönderildiği anlaşılmaktadır.
Bilindiği gibi salt fatura düzenlenmesi adına fatura düzenlenen kişiyi borçlu kılmaz. Adına fatura düzenlenen kişinin fatura düzenleyene borçlu sayılabilmesi için ya düzenlenen faturayı aldığı halde 8 gün içinde münderecatına itiraz etmemiş olması ve faturanın ihtiva ettiği mal veya hizmetin borçluya tesliminin yapılmadığının ispatlanması suretiyle alacaklının fatura düzenleme hakkının doğmadığının ispatlanmamış olması gerekmektedir. Bu nedenle, dosyada, davalı şirketin, ilgili faturaya 8 gün içinde itirazı bulunup bulunmadığı ile davalıya sunulan değerleme gizli veya açık ayıp bildiriminde bulunup bulunmadığı ilgili bîr belge yada bilgi sunmadığı da görüldüğünden, Davaya konu 22.06.2015 tarih ve … No.lu Fatura tutarının KDV dahil 37.207,23 EURO tutarlı faturanın içeriğinin kesinleştiğini kanaatine varılmıştır.
Davacı ile davalı arasındaki bu ilişkiye istinaden düzenlenen faturaya da davalı tarafından itiraz edilmediği, bu hususa rağmen borçlu şirket tarafından ilgili faturadan kaynaklanan 114.356,54 TL alacağa ilişkin bir ödeme yapılmadığı, dava konusu hizmet sözleşmesine ilişkin 22.06.2015 tarihli fatura, davalıya hizmetin tamamlanmasının akabinde gönderildiği, davalı tarafından bu faturanın içeriğinde 8 gün içerisinde herhangi bir şekilde itiraz edilmemiş olup bu husus TTK. m. 21 gereği ilgili borcun kabul edildiği anlamına geldiği sabittir.
Taraflar tacir olduklarından ilişkilerinde faiz esas olup, önceden kararlaştırılmasa bile faiz istenebilir. Bir alacağa faiz istenebilmesi için, ödeneceği tarihin net olarak belli olması veya belli değilse alacaklı tarafından çekilerek bir ihtar veya ihbar ile borçlunun temerrüde düşürülmesi veya icra takibine başvurulması gerekir. Söz konusu alacağın Ödenmemesi üzerine bu kez …. Noterliğimden 26.09.2016 tarih ve … yevmiye no’lu ihtarname gönderimi gerçekleştiği, 27.09.2016 tarihinde davalıya tebliğ edildiği davacı vekilinin son oturum mahkememize sunduğu ihtarname tebliğ şerhinden anlaşılmaktadır. İhtarnamede davacıya verilen 3 günlük sürenin ilavesi durumunda davalının temerrütünün 01.10.2016 tarihi olduğu belirlenmiştir.
Tüm bu nedenlerle İş bu davanın kısmen kabulü ile 114.270,85 Tl nin 01/10/2016 tarihinden karar tarihine kadar işleyecek faizi ile temerrüt tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fazla istemin reddine karar vermek gerekmiştir.
Bu nedenle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı açıklandığı üzere;
1-İş bu davanın kısmen kabulü ile 114.270,85 Tl nin 01/10/2016 tarihinden karar tarihine kadar işleyecek faizi ile temerrüt tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fazla istemin reddine,
2-Karar ve ilam harcı 7.805,84-TL nin peşin alınan 1.952,93-TL den düşümü ile kalan 5.852,91-TL bakiye ilam harcının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 1.952,93-TL peşin ve 35,90-TL başvuru harcı olmak üzere toplam 1.988,83-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 787,20-TL yargılama giderinin kabul edilen miktar oranlanarak takdiren 786,60-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı taraf kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince, kabul edilen miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 11.891,67-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacının gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere verilen karar alenen okunup usulen anlatıldı. 13/01/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır