Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/818 E. 2018/1181 K. 13.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/818
KARAR NO : 2018/1181

DAVA : Hakem Kararının İptali
DAVA TARİHİ : 11/09/2018
KARAR TARİHİ : 13/12/2018

Mahkememizde görülmekte olan Hakem Kararının İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı …’nun 06.06.2011 tarih ve 2011.09.27676 sayı ile kayda alınan dilekçesi ile … Tic. Ltd. Şti. (2050 Tanmiyat) aleyhine “mimarlık hizmeti” bedelinin ödenmesi talebi ile konu … Odası … Şubesi Hakem Heyetinin 25.09.2012 tarihli kararı ile “davalı …Tic. Ltd. Şti. mimari tasarım hizmetleri bedeli karşılığında 644.881-TL ödemesine” karar verildiğini, kararın muhatap 2050 Tanmiyat’a tebliğ edilemediğini, …Tic. Ltd. Şti. hakkında, 26.11.2012 Tarihli Ortaklar Kurulu Kararı ile ”Tam Bölünme” kararı alınmış, tam bölünme sonrasında; …Tic.A.Ş. ile …Tic. A.Ş. kurulduğunu, hakem heyeti kararı bölünme sonrası kurulan şirketlere tebliğ edilemediğini, müvekkili şirket açısından kararın kesinleşmemiş olduğundan, kararın iptali için dava açıldığını, …Odası … Şubesi Hakem Heyetinin 25.09.2012 tarihli kararında; …’nun … ili; … ilçesi, … Mahallesi, … Mevkii, 2415DIIBC pafta, 6220 ada, 7 parsel ve … ili; … ilçesi, … Mahallesi, … Mevkii 241ED2BC pafta, 6223 Ada 11 Parselde kayıtlı gayrimenkuller için Mimari Tasarım Hizmetleri verdiği, Mimarlık Hizmetleri Sözleşmesi gereği üzerine düşen tüm yükümlülükleri yerine getirerek avan projeleri, kesin projeleri ve uygulama projelerini yaptığı ve bu hizmeti karşılığı 644.881,00-TL hak ettiği üzerine hüküm kurulduğunu, dava dışı …Tic. Ltd. Şti. tarafından 2050 Tanmiyat … Arazi), … ve bir kısım davalılar aleyhine Hakem Heyeti Kararına konu taşınmazlar için Mimari Tasarım Hizmetlerinin,avam projelerin, kesin projelerin ve uygulama projelerinin kendileri tarafından yapıldığı ve fakat … tarafından izinsiz olarak kullanıldığı iddiası ile … 4. Fikri ve Sinai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyası ile ceza ve tazminat davası açıldığını, 2050 Tanmiyatın bölünmesi sonrası kurulan şirketler bahsi geçen Hakem Heyeti Kararı sebebiyle haksız hacizlere maruz kalmış ve ödeme yapmış oldukları gibi …’nun bu haksız eylemi sebebiyle tasarım ve projelerin gerçek sahiplerine de ayrıca ödeme yapmak zorunda kaldığını, bu nedenlerle …Tic. Ltd. Şti. aleyhine “mimarlık hizmeti” bedelinin ödenmesi hususunu içerir …Odası …Şubesi Hakem Heyetinin 25.09.2012 tarihli kararının iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili ile dava dışı ve bölünen şirket …Tic. Ltd. Şti arasında 06.06.2006 tarihli “Mimarlık Hizmetleri Sözleşmesi” imzalandığını, müvekkili tarafından 2050 Tanmiyat şirketine “… ili, … ilçesi, … Mahallesi … Mevkii, 241ED2BC pafta, 6223 Ada, 11 Parsel”de kayıtlı taşınmazlar için mimari tasarım hizmetleri verildiğini, müvekkili tarafından verilen hizmet sonrasında müvekkilin hizmet bedelinin ödenmemesi sonucunda, sözleşmenin 8. maddesinde yer alan tahkim şartı uyarınca müvekkili adına davacı sıfatıyla … Odaları Birliği (“…”) nezdinde tahkim süreci başlatıldığını, … Odası, … Şubesi tarafından verilen 25.09.2012 tarihli karar ile 2050 Tanmiyat tarafından müvekkiline 322.440,50-TL ödenmesini, dava dışı … ve … Ticaret Ltd. Şti’ne ise 161.220,25’er-TL ödenmesini karar verildiğini, taraflar arasındaki sözleşmenin 06.06.2010 tarihli imzalandığı, tahkim şartında bu sözleşmenin imzalandığı tarihteki usul hükümlerine tabi olduğunu 1068 sayılı HUMK kanunun karara karşı temyiz yoluna başvurulacağını, davaya konu hakem kararı iptale tabi bir hakem kararı olmadığından, dava şartı yokluğu sebebiyle reddi gerektiğini, davanın 1 aylık hak düşürücü süre içerisinde açılmayan davanın ayrıca usulden reddi gerektiği, hakem kararı incelendiğinde verilen kararın sadece davacı müvekkili hakkında verilmediği aynı zamanda işbu davada taraf gösterilmeyen … ve … Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti hakkında da karar ihdas edildiğini, ancak dava dilekçesinde bu kişilerin taraf olarak gösterilmediğini,bölünme sonucu oluşan şirketlerden ve icra takip konusu borcu ödeyen … A.Ş. tarafından açılan ve haczin iptali ile borcu bulunmadığına ilişkin … 9. Asliye Ticaret Mahkemesinde açılan … Esas sayılı davanın reddedildiği ve Yargıtay incelemesinden de geçerek kesinleştiğini, bu nedenlerle davanın reddini talep etmiştir.
Yargılama sırasında 6100 sayılı HMK’nın 439/1. maddesinde, 7101 sayılı Kanun’un 60. maddesi ile yapılan değişiklik yapılmıştır.
6100 sayılı HMK’nın 410 ve 439. maddesinde yapılan değişikler mahkemelerin görevine ilişkin olup, 7101 sayılı Kanun’da görev kuralına ilişkin yapılan değişikliklerin eldeki davalara uygulanıp uygulanmayacağı konusunda herhangi bir düzenlemeye yer verilmemiş, geçiş hükmü düzenlenmemiştir.
Belirtmek gerekir ki 6100 sayılı HMK’nın geçici 1/1. maddesinde “Bu Kanunun yargı yolu ve göreve ilişkin hükümleri Kanunun yürürlüğe girmesinden önceki tarihte açılmış davalarda uygulanmaz.” düzenlemesi ile aynı Kanunun geçici 3/3. maddesinde yer alan, “Bu Kanunda bölge adliye mahkemelerine görev verilen hâllerde bu mahkemelerin göreve başlama tarihine kadar 1086 sayılı Kanunun bu Kanuna aykırı olmayan hükümleri uygulanır.” hükmü yer almakta ise de, bu maddeler 6100 sayılı Kanun ile yapılan düzenlemelere ilişkin olup, 6100 sayılı Kanun’da değişiklik yapan 7101 sayılı Kanun hükümlerini de kapsadığı kabul edilemez.
Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görev konusunda taraflar için kazanılmış hak söz konusu olmaz. Bu nedenle yeni bir kanunla kabul edilen görev kuralları geçmişe de etkilidir. Yani davanın açıldığı andaki kurallara göre görevli olan mahkeme, yeni bir kanun ile görevsiz hâle gelmiş ise ( davanın açıldığı anda görevli olan fakat yeni kanuna göre görevsiz hâle gelen) mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekir ( Kuru B.: Hukuk Muhakemeleri Usulü, 6. Baskı, Cilt 1, İstanbul 2001, s.310).
Yargılama sırasında yapılan kanun değişikliği dikkate alındığında açılmış olan iptal davasının bölge adliye mahkemesinde görülmesi gerekmektedir.
Bu nedenlerle 6100 sayılı HMK’nın 439/1. maddesinde, 7101 sayılı Kanun’un 60. maddesi ile yapılan değişiklik sonrasında uyuşmazlığın çözümünde bölge adliye mahkemesinin görevli olduğu anlaşıldığından görevsizlik kararı verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda ayrıntısı açıklanan nedenlerle;
1-Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Esas No:2018/87 Karar No:2018/1365 6100 sayılı HMK’nın 439/1. maddesinde, 7101 sayılı Kanun’un 60. maddesi ile yapılan değişiklik sonrasında uyuşmazlığın çözümünde bölge adliye mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek Göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan davanın, HMK 114/1-c maddesi gereğince USULDEN REDDİNE,
2-HMK 20 madde gereğince karar kesinleştiğinde ve talep halinde iki hafta içerisinde müracaat edildiği taktirde dosyanın görevli ve yetkili İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
3-Harç ve yargılama giderinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
4-HMK 331/2 madde gereğince davaya başka bir mahkemede devam edilmediği taktirde talep halinde harç ve yargılama giderinin ve gider avansının harcanmayan bölümünün mahkememizce karar altına alınmasına,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren onbeş gün yasal süresi içerisinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu kabil olmak üzere verilen karar alenen okunup usulen anlatıldı.13/12/2018

Başkan … ¸
Hakim …
¸
Üye …
¸
Katip … ¸