Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/737 E. 2020/70 K. 28.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/737 Esas
KARAR NO : 2020/70

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 08/08/2018
KARAR TARİHİ : 28/01/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı taraf arasnıda süregelen ticari ilişki sebebiyle oluşan cari hesap alacağının mevcut olduğunu, davacı müvekkilin alacağını tahsil edebilmek amacıyla İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, takibe dayanak 10/06/2018 tarihli cari hesap dört adet faturadan oluştuğunu, bu faturaların 16/04/2018 tarihli …seri numaralı 10.741,25 TL, 04/05/2018 tarihli … seri munaralı 744,11 TL, 26/05/2018 tarihli …seri numaralı 938,99 TL. ve 08/06/2018 tarihli … seri numaralı 2.749,99 TL. tutarlarında olduğunu, davalı tarafın bu fatura miktarlarına ilişkin icra takibine haksız şekilde itiraz ederek takibi durdurduğunu, bu sebeplerle fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydıyla davanın kabulüne, davalı borçlunun itirazının iptaline, davalının %20 ‘den az olmamak kaydıyla icra-inkar tazminatına mahkum edilmesine, takibin asıl alacak, faiz ve tüm fer’ileri yönünden devamına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA
Davalı davaya cevap vermeyerek HMK. madde 128 uyarınca tüm iddiaları inkar etmiş sayılmıştır.
DELİLLER
1-İstanbul … İcra Müdürlüğünün… esas sayılı dosyası.
2-Davacı vekilinin beyan ve dilekçeleri.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ GEREKÇE
Dava, cari hesap ilişkisinden ve faturalardan kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre fatura emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesikadır (229. md.). Fatura malın teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami “yedi gün” içinde düzenlenir. Bu süre içerisinde düzenlenmeyen faturalar hiç düzenlenmemiş sayılır (231/5. md.). 6102 sayılı TTK’da da fatura konusunda hükümler vardır. Ticari işletmesi bağlamında bir mal satmış, üretmiş, bir iş görmüş veya bir menfaat sağlamış olan tacirden, diğer taraf, kendisine bir fatura verilmesini ve bedeli ödenmiş ise bunun da faturada gösterilmesini isteyebilir.” (6102 Sayılı TTK 21/1) Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır (6102 Sayılı TTK 21/2).
Faturanın delil olması ile ticari defterlerin delil olması birbirinden farklıdır. 6102 sayılı TTK’nın 21/2. maddeye göre faturaya itiraz edilmemiş ise içeriği kesinleşir ise de akdî ilişkinin yazılı delillerle ispatı gerekir. Fatura ticari defterlere kayıt edilmiş ise artık faturanın delil olmasıyla ilgili bu maddeye değil ticari defterlerin delil olmasıyla ilgili TTK’nın 222. maddeye bakmak gerekir. Bu nedenle ticari defterlere kaydedilmiş fatura akdi ilişkinin varlığını da kanıtlar. Faturayı teslim aldıktan sonra süresi içinde itiraz ve iade etmeyerek ticari defterlerine kaydeden kimse, bu faturanın mal veya hizmet aldığı için geçerli bir sözleşme ilişkisine göre düzenlendiğini kabul etmiş sayılır ve fatura nedeniyle mal veya hizmet almadığını, bu faturadan dolayı borçlu olmadığını yazılı veya kesin delillerle ispatlaması gerekir.
Faturanın onu teslim alan kişiyi borç altına sokabilmesi için taraflar arasında borç doğurucu bir ilişkinin varlığı ve faturanın da bu ilişki nedeniyle düzenlenmiş olması gerekir. Borç münasebeti olmaksızın düzenlenen ve muhatap tarafından her nasılsa teslim alınan faturaya sekiz günde itiraz edilmemiş olması onu borç altına sokmaz. Ancak TTK 21/2 maddesi uyarınca , faturalara 8 gün içerisinde itiraz edilmediği takdirde faturadaki gösterilen bu bedeli kabul edilmiş sayılır.
Fatura tek başına alacağın kanıtı değildir. Faturanın dayanağı olan temel ilişkinin ispatı gerekir. Tek yanlı düzenlenen faturanın, düzenleyen tarafın kendi ticari defterlerine kayıt edilmiş olması alacağın varlığını ispatlamaz (Yargıtay 19 H.D. 2009/8074 E- 2010/5025 K sayılı içtihadı).
Faturalarda belirtilen malların davalı alıcıya teslim edildiği iddiasını davacı ispatla yükümlüdür. Fatura içeriğindeki malların davalıya teslimi dayanak belgelerle kanıtlanmadığı sürece ticari defterler tek başına malın teslim edildiğini ispata yeterli değildir.(Yargıtay19.H.D. 2016/19744E. 2018/5005K.)
Bu açıklamalar ışığında davacının sunmuş olduğu tüm deliller dosya içerisine alınmış, icra dosyası getirtilerek incelenmiş, tüm deliller toplandıktan sonra alanında uzman mali bilirkişiden rapor alınmak üzere mahkememizin 1. Celse 3 nolu ara kararı ile bilirkişi ara kararı kurulmuş, eksik gider avansını yatırmak üzere davacı vekiline 2 hafta kesin süre verilmiş, aksi durumda bu delile dayanmış olmaktan vazgeçmiş sayılacağı ihtar edilmiş olmasına rağmen davacı kesin süre içerisinde bilirkişi ücretini yatırmadığından bilirkişi incelemesi yapılamamıştır.
İcra takip dosyasının incelenmesinde, davacının İstanbul … İcra Dairesinin … esas sayılı takip dosyasında 15.174,34-TL asıl alacak 172,11-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 15.346,45-TL takip yapıldığı, ödeme emrinin 31/07/2018 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun da süresi içerisinde 03/08/2018 tarihinde borca itiraz ettiği, borca itirazla birlikte takibin durduğu, durdurma kararının alacaklı vekiline tebliğ edilmediği , dava İİK’nın 67. maddesi düzenlenen bir yıllık hakdüşürücü süre içinde açıldığı görülmüştür.
Yasal dayanakları ortaya konularak yapılan bu açıklamalardan sonra somut olaya gelindiğinde; davacının davalıdan faturaya dayalı olarak alacaklı olduğu iddiası ile icra takibi başlattığı, davalı borçlunun takibe itiraz ettiği, takibin durduğu, mahkememizde itirazın iptali davası açıldığı, yukarıda ayrıntılı açıklandığı üzere faturanın tek başına alacağı ispata yeterli olmadığı, malın teslim edildiğinin ispatı gerektiği, mahkememizce öninceleme duruşması ile 6100 sayılı yasanın 140/5 maddesi uyarınca davacı tarafa dilekçesinde bildirdiği ancak henüz sunmadığı delillerini sunmak üzere kesin ve ihtaratlı süre verildiği, ticari defter ve kayıtlar incelenmek üzere bilirkişi ara kararı kurulduğu, davacı tarafından kesin süre içerisinde başkaca delil sunmadığını gibi bilirkişi ücretini de yatırılmadığı bu nedenle ticari defter ve kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesinin yapılamadığı, bu husus belirtilmek suretiyle mahkememizce son celse de davacı vekiline sorulduğu, davacı vekilinin beyanında alacağının fatura ile sabit olduğunu davanın kabulüne karar verilmesini talep edildiği, bu hali ile dosya kapsamına göre davacının alacağı ispat edilemediği kanaatiyle ispatlanamayan davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE;
2-Alınması gereken 54,40-TL harcın, peşin alınan 185,35-TL harçtan mahsubu ile bakiye 130,95-TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333.maddesi ile Yönetmeliğin 207.maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/01/2020

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza