Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/695 E. 2020/718 K. 10.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/695 ESAS
KARAR NO : 2020/718 KARAR
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/07/2018
KARAR TARİHİ : 10/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin vermiş olduğu 25.07.2018 tarihli dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasında uzun süreli bir ticari ilişkinin mevcut olduğunu resmiyette davalı … Deniz Ürürleri şirketinin davalı … adına kayıtlı olduğunu ancak fiiliyatta tüm ticari ilişki davalının eşi … tarafından yürütüldüğünü, bu ticari ilişki kapsamında olarak müvekkili tarafından dava dışı …’a ürünler satıldığını ve bu ürünler kapsamında müvekkili tarafından davalıya faturalar düzenlendiğini, ancak fatura bedellerinin davalı tarafından ödenmediğini, müvekkili tarafından davalı aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün 2016/… esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının itirazları üzerine ise takibin durduğunu beyanla neticeten itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine % 20′ den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücret davalıya tahmiline karar verilmesi talep etmiştir.
Davalı asilin verdiği 10.08.2018 tarihli el yazası ile yazılmış cevap dilekçesinde özetle; Davacı ile herhangi bir ticari ilişkisinin bulunmadığını, davacı tarafından düzenlenen faturaların bilgisi dışında olduğunu, taraflar arasındaki ticari ilişkinin bulunmadığını, davacı tarafından düzenlenen faturaların bilgisi dışında olduğunu, taraflar arasındaki ticari ilişkinin eşi … ve davacı arasında gerçekleştiğini beyanla neticeten davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
… İcra Müdürlüğünün 2016/… esaslı dosyası dosyamız içerisine getirtilmiştir. Dosyanın 8.186,40-TL Asıl Alacak 980.63-TL İşlemiş Faiz olmak üzere toplam 9.167,03-TL için takip yapıldığı, ödeme emrinin 16.09.2016 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun da süresi içerisinde 20.09.2016 tarihli itiraz dilekçesinde özetle: “davacıdan herhangi bir ticari hizmet veya mal almadığını, davacı tarafından takibe konu edilen faturalarda tarafına ait herhangi bir imzanın bulunmadığını beyanla gereğinin yapılması.” talebinde bulunduğu görülmektedir.
Yanların tüm delilleri toplandıktan sonra dosya iddia, savunma ve yanların tüm delilleri ile ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılarak icra takip tarihi itibarıyla davacının davalıdan alacağı varsa saptanması için bilirkişiye verilmiştir.
Bilirkişinin düzenlediği 21.10.2019 tarihli 5 sayfadan ibaret raporunda özetle; “Davacı ile fiili ticari ilişkinin dava dışı … arasında olduğu ancak davacı yanın takibe konu ettiği faturaları davalı … Deniz Ürünleri – … adına düzenlemiş olduğu, ancak bu malların davalıya teslim edildiğine dair dosyada herhangi bir verinin mevcut olmadığı, bu nedenle MK.Md.6 gereği davalı … yönünden teslim ediminin ispata muhtaç olduğu, dava dışı … yönünden ise, bu kişinin beyanlarına nazaran takibe konu malların bu kişi tarafından teslim alınmış olduğunun anlaşıldığı, bu kişinin bir kısım mallan kargo ile davacıya gönderdiği, ancak davacı tarafından malların teslim alınmadığı, akabinde malların dava dışı … adlı çalışa teslim edildiği, bu kapsamda davacının dava dışı kişiler ile ilişkisinin hukuki değerlendirmenin mahkemenize ait olduğunu, davacının davalıya düzenlemiş olduğu fatura bedellerinin ticari defterlere bedeli nakit olarak tahsil edilmiş şekilde kaydedilmiş olduğu, 243,00-TL’lik fatura bakiyesinin de kapanmış olduğu ve davacının, defterlerinde, takip tarihi itibarıyla davalıdan herhangi bir alacak bakiyesinin mevcut olmadığı, davalının hesabının kapanmış olduğu” kanaati ile raporunu sunmuştur.
Dosyaya getirtilen yanlara ait tüm deliller, getirtilen icra dosyası, davacı şirketin ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen rapor ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı üzere;
Huzurdaki davada taraflar arasında uzun süreli bir ticari ilişkinin mevcut olduğu. Resmiyette davalı … Deniz Ürünleri şirketinin davalı … adına kayıtlı olduğu ancak fiiliyatta tüm ticari ilişkilerin davalının eşi … tarafından yürütüldüğü anlaşılmaktadır.
Bu ticari ilişki kapsamında dava dışı …’a ürünler satıldığı davalıya faturalar düzenlendiği, ancak fatura bedellerinin davalı tarafından ödenmediği nedenle davalı aleyhine icra rakibi başlatıldığı, davalının itirazları üzerine ise takibin durduğu anlaşılmaktadır.
Her ne kadar huzurdaki davanın davalısı … – … Ürünleri ise de, her iki taraf beyanları da incelendiğinde, davacı tarafından huzurdaki davaya ve icra takibine konu edilen faturalardaki ürünlerin, davalının eşi konumunda bulunan dava dışı … tarafından teslim alındığı anlaşılmaktadır. Davacının tüm ticari ilişkilerin davalının eşi … tarafından yürütüldüğü, bu ticari ilişki kapsamında dava dışı …’a ürünler satıldığı anlatımında olduğu görülmektedir,
Bu kapsamda dava dışı … tarafından dosyaya sunulan cevabı nitelikte bir dilekçe mevcut olup, …’ın işbu dilekçesinde: ”davacı birtakım ürünler aldığı ve bu ürünlerin yurtdışına satışını gerçekleştirdiği, ürünler satıldı davacıya ödeme yaptım, esasen taraflar arasındaki anlaşmanın da bu şekilde olduğu, Dava konusu ürünler karşılığında davacıya yaklaşık 15.000,00-TL ödeme yaptığı, ancak akabinde davacı tarafından anlaşmaya aykırı olarak kalan ürün bedellerinin tamamının talep edildiği anlaşılmaktadır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık sebebi ile kalan ürünlerin kargo ile davacı adresine gönderildiği, ancak davacı tarafından ürünlerin teslim alınmadığı, Bu nedenle söz konusu ürünlerin 12.08.2016 tarihinde bir tutanak ile yedi emin sıfatı ile dava dışı …’a teslim edildiği, davacının haksız olarak söz konusu faturaları eşi adına düzenlediği, davalı … ile davacı arasında herhangi bir ticari ilişkinin bulunmadığı.” anlatımında olduğu görülmektedir.
Dava dışı … tarafından 10.08.2018 tarihli dilekçe ekinde sunulan belgelerin tetkikinde ise; ”8.186,40-TL Asıl Alacak 980.63-TL İşlemiz Faiz olmak üzere toplam 9.167,03-TL olduğu, söz konusu dilekçenin ekinde birtakım kargo belgelerinin mevcut olduğu görülmüştür. Söz konusu belgelerin incelenmesi neticesinde, göndericisi … \ DENİZ ÜRÜNLERİ, alıcısı ise … TEKSTİL olan 12 adet kolinin 15.08.2016 tarihinde kargoya verildiği, ancak kargonun “alıcı tarafından kabul edilmemesi” sebebi ile 25/08/2016 tarihinde iade edildiği anlatılmaktadır.
Davalı ile olan ticari münasebetini 2013 yılı boyunca … nolu cari hesap kodu altında takip etmekte olduğu, huzurdaki davaya konu edilen irsaliyeli Faturalardan 03/09/2013 tarihli ve 243,00-TL, bedelli faturanın bu 10/09/2013 tarihinde, … yevmiye maddesinde kayıtlı olduğu, bu hesabın 31/12/2013 tarihi itibarı ile 243,00-TL borç bakiyesi verdiği belirlenmiştir.
Buna göre, davacının kendi defterlerinde takip tarihi itibari ile davalıdan herhangi bir alacağının mevcut olmadığı tespit edilmiştir.
Davacı ile fiili ticari ilişkinin dava dışı … arasında olduğu ancak davacı yanın takibe konu ettiği faturaları davalı … adına düzenlemiş olduğu, ancak bu malların davalıya teslim edildiğine dair dosyada herhangi bir verinin mevcut olmadığı, bu nedenle MK.Md.6 gereği davalı … yönünden teslim ediminin ispatlanamadığı anlaşılmıştır.
Dava dışı … yönünden ise, bu kişinin beyanlarına nazaran takibe konu malların bu kişi tarafından teslim alınmış olduğunun anlaşıldığı, bu kişinin bir kısım mallan kargo ile davacıya gönderdiği, ancak davacı tarafından malların teslim alınmadığı, akabinde malların dava dışı … adlı çalışana teslim edildiği, davacının davalıya düzenlemiş olduğu fatura bedellerinin ticari defterlere bedeli nakit olarak tahsil edilmiş şekilde kaydedilmiş olduğu. 243,00-TL’lik fatura bakiyesinin de kapanmış olduğu ve davacının, defterlerinde, takip tarihi itibarıyla davalıdan herhangi bir alacak bakiyesinin mevcut olmadığı, davalının hesabının kapanmış olduğu kanaatine varılmış olmakla davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Bu nedenle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın Reddine
2-54,40-TL karar harcının peşin alınan 156,55-TL den düşümü ile kalan 102,15-TL nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davacının gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzünde ilamın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/11/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır