Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/65 E. 2021/400 K. 29.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/65 Esas
KARAR NO : 2021/400

DAVA : GKS’ne dayalı İcra Takibine İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 22/01/2018
KARAR TARİHİ : 29/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; borçlu …. A.Ş.’nin … Bankası … Şubesine olan borcunu alacaklı … Bankası … Şubesine ödeyen müvekkilinin … 26. Noterliği’nin …tarihli ve … yevmiye numaralı temliknamesine istinaden, kredi alacağını ve teminatı olan ipoteği temlik aldığını, müvekkilinin artık ipotek alacaklısı bankanın kanuni halefi olduğunu ve banka yerine geçtiğini, ipotek alacaklısı olan müvekkilinin … 10. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile alacağının tahsili için icra takibi başlattığını, borçlunun gönderilen ödeme emrine itiraz ettiğini, bu itiraz üzerine takibin durmasına karar verildiğini, bu yapılan hatanın müvekkilinin zarara uğramasına ve alacağını geç tahsil etmesine sebebiyet verdiğini, davalı borçlunun yapmış olduğu itirazın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, müvekkilinin kanuni halefiyet sebebi ile alacaklı olduğunu, bu nedenlerle davalının haksız itirazının iptalini, %20’den az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davalıya bırakılmasını arz ve talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından … 10. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyasına ilişkin … Esas sayılı itirazın kaldırılması davası açıldığını, söz konusu davanın derdest bir dava olduğundan davacının itirazın iptali davası açmasının yasal bir dayanağı bulunmadığını, aynı konuda aynı taraflar arasında açılmış başka bir dava olması sebebiyle davanın usulden reddi gerektiğini, mahkemede açılmış bulunan davanın açılış tarihinin 22/01/2018 olduğunu, … 10. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası incelendiğinde görüleceği üzere davacı tarafından yapılan işlemlerin her birinin üzerinden bir yıldan fazla zaman geçtiğini, bu sebeple davanın hak düşürücü süre içinde açılmadığından usulden reddi gerektiğini, sebze yetiştirmek suretiyle çiftçilik yapan müvekkilinin … Bankası … Şubesi’nden 2014 yılında %50’si devlet destekli Tarımsal Kredi kullandığını, söz konusu kredinin geri ödemesinin 5 yıla yayıldığını ve yıllık ödeme tarihinin de her yılın 23 Temmuz’u olarak belirlendiğini, müvekkilinin 2015 yılında kredi geri ödemesini sözleşmesine uygun olarak ve gününde 140.000,00 TL olarak yaptığını, 2016 yılında ise kredi ödeme günü gelmeden ve müvekkilinin temerrüdü söz konusu olmadan 08/07/2016 tarihinde haksız ve sebepsiz yere hesabının katedildiğini, bu ihtarnamelerin hiçbirinin müvekkiline yapılmadığını, müvekkilinin bankanın 10/08/2016 tarihinde, müvekkili ile yaptığı sözleşmeyi davacı …Tic. Ltd. Şti’ne temlik ettiğini öğrendiğini, yapılan sözleşmenin temliğinin geçerli olmadığını ve hukuki bir dayanağının olmadığını, müvekkili ile davacı şirket arasında hiçbir hukuki bağ ve ticari ilişkin bulunmadığını, … Bankası kredi borcuna karşılık müvekkilinin …’da tapuya kayıtlı; 4 adet taşınmazına ipotek koydurduğunu, taşınmazların değerinin 1.500.000,00 TL civarında olduğunu, müvekkili tarafından … Bankası’na yapılan ödemeler sebebiyle ödeme miktarı kadarına isabet eden ipoteğin kaldırılması gerekirken kaldırılmadığını, … 10. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında müvekkilinden talep edildiği şekilde bir borcu bulunmadığından borcu ve faizi kabul etmediklerini, bu nedenlerle aynı konuda ve aynı taraflar arasında derdest bir dava bulunduğundan davanın dava şartları yokluğundan reddini, 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmayan davanın süre yönünden reddini ve haksız ve sebepsiz olarak açılmış olması sebebiyle esastan reddini, dava değerinin %20’si oranında icra tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya bırakılmasını arz ve talep etmiştir.
Mahkememizin 31/01/2019 tarihli celsesi 7 nolu ara kararı gereğince, dosyamızda bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği, bilirkişinin 28/05/2019 tarihli raporunda özetle;
İddia, savunma, sunulan deliller, sözleşmeler, tarafların ilişkin dönemine dair ticari defter kayıt ve belgeleri ile takip dosyası incelenerek davacının davalıdan takibe konu alacağının bulunup bulunmadığı, varsa miktarının, tespiti, tespit edilen miktara göre icra inkar tazminatı miktarı yönünden rapor alınmasına karar verildiğini, ancak mahkemece istenen raporun düzenlenebilmesi için … 26. Noterliği’nin … ve …yevmiye nolu ihtarnamelerin tebliğ şerhleri, taksitli kredilerin ödeme planları, kredi ödemelerine ilişkin dekont-hesap ekstresi, müşteri nezdindeki çek yaprakları numaraları ve teslim tutanakları, nakdi krediler Haziran, Temmuz 2016 tarihli ekstrelerinin davacıdan defalarca talep edilmesine rağmen temin edilemediğinden raporun hazırlanamadığını, bu belgelerin dosyaya ibraz halinde raporu sunabilecekleri tespit edilmiştir.
Mahkememizin 04/07/2019 tarihli celsesi 2 nolu ara kararı gereğince, dosyamızda bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği, bilirkişinin 28/05/2019 tarihli raporunda özetle;
Takdiri sayın mahkemeye ait olmak üzere davacı …Tic. Ltd. Şti’nin, davalı şirketten 18/08/2016 takip tarihi itibariyle tahsil tekerrür olmamak kaydı ile; Tarımsal Amaçlı Krediden; 436.256,43 TL + KMH’dan: 20.842,13 TL = toplam 457.098,56 TL talep edebileceğini,
Talep
Hesaplanan
Talep Edilebilecek Tutar
488.951,91 TL
457.098,56 TL
457.098,56 TL
Davacı bankanın, asıl alacak tutarlarına (Tarımsal Kredi ve KMH) tahsil edilinceye kadar yukarıda belirtilen oranlardan temerrüt faizini davalıdan talep edilebileceğini, davalının borca itiraz ettiğinden, hesaplanan alacak tutarının; 457.098,56 TL *%20 = 91.419,71 TL miktarında inkar tazminatından da sorumlu olabileceğinin düşünülmekte olduğunu, tarafların masraf, vekalet ücreti ve benzeri taleplerinin sayın mahkemenin takdirleri içinde kaldığını sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Mahkememizin 08/11/2019 tarihli bilirkişi ara kararı gereğince, dosyamızda ek bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği, bilirkişinin 15/01/2020 tarihli ek raporunda özetle;
Takdiri sayın mahkemeye ait olmak üzere davacı … Tic. Ltd. Şti’nin, davalı şirketten 18/08/2016 takip tarihi itibariyle tahsil tekerrür olmamak kaydı ile; Tarımsal Amaçlı Krediden; 393.866,57 TL + KMH’dan: 20.842,13 TL = toplam 414.708,70 TL talep edebileceğini,
Talep
Hesaplanan
Talep Edilebilecek Tutar
488.951,91 TL
414.708,70 TL
414.708,70 TL
24.510,00 TL’lik çek taahhüt kredisi ile ilgili taleplerin sayın mahkemenin takdirlerinde olduğunu, davacı bankanın, asıl alacak tutarlarına (Tarımsal Kredi ve KMH) tahsil edilinceye kadar yukarıda belirtilen oranlardan temerrüt faizini davalıdan talep edilebileceğini, davalının borca itiraz ettiğinden, hesaplanan alacak tutarının; 414.708,70 TL *%20 = 82.941,74 TL miktarında inkar tazminatından da sorumlu olabileceğinin olduğunu, tarafların masraf, vekalet ücreti ve benzeri taleplerinin sayın mahkemenin takdirleri içinde kaldığını sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Mahkememizin 12/11/2020 tarihli celsesi, 1 nolu ara kararı gereğince, dosyamızda ek bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği, bilirkişinin 02/03/2021 tarihli ek raporunda özetle;
Takdiri sayın mahkemeye ait olmak üzere davacı …Tic. Ltd. Şti’nin, davalı şirketten 18/08/2016 takip tarihi itibariyle tahsil tekerrür olmamak kaydı ile; Tarımsal Amaçlı Krediden; 434.998,58 TL + KMH’dan: 20.842,13 TL = toplam 455.840,71 TL talep edebileceğini,
Talep
Hesaplanan
Talep Edilebilecek Tutar
488.951,91 TL
455.840,71 TL
455.840,71 TL
24.510,00 TL’lik çek taahhüt kredisi ile ilgili taleplerin sayın mahkemenin takdirlerinde olduğunu, davacı bankanın, asıl alacak tutarlarına (Tarımsal Kredi ve KMH) tahsil edilinceye kadar yukarıda belirtilen oranlardan temerrüt faizini davalıdan talep edilebileceğini, davalının borca itiraz ettiğinden, hesaplanan alacak tutarının; 414.708,70 TL *%20 = 82.941,74 TL miktarında inkar tazminatından da sorumlu olabileceğinin olduğunu, tarafların masraf, vekalet ücreti ve benzeri taleplerinin sayın mahkemenin takdirleri içinde kaldığını sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Dava, temlik ile alınan genel kredi sözleşmesine dayalı olarak kullandırılan kredilerin kat’ı sonrası açılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan icra takibine itirazın iptali davasıdır.
GKS’mesi, ihtar, ihtarın tebliğine ilişkin evraklar, ticari defterler, ticaret sicil kaydı ve tüm dosya içeriği ile bilirkişi raporu hep birlikte değerlendirildiğine;
Davalı taraf itirazın iptali ve itirazın kaldırılması davasının derdestlik oluşturduğunu idda etmiştir. Olayımızda alacaklının bu iki yolu kullanabilip kullanamayacağı sorusu karşımıza çıkmaktadır. İcra hukuku takip hukukudur. İcra Tetkik Merciinde itirazın kaldırılması isteği, mahkemedeki bir davada derdest olarak kabul edilemeyeceği gibi kesin hüküm olarak ta nitelendirilemez. İtirazın iptali davası, itirazın tebliğinden itibaren 1 yıl içinde açılabilir. Bu nedenle, itirazın kaldırılması davası bu süreyi kesmez
Davalı İİK 67. Madde gereğince hak düşürücü süre itirazında bulunmuş ise de bu madde gereğince takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilecek olup, sürenin başlangıcı itirazın öğrenilmesi olmayıp, tebliği olmakla davanın süresinde olduğu anlaşılmıştır.
Temerrütü söz konusu olmadan hesabın kat edildiği ileri sürülmüş ise de KMH borçlarının temerrüdü nedeni GKS’nin 24. Madddesinin verdiği yetki ile tüm krediler kat edilmiştir.
Kat ihtarlarının davalıya yapılmadığı iddia edilmiş ise de davalı kredi lehdarı asıl borçlu olup davalıya çıkartılan kat ihtarı tebliği bila tebliğ iade edilmiş olup İİK 68/b maddesinin 2. Fıkrasındaki ” yeni adresin bu şekilde bildirilmemesi halinde hesap özetinin eski adrese ulaştığı tarih tebliğ tarihi sayılır.” düzenlemesi gereğince usulüne uygun tebliğ yapılmış sayılmaktadır.
Temlike davalının muvafakatının olmadığı iddia edilmiş ise de alacağın temlikinde borçlunun muvafakatına gereklilik bulunmamaktadır.
Ödeme miktarına isabet eden ipoteğin kaldırılması gerekirdi itirazı yersiz olup, üst sınır ipoteği açısından da bir geçerliliği bulunmamaktadır.
İİK 150/ı maddesinin uygulanmasının mümkün olmadığı beyan edilmiş ise de zaten icra emri değil ödeme emri düzenlenmiştir.
Faiz oranlarını kabul etmediklerini faiz oranlarının ipotekte yazılı olduğu ileri sürülmüş ise de üst sınır ipoteği ile teminat altına alınan GKS’de temerrüt faizine ilişkin özel bir düzenleme bulunmaktadır.
GKS gereğince düzenlenen hesap kat ihtarı 12.07.2016 tarihi itibariyle bila tebliğ iade edilmiş ise de İİK 68/b maddesi gereğince verilen sürenin sonu olan 14.07.2016 tarihi itibariyle davalı temerrüde düşmüştür.
Teknik ayrıntısı yukarıda özetlenmeye çalışıldığı ve bilirkişi raporunda tam detayı olduğu üzere bilirkişi tarafından hesap kat tarihinde, takip tarihinde ve hukuki menfaatin tespiti açısından dava tarihinde asıl alacak ve temerrüt tarihi ve temerrüt faiz oranına göre fer’ileri hesaplanmıştır.
İcra inkar tazminatı yönünden;dava konusu alacağının önceden belirlenebilirlik, bilinebilirlik, hesap edilebilirlik vasfı ve dolayısıyla likit alacak niteliği taşıdığı, bu haliyle İİK’nın 67. maddesindeki koşullar gerçekleştiği görülmekle, davacının icra inkar tazminatı kabulü ile, alacağın % 20’si oranında icra inkar tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Tüm bu nedenlerle, teknik hesaplama ayrıntısı bilirkişi raporunda anlaşıldığı üzere sonuçta aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda gerekçesi ve ayrıntısı açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen kabulü ile … 10 İcra Dairesinin … sayılı takip dosyasında davalının yapmış olduğu itirazlardan
470.360,60 TL ipotek alacağı (asıl alacak) kalemine itirazın : 421.619,21 TL Tarımsal Kredi Asıl alacak ; 20.218,01 TL Kredili Mevduat Hesabı ; 666,83 TL % 5 BSMV olmak üzere ;
18.128,77 TL işlemiş temerrüt faizi kalemine itirazın 13.336,66 TL üzerinden olmaz üzere toplamda 455.840,71 TL üzerinden iptaline
İşeyecek faiz oranlarına itirazın ise; Tarımsal Kredi Asıl alacak temerrüt faizi oranına itirazın % 32’sine ve Kredili Mevduat Hesabı alacağı temerrüt faizi oranına itirazında % 30.24 (TCMB Azami Kredi Kartı Temerrüt Faizi oranınca değişken oranlarda)’ine itirazların iptaline,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
Takibin bu şekilde ödeme emrindeki koşullarla devamına
455.840,71 TL alacak kaleminin % 20 oranında olan 91.168,142 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine
Davalının kötü niyet tazminatı talebini reddine
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 31.138,48-TL ilam harcından peşin alınan 5.905,32-TL’nin mahsubu ile bakiye 25.233,16-TL ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 5.905,32-TL peşin harç ve 35,90-TL başvuru harcı olmak üzere toplam 5.941,22-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 39.842,04-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 4.966,68-TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 4.529,10-TL yargılama giderinin red ve kabul durumuna göre takdiren oranlayarak 4.222,40-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine; arda kalan bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan 260,00-TL yargılama giderinin red ve kabul durumuna göre takdiren oranlayarak 242,39-TL’nin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine; arda kalan bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
8-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde resen davacıya iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere verilen karar alenen okunup usulen anlatıldı.29/04/2021

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …

Bu belge elektronik imza ile imzalanmış olup ayrıca ıslak imza uygulanmayacaktır.“5070 sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”