Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/598 E. 2022/608 K. 26.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/598 Esas
KARAR NO : 2022/608

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/06/2018
KARAR TARİHİ : 26/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; Davalı sürücü … tarafından gerçekleştirilen çarpma sonucu müvekkilin aracı kullanılamaz halde geldiğini, araçta bulunan müvekkillerin ise yaralandığını, bu bağlamda müvekkillerinin zararının davalılar tarafından karşılanmasına, 18/02/2018 tarihinde davalı sürücü …’in sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile Yalova Armutlu il yolunu takiben Yalova istikametinden Armutlu istikametine seyir halinde iken direksiyon hakimiyetin kaybettiğini virajı alamadığını, karşı şeritten gelen Armutlu istikametinden Yalova istikametine seyir halinde olan müvekkil…’nun sevk ve idaresindeki … plakalı araca çarpması sonucu yaralamalı maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, olayda söz konusu araçta müvekkiller…, … ile oğulları … bulunduğunu, müvekkil sürücü…’nun kazada kusuru bulunmadığını, davalı sürücü …’in ise tam kusurlu olduğunu, kazaya sebep olan aracın davalı … adına kayıtlı olduğunu, davalı …’in haksız fiil sorumluluğu kapsamında müvekkillerin zararından bizzat sorumlu olduğunu, davalıların zararı tazmin etmesi gerektiğini, davalı … tarafından gerçekleştirilen çarpma sonucu müvekkil …’nun iki bacağının kırıldığını, ameliyat olmak zorunda kaldığını, tedavi giderlerinin tüm davalılar tarafından müştereken ve müteselsilen alınması gerektiğini, müvekkil …’nun tedavisi için 13.830,00 TL dava dışı… Hastanesi’ne ödeme yapıldığını, müvekkil …’nun ilkokul öğrencisi olduğunu 19/02/2018-19/04/2018 tarihleri arasında 60 gün iş göremezlik raporu olduğundan okuluna devam edemediğini ve derslerinden geri kaldığını, müvekkil …’nun bu süreçte iki bacağına platin takılması sebebi ile kendi işlerini yapamadığını bedensel zarar sonucu oluşan maluliyet nedeni ile ilkokuldan ve derslerinden geri kaldığını, kazada müvekkil…’na ait aracın kaza sonucu kullanılamaz hale geldiğini, davalı …’e ait aracın… Sigorta A. Ş.’ye sigortalandığını, davalı sigorta şirketinin zorunlu mali mesuliyet poliçesi kapsamında maddi zararlardan bizzat sorumlu olduğunu, öncelikle davalı … adına kayıtlı olan … plakalı araca HMK md. 391 uyarınca teminatsız olarak ihtiyati tedbir konulmasına, davanın kabulü ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ve kaza tarihi itibariyle en yüksek ticari temerrüt faiziyle müvekkil … için tedavisi devam ettiği için şimdilik 13.830,00 TL hastane masrafının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline ve 100,00 TL iş göremezlik tazminatının davalılardan … ve… Sigorta A.Ş’den müştereken ve müteselsilen tahsiline, 20.000,00 TL manevi tazminatın davalı …’den tahsiline, müvekkil… için 5.000,00 TL manevi tazminatın davalı …’den tahsiline, müvekkil … için 5.000,00 TL manevi tazminatın davalı …’den tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkil kurum aleyhine yürütülen davanın haksız ve yasal dayanaktan yoksun olduğundan davanın reddine karar verilmesine, müvekkil kurum tarafından davacılar …, … ve …’na yapılan ödeme bulunmadığını, davacıların tedavileri için sağlık hizmeti sunucuları tarafından müvekkil kuruma fatura edilen tedavi giderlerinin müvekkil kurum tarafından ödendiğini, müvekkil kurum tarafından ödeme yükümlülüğünün yerine getirildiğini, bu nedenle davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı… Sigorta A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkil şirketin temerrüde düşmediği gibi dava açılmasına da sebebiyet vermediğini, dava şartı noksanlığı nedeniyle davanın reddine, kazaya karışan aracın müvekkil şirket nezdinde Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası ile sigortalı olduğunu, müvekkil şirketin sorumluluğunun poliçe teminatı ile sınırlı olduğunu bedeni zarar halinde maddi tazminat taleplerinin şahıs başına sınırlı poliçe teminat limitleri ile sınırlı olduğunu, davacının kaza sebebi ile kalıcı arazları, özürlülük durumlarının mevcut olmadığını, davacının içinde bulunduğu aracın yolcu taşıma aracı olmadığını, hususi kullanım aracı olduğunu, davacının babası tarafından kullanılan araçtayken zarara uğradığını, bu sebeple müvekkil şirketin sorumluluğu kabul edilse daha tazminat hesabı yapıldığı takdirde en az %40 oranında hatır taşıması indirimi yapılması gerektiğini, dava şartının yerine getirilmemesi nedeniyle davanın dava şartı nedeniyle reddine, esas incelemesine geçilmesi halinde davanın esastan reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesine talep etmiştir.
DELİLLER
1-Kaza Tespit Tutanağı,
2-Hastane Raporları,
3-Hastane Faturaları,
4-İş Göremezlik Raporu,
5-Araç ruhsat ve trafik sicil kayıtları,
6-Davalılara yapılan başvurular
7-SGK cevabı yazısı
8-Sosyal Güvenlik Kurumu, … Sigorta A.Ş. Cevap Dilekçesi
9-… Valiliği Emniyet Müdürlüğü cevabı yazısı
10-… Hastanesi cevabı yazısı
Davacı vekilinin 14/09/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile ; 13.830,00-TL hastane masrafını 3.000,00-TL artırarak 16.830,00-TL, 50,00-TL Geçici İş Göremezlik Tazminatını 5.753,64-TL artırarak 5.803,64-TL olmak üzere toplamda 8.753,64-TL daha arttırarak 52.683,64-TL’YE yükseltir, diğer tüm taleplerimiz aynı kalmak kaydıyla davamızın kabulüyle, 52.683,64-TL alacağımızın kaza tarihinden itibaren işleyecek en yüksek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalılardan tahsiline, müvekkile ödenmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılara tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Adli Tıp Kurumu 01/10/2020 tarihli… yönünden sunulan raporunda özetle ; Mürsel ve Hanife oğlu, 06/10/2011 doğumlu, …’nun 18/02/2018 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen bilateral femur kırığı yaralanmasının, 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik Hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğunu, kişinin tüm vücut engellilik oranının %0 (yüzdesıfır) olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 4 (dört) aya kadar uzayabileceği rapor ve tespit edilmiştir.
Adli Tıp Kurumu 01/10/2020 tarihli … yönünden sunulan raporunda özetle ; Mürsel ve Hanife oğlu, 06/10/2011 doğumlu, …’nun 18/02/2018 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen bilateral femur kırığı yaralanmasının, 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik Hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu dolayısıyla; kişinin tüm vücut engellilik oranının %0 (yüzdesıfır) olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 4 (dört) aya kadar uzayabileceği tespit ve rapor edilmiştir.
Adli Tıp Kurumu 01/10/2020 tarihli … yönünden sunulan raporunda özetle ; Cengiz ve Cedide kızı, 01/11/1981 doğumlu …’nun 18/02/2018 tarihinde geçirmiş olduğu trafik sonucu 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları hakkında yönetmelik hükümleri kapsamında özürlülük ve iyileşme süresi gerektirecek araz tespit edilmediğinden sürekli özürlülük tayinine mahal olmadığı tespit ve rapor edilmiştir.

Adli Tıp Kurumu 16/03/2021 tarihli… yönünden sunulan raporunda özetle; 03/08/2013 tarih ve 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğinin sadece Ek-1 bölümünde yapılan değişiklikler içerdiği, Ek-3 ve diğer cetvelleri, meslek grupları bölümünü içermediği, dolayısıyla 03/08/2013 tarih ve 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği ile sadece beden çalışma gücünün en az %60’ını kaybedip kaybetmediğine (hangi hastalık ve arızaların malulen emeklilik kriterlerine uyduğu) ilişkin değerlendirme yapılabileceği, bu nedenle söz konusu Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre meslekte kazanma gücü kaybı belirlenemeyeceği cihetle mevcut belgelere göre; Fikret ve Hatice oğlu, 02/02/1980 doğumlu,…’nun 18/02/2018 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu, sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı tespit ve rapor edilmiştir.
Adli Tıp Kurumu 16/03/2021 tarihli … yönünden sunulan raporunda özetle; 03/08/2013 tarih ve 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğinin sadece Ek-1 bölümünde yapılan değişiklikler içerdiği, Ek-3 ve diğer cetvelleri, meslek grupları bölümünü içermediği, dolayısıyla 03/08/2013 tarih ve 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği ile sadece beden çalışma gücünün en az %60’ını kaybedip kaybetmediğine (hangi hastalık ve arızaların malulen emeklilik kriterlerine uyduğu) ilişkin değerlendirme yapılabileceği, bu nedenle söz konusu Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre meslekte kazanma gücü kaybı belirlenemeyeceği cihetle mevcut belgelere göre;.Mürsel ve Hanife oğlu, 06/10/2011 doğumlu, …’nun 18/02/2018 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu, sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 4 (dört) aya kadar uzayabileceği tespit ve rapor edilmiştir.
Adli Tıp Kurumu 16/03/2021 tarihli … yönünden sunulan raporunda özetle; 03/08/2013 tarih ve 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğinin sadece Ek-1 bölümünde yapılan değişiklikler içerdiği, Ek-3 ve diğer cetvelleri, meslek grupları bölümünü içermediği, dolayısıyla 03/08/2013 tarih ve 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği ile sadece beden çalışma gücünün en az %60’ını kaybedip kaybetmediğine (hangi hastalık ve arızaların malulen emeklilik kriterlerine uyduğu) ilişkin değerlendirme yapılabileceği, bu nedenle söz konusu Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre meslekte kazanma gücü kaybı belirlenemeyeceği cihetle mevcut belgelere göre; Cengiz ve Cedide kızı, 01/11/1981 doğumlu, …’nun 18/02/2018 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu, sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı tespit ve rapor edilmiştir.

Bilirkişi heyetinin 05/01/2020 tarihli raporunda özetle; … plakalı davacı otomobil sürücüsü…’nun yaralanma ile neticelen dava konusu trafik kazasında kusursuz olduğunu, …alı motosiklet sürücüsü …’in yaralanma ile neticelenen dava konusu trafik kazacında %100 (yüzde vüz) oranında kusurlu olduğunu, dosyada belgeleri sunulu 16.830,00 TL’lik tedavi giderlerinin 6111 sayılı Yasaya göre Sosyal Güvenlik Kurumu kapsamında olduğunu, davacı vekili tarafından sigorta şirketine maddi tazminat ve tedavi giderleri talepli başvuruda bulunulduğunu, taraflar arasında eksik evraklara ilişkin mail yazışmalarının bulunduğunu, davalı sigorta şirketince başvuruya 28.05.2018 tarihli yazı ile tedavi masraflarının sigorta şirketinin sorumluluğunda olmadığı yönünde cevap verildiğini, davacının eksik belgeleri 16.05.2018 tarihinde tamamladığının kabulü halinde davalı sigorta şirketinin cevap tarihi olan 28.05.2018 tarihi itibariyle temerrüde düştüğünü, 18.02.2018 günlü trafik kazasında yaralanarak fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olan, sürekli maluliyet tayinine mahal olmayan ve geçici tam iş göremezlik süresi 4 ay olan davacı …’nun güç kaybı tazminatının davalı araç sürücüsünün %100 kusuruna göre geçici tam iş göremezlik zararı :5.803,64 TL olduğunu, Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin yerleşik içtihatlarının 18 yaşından küçüklerle ilgili geçici iş göremezlik tazminatı hükmedilmemesi yönünde olduğunu, hatır taşıması indirimi oranı konusunda Yargıtay tarafından %20 oranında hakkaniyet indirimi yapılması gerektiği yönünde ve aralarında hısımlık ilişkisi bulunanların taşınmasının hatır taşıması olmadığı yönündeki içtihatları gereğince davacı …’nun babası…’nun sevk ve idaresindeki araçta taşınmasının hatır taşıması olup olmadığı tespit ve rapor edilmiştir.
Bilirkişi heyetinin 12/04/2022 tarihli Ek Raporunda özetle ; …’nun 18.02.2018 tarihinde geçirdiği trafik kazası sonucu oluşan tedavi giderinin, … Devlet Hastanesinde yapılan ilk müdahale ve tedavisinin acil kapsamında olduğunu, tamamının Sosyal Güvenlik Kurumunca karşılandığını, bu kazaya ait … Hastanesinde yapılan tedavi giderlerinin Sağlık Uygulama Tebliği çerçevesinde kalanlara ait 5.814,51 TL bölümünün Sosyal Güvenlik Kurumunca karşılanmış olduğunu, kazalı davacının kendisi tarafından …Hastanesine ödemiş olduğu 13.830,00 TL nin SUT sınırları dışındaki tedavi giderleri olduğunu, bu kazaya ait … Hastanesinde yapılan tedavi giderlerinin Sağlık Uygulama tebliği çerçevesinde kalanlara ait 684,94 TL lik bölümünün Sosyal Güvenlik Kurumunca karşılanmış olduğunu,kazalı davacının Özel Saygı Hastanesine ödemiş olduğu 3.000,00 TL nin SUT çerçevesi dışındaki fark hizmetlerden kaynaklandığı,5.814,51 TL nin SUT sınırları dışındaki tedavi giderleri olduğu tespit ve rapor edilmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Mahkememize açılan iş bu dava trafik kazası nedeni ile haksız fiile ilişkin olarak uğranılan zarardan kaynaklı maddi ve manevi tazminat davasıdır.
6098 sayılı TBK’nun 49. maddesinde ” Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” hükmüne 50. Maddesi ”Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır. Uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa hâkim, olayların olağan akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri göz önünde tutarak, zararın miktarını hakkaniyete uygun olarak belirler.” hükmüne 54 maddesi ”Bedensel zararlar özellikle şunlardır:
1. Tedavi giderleri.
2. Kazanç kaybı.
3. Çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar.
4. Ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar.” hükmüne yer verilmiştir.
Uyuşmazlığın, davacının zarar görmesine neden olan iki taraflı trafik kazasında, davalı ZMMS sigorta şirketinin sürücüsü ve aynı zamanda kazaya karışan aracın maliki olan davalı … ile davacı araç sürücüsü…’nun kusurlu olup olmadıkları, tarafların kusuru var ise, kazanın oluşumundaki kusur oranları, davacı …’nın kaza nedeni ile uğradığı tedavi giderleri ile sürekli iş göremezlik ve veya geçici iş göremezlik şeklinde maddi zararının ve kaza nedeni ile yaralanan davacı … ile diğer davalıların doğmuş bir manevi zararlarının bulunup bulunmadığı, davalı Sosyal Güvenlik Kurumunun yasadan kaynaklanan sorumluluğunun bulunup bulunmadığı, davalı sigorta şirketinin sigortalısı olan ve aynı zamanda davalı olan araç sürücüsünün kusurlu eylemleri ile zarar arasında illiyet bağı bulunup bulunmadığı, illiyet bağı var ise davacıların talep edebileceği maddi ve manevi tazminat miktarının ne olduğu noktasında toplandığı görülmüştür.
Somut olayda; Meydana gelen kaza ile ilgili trafik kaza tutanakları, davacı …’ya ait tedavi evrakları, davalı sigorta şirketinin bünyesinde tuttuğu hasar dosyası, Sosyal güvenlik kurumunun davacıya yönelik, rücuya konu olabilecek her hangi bir ödeme yapılmadığına dair yazı cevabı ile davacı … için Sağlık Uygulamaları Tebliğ kapsamında yapılan ödemeler ve tedavi giderlerine ilişkin belgeler, Sigorta poliçe evrakları ve Yalova…Asliye Ceza Mahkemesine ait … sayılı ceza dosyasının ve davacılar ile davalı Erdi’ye ait Sosyal Ekonomik Durum raporlarının dosyaya sunulduğu görülmüştür.
Davacı …’nın maluliyetinin tespiti için davacıya ait tedavi evrakları ile birlikte dosya Adli Tıp 2. İhtisas dairesine tevdi edilerek Adli Tıp 2. İhtisas dairesinin dosyaya sunduğu 01 Ekim 2020 tarihli raporda, kaza tarihinde yürüklülükte bulunan Özürlülük ölçütü sınıflandırılması ve özürlülere verilecek Sağlık Kurulu Raporları Yönetmeliği hükümleri ölçütlerine göre davacının sürekli iş göremezlik maluliyetinin bulunmadığını, geçici iş göremezlik süresinin ise Dört aya kadar uzayabileceğini yönünde raporun dosyaya sunduğu ancak mevzuat ve içtihat değişiliği nedeni ile dosya yeniden ilgili daireye gönderilerek alınan16 Mart 2021 tarihli raporda, kaza tarihinde yürüklülükte bulunan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri ölçütlerine göre davacının sürekli iş göremezlik maluliyetinin bulunmadığını, geçici iş göremezlik süresinin ise Dört aya kadar uzayabileceğini rapor ettiği, raporun denetime elverişli olduğu ve hükme esas alınabilecek nitelikte olduğu görülmüştür.
Taraflara ait kusur oranının tespiti ve tespit edilecek kusur ile adli tıptan alınmış olan maluliyet raporlarındaki maluliyet oran ve veya süreleri gözetilerek davacının uğradığı zararın tespiti için dosya, kusur ve aktüerya hesap bilirkişisi ile SUT konusunda uzman bilirkişiden oluşan üç kişilik bilirkişi heyetine tevdi edilerek kusur ve hesap raporu alınmıştır. Alınan 05/01/2020 tarihli bilirkişi raporunun Kusur ve aktüerya yönünden denetime uygun ve hükme esas alınabilecek nitelikte olduğu görülmüş, alınan raporda davacı…’nun kullandığı… Plaka sayılı aracın meydana gelen kazada kusurunun bulunmadığı, davalı… sigorta şirketinin sigortalısı olan davalı …’in kullandığı … plaka sayılı aracın meydana gelen kazada % 100 kusurlu olduğu anlaşılmıştır. Davacının sürekli iş göremezliğinin bulunmadığından bu yönde bir zararının bulunmadığı, geçici iş göremezlik bakımından yapılan hesaplamada ise davacının zararının 5.803,64 TL olduğu ancak kaza tarihi itibari ile davacı …’nın on sekiz yaşından küçük ve çalışamayacak olması sebebi ile yüksek yargı kararları ışığında geçici iş göremezlik zararına ilişkin değerlendirmenin mahkemeye ait olduğunu rapor etmişlerdir. Her ne kadar söz konusu rapordan sonra yeni bir maluliyet raporu alınmış ise de sonraki raporla önceki raporun maluliyet ve geçici iş göremezlik sürelerinin aynı olması sebebi ile usul ekonomisi yönünden yeni bir rapor alınmamış ve kusur ile aküerya yönünden hükme esas alınmıştır.
Tedavi giderleri yönünden Sağlık Uygulamaları Tebliğ kapsamında davalı Sosyal Sigortalar Kurumunun sorumluluğunun tespiti için dosya yeni bir bilirkişiye tevdi edilerek ek rapor alınmış alınan 12/04/2022 tarihli raporun hükme esas alınabileceği ve denetime açık olduğu görülmüş, raporda da belirtildiği üzere davalı SGK’nın mevzuat kapsamında yükümlü olduğu tedavilere ilişkin ödemeleri yaptığı tespit edilmiştir. Diğer davalıların ise davacı Yusuf için yapılan 16.830,00 TL den sorumlu olduğunun tespiti yapılmıştır
Maddi tazminat açısından dosya kapsamı ve yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda somut olay incelendiğinde; Alının maluliyet raporları, kusur ve hesap raporu doğrultusunda davacı tarafın sürekli iş gücü kaybının olmadığı, dolayısı ile bu kalem açısından bir zararının doğmadığı, geçici iş göremezlik süresinde ilişkin hesaplanan zararında davacının kaza tarihi itibari ile on sekiz yaşından küçük olması ve çalışmıyor olması da gözetildiğinde elde edebileceği bir geliri de bulunamayacağından zararının doğmayacağı anlaşıldığından davacı … için talep edilen Sürekli İş Göremezlik ve geçici iş göremezlik tazminat taleplerinin bu zararlar kalemi yönünden davalı gösterilen hem davalı Erdi hemde davalı sigorta şirketi yönünden reddine karar verilmiş, Tedavi giderleri zararı yönünden davacı tarafın talebinin değerlendirilmesinde ise davalı Sosyal Sigorta şirketinin SUT kapsamında sorumlu olduğu ödemeleri zamanında yaptığı ve davalı SGK’nın her hangi bir borcu bulunmadığı görüldüğünden davalı SGK yönünden davanın reddine karar verilmiş, diğer davalılar yönünden ise davacı … için yapılan 16.830,00 TL lik tedavi giderlerinden sorumlu oldukları anlaşıldığından davalı Erdi yönünden Haksız Fiillerde haksız fiil tarihi itibari ile temerrüte düşüldüğünden kaza tarihinden itibaren davalı sigorta şirketi yönünden ise davacının davalı sigorta şirketine baş vuruda bulunduğu ancak başvuru tarihinden sonra yasanının ön gördüğü sürede ödeme yapılmadığı için temerrüt tarihi olan 21/05/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili yönünde karar veriymiş olup, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Manevi tazminat davası açısından yapılan değerlendirmede ; 6098 sayılı TBK’nun 56. maddesinde “Hakim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünü zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. Ağır bedelsel zarar veya ölüm halinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarında da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verebilir.” hükmüne yer verilmiştir.Ayrıca 22/06/1966 tarih ve 2/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nda manevi tazminat, bir ceza ya da gerçek anlamda bir tazminat olmayıp, zarara uğrayan kişinin manevi ıstırabını bir nebze dindiren, ruhsal tahribatını onaran bir araç olabileceğini ve zenginleşme aracı olamayacağını belirtmiştir.
Kazanının oluşumuyla ilgili kusur raporu ve taraflara ilişkin sosyal ve ekonomik durum raporu alınmış, davacı …’nın tedavi evrakları ve adli tıp raporlarından davacının yaralandığı ve tedavi süreci yaşadığı görülmüş dolayısı ile davacının bedensel elem ve ızdırap çektiği, diğer davacıların da kaza anında araçta bulundukları hayatın olağan akışı gözetildiğinde meydana gelen kaza dolayısı ile korku ve panik yaşamaları dolayısı ile manevi elem ve ızdırap çektikleri netice itibari ile dosya kapsamı ve toplanan bütün deliller ile birlikte yapılan değerlendirmeye göre; kazanın oluş şekli, Kazanın oluşumunda tarafların kusur oranı , davacıların kaza sonrası duyduğu elem ve üzüntü, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, meydana gelen zarar ve kusur durumu, olay tarihine göre paranın alım gücü ve hakkaniyet ilkeleri, TBK’nun 56. maddesinin hükmü ve yukarıda sözü edilen İçtihadı Birleştirme Kararı bir arada değerlendirildiğinde davacıların manevi tazminat talebinde haklı olduğu değerlendirildiğinden davanın kabul ile Davacı küçük … için 20.000,00 TL davacı… için 5.000,00 TL davacı …’ için 5.000,00 TL manevi tazminatın trafik kaza tarihi olan 18/02/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’den alınarak davacılara ödenmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda Gerekçesinde Açıklandığı üzere;
MADDİ TAZMİNAT TALEBİ YÖNÜNDEN
Davanın kısmen KABUL kısmen REDDİ İLE
1-Tedavi Giderleri Talebi yönünden
-Davacı …’nun 16.830,00 TL Tedavi giderleri alacağınnın davalı … yönünden kaza tarihi olan 18/02/2018 tarihinden itibaren davalı… Sigorta A.Ş yönünden temerrüt tarihi olan 21/05/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı… Sigorta A.Ş’nin kaza tarihindeki poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
-Davalı SGK yönünden açılan davanın reddine
2-İş Göremezlik Talebi Yönünden
-Davanın husumet yöneltilen davalılar … ve… Sigorta A.Ş yönünde reddine
3- Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 1.149,65-TL ilam harcından peşin alınan 337,90-TL’nin (peşin harç 35,90-TL + ıslah harcı 151,00 TL toplamı) mahsubu ile bakiye 811,75-TL ilam harcının davalılardan Erdi ve… Sigorta’dan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 35,90-TL peşin harç ve 35,90 TL başvuru harcı, 151,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 222,80 TL’nin davalılardan Erdi ve… Sigorta’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı Yusuf kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalılardan Erdi ve… Sigorta’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davalı SGK kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 9.200,00-TL ücreti vekaletin davacı Yusuf’tan tahsili ile davalıya verilmesine,
7-Davalı Erdi ve… Sigorta kendilerini vekille temsil ettirmiş olmakla, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 5.853,64-TL ücreti vekaletin davacı Yusuf’tan tahsili ile Davalı Erdi ve… Sigorta vekiline verilmesine,
8-Davacılar tarafından yapılan 3.004,65-TL yargılama giderinin red ve kabul durumuna göre takdiren oranlayarak 2.234,21-TL’nin davalılar Erdi ve… Sigortadan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine; arda kalan bakiye kısmın davacılar üzerinde bırakılmasına,
9-Davalı SGK tarafından yapılan 70,00-TL yargılama giderinin davacı Yusuf’tan tahsili ile davalı SGK tarafına verilmesine,
10-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde resen taraflara iadesine,
MANEVİ TAZMİNAT TALEBİ YÖNÜNDEN
1-Davacı küçük …’nun’nın manevi tazminat isteminin kabulü ile 20.000,00 TL manevi tazminatın 18/02/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı… ‘den alınarak davacıya verilmesine,
2-Davacı…’nun’nın manevi tazminat isteminin kabulü ile 5.000,00 TL manevi tazminatın 18/02/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birliktedavalı … ‘den alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacı …’nun manevi tazminat isteminin kabulü ile 5.000,00 TL manevi tazminatın 18/02/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … ‘den alınarak davacıya verilmesine,
4-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 35,90 TL başvuru harcı ve 2.049,30-TL ilam harcı olmak üzere toplam 2.085,20 TL harcın davalı Erdi’den tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Davacı Yusuf yönünden; davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalı Erdi’den tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı Mürsel yönünden; davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13/2’ye göre hesaplanan 5.000,00-TL vekalet ücretinin davalı Erdi’den tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Davacı Hanife yönünden; davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13/2’ye göre hesaplanan 5.000,00-TL vekalet ücretinin davalı Erdi’den tahsili ile davacıya verilmesine,
Dair; davalı Sgk ve… Sigorta vekillerinin ve davacı vekilinin yüzüne karşı verilen kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf Kanun Yolu açık olmak üzere karar verildi.26/10/2022

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır