Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/596 E. 2020/880 K. 22.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/596 Esas
KARAR NO : 2020/880
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/06/2018
KARAR TARİHİ : 22/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin vermiş olduğu 27.06.2018 tarihli dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasında 15.06.2015 tarihli bir “Grup Sözleşmesi” imzalandığını, bu bağlamda davacının temsil ettiği 90 kişilik Norveçli müşterinin davalıya ait otelde konaklaması ve diğer otel hizmetlerinin verilmesi için yapılan ön rezervasyonda 24.06.2015 tarihinde davalıya 8.272.EURO karşılığı 34.863.42-TL ödeme yapıldığını, ancak o tarihlerde ülkemizde meydana gelen bombalı saldırılar sonucu pek çok kişinin öldüğü ve yaralandığı, bu şekilde artan bir dizi terör olaylarının gerçekleştiğini, bu arada 15 Temmuz tarihinde darbe girişiminin vuku bulduğundan, işbu mücbir sebeplerle konaklama rezervasyonunun yapılan ön ödeme tutarının davalı tarafından davacıya iade edilmediğini, yapılan görüşmede mücbir sebeplerin davalı tarafından da kabul edilmesine karşın “Daha sonraki muhtemel konaklamalar için tutulduğunun” bildirildiğini, ancak terör olaylarının daha sonra da devam etmesi nedeniyle başka bir konaklamanın da gerçekleşmediğini, bu nedenle davalıya noterden ihtarname yollayıp söz konusu paranın davacıya iadesinin ihtar edildiğini, davalının ödeme yapmaması nedeniyle hakkında … İcra Müdürlüğünün 2018/… Esas sayılı dosyasından ilamsız icra takibi başlattıklarını, ancak davalının takibe itiraz edip, durmasını sağladığını, davalı itirazının haksız olduğu nedeniyle itirazının iptali ile takibin devamına ve davacı lehine %20 oranında inkâr tazminatına, yargılama masrafları ile ücreti vekaletin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesi talep etmiştir.
Davalı vekili vekilinin verdiği 09.08.2018 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasında ticari sözleşme imzalanmadığını, davacının 22.05.2015 tarihinde gönderdiği c-mail ile … Tic.A.Ş den, “otelde grup konaklama teklifinin kendilerine gönderilmesini talep ettiğini”, dava dışı … Tic.A.ş yetkilisinin aynı tarihİi e-maili ile koşullar ve fiyatlarıyla ilgili bilgileri davacıya yolladığını, ardından davacı ile dava dışı … A.Ş arasında 22.06.2015 tarihinde “Grup kontratı” imzalandığını, Davacının da bu kontrata İstinaden … Tic.A.ş’nin banka hesabına 24.06.2015 tarihinde ödeme yaptığını, bu nedenle davalının husumet ehliyetinin bulunmadığından davanın reddine karar verilmesini, davacının alacağının zamanaşımına uğradığını, zira davacı talebinin hukuki dayanağının 6098 sayılı TBK.nun 77-82.maddelerinde düzenlenen sebepsiz zenginleşme teşkil ettiğinden, davacının geri isteme hakkının doğduğu tarihten sonra iki yıl geçtiğini, davacının, 19.08.2015 tarihinde … Tic.A.ş yetkilisine tüm rezervasyonları iptal ettiğini bildirdiğini, 19.08.2015 tarihinde zamanaşımı süresinin başladığını, davanın esasına ilişkin olarak; Davacı ile … Tic.A.ş arasındaki Grup Kontratının 6.maddesinde iptal prosedürünün düzenlendiğini, 17-20 eylül 2015 tarihleri arasında konaklama yapılacağı kararlaştırıldığı halde davacının 19.08.2015 tarihli e-mail yazısı ile tüm rezervasyonları tek yanlı olarak iptal ettiğini, bu itibarla konaklamaya daha 28 gün varken iptalini (%5’in üzerinde ve %100 oranında) gerçekleştirdiğini, bu durumda sözleşmeye göre komfırme edilen tüm ücrete … A.ş’nin hak kazandığım ve davacının ücret iadesini talep edemeyeceğini, davacının konaklatılma yapamayacağını bildirmesi üzerine ona cevaben davacının ileride yapabileceği her türlü grup ve münferit rezervasyonlar için bedelin davacıya iade edilmeyip, davalı uhdesinde tutulmaya devam edildiğini ve kendisine Eylül 2016 tarihine kadar süre tanındığını, buna rağmen davacının 03.06.2011 tarihli e-maili ile bunun iadesini istediği, … Tic.A.ş’nin dc bunu kabul etmeyip davacıya evvelce verdiği süreyi 31.12.2016 tarihine kadar uzatıp, bu sureye kadar veya münferit rezervasyonlar yapabileceği ve istediği paranın da o rezervasyonlarda kullanılacağını bildirdiğini, kaldı ki davacının 27,07.2016 tarihinde gönderdiği e-maille “sürenini zaman kısıtlaması olmadan açık hesap olarak kullanılmasını … A,Ş’ne teklif ettiğini” bu suretle kendisine süresiz rezervasyon hakkı tanınmakla paranın iadesinin istenemeyeceğini, buna rağmen davacının 31.12.2017 ye kadar rezervasyon yaptırmaktan imtina ettiğini, davalının ise 01.01.2017 tarihinde intereonünenta… Oteli’nin işletme hakkını devraldığını, Davacının ise kendisine tanınan hakkı kullanmaması üzerine davalının 31.12.2017 tarihli, 8.772.- EURO karşılığı 34.863.42 TL bedelli faturayı düzenleyip davacıya yolladığını, Davacıya tanınan (2) yıldan fazla sürenin sektörde makul süre olup, süresiz olmasının sektör uygulamalarına aykırı olduğunu, oysa anılan süre içinde ülkemize çok sayıda turistin gelip otellerinde de kaldıklarını, bu itibarla davacının mücbir sebep iddiasının gerçeklere aykırı olup, kabul edilemeyeceğini bildirip davanın reddine ve davalı lehine kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
… İcra Müdürlüğünün 2018/… Esaslı dosyası dosyamız içersine getirtilmiştir. Dosyanın incelenmesinde 34.863,42.-Tl asıl alacağa % 9,75 Avans faizi tutarı 251,45 Tl ile birlikte toplam 35.114,87-Tl için takip yapıldığı, ödeme emrinin 06.04.2018 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun da süresi içersinde 06.04.2018 tarihinde borca itiraz ettiği anlaşılmıştır.
Yanların tüm delilleri toplandıktan sonra dosya iddia, savunma ve yanların tüm delilleri ile ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılarak icra takip tarihi itibarıyla davacının davalıdan alacağı varsa saptanması için bilirkişiye verilmiştir.
Bilirkişinin düzenlediği 08.11.2019 tarihli 7 sayfadan ibaret raporunda özetle; Taraflar arasında 16.05.2015 tarihli Grup Sözleşmesi bulunduğu ve sözleşmenin içeriğinin tarafların kabulünde olduğu, davacı tarafından davalıya 24.06.2015 tarihinde 8,272,-EURO karşılığı 34.893,42 TL ödemenin yapıldığı, bunun taraf defterlerinde kayıtlı olduğu, ancak davacının mücbir sebeplere dayalı olarak rezervasyon yaptığı odaları belirtilen tarihlerde kullanamadığı, buna rağmen davalının davacıya tahsil ettiği ön ödeme avans bedelini gelecek tarihlerdeki konaklamalarda kullanılma hakkı verdiği halde, davacı tarafın bu hakkını da kullanmadığı, bu suretle bu bedelin “No Show” olarak davalı tarafça tahsil edildiği ve davacıya iade için haklı neden bulunmadığı” kanaati ile raporunu sunmuştur.
Bu rapora davalı vekilinin itiraz etmesi üzerine itirazların değerlendirilmesi için dosya ek rapor düzenlenmek üzere yeniden bilirkişiye verilmiştir.
Bilirkişinin düzenlediği 21.10.2020 tarihli 3 sayfadan ibaret ek raporunda özetle; “Taraflar arasındaki 16.05.2015 tarihli Grup Sözleşmesinin varlığı ve içeriği çekişmesizdir. Davacı tarafından davalıya 24.06.20: 5 tarihinde 8.272-EURO karşılığı 34.863,42 TL ödeme yapıldığı ve bunup her iki tarafın ticari defterlerinde kayıtlı olduğu da sabittir. Ancak, davacının rezervasyon yaptırdığı odaları belirtilen tarihlerde ve belirttiği mjücbir sebeplerden dolayı kullanamadığı, Davalının da bu odaları kullanamayıp, boş tuttuğunu ve davacını ön ödeme avans bedelini gelecek tarihlerdeki konaklamalarda kullanma hakkı verdiği halde, davacının bu hakkını da kullanmadığı anlaşılmıştır. Bu suretle bu bedelin “No Show” olarak davalı tarafça tahsil edildiği ve davacıya iade için haklı bir neden bulunmadık görüşünde olduğumu açıkladım, Uzmanlık konularına ilişkin görüşlerimi kök raporda açıklamış bulunmaktayım.” Kanaati ile raporunu sunmuştur.
Dosyaya getirtilen yanlara ait tüm deliller, getirtilen icra dosyası, davacı şirketin ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen rapor, ek rapor ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı üzere;
Huzurdaki davada Taraflar arasında 15.06.2015 tarihli bir “Grup Sözleşmesi” imzalandığını, bu sözleşme ile 17-18-19 ve 20.09.2015 tarihlerinde davalı tarafından davacıya tahsis edilen odaların vasıfları ve sayıları ile konaklama fiatları döviz bazında tespit edilmiş ve buna ilişkin ayrıntılar sıralanmıştır. Bu bağlamda davacının temsil ettiği 90 kişilik Norveçli müşterinin davalıya ait otelde konaklaması ve diğer otel hizmetlerinin verilmesi için yapılan ön rezervasyonda 24.06.2015 tarihinde davalıya 8.272.EURO karşılığı 34.863.42 TL ödeme yapıldığı yanlar arasında ihtilafsızdır.
Sözleşmenin 3.maddede, fiyatlar ve depozito ödeme takvimi düzenlenmiş ve kontratın imzalandığı tarihte toplam bedelin % 30 u tutarı 8.272-08 EURO nun (depozito) ödeneceği ve geri ödenmeyeceği vurgulanmıştır. Bu miktar ödemenin davacı tarafından davalıya yapıldığı tarafların kabulündedir. Ancak davacı, bu odalara belirtilen tarihte hiçbir müşteri getirmemiş ve odaları kullanmamıştır.
Kullanmama nedenini ise, sözleşmede 8.maddede düzenlenen “mücbir sebepler’e dayandırmaktadır.
Bu maddede; Tabî afetler, harp, grev, ilgili hükümetlerin emirleri, iç karışıklık, tarafların kontrolü dışında bulunan nedenlerle bu sözleşmede belirtilen hususların yerine getirilmesinin imkansız, yasadışı veya olanaksız nitelik alması durumunda, diğer tarafa ihbarname göndermek suretiyle herhangi bir mesuliyet üstlenmeksizin bu sözleşmeyi feshedebilir. Ancak müşteri, mücbir sebeple sözleşmeyi fesh ettiği takdirde müşteri, otelin organizasyon için fesih tarihine kadar yapmış olduğu tüm masrafları ödemeyi kabul ve taahhüt etmiştir.
Davalı şirket 2015 ila 2019 yıllarına ilişkin ticari defterlerini “E-Defter Beratı” şeklinde tutmuş olup mevzuata uygundur.
Taraflara ait ticari defterler, yasanın aradığı koşullara uyularak tutulmuş olup, kendi lehlerine ve karşı taraf aleyhine delil teşkil edecek niteliktedir.
Davacının; davalıdan sözleşmeye dayalı alacağı hizmetler sebebiyle, yaptırmış olduğu rezervasyon karşılığında ön ödeme tutarı olarak 24.06.2015 tarihinde 8.272 EURO tutarındaki parayı davalıya banka kanalı ile transfer ettiği ve 31.12.2017 tarihli defter kayıtlarında ise 159 “Verilen Sipariş Avansları” hesabında davalıdan alacaklı olduğu, davalının 31,12.2017 tarihinde kesmiş olduğu 8.272 EURO tutarındaki faturasını ise hizmet alınmadığı gerekçesi ile kayıtlarına, almamış olduğu tespit edilmiştir.
Davalının; defter kayıtlarında davacının göndermiş olduğu 8.272 EURO tutarındaki ön ödemenin mevcut olduğu; borçlu olduğu, ancak bu ön ödemeye karşılık hizmet verilmemiş olsa dahi sözleşmeye dayalı olarak davalının 31.12.2017 tarih ve … sayılı faturayı düzenleyerek hesabı, borcunu kapatmış olduğu tespit edilmiştir.
Taraflar arasındaki sözleşme taraflarca kabul edilmektedir. Mücbir sebep dolayısıyla sözleşmede bu konuda sözleşmenin 6.ncı maddesinde hüküm vardır, mücbir sebepte avans veya ön ödeme olarak alınan paralar iade edilemez denilmektedir.
Davalı, önceden tahsil ettiği avans tutan için bu hükme rağmen davacıya mücbir sebep dolayısıyla geri ödeme yükümlülüğü bulunmadığı halde, uzun bir sürede kullanabileceği konaklama imkanı sunmuş ve iyi niyetli davranmıştır.
Hizmet sektöründe olağan, genel giderler süreklilik arz etmekte ve konaklamaya bağlı olarak (olsun yada olmasın) değişmemektedir.
Sadece kişi başı konaklama değişken giderler, konaklamaya bağlı olarak değişmektedir.
Konaklama bedelinin tamamının tahsil edilmiş olması durumunda, bu tür giderlerin hesabının dikkate alınması gerektiği düşünülse bile, taraflarca da çekişmesiz olduğu ve bir konaklama gerçekleşmediği için, böyle bir hesaplama yapılmasını gerektirecek neden yoktur. Tahsil olunan avans tutarının genel giderler karşılığı ve otel işletmesinin bu sözleşme gereği satış yapma hakkı kalmayan oda konaklama bedellerine karşılık tazminat (No Show) olarak tahsil edilmiş ve iadeye esas bir işlem olmadığının kabulü gerekir.
Taraflar arasındaki konaklama işlemini bir bütün olarak düşündüğümüzde, davalı ve davacı arasında yapılan ön ödeme tutarı %30 oranında olup, makul sınırlarında altındadır. Davalı tüm bunlara rağmen hak ettiği (ve tahsil ettiği) ön ödeme avans bedelini gelecek konaklamalarda kullanma hakkı vermiştir.
Açıklanan bu olaylar taraflar arasında çekişmesizdir. Tarafların kabul ettikleri sözleşmenin hükümlerine rağmen bunu alacak olarak davalıdan istenemeyeceği kanaatine varılmıştır. Dosya üzerindeki tetkik ve araştırmalarda elde edilen belge, bulgu ve davalı savunma dilekçelerinin birlikte değerlendirilmesi sonucu, davacının yaptığı ödemenin davalıdan istenmesinin turizm sektöründeki uygulama ile taraflar arasındaki sözleşmeye aykırı olacağı kanaatine varılmıştır.
Her ne kadar davalı % 20 kötü niyet tazminatı isteminde bulunmuş ise de davacının icra takibini yaparken kötü niyetle yaptığı kanıtlanamadığından bu talep yönünden hüküm kurulmamıştır.
Tüm bu nedenlerle tahsil olunan avans tutarının genel giderler karşılığı ve otel işletmesinin bu sözleşme gereği satış yapma hakkı kalmayan oda konaklama bedellerine karşılık tazminat (No Show) olarak tahsil edilmiş ve iadeye esas bir işlem olmadığı kanaatine varılmış olmakla davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Bu nedenlerle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1- Davanın Reddine,
2-54,40-TL karar harcının peşin alınan 599,68-TL den düşümü ile kalan 545,28-TL nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı taraf kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince 5.267,23-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Tarafların gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzünde ilamın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.22/12/2020

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza