Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/591 E. 2021/120 K. 18.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2018/591 Esas
KARAR NO:2021/120

DAVA:Tazminat (Şirket Yöneticilerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:27/06/2018
KARAR TARİHİ:18/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili … A.Ş. yönetiminin, … Sulh Ceza Hakimliği’nin 21/12/2016 tarihli ve … D. İş sayılı dosyasından verilen kararla … Fon Kurulu’na devredildiğini, … tarafından atanan kayyım heyeti şirket hesaplarının incelenmesinde ortaklar lehine ve şirket aleyhine olacak şekilde, bir takım hukuka aykırılıklar tespit edildiğini, yapılan araştırmalarda, şirketin ortaklarından olan davalı … tarafından; 31.10.2016 tarihinde …Bankası … Şubesi/İstanbul şubesine “Nezdinizdeki … numaralı … hesabımızdan … şb. … numaralı … VE … MAD. TİC. A.Ş. hesabımıza 1.555.250,00 TL HVL yapılmasını rica ederiz” şeklinde talimat verildiğini, 15.11.2016 tarihinde …Bankası … Şubesi/… şubesine “Nezdinizdeki … numaralı … hesabımızdan … şb. … numaralı … VE … MAD. TİC. A.Ş. hesabına 1.216.800,00TL HVL yapılmasını rica ederiz” şeklinde talimat verildiğini,15.11.2016 tarihinde … … Şubesi/İstanbul şubesine “Nezdinizdeki … numaralı … A.Ş. hesabından … şb. … numaralı … VE … MAD. TİC. A.Ş. hesabına 1.075.000,00TL HVL yapılmasını rica ederiz” şeklinde talimat verildiğini, bu talimatlara karşılık olarak … ve …A.Ş. Tarafından; 31.10.2016 tarihli 1.555.250,00TL karşılığı 500.000,00 USD olmak üzere döviz satım belgesi düzenlediğini, 15.11.2016 tarihli 2.291.800,00TL karşılığı 700.000,00 USD olmak üzere döviz satım belgesi düzenlediğini, ancak … ve …A.Ş. hesaplarından gönderilen paralara karşılık, şirkete USD veya TL olarak gönderilen tutarların dönüşünün olmadığını, bu işlemlerden sonra şirket hesaplarına 21.11.2016 tarihinde …Bankası … Şubesine 50.000,00 USD, 05.12.2016 tarihinde … … Şubesine 70.000,00 USD para yatırıldığını, … ve …A.Ş. tarafından gönderilen ….Noterliği’nin … yevmiye numaralı ihtarnamesinde “31.10.2016 tarihli 1.555.250,00TL Banka havalesinin karşılığı olarak 500.000,00 USD /9473 nolu fatura ile … maden/döviz teslim alımına ilişkin teslim tesellüm belgesi üzerine şirket kaşesi ve imzası bulunan … T.C. nolu …’a edildiğini, müvekkili şirket tarafından …’a bir kar payı borcu veya ödenmemiş bir huzur hakkının da bulunmadığını, bu nedenlerle davalı ortağın şirket hesaplarından kendi namına olacak şekilde para aktarmasının da hukuken geçerli ve korunan bir hak olmadığını, davalı …’ın 2.291.800,00TL ve 1.555.250,00TL tutarındaki bedel karşılığı olarak 1.200.000,00USD şirket adına teslim aldığını, ancak bu bedeller karşılığında sadece 120.000,00USD’yi şirket hesaplarına ulaştırdığını, şirkete iade etmemiş olduğu 1.080.000,00USD’nin müvekkili şirkete iade edilmesi gerekmekte olduğunu, bu nedenlerle davalı …’ın şirket hesabından … ve …A.Ş.’ye USD kuruna çevirmek üzere göndermiş olduğu 1.200.000,00USD‘nin 1.080.000,00 USD’nin iade edilmediği anlaşıldığından, dava tarihindeki TL karşılığının şimdilik 305.000,00TL’sinin T.C.M.B. reeskont faizi ile birlikte geri alınmasına karar verilmesini, davalının tüm malvarlığı değerleri üzerinde satılmasının veya devrinin önlenmesi amacıyla bir teminat bedelinin yatırılarak veya teminat istenmeksizin tedbir konulmasına karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; mahkemeye sunulmuş olan dava dilekçesi Av. … imzasıyla sunulmuş olmakla birlikte dilekçe ekinde, davacı şirket tarafından avukatın vekil tayin edildiğini tevsik eden bir vekaletname ibraz edilmediğini, vekaletname ibraz etmeyen avukatın dava açma hakkının bulunmadığını, müvekkili …’ın davaya konu tarihlerde davacı şirketin yönetim kurulu başkan vekili olduğunu, ayrıca şirketi temsil ve ilzama yetkili olduğunu, müvekkilinin genel kurul tarafından şirketi münferiden temsil ve imza yetkisi ile teçhiz edildiğini, müvekkilinin davaya konu uyuşmazlık tarihlerinde herhangi bir işlem yapmasının yasaklandığı yönündeki davacı iddiasının gerçeğe ve hukuka aykırı olduğunu, …’ın davacı şirketin yöneticisi olduğu dönemde şirketle ilgili her türlü işlem yapma yetkisine sahip olduğunu, …’nin ürettiği çorapların yaklaşık %95’ini yurtdışına ihraç eden bir şirket olduğunu, şirket bu ihracatın dörtte üçünü …’a yaptığını, …’a yapılan ihracatın 2016 yılı içinde yaklaşık 35.000.000,00USD tutarında olduğunu, 2015 yılı sonlarından itibaren …’de bu faaliyetlere esas olabilecek depo, işyeri, şirket merkezi ve mağaza arayışlarına girişildiğini, 2016 yılı Nisan ayı içerisinde … …’da yaşayan Türk asıllı …z vatandaşı … ile emlak alımı ile ilgili danışmanlık yapılması için mutabakata varıldığını, 2016 yılı Haziran ayı içerisinde …’da Aralık 2016 tarihinde boşaltılacak bir deponun alım satımı ile ilgili yazılı yetki sözleşmesi yapılmıştır. 55.000 sqfeet (yaklaşık 5000 metrekarelik) bir kapalı alana sahip depo için anlaşma yapıldığını beyan etmesi üzerine 15 Kasım tarihinde 1.200.000 USD ve 2017 Ocak ayı içerisinde 4.800.000 USD ödeme yapılması planlandığını, bu alıma ilişkin yetki belgesi ve sözleşme imzalandığını, sözleşme uyarınca yapılması gereken ödemenin ilk bölümü olan İstanbul’da bulunan …’a onayı dahilinde ilk taksitten indirim yapılarak 1.080.000,00 USD kaparo niteliğinde yapılmış olup ve Ocak 2017‘de devir işlemlerinin yapılmasıyla eş zamanlı olarak kalan kısmın ödenmesinin planlandığını, ancak 2016 yılı Aralık ayı başında müvekkilin cezaevine girmesi ve akabinde diğer şirket yöneticilerinin cezaevine girmesi şirket yönetiminin 21.12.2016 … Fon Kurulu’na devredilmesi üzerine satım işleminin tamamlanamadığını, tüm belgeler şirket evrakları içinde yer almakta olup davacının haksız şekilde bu davayı açtığının açık olduğunu, bu nedenlerle davanın reddini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin 28/03/2019 tarihli celsesi 4 numaralı ara kararı gereğince, dosyamızda bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği, bilirkişinin 23/09/2019 tarihli raporunda özetle;
”İDDİA ve SAVUNMA İÇERİKLERİ KAPSAMINDA İNCELEME ve DEĞERLENDİRMELER
1.Davacı Tarafın Ticari Defterlerine İlişkin Usul İncelemesi ve Tespitler
>Sayın Mahkemenin 23.03.2019 tarihli ara kararı doğrultusunda, davacı tarafın ihtilaf dönemine ilişkin (2016 yılı) kanunen geçerli resmi defterleri ile dava konusu olayla ilgili bilgi ve belgeleri yerinde inceleme kapsamında şirket merkezinde yetkilisi ve vekili huzurunda tarafıma ibraz edilmiştir. (İnceleme tutanağı rapor ekinde sunulmaktadır)
Davacı şirket tarafından ibraz edilen defter bilgileri üzerinde gerekli incelemeler yapılarak Açılış ve Kapanış Tasdikleri ite Usul Hükümlerine ilişkin tespitlerim aşağıdaki şekilde tarafınıza sunulmaktadır:
… Davacı taraf Ticari Defterlerinin; 6102 savılı kanunun 64. Md. ve 213 Sayılı Vergi Usul Kanunun 220. md. uyarınca usulüne uygun olarak tutulmuş olduğu, 6100 Savıfı Kanunun 222.md uyarınca kendi lehlerine delil atma niteliğine haiz olduğu mütalaa olunmakla birlikte takdir ve değerlendirme Yüce Mahkemenize arz edilmiştir. (Defter tasdik bilgileri rapor ekinde tarafınıza sunulmaktadır)
2.Dava Konusuna İlişkin İnceleme ve Değerlendirmeler
Dava konusuna ilişkin inceleme, tespit ve görüşlerim aşağıda detaylı olarak tarafınıza sunulmaktadır:
Davanın asli konusu; Davacı … SAN. ve TİC. A.Ş. ile Davalı … arasındaki şirket ortaklığına dayalr ilişki doğrultusunda, davacı şirketin … A.Ş. isimli şirket hesabına yapmış olduğu ödemelere karşılık alması gereken ilgili döviz tutarlarının, davalı şirket ortağınca teslim alınması ve davacı şirkete iade edilmemesidir. İlgili süreç aşağıdaki şekilde adım adım incelenmiştir.
….
İnceleme 2 – Bankaya Verilen Ödeme Talimatları:
>Dava dilekçesinde, Davalı … tarafrndan ilgili tarihlerde bankalara 3 adet talimat ile dava dışı … A.Ş.’ne toplam 3.847.050,00TL havale emri verildiği belirtilmiştir. İlgili talimat fotokopileri tarafımca incelenerek doğruluğu teyit edilmiştir. (Talimat fotokopileri rapor ekinde tarafınıza sunulmaktadır)
-31.10.2016 tarihînde … … Şubesine hitaben yazılan talimatta şirket hesabından 1.555.250TL’nin dava dışı … A.Ş. hesabına havale yapılması bilgisinin geçildiği görülmektedir Tutanakta Davacı şirket kaşesi ve imza sirkülerinde sözle görülebildiği şekliyle dava dışı yetkili …’ın imzasının mevcut olduğu görülmüştür.
-15.11.2016 tarihinde … … Şubesine hitaben yazılan talimatta şirket hesabından 1.216.800TL’nin dava dışı … A.Ş. hesabına havale yapılması bilgisinin geçildiği görülmektedir. Tutanakta Davacı şirket kaşesi ve imza sirkülerinde gözle görülebildiği sekliyle Davalı …’ın imzasının mevcut olduğu görülmüştür.
-15.11.2016 tarihinde … … … Şubesine hitaben yazılan talimatta şirket hesabından 1.075.000TL’nin dava dışı … A.Ş. hesabına eft yapılması bilgisinin geçildiği görülmektedir. Tutanakta davacı şirket kaşesi ve imza sirkülerinde gözle görülebildiği sekliyle Davalı …’ın imzasının mevcut olduğu görülmüştür.
>Davacı şirketin ….Noterliğine ait 03.10.2016 tarih … yevmiye nolu imza sirkülerinde Yönetim Kurulu üyelerinden …, … ve …’ın 3 yıl süreyle şirket kaşesi veya şirket unvanı altında atacağı münferit imzaları ile şirketi her türlü konuda temsil ve ilzam etmelerine karar verildiği görülmüştür. (İmza sirküleri rapor ekinde tarafınıza sunulmaktadır)
İnceleme 3 – Banka Gönderilerine Karşı Gelmesi Gereken Tutarlar:
>Dava dilekçesinde, yukarıda bahsedilen gönderilere karşılık 1.555.250TL karşılığı 500.000 USD, 1.216.800 ve 1.075.000TL olmak üzere toplam 2.291.800TL karşılığı 700.000 USD’nin şirket hesaplarına gelmediği, bu tutarlara karşılık 21.11.2016 tarihinde 50.000 USD ve 05.12.2016 tarihinde 70.000 USD’nin şirket personeli tarafından verilen savunma dilekçesinde şirket hesaplarına yatırıldığı görülmektedir.
>Yapmış olduğum incelemelerde dava dışı … A.Ş.’ne ödeme yapılan günlerde şirket banka kayıtlarına (muhasebe kayıtlan) herhangi bir USD karşılığının gelmediği görülmüştür. Keza Sayın Mahkemenizce … A.Ş.’ne gönderilen müzekkereye karşılık vermiş oldukları cevabi yazılarında, bu tutarların teslim tesellüm belgeleri üzerindeki şirket kaşesi ve imzası olan …”a bizzat teslim edildiğini ifade ettikleri görülmüştür.
> Dava dışı … A.Ş’nce dava dosyasına sunulan evraklar incelendiğinde; 31.10.2016 tarihinde … nolu döviz satım belgesi ile 500.000 USD’nin ve 15.11.2016 tarihinde … nolu döviz satım belgesi ile 700.000 USD’nin teslim tesellüm belgeleri düzenlenerek davacı şirket kaşesi altında davalı …’ın imzasıyla bizzat kendisi tarafından teslim alındığı görülmüştür.
> Şirket personelinin savunma dilekçesi incelendiğinde; 50.000 ve 70.000 USD’lik bankaya para yatırma işlemlerini kimin talimatıyla ve hangi işlem karşılığında yatırdığım hatırlamadığını ifade ettiği görülmüştür. İlgili çalışan davalı …’un şirkette çalıştığına dair SGK giriş çıkış bildirgeleri görülerek teyit edilmiştir. Takdiri Yüce mahkemenize aittir. (Personel savunma dilekçesi ile bildirgeler rapor ekinde tarafınıza sunulmaktadır)
İnceleme 4 – Dava Dışı … ile Yapıları Yetki Belgesi ve Sözleşme:
> Davalı taraf cevap dilekçesinde, bahsi geçen paraların alınmadığına dair herhangi bir ifadeye rastlanmamış olup, …’da yer alan bir deponun alım satımı ile ilgili olarak yetki belgesi ve sözleşme imzalandığını, bu evrakların davacı şirket nezdinde mevcut olduğunu, tutarın bir kısmının kaparo niteliğinde dava dışı … isimli şahsa verildiğini beyan ettiği görülmüştür.
> Şirket merkezinde yapılan yerinde inceleme çalışmasında şirket yetkilisi ve vekili böyle bir yetki belgesi ve sözleşmenin şirket bünyesinde olmadığını, böyle bir işlemin yapılmadığını beyan etmiştir. İlgili konu, yerinde inceleme tutanağında kayıt altına alınmıştır.
> Davacı şirketin 2016 yılına ait mizan ve defter kayıtları tarafımca incelendiğinde … isimli herhangi bir cari hesap görülememiştir. Bu suretle davalı tarafın, ilgili ödemenin … isimli şahsa yapıldığını, yetki belgesi ve sözleşmenin mevcut olduğunu ve bu İşlemlerin şirket adına yapıldığını delil niteliğindeki belgeler ile ispatlaması gerektiği görüş ve kanaatine yarılarak nihai değerlendirme ve takdir Yüce Mahkemenize arz edilmiştir.
İnceleme 5 – Banka Hareketlerine İlişkin Ticari Defter Kayıtlarının İncelenmesi:
> Bahsi geçen banka hareketlerine ilişkin yevmiye defteri kayıt kontrolferi aşağıdaki gibidir. Banka hareketlerinin kayıtlara alındığı görülerek teyit edilmiştir. (Yevmiye kayıt görüntüleri rapor ekinde tarafınıza sunulmaktadır)
> 31.10.2016 ve 15.11.2016 tarihlerinde … A.Ş.’ne gönderilen ve karşılrğında 500.000 USD ile 700,000 USD alınması gereken hareketlerin, döviz satım belgeleri ile tahsil edilmiş gibi … ve … nolu yevmiye kayıtları ile kayıtlara alındığı, … A.Ş. hesabının bu şekilde sıfırlandığı, 31.12.2016 tarihinde ise muhtemelen hatanın tespit edilerek … nolu yevmiye kaydı ile kayıtlarda düzeltme yapıldığı ve toplam 3 harekete ait 3.847.050TL’lik işlemin, 3.833.730,51TL olarak ortaktan alacaklar hesabına aktarıldığı görülmüştür. (İlgili yevmiye kayıtlarına ilişkin görüntüler rapor ekinde tarafınıza sunulmaktadır)
İnceleme 6 – Ortaklardan Alacaklar Hesabının İncelenmesi:
> 3112.2016 yıl sonu itibariyle davacı şirketin resmi kayıtlarında davalı ortak …’dan 4.896,919,70TL alacaklı olduğu, teslim almış olduğu 3 harekete ilişkin 3.847.050TL haricinde tutar içerisinde farklı işlemlerinde olduğu, ayrıca yapılan incelemelerde davacı şirketin ortaklara karşı kâr payı veya başka adlar altında borcu olduğuna dair herhangi bir tahakkuk kaydının mevcut olmadığı tespit edilmiştir.
İnceleme 7 – Ortakların Şirketten Para Çekmesi:
> Davacı vekili dava dilekçesinde davalı şirket ortağı …’a herhangi kar payı ve benzeri borçlarının olmadığını, davalının şirket hesaplarından kendi namına olacak şekilde para aktarmasının hukuken geçerli olmadığını, TTK md.358 ile TTK md.395 maddeleri kapsamında TTK md.562 uyarınca cezai yükümlülüklerin mevcut olduğu belirtmiştir.

Bu kapsamda dava konusu işlemlerin yapıldığı yıl sonu bilançosu incelendiğinde;
a)Pay sahiplerinin sermaye taahhüdünden doğan vadesi gelmiş borcu olmadığı, sermaye borcunun ifa edildiği görülmüştür.
b)Şirketin serbest yedek akçelerle birlikte karının geçmiş yıl zararlarını karşılayacak düzeyde olduğu görülmüştür. (2016 yılı bilançosunda geçmiş yıl zararı mevcut değildir)
Ancak ortakların şirketten para çekmesi Kurumlar Vergisi Kanununun 13/1-2 maddesine göre ilişkili kişilerle yapılan işlem sayılarak transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü kazanç dağıtımı olarak dikkate alınacak ve hem kurumlar vergisi hem de kâr payı dağıtımı bakımından eleştiri konusu yapılacaktır. Ayrıca hesaplanacak faiz tutarı üzerinden katma değer vergisi de hesaplanacaktır.
Bu suretle hukuki ve nihai değerlendirme ile takdiri Yüce Mahkemenize ait olmak üzere, kaydi ve malî olarak işletme pay sahiplerinin TTK 358 ve 395. md hükümleri kapsamında ve 2016 yıl sonu bilançosu doğrultusunda işletmeye borçlanabilecekleri görüş ve kanaatine varılmıştır.
SONUÇ VE KANAAT
Sayın Mahkemenin talebi doğrultusunda, dava dosyasına mübrez bilgi ve belgeler ile Davacı taraf ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme ve görüşmeler neticesinde, bu raporun önceki bölümlerinde ayrıntıları ile arz ve izah olduğu üzere;
-Davacı taraf ticari defterlerinin; 6102 sayılı kanunun 64. Md. ve 213 Sayılı Vergi Usul Kanunun 220. md. uyarınca usulüne uygun olarak tutulmuş olduğu, Takdiri Savın Mahkemenize ait olmak üzere 6100 Sayılı Kanunun 222.md uyarınca kendi lehlerine delil olma niteliğine haiz olduğu,
-Davalı …’ın davacı şirketin ortağı olduğunun 2015 yılı genel kurul hazirun cetvelinden ve eski yönetim kurulu üyes’ı olduğunun ticaret sicil kayıtlarından kontrol ediIerek teyit edildiği,
-Davalı … tarafından ilgili tarihlerde bankalara 3 adet talimat ile dava dışı … A.Ş. adına toplam 3.847.050.00TL havale emri verildiğinin ilgili talimat fotokopilerinden görülerek teyit edildiği,
-Davalı …’ın 3 yıl süreyle şirket kaşesi veya şirket unvanı altında atacağı münferit imzası ile şirketi her türlü konuda temsil ve ilzam etmesine karar verildiği,
-Yapmış olduğum incelemelerde dava dışı … A.Ş.’ne ödeme yapılan günlerde şirket banka kayıtlarına (muhasebe kayıtları) herhangi bir USD karşılısının gelmediğinin görüldüğü,
-Dava dışı … A.Ş’nce dava dosyasına sunulan evraklar incelendiğinde; 31.10.2016 tarihinde 009473 nolu döviz satım belgesi ile 500.000 USD’nin ve 15.11.2016 tarihinde … nolu döviz satım belgesi ile 700.000 USD’nin teslim tesellüm belgeleri düzenlenerek davacı şirket kaşesi altında Davalı …’ın imzasıyla bizzat kendisi tarafından teslim alındığının görüldüğü.
-Davalı taraf cevap dilekçesinde bahsi gecen paraların bizzat kendisi tarafından alınmadığına dair herhangi bir ifadeye rastlanmadığı, …’da yer alan bir deponun alım satımı ile ilgili olarak yetki belgesi ve sözleşme imzalandığını, bu evrakların Davacı şirket nezdinde mevcut olduğunu, tutarın bir kısmının kaparo niteliğinde dava dışı … isimli şahsa verildiğinin beyan edildiği,
-Şirket merkezinde yapılan yerinde inceleme çalışmasında şirket yetkilisi ve vekilinin böyle bir yetki belgesi ve sözleşmenin şirket bünyesinde olmadığını, böyle bir işlemin yapılmadığını beyan ettiği, ilgili hususun yerinde inceleme tutanağında kayıt altına alındığı,
-Davacı şirketin 2016 yılına ait mizan ve defter kayıtları tarafımca incelendiğinde … isimli herhangi bir cari hesap görülemedi. Bu suretle değerlendirme ve takdiri Sayın Mahkemenize ait olmak üzere Davalı tarafın, ilgili ödemenin …isimli şahsa yapıldığını, yetki belgesi ve sözleşmenin mevcut olduğunu ve bu işlemlerin şirket adına yapıldığını delil niteliğindeki belgeler ile ispatlaması gerektiği eörûs ve kanaatine ulaşıldığı.
Şirket hesaplarına 21.11.2016 tarihinde 50.000 USD karşılığı 169.175TL ve 05.12.2016 tarihinde 70.000 USD karşılığı 245.469TL yatırıldığının yevmiye kayıtlarında görülerek teyit edildiği,
31.10.2016 ve 15.11.2016 tarihlerinde … A.Ş.’ne gönderilen ve karşılığında 500.000 USD ile 700.000 USD alınması gereken hareketlerin, döviz satım belgeleri ile tahsil edilmiş gibi … ve … nolu yevmiye kayıtları ile kayıtlara alındığı, … A.Ş. hesabının bu şekilde sıfırlandığı, 31.12.2016 tarihinde ise muhtemelen hatanın tespit edilerek … nolu yevmiye kaydı ile kayıtlarda düzeltme yapıldığı ve toplam 3 harekete ait 3.847.050 TL’lik işlemin, 3.833.730,51TL olarak ortaktan alacaklar hesabına aktarıldığının görüldüğü,
-Hukuki ve nihai değerlendirme ile Takdiri Yüce Mahkememize ait olmak üzere, kaydi ve mali olarak işletme pay sahiplerinin TTK 358 ve 395. Md. hükümleri kapsamında ve 2016 yıl sonu bilançosu doğrultusunda işletmeye borçlanabilecekleri görüş ve kanaatine varılmıştır.
-İncelemeler neticesinde kaydi olarak Davalı … tarafından 1.100.000 US’nin şirket adına dava dışı … A.Ş’den bizzat teslim alındığı, buna karşılık farklı tarihlerde olmak üzere şirket banka hesaplarına 120.000 USD yatırıldığı, 1,080.000 USD’lik farkın davalı tarafından davacıya geri iade edilmesi gerektiği, ilgili ödemenin nereye kullanıldığına ilişkin ispatın davalı tarafından Sayın Mahkemenize izaha muhtaç olduğu,
-Davacı tarafından kısmî alacak tutarı belirtilmesi ve ıslah edileceğinin belirtilmesi suretiyle avans faizine ilişkin takdirin Yüce Mahkemenize ait olduğu,
-Dava dosyasına mübrez tüm inceleme ve değerlendirmelerin kaydi bilgi ve belgeler üzerinden yapıldığı, hukuki tüm görüş ve izahların Yüce Mahkemeniz değerlendirme ve takdirinde olduğu görüş ve kaanatine varılmıştır.” denilmiştir.
Mahkememizin 10/10/2019 tarihli celsesi 2 nolu ara kararı gereğince, dosyamızda ek bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği, bilirkişinin 16/12/2019 tarihli raporunda özetle;
”EK RAPOR KAPSAMINDA İNCELEME ve DEĞERLENDİRMELER
Davalı tarafın kök bilirkişi raporuna karşı itirazları aşağıdaki şekilde ayrı ayrı değerlendirilmiş olup, ek raporum bu minvalde nihayete ulaştırılmıştır.
….

İnceleme 3:
> Davalı vekili tarafın bilirkişi kök raporuna itiraz ve beyan dilekçesinde; Aralık 2016 tarrhinde boşaltılacak bir deponun alım satımı ile ilgili yazılı yetki sözleşmesi yapıldığını, 55.000 sqfeet bir alana sahip depo için anlaşma yapıldığını, 15 Kasım tarihinde 1.200.000 USD ve 2017 ocak ayı içerisinde 4.800.000 USD ödeme yapılmasının planlandığını, bu alıma ilişkin yetki belgesi ve sözleşme imzalandığını ve bu evrakların şirket evrakları arasında yer aldırını beyan ettiği görülmektedir.
> 06.12.2019 tarihinde davacı ve davalı taraf vekillerinin katılımıyla davacı şirket merkezinde işbu hususta yerinde inceleme çalışması yapılmıştır. İlgili tarihlerde Davalı vekilince belirtilen dava dışı … isimli şahısla şirket arasında bahsi geçen konuda bir anlaşma yapılıp yapılmadığı, işbu evrakların şirket sözleşme klasöründe mevcut olup olmadığı, konuya ilişkin şirketin ticari defter kayıtlarında herhangi bir işlemin mevcut olup olmadığı hususunda incelemeler gerçekleştirilmiştir.
-2016 yılı detay mizan kayıtları
-2016 yılı kurumlar vergisi beyannamesi
-Şirketin sözleşmeler klasörü (1 klasör)
-2016 yılı ticari defter kayıtları (usb bellek içerisinde) …tek tek incelenmiştir. İş bu delil niteliğindeki bilgi ve belgeler rapor ekinde tarafınıza sunulmaktadır.
SONUÇ VE KANAAT Sayın Mahkemenin talebi doğrultusunda, dava dosyasına mübrez bilgi ve belgeler, tarafların bilirkişi kök raporuna beyan ve itirazları ile davacı taraf ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme ve görüşmeler neticesinde, bu raporun önceki bölümlerinde ayrıntıları ile arz ve izah olduğu üzere; ek rapor kapsamında yapmış olduğum İncelemeler neticesinde:
> Kök raporda belirtilmiş olan görüş ve hususların aynen korunduğu, rapor muhteviyatında herhangi bir değişiklik yapılamayacağı,
> Davacı şirketin 2016 yılı mizan ve defter kayıtlarında … isimli herhangi bir cari hesap görülemediği, sözleşme klasörü içeriğinde işbu şahısfa akdedilmiş herhangi bir bilgi ve belgenin görülemediği, bu suretle değerlendirme ve takdiri Sayın Mahkemenize ait olmak üzere davalı tarafın, ilgili ödemenin … isimli şahsa yapıldığını, yetki belgesi ve sözleşmenin mevcut olduğunu ve bu işlemlerin şirket adına yapıldığını delil niteliğindeki belgeler ife ispatlaması gerektiği görüş ve kanaatine ulaşıldığı,
> Hukuki ve nihai değerlendirme ile takdiri Yüce Mahkemenize ait olmak üzere, kaydi ve mali olarak işletme pay sahiplerinin TTK 358 ve 395. md. hükümleri kapsamında ve 2016 yıl sonu bilançosu doğrultusunda işletmeye borçlanabilecekleri görüş ve kanaatine varıldığı, tarafımca işbu kapsamda davalının davacı şirkete borçlandığının tespit edildiği, hukuki sorumluluk hususunun Sayın Mahkemenin değerlendirme ve takdirinde olabileceği,
> İncelemeler neticesinde kaydi olarak davalı … tarafından 1,200.000 USD’nin şirket adına dava dışı … A.Ş.’den bizzat teslim alındığı, buna karşılık farklı tarihlerde olmak üzere şirket banka hesaplarına 120.000 USD yatırıldığı, 1.080.000 USD’lik farkın davalı tarafından davacıya geri iade edilmesi gerektiği. ilgili ödemenin nereye kullanıldığına ilişkin ispatın davalı tarafından Sayın Mahkemenize izaha muhtaç olduğu.
-Dava dosyasına mübrez tüm inceleme ve değerlendirmelerin kaydi bilgi ve belgeler üzerinden yapıldığı, hukuki tüm görüş ve izahların Yüce Mahkemeniz değerlendirme ve takdirinde olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır.” denilmiştir.
Dava, davacı şirket yöneticisi olan davalının sorumluluğundan kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
…linkindeki Ticaret Sicil Müdürülüğü kayıtlarından sorgulanabileceği üzere davalının 24.12.2016 tarihine kadar Yön.Kur.Başkan Yardımcısı (Münferiden) görevini ifa ettiği anlaşılmıştır.
Davalının 1,080.000 USD’nin tarafından alındığına ve şirkete iade edilmediğine bir itirazı bulunmaktadır. Yukarıda özetlenen defterler üzerinde yapılan inceleme üzerine düzenlenen bilirkişi raporları da bu hususu teyit etmektedir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık bu miktarın ne için alınıp kime niye verildiğinde toplanmaktadır.
Davalı taraf bu meblağın …’da yer alan bir deponun alım satımı ile ilgili olarak yetki belgesi ve sözleşme imzalandığını, bu evrakların davacı şirket nezdinde mevcut olduğunu, tutarın bir kısmının kaparo niteliğinde dava dışı … isimli şahsa verildiğini beyan etmiş ise de bu işlemlere, sözleşmesinin kuruluş aşamasına, sözleşmeye, …’a ödeme yaptığına, …’ın kim olduğuna ilişkin bir delil sunulmamış, belgelerin şirkette bulunduğu iddia edilmiştir. Ancak bilirkişi tarafından yerine yapılan inceleme ile işbu evrakların şirket sözleşme klasöründe mevcut olup olmadığı, konuya ilişkin şirketin ticari defter kayıtlarında herhangi bir işlemin mevcut olmadığı, …’a ait cari hesabın bulunmadığı anlaşılmıştır.
31.10.2016 tarihli 1.555.250,00TL karşılığı 500.000,00 USD, 15.11.2016 tarihli 2.291.800,00TL karşılığı 700.000,00 USD işlemlerin şirket hesaplarına 21.11.2016 tarihinde …Bankası … Şubesine 50.000,00 USD, 05.12.2016 tarihinde … … Şubesine 70.000,00 USD para yatırılarak bir sıfır eksik olmasına rağmen hesabın bu şekilde denkleştirilmeye çalışıldığı hususu da dikkate alındığında davalı tarafın iddialarının afaki olduğu sonucuna varılmış sonuçta açılan davanın kabulüyle aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
Davalı taraf kayyım atanmasının kaldırıldığı, davacı vekilinin bu nedenle geçerli bir vakeletnamesinin bulunmadığı iddia edilmiş ise de davacı şirkete 674. S. KHK’nin 19. Maddesinin 2. Fıkrası uyarınca …’nin kayyum olarak atanmasına 21.12.2016 tarihinde … Sulh Ceza Hakimliğinin … D. İş sayılı kararı ile karar verilmiş olduğu, bu kayyım atama kararının kaldırılmasına karar verildiği iddia edilen … Sulh Ceza Hakimliğinin … D. İş sayılı 03.03.2017 tarihli kararının, şirket kayyumlarının 16.02.2017 tarihli talep dilekçeleri üzerine alındığı, celp edilen bu talep dilekçesi içeriğinde3713 S. K.’nun 20/A maddesi gereğince tapuya konulan şerhlerin kaldırılmasının talep edildiği ve bu talebin kabul edilerek buna ilişkin tedbirin kaldırılmış olduğu, kayyım atamasının kaldırılmadığı anlaşılmıştır.
Davalı taraf 6102 S.K’nun 479/3-c maddesinden yola çıkarak sorumluluk davası açılabilmesi için genel kurul kararı gerektiği beyan edilmiş ise de 674. S. KHK’nin 19. Maddesinin 2. Fıkrası uyarınca …’nin kayyum olarak atandığı, genel kurul yetkilerinin de …’de olduğu anlaşılmakla bu şartın bulunduğu kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM:Yukarıda gerekçesi ve ayrıntısı açıklanan nedenlerle;
1-5.005.692TL’nin dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 341.938,82-TL ilam harcından peşin alınan 5.208,64-TL’nin mahsubu ile eksik kalan 336.730,18-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 35,90-TL başvuru harcı ve 5.208,64-TL peşin harç olmak üzere toplam 5.244,54-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı, kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 138.681,92-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 1.643,40-TL yargılama gideri davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde resen taraflara iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere verilen karar alenen okunup usulen anlatıldı.18/02/2021

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …