Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/488 E. 2021/292 K. 06.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/488 ESAS
KARAR NO : 2021/292 KARAR

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/03/2018
KARAR TARİHİ : 06/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin Mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; Müvekkil aleyhine … 14. İcra müdürlüğü … esas sayalı dosyası ile kambiyo senetlerine mahususu haciz yolu ile takip başlattığını, takibe konu senede ilişkin olarak müvekkil tarafından … Cumhuriyet Başsavcılığına şikayet yapıldığını, müvekkil takipten maaş haczi ile haberdar olduğunu, müvekkilinin davalıya borcunun bulunmadığını, takipte adlarına kayıtlı araçlara haciz konularak yeterli mal haczi yapıldığından teminatsız olarak takibin durmasını, icra dosyasına konu 50.000,00-TL bedelli senet üzerindeki imzanın müvekkile ait olmaması sebebi ile davalıya borçlu olmadığının tespitini, davalının %20 kötüniyet tazminatı ödemesini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı taraf üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
Davalıya usulüne uygun tebligat yapıldığı halde duruşmalara katılmadığı gibi cevapta vermemiştir.
Yanların tüm delilleri toplandıktan sonra dosya iddia, savunma ve yanların tüm delilleri ile ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılarak icra takip tarihi itibarıyla davacının davalıdan alacağı varsa saptanması için bilirkişiye verilmiştir.
Bilirkişinin düzenlediği 09/10/2020 tarihli 2 sayfadan ibaret raporunda özetle; “İnceleme konusu senedin ön yüzündeki borçlu imzası ile davacının mukayese imzaları arasında grafolojik ve grafometrik usullere göre optik cihazlar kullanılarak ve çıplak gözle yapılan incelemede; mukayese imzalarının kendi içinde üç farklı tipte tersim edilmiş olduğu, borçluya atfen atılı imzanın da bu formlardan birisine benzer şekilde tersim edilmiş olmasına rağmen imzalar arasında tersim tarzı, istif, ebad, seyir, sürat, eğim, baskı derecesi, alışkanlıklar, imzanın başlangıcı, dönüş hareketleri, gelişmişlik gibi unsurlar yönünden farklar bulunduğu, imzalar arasında ilgi ve irtibat kuracak unsur olmadığını saptadığımdan senetlerdeki …’a atfen atılmış imzaların …’ın eli mahsulü olmadığının kabulü gerektiği” kanaatin ile raporunu sunmuştur.
Dosyaya getirtilen yanlara ait tüm deliller, getirtilen icra dosyası, davacı şirketin ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen rapor ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı üzere;
Huzurdaki dava da davacı aleyhine … 14. İcra müdürlüğü …esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip başlattığı anlaşılmaktadır. Takibe konu senedin Borçlusu …, kefili …, alacaklısı …, 15.10.2014 günü 25.000,00-TL ödeyeceğini gösterir 25.08.2014 tanzim tarihli senet senetteki imzanın kendisine ait olmadığı gerekçesi ile bu menfi tespit davasının açıldığı anlaşılmaktadır.
Davacı tarafından … Cumhuriyet Başsavcılığına şikâyet yapıldığı soruşturmanın devam ettiği anlaşılmaktadır.
Borçlusu …, kefili …, alacaklısı …, 15.10.2014 günü 25.000,00-TL ödeyeceğini gösterir 25.08.2014 tanzim tarihli senet aslı 2 aynı taraflar arasında düzenlenmiş fotokopi çekilirken senedin sağ tarafında görülemeyen bir kısım olan 30.09.2014 tarihli ve 50.000,00-TL tutarlı senet fotokopisi dosyamız içerisine getirtilmiştir.
Davacı …’ın mahkememiz huzurunda 22.05.2019 tarihli istiktab tutanağı düzenlenerek imza ve yazı örnekleri alınmıştır.
…’ın … Bankası mevduat hesabı sözleşmesi aslındaki imzası, Nüfus idaresine verdiği adres beyan formu aslındaki imzası, … Bank Müşteri Hesap Kartonu aslındaki imzası, … 10. Noterinde … yevmiye ile … tarihinde verdiği vekaletname fotokopisi, el yazısı ile yazılmış 25.8.2014 tarihli belge aslı getirtilerek dosyamız içerisine konulmuştur.
6762 sayılı Mülga TTK’nın “Muteber Olmıyan İmzaların Bulunması” başlıklı 589. maddesi; “Bir poliçe, poliçe ile borçlanmaya ehil olmayan kimselerin imzasını, sahte imzaları, mevhum şahısların imzalarını yahut imzalıya veya namlarına imzalanmış olan şahısları herhangi bir sebep dolayısıyla ilzam etmeyen imzaları taşırsa, diğer imzaların sıhhatine bu yüzden halel gelmez.” şeklinde düzenleme içermektedir.
Bu maddeye göre, bir poliçe, ehliyeti olmayan kimselerin imzalarını ihtiva ederse, sahte imzalar veya gerçekte mevcut olmayan (mevhum) kimselerin imzalarını taşırsa yahut senedi imzalayan kişiler (veya namına imzalanan) açısından herhangi bir sebepten bağlayıcı olmayan imzalar mevcutsa, bütün bu durumlar diğer imzaların geçerliliğini etkilemez. Kambiyo senetlerinde (ticari senetler) “taahhütlerin bağımsızlığı” (imzaların istiklâli) ilkesi caridir
İmzaların bağımsızlığı ilkesi, poliçeye atılan her geçerli imzanın (düzenleyenin, cirantanın, analistin, kabul eden muhatabın imzası gibi) sahibini bağladığını, geçersiz imzaların sahiplerini sorumlu kılmamalarına rağmen, poliçenin geçerliliğini ortadan kaldırmadığını ifade eder. Geçerli imzaların sahipleri, başkasının imzasının geçersiz olduğunu ileri sürerek kambiyo sorumluluğundan kurtulamazlar; geçersiz bir imza sahibini bağlamaz, ancak ciro zincirini de koparmaz. İmzaların geçersizliği ilkesi ciro zincirinde bulunan imzalardan birinin veya bazılarının sahteliğine dayanılarak menfi tespit davası açılmasına olanak tanımaz. Poliçeye imza koyan kişi diğer imzaların geçersiz veya sahte olmasının riskini de taşır. Sahte imza sahibini bağlamaz, ancak sahte imzanın sahibi, sonradan onay verirse senetten dolayı egemen olan görüşe göre sorumlu tutulabilir. Kamu güvenliğini haiz bir senedin dolaşım gücü böyle sağlanabilir. Maddeye göre her imza kendi sahibini, diğer imzalardan bağımsız olarak bağlar
Ticari senetlerde, senedin geçerliliği meselesi ile sorumluluk meselesi birbirinden tamamen ayrıdır. Kanun yapıcı, 589. maddede senedin geçerliliğinin, sorumluluktan tamamen bağımsız şekilde mevcut olabileceğini kabul etmiştir. Senetteki imzalar, bu imzalarda ismi geçen şahıslar yönünden herhangi bir sorumluluk yaratmasa bile, senet yine de geçerli kalır. Senedin geçerli kalmasının sonucu ise, diğer imzaların sahiplerinin sorumluluklarının devam etmesidir. (sahte imzayı atan dâhil olmak üzere) Borç yaratmayan imzalar yönünden müracaat kullanılmasına muhatap olmak da söz konusu değildir. Demek oluyor ki bu gibi imzaların varlığı hâlinde bütün riskler geçerli kalan imza sahiplerine kaymaktadır.
Ancak inceleme konusu senedin ön yüzündeki borçlu imzası ile davacının mukayese imzaları arasında grafolojik ve grafometrik usullere göre optik cihazlar kullanılarak ve çıplak gözle yapılan incelemede; mukayese imzalarının kendi içinde üç farklı tipte tersim edilmiş olduğu, borçluya atfen atılı imzanın da bu formlardan birisine benzer şekilde tersim edilmiş olmasına rağmen imzalar arasında tersim tarzı, istif, ebad, seyir, sürat, eğim, baskı derecesi, alışkanlıklar, imzanın başlangıcı, dönüş hareketleri, gelişmişlik gibi unsurlar yönünden farklar bulunduğu, imzalar arasında ilgi ve irtibat kuracak unsur olmadığını saptadığımdan senetlerdeki …’a atfen atılmış imzaların …’ın eli mahsulü olmadığı grafolok bilirkişinin raporu ile belirlenmiştir.
Tüm bu nedenlerle iş bu davanın kabulü ile davacı aleyhinde … 14. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile borçlusu …, kefili …, alacaklısı ise … olan 30.09.2014 tarihli 50.000,00-TL bedelli senetteki imza davacının eli mahsulü olmadığından bu senet nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar vermek gerekmiştir.
Bu nedenle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-iş bu davanın kabulü ile davacı alayhinde … 14 İcra Müdürlüğünün …E sayılı dosyası ile Borçlusu …, kefili …, alacaklısı ise … olan 30.09.2014 tarihli 50.000.-Tl bedelli senetteki imza davacının eli mahsulü olmadığından bu senet nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,
2-Karar ve ilam harcı 3.415,50-TL nin peşin alınan 853,88-TL den düşümü ile kalan 2.561,62-TL bakiye ilam harcının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 889,78-TL peşin ve başvuru harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 826,00-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- Davacı taraf kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince 7.300,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacının gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzünde ilamın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 06/04/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır