Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/482 E. 2019/1042 K. 22.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİY
ESAS NO : 2018/482 Esas
KARAR NO : 2019/1042 Karar

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/05/2018
KARAR TARİHİ : 22/10/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin vermiş olduğu 28.05.2018 tarihli dava dilekçesinde özetle; “Taraflar arasındaki ticari ilişki nedeniyle, davalı şirketin müvekkili şirkete 24.868,69-TL bakiye borcu olduğunu, davalının borcu ödememesi üzerine alacağın tahsili için İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, takibe konu alacağın fatura ve cari hesap alacağı olup likit olduğunu beyan etmiş, sonuç olarak; itirazın iptali ile takibin devamına, Davalının %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davacı yana yüklenmesine karar verilmesinin talep ettiği görülmüştür.
Davalıya usulüne uygun tebligat yapıldığı halde duruşmalara katılmadığı ve dosyaya herhangi bir cevap vermediği görülmüştür.
İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün… Esaslı dosyası dosyamız içerisine getirtilmiştir. Dosyanın incelenmesinde 24.868,69.-Tl asıl alacağa % 9,75 Avans faizi ile birlikte tahsili için takip yapıldığı, ödeme emrinin 06.02.2017 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun da süresi içerisinde 07.02.2017 tarihinde borca itiraz ettiği dilekçesinde özetle; borca, borç miktarına, faize, faiz oranına ve tüm fertleri ile birlikte takibe itiraz etmiştir. Yapılan itiraz üzerine takip durduğu anlaşılmıştır.
Yanların tüm delilleri toplandıktan sonra dosya iddia, savunma ve yanların tüm delilleri ile ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılarak icra takip tarihi itibarıyla davacının davalıdan alacağı varsa saptanması için bilirkişiye verilmiştir.
Bilirkişinin düzenlediği 11.07.2019 uyapa taranma tarihli 5 sayfadan ibaret raporunda özetle; “Davacının ibraz olunan ticari defterlerinin açılış noter tasdiklerinin tam olduğu, e-defter beratlarının süresi içinde oluşturulduğu, ticari defterlerinin sahibi lehine delil vasfında olduğu, Davalının ticari defter ibrazında bulunmadığı, Davacının ticari defterlerine göre davacının 24.868,69TL (takip miktarı kadar) davalıdan alacaklı olduğu, Davacının takibe konu alacağının oluşturan faturaların davalı aleyhine borç doğurduğu, Davacının ticari defterlerindeki verilere, defterlerinin delil niteliğine ve davacı faturalarının davalı aleyhine borç doğuruyor olması sonucuna göre davacının 24.868,69-TL (takip miktan kadar) davalıdan alacaklı olduğu, taleple bağlılık ilkesi gereği işlemiş faize dair bir tespite mahal olmadığı, Davacının alacak iddiasının benimsenmesi durumunda; Merkez bankası verilerinden, 01.02.2017 takip tarihi itibari ile avans faizi oranının % 9,75 olduğu anlaşıldığından davacının belirlenen asıl alacağına takip tarihinden itibaren %9,75 ve değişen oranlarda kademeli olarak avans faizi yürütülebileceği,” Sonuç ve kanaati ile raporunu sunmuşlardır.
Dosyaya getirtilen yanlara ait tüm deliller, getirtilen icra dosyası, davacı şirketin ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen rapor ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı üzere;
Huzurdaki davada davacının davalı ile olan ticari ilişkisi nedeniyle cari hesaptan kaynaklanan 24.868,69-TL nin ödenmemesi üzerine, davacı alacağın tahsilini sağlamak için İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün…Esaslı dosyası ile yapılan takibe itiraz edildiğinden alacağın tahsilini sağlamak maksadı ile bu itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmaktadır.
Davacının ibraz olunan ticari defterlerinin açılış noter tasdiklerinin tam olduğu, e-defter beratlarının süresi içinde oluşturulduğu, ticari defterlerinin sahibi lehine delil vasfında olduğu belirlenmiştir.
Davalının ticari defter ibrazında bulunmadığı görülmüştür.
Davacının ticari defterlerine göre davacının 24.868,69-TL (takip miktarı kadar) davalıdan alacaklı olduğu. Davacının takibe konu alacağının oluşturan faturaların davalı aleyhine borç doğurduğu, Davacının ticari defterlerindeki verilere, defterlerinin delil niteliğine ve davacı faturalarının davalı aleyhine borç doğuruyor olması sonucuna göre davacının 24.868,69-TL (takip miktarı kadar) davalıdan alacaklı olduğu belirlenmiştir.
Bilindiği gibi, “Salt fatura düzenlenmesi adına fatura düzenlenen kişiyi, fatura düzenleyene karşı borçlu duruma düşürmez. Adına fatura düzenlenen kişinin borçlu sayılabilmesi için, V.U.K’un 23D.Md’ne göre hazırlanmış faturayı, T.T.K.21/2. Maddesi uyarınca usulüne uygun biçimde tebellüğ ettiği halde 8 gün İçinde münderecatı hakkında itiraz etmemiş olması, ya da fatura konusu mal veya hizmetin adına fatura düzenlenen kişi veya kuruma tesliminin belgelenmesi gerekmektedir. Bu iki teslim veya tebliğden biri varit olmadan düzenlenen fatura borç doğurmaz.”
Davacının takipte talep ettiği alacağını oluşturan faturalar üzerinde teslim/tebliğ alanın imzası yoktur. Faturaların dayanağı irsaliyelerde ise teslim alan kısmı imzalı olmakla birlikte söz konusu imzaların farklı isimlere ait olması ve ayrıca araç plakalarının da yazılı olması sebebiyle imzaların nakliyeciye ait olabileceği intibaını uyarmaktadır.
Buna mukabil dosyaya mübrez ve davalı şirketten sadır olan … mutabakat formlarında davalının Temmuz 2014 döneminde 2 fatura ile KDV hariç 9.364,69-TL ve Ağustos 2014 döneminde de 4 adet fatura ile KDV hariç 12.189 (22TL davacıdan alım yaptığı konusunda davacı ile mutabakat aramış olmakla davacının yukarıda listelenen faturalarının KDV dahil toplamı olan ( 12.189,22 + 9.364,69) X 1,18 =>21.553,91-TL’yi ve davacının ticari defter kayıtlarının doğrulunu teyit etmiştir. Eylül 2014 ve Ekim 2014 Dönemi faturaları… düzenleme sınır altında olduğundan mutabakat yapılmadığı anlaşılmıştır.
Tüm bu değerlendirmeler neticesinde davacının takibe konu alacağının oluşturan faturaların davalı aleyhine borç doğurduğu sonucuna varılmıştır.
Taraflar tacir olduklarından ilişkilerinde faiz esas olup, önceden kararlaştırılmasa bile faiz istenebilir. Bir alacağa faiz istenebilmesi için, ödeneceği tarihin net olarak belli olması veya belli değilse alacaklı tarafından çekilerek bir ihtar veya ihbar ile borçlunun temerrüde düşürülmesi veya icra takibine başvurulması gerekir. Dosyamızda davalının temerrüdüne dair bir belge ve iddia yoktur. Bu nedenle temerrüt takiple oluşmuştur.
Davacının alacak iddiasının benimsenmesi durumunda; Merkez bankası verilerinden, 01.02.2017 takip tarihi itibari ile avans faizi oranının % 9,75 olduğu anlaşıldığından davacının belirlenen asıl alacağına takip tarihinden itibaren %9,75 ve değişen oranlarda kademeli olarak avans faizi yürütülebileceği kanaatine varılmıştır.
Tüm bu nedenlerle asıl davanın kısmen kabulü ile davalının İstanbul … İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 24.868,69-Tl üzerinden devamına, takipten sonra asıl alacak olan bu miktara Avans faizi uygulanmasına karar vermek gerekmiştir.
Davalı likit bir borcunun varlığını bildiği halde sadece alacağın tahsilini geciktirmek için itirazda bulunduğu anlaşıldığından İİK 67/2 maddesi uyarınca alacağın % 20 si oranında icra inkar tazminat tutarı olan 4.973.-Tl nin davalıdan alınarak davacıya vermek gerekmiştir.
Bu nedenle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1- İş bu asıl davanın kısmen kabulü ile davalının İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 24.868,69-Tl üzerinden devamına, takipten sonra asıl alacak olan bu miktara avans faizi uygulanmasına,
%20 icra inkar tazminatı tutarı 4.973-TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2- Karar ve ilam harcı 1.698,78-TL nin peşin alınan 300,36-TL den düşümü ile kalan 1.398,42-TL bakiye ilam harcının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 336,26-TL peşin ve başvuru harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 799,40-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- Davacı taraf kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince 2.984,24-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacının gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzünde ilamın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.22/10/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır