Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/475 E. 2021/852 K. 07.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/475 ESAS
KARAR NO : 2021/852

DAVA:İPOTEK (İPOTEĞİN KALDIRILMASI (FEKKİ))
DAVA TARİHİ:25/05/2018
KARAR TARİHİ:07/10/2021

BİRLEŞEN …. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN … ESAS, … KARAR SAYILI DOSYASI

DAVA:TAZMİNAT
DAVA TARİHİ: 29/05/2018

Mahkememizde görülmekte olan İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)), Tazminat (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile şirket ile davalı banka arasında krdi sözleşmeleri ve ödeme planının yapıldığını, müvekkilinin davalı bankadan kullandığı 20.000.000,00-TL ana para, vade sonunda 31.640.644,70-TL ödemeli, 01/08/2016 ilk ödeme ve 01/07/2024 son ödeme tarihli, 96 ay vadeli %13,5 faiz oranlı kredinin 02/05/2018 tarihi itibariyle … 27. Noterliğinin 03/05/2018 tarihli, … yevmiye sayılı ihtarnamesiyle kapatıldığından müvekkilinin 02/05/2018 tarihinden itibaren davalı bankaya gerek anılan kredi ilişkisi ve gereksede başkaca bir ticari ilişkinden kaynaklı borçlu olmadığının tespitine, … … Mah. … pafta 7029 Ada, 3 parselde bulunan arsa üzerinde 01/07/2016 tarih ve … yevmiye ile tesis edilmiş olan 20.000.000,00-TL bedelli 1 ve 2 dereceden ipoteklerin resen fekkine, … 43. Noterliğinin 02/05/2018 tarihli … yevmiye sayılı temliknamesinin hükümsüzlüğünün tespitine, müvekkil şirketin hakim ortağı ve yönetim kurulu başkanı olan …’ın müvekkili şirket tarafından davalı banka ile akdedilmiş olan kredi sözleşmelerinden kaynaklı borcu olmaması sebebiyle şahsi kefaletinden kaynaklı hiçbir sorumluluğunun kalmadığının tespitini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava harcının eksik ödenmiş olup eksik ödenen harcın tamamlatılmasının gerektiğini, dava değerinin dava dilekçesi içeriği ile bariz çelişkiye düşecek şekilde düşük gösterildiğini, davacının menfi tespit davası konusu borcunun bulunmadığını ispatlayacak delil sunmadığını, bu nedenle davanın reddi gerektiğini, dava tarihi itibariyle davacının bankalarından kullandığı kredi avro cinsinden olup, bankalarının davacıdan alacakları toplamının 15.497.604,24-TL olmayıp alacakları kredi ana para tutarının 4.799.709,38 Avro, Avro krediye işlemiş kredi faiz ve erken ödeme cezası tutarlarına ve çapraz para takası işleminin kapatılması için ödenmesi gereken maliyet tutarına tekabül ettiğini, 01/07/2016 tarihinde davacı ile müvekkili arasında davacıya 20.000.000.-TL karşılığı Avro ve 40.000.000.-TL kredi kullandırılması konusunda Prensip Anlaşması imzalandığını, bu Prensip Anlaşmasında 40.000.000TL’lik kredinin TL olarak kullandırılacağının ve faiz oranının 17.25 olacağının, kalan 20.000.000.-TL’lik kredinin ise Avro olarak kullandırılacağının açıkça düzenlendiğini, taraflar arasında Tezgahüstü Türev Araçlar Çerçeve Sözleşmesi’nin 30/06/2018 tarihinde akdedildiğini, davacının kredi borcunun Avro/TL kurunun 5 TL olacağı tarihe kadar kredi borcunun TL olduğu, söz konusu kurun 5 TL’nin üzerine çıkması halinde kredi borcunun Avro olduğu iddiasının doğru olmadığını, Avro kullandırdıkları kredinin davacının hukuka aykırı talebine uyularak eksik ve Türk Lirası olarak ödenmesinin müvekkili bankayı zarara uğratacağını, bu nedenlerle davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen dosya davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davalı … Bank Aş’den kullandığı 20.000.000,00-TL ana paranın, vade sonunda 31.640.644,70-TL ödemeli, 01/08/2016 ilk ödeme ve 01/07/2024 son ödeme tarihli, 96 vadeli, %13,5 faiz oranlı kredinin 02/05/2018 tarihi itibariyle … 27. Noterliği’nin 02/05/2018 tarihli … yevmiye sayılı ve … 27. Noterliği’nin 03/05/2018 tarihli … yevmiye sayılı ihtarnamesi ile kapatıldığını, müvekkilinin davalı bankaya hiçbir borcunun kalmadığını, buna rağmen teminat olarak davalı banka lehine … ili, … ilçesi, … Mahallesi, … pafta, 7029 Ada, 3 Parselde bulunan arsa üzerinde 01/07/2016 tarih ve … yevmiye ise tesis edilen 20.000.000,00-TL bedelli 1. Ve 2. Dereceden 24/05/2018 tarihli ipoteğin davalı banka tarafından fek edilmediğini, bu nedenle müvekkili şirketin anılan taşınmazı acil ihtiyacı olan finansman gereksinimini temin etmek amacıyla kullanamadığını, 3. kişilere karşı maddi yükümlülüklerini ifada acze düştüğünü, yine teminat olarak … … Aş nezdinde bulunan POS hesaplarındaki hak ve alacaklarının temlikine yönelik yapılan sözleşmelerin dayanaklarının ortadan kalktığını, POS hesaplarının davalı bankaya intikal ettiğini, davalı banka tarafından bloke altına alındığını ve müvekkiline kullandırılmadığını bu sebeple müvekkilin 3. Kişilere karşı mevcut sair maddi yükümlülüğünü ifada acze düştüğünü, aynı zamanda müvekkili şirketin borcunun kalmamasına rağmen fek edilmeyen ipotek ve POS temliklerinden borcunun olmadığının tespitine ilişkin olarak … Asl.Tic Mah nin …/… E sayılı dosyası ile dava açıldığını, müvekilli şirketin uğramış ve uğramakta olduğu müspet ve menfi zararlara karşılık olarak fazlaya ilişkin ve devam etmekte olan zarar kalemlerine ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak üzere 1.000.000,00-TL maddi tazminat ayrıca müvekkili şirketin yaşanan bu süreç içerisinde ticari itabarının zedelendiğini bundan mütevellit 1.000.000,00-TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava, tazminat ve ipoteğin fekki istemlerine ilişkindir.
Mahkememizin 04/04/2019 tarihli celsesi 6 nolu ara kararı gereğince, dosyamızda bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği, bilirkişilerin 06/11/2019 tarihli raporunda özetle;
“SONUÇ
1.)Uyuşmazlığı konu kredi, 20.000.000,00,-TL karşılığı 6.226.650,66 EUR AVRO para birimi üzerinden kullandırılan döviz kredisi olduğu,
2.)Dava tarihi 25.05.2018 itibariyle davacı borçlunun 1,042.747,33 EUR borcu kaldığı,
3.)Davalı bankanın dava tarihi itibariyle kredi alacağının devam etmesi nedeniyle, davalı banka lehine … ili, … ilçesi, … mahallesi, … pafta, 7029 Ada, 3 Parselde bulunan arsa üzerinde 01.07.2016 tarih ve … Yevmiye ile tesis edilmiş olan 20.000.000,00,-TL bedelli 1. ve 2. Dereceden ipoteklerin resen fekki talebinin, dava tarihi itibariyle borcun devamı nedeniyle yerinde olmadığı,
4.)Dava tarihinden 30.04.2019 Takip tarihine kadar olan dönem arasında tahsil edilen yukarıdaki tablonun 2 seri numarasından 8. Numaraya kadar sağlanan tahsilatların, İcra Müdürlüğünce dikkate alınmasının uygun olacağı sonuç ve kanaatine varılmıştır.” denilmiştir.
Mahkememizin ara kararı gereğince, dosyamızda ek bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği, bilirkişilerin 17/02/2020 tarihli ek raporunda özetle;
“SONUÇ:
1)Uyuşmazlığı konu kredi, 20.000.000,00,-TL karşılığı 6.226.650,66 EUR AVRO para birimi üzerinden kullandırılan döviz kredisi olduğu,
2.)Son taksit ödeme tarihi 03.12.2018 itibariyle, davacı borçlunun davalı bankaya 1.173.850,10 EUR borcu bulunduğu,
3.)Davalı bankanın dava tarihi itibariyle kredi alacağının devam etmesi nedeniyle, davalı banka lehine … ili, … ilçesi, … mahallesi, … pafta, 7029 Ada, 3 Parselde bulunan arsa üzerinde 01.07.2016 tarih ve … Yevmiye ile tesis edilmiş olan 20.000.000,00,-TL bedelli 1. ve 2. Dereceden ipoteklerin resen fekki talebinin, dava tarihi itibariyle borcun devamı nedeniyle yerinde olmadığı, sonuç ve kanaatine varılmıştır.” denilmiştir.
Mahkememizin 09/07/2020 tarihli celsesi 1 nolu ara kararı gereğince, dosyamızda ek bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği, bilirkişilerin 24/11/2020 tarihli 2. ek raporunda özetle;
”SONUÇ:
1.)Davalı bankanın fikslenen kuru 3.2120 esas alındığında, davalı bankanın 1.739.499,65 – 20.573,02,-TL — 1.718.926,63,-TL banka zararı oluşacağı,
Davalı bankanın erken kapama nedeniyle …’a 29.000 Avro erken kapama müeyyidesinden kaynaklanan maliyet unsunu oluştuğu, sonuç ve kanaatine varılmıştır.” denilmiştir.
Mahkememizin 17/12/2020 tarihli celsesi 1 nolu ara kararı gereğince, dosyamızda ek bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği, bilirkişilerin 25/01/2021 tarihli 3. ek raporunda özetle;
”SONUÇ:
1.)Davalı banka fikslenen kuru 3.2120 esas alındığında, davalı bankanın 1.739.499,65 – 20.573,02-TL = 1.718.926,63 TL banka zararı oluşacağı,
Davalı bankanın erken kapama nedeniyle …’a 29.000 Avro erken kapama müeyyidesinden kaynaklanan maliyet unsuru oluştuğu,sonuç ve kanaatine varılmıştır.” denilmiştir.
Mahkememizin 28/01/2021 tarihli celsesi 3 nolu ara kararı gereğince, dosyamızda ek bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği, bilirkişilerin 22/03/2021 tarihli 4. ek raporunda özetle;
“SONUÇ:
1.) Davalı bankanın fikslenen kuru 3.2120 esas alındığında, davalı bankanın 1.739.499,65 – 20.573,02,-TL = 1.718.926,63,-TL banka zararı oluşacağı,
Davalı bankanın erken kapama nedeniyle …’a 29.000 Avro erken kapama müeyyidesinden kaynaklanan maliyet unsuru oluştuğu, sonuç ve kanaatine varılmıştır.” denilmiştir.
Mahkememizin 08/04/2021 tarihli celsesi 3 nolu ara kararı gereğince, dosyamızda ek bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği, bilirkişilerin 02/06/2021 tarihli 5. ek raporunda özetle;
“SONUÇ:
1.)İpoteğin fekki talebi açısından;
Dava Tarihi 25.05.2018 itibariyle davacı kredi borçlusunun davalı alacaklı bankaya;
İşlem tarihli Kur (4,98960,-TL) esas alındığında;
1.739.499,65 EURO Asıl Borç, 15.003,18 EURO İşlemiş faiz, 750,06 EURO Bsmv olmak üzere toplam 1.755.252,99 EURO borcu hesaplandığı,
Fikslenen Kur (3.2120,-TL) esas alındığında;
1.718.926,63 EURO Asıl Borç, 14.825,74 EURO İşlemiş faiz, 741,29 EURO Bsmv olmak üzere toplam 1.734.493,66 EURO borcu hesaplandığı,
2.)…. İcra … E. 20.04.2020 İcra dosyasına ödeme tarihi itibariyle;
İşlem tarihli Kur (4,98960,-TL) esas alındığında;
Davacı borçlunun davalı alacaklı bankadan 715.416,49 EURO İstirdata dönüşen alacağı hesaplandığı,
Fikslenen Kur (3.2120,-TL) esas alındığında;
Davacı borçlunun davalı alacaklı bankadan 742.398,57 EURO İstirdata dönüşen alacağı hesaplandığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.” denilmiştir.
Mahkememizin 24/06/2021 tarihli celsesi 1 nolu ara kararı gereğince, dosyamızda ek bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği, bilirkişilerin 05/08/2021 tarihli 6. ek raporunda özetle;
“SONUÇ:
1.)İpoteğin fekki talebi açısından;
Dava Tarihi 25.05.2018 itibariyle davacı kredi borçlusunun davalı alacaklı bankaya;
İşlem tarihli Kur (4,98960,-TL) esas alındığında;
1.719.906,24 EURO Asıl Borç, 14.834,19 EURO İşlemiş faiz, 741.71 EURO Bsmv olmak üzere toplam 1.735.482,14 EURO borcu hesaplandığı,
Fikslenen Kur (3.2120,-TL) esas alındığında;
Davacının davalı bankadan 25.198,54 EURO alacak hesaplandığı,
2.)…. İcra … E. 20.04.2020 İcra dosyasına ödeme tarihi itibariyle;
İşlem tarihli Kur (4,98960,-TL) esas alındığında;
Davacı borçlunun davalı alacaklı bankadan 909.836,81 EURO İstirdata dönüşen alacağı hesaplandığı,
Fikslenen Kur (3.2120,-TL) esas alındığında;
Davacı borçlunun davalı alacaklı bankadan 3.171.009,61 EURO İstirdata dönüşen alacağı hesaplandığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.” denilmiştir.
Mahkememiz esas davasındaki uyuşmazlık, 02/05/2018 tarihinden itibaren dava konusu ilişkiden kaynaklı borçlu olmadığının tespiti, dava konusu taşınmaz üzerindeki bir ve ikinci derecede ipoteklerin fekki, pos alacaklarının temlikine ilişkin sözleşmelerin hükümsüzlüğünün tespiti, 02/05/2018 tarihinden sonra … ve … nezdinde bulunan pos hesaplarda, davalı bankaya intikal eden tutarların tespiti ile bu tutarların istirdadı, … 42. Noterliğinin 02/05/2018 tarih … yevmiye nolu temliknamesinin iradenin sakatlanması ve zor durumdan faydalanılması nedeniyle hükümsüzlüğünün tespiti konularındadır.
Birleşen dosya açısından uyuşmazlık ise borcun bulunmamasına rağmen ipoteklerin fek edilmemesi nedeniyle finansman ihtiyacının karşılanmaması, üçüncü kişilere olan yükümlülüklerin yerine getirilememesi, teminat olarak temlik edilen pos alacaklarının davacıya kullandırılmaması nedeniyle üçüncü kişilere sair maddi hükümlülüklerin ifasında acze düşürdüğünden uğranılan müspet ve menfi zararların tazmini ile ticari itibarın zedelenmesi nedeniyle manevi zararın giderilmesi taleplerine ilişkindir.
Esas ve birleşen dava da taraflar arasındaki uyuşmazlığın temel nedeni, kullanılan kredinin döviz mi yoksa TL kredi mi olduğu, döviz kredisinin kabulü halinde … ile Çapraz Para Takası Sözleşmesi nedeniyle erken ödemenin fikslenen kur üzerinden mi yoksa erken ödeme tarihindeki güncel kur üzerinden mi yapılması gerektiği ve nihayetinde de … ile Çapraz Para Takası Sözleşmesi gereğince davalı bankanın … ile kur ve faiz risklerinden korunmak için yapılan ikinci Çapraz Para Takası sözleşmesinden elde edilen kazancın davacının borcundan mahsup edilmesinin gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır.
Davacı, kullanılan kredinin TL kredisi olduğu, erken ödemenin de bu nedenle TL üzerinden hesaplanması gerektiği iddia edilmiş ve de kredi kullandırma talimatında döviz cinsi TL olarak yazıyor ise de; kredi kullandırma talimatının başlığının ”Taksitli Kredi (TL ve Dövize Endeksli Krediler) Kullandırma Talimatı” ve de bu talimatın içeriğinde ”… DEK kullandırımlarında ayrıca taksit ödemelerinde ana para kur farkından oluşacak KKKDF… Tahsil tutarına ek olarak taksit tarihinde ödeyeceğimiz gibi taahhüt ederiz…” ve de ”yabancı para kredileri için kullandırım türü: DEK” yazmakta olup ve zaten prensip anlaşmasında ”… TL için karşılığı EURO” yazmakta olduğu, taraflar arasında akdedilen … ile Çapraz Para Takası Sözleşmesinin miktar, taksit miktarları ve taksit tarihlerinin uyumlu olduğu, prensip anlaşması, taksitli kredi kullandırılmasına ilişkin talimatlar, …’lu Çapraz Para Takası Sözleşmesi, … ile yapılan ikinci bir Çapraz Para Takası Sözleşmelerinin amacı, davacı ile davalı arasında yapılan Çapraz Para takasının fonksiyonunun ana para ve faizinin başka bir para birimi ana para ve faize endekslenmesi olması, davaya konu 20.000.000,00-TL ödemeli EURO kredinin %13,50 faiz oranı prensip anlaşmasındaki 2. opsiyonu ile uyuşması dikkate alındığında kullandırılan kredinin TL karşılığı EURO olduğunda şüphe bulunmadığı, zaten bu gerekçelerle … ile Çapraz Para Takası Sözleşmesinin taraflar arasında akdedildiği ve … 42. Noterliğinin 02/05/2018 tarih … yevmiye nolu temliknamesinde bu hususun davacının kabulünde olduğu anlaşılmıştır.
Dava devam ederken gerek pos cihazlardan gerekse davadan sonra açılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takipte takip kesinleşmeden tahsilatlar yapılarak menfi tespit davası istirdat davasına dönüşmüştür. Ödemelerin cebri icra tehditi altında yapılmadığı ve istirdat davasının şartları bu nedenle bulunmadığı ileri sürülmüş ise de, İİK 72. Maddesindeki bu düzenlemenin aşırı şekilci yorumlanması somut olayımızda olduğu gibi hakkaniyete aykırı olacağı, davalı bankanın davacının temerrüde düştüğünün Risk Merkezine bildirmiş olması ve bu işlemlere karşı cebri icranın aksine itiraz yolunun dahi olmaması nedenleriyle diğer kredi kuruluşlarından kredi alamayacak duruma düşmesi ve kredi notunun düşmesine ticari işlerine etki edecek olması nedeniyle bu şartlar altında ödeme yapmış olmasının da bu kapsamda sayılmasının gerektiği sonucuna varılmıştır.
Yargılama sırasında TL ödemeli EURO kredi açısından bir tedbir kararı verilmiş ise de, söz konusu tedbir kararı davacının erken ödeme olarak hesabında tuttuğu ve hesabındaki bu paradan kredi borcundan mahsubunu ihtar ettiği 15.497.604,24-TL’nin tedbir kapsamında olmadığı ara karara bağlanmıştır.
Taraflar arasındaki erken ödemenin yapılabileceğine ilişkin bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Kredinin TL ödemeli Euro kderi olduğu anlaşılan bu aşamada uyuşmazlık “TL ödemeli … ile Çapraz Para Takası Sözleşmesi yapılan EURO kredi”de erken ödemenin fikslenen kur üzerinden mi güncellenen kur üzerinden mi yapılması gerektiğine ilişkindir. Yukarıda özetlenmiş üzere, kredinin döviz kredisi olduğu sabittir ancak; bu durumda ayrıca … ile Çapraz Para Takası Sözleşmesi yapılmış olup, bu işlemin erken ödemeye etkisi tartışılması gerekmektedir.
Kredi sözleşmesi ile taraflar arasında yapılan … ile Çapraz Para Takası Sözleşmesi birbiriyle bağlantılı iseler de, erken ödeme halinde borcun nasıl hesaplanacağına ilişkin sözleşmelerde açıkça bir düzenleme bulunmamaktadır. Sözleşmedeki bu boşluk sözleşmedeki boşlukların doldurulmasına ilişkin hukuk kuralları gereğince mahkememizce tayin edilmesi gerekmektedir. … ile Çapraz Para Takası Sözleşmesi gereğince erken ödemenin …’taki fikslenen kur olan 3,2120 TL üzerinden hesaplama yapılarak erken ödeme bedelinin tespit edilmesi halinde … işleminden kaynaklanan tüm riskin kurun …’taki 5-TL sınırını ulaşacağını gören kredi lehtarı tarafından erken ödemeyle kapatılarak tüm zararın bankaya yüklenmesi sonucu doğuracaktır. Banka TL ödemeli EURO kredisi ve bununla birlikte yapılan … sözleşmesini kurmasındaki sözleşmelerden çıkartılan amacı, kurun belli bir miktara kadar yükselmesinden kaynaklanan riski kendisi yüklenirken kurun bu miktardan daha fazla artması halinde riski kredi lehtarına bırakmak istemesidir. Bu irade kredi lehtarı tarafından da kabul edildiği … sözleşmesinden anlaşılmaktadır. Kredi taksitler halinde ödenmek üzere kullandırılmış olup, bir önceki cümlede anlatılan riskin bankaca, taksitli ödenmesine güvenilerek alındığı anlaşılmıştır. Bu nedenlerle TL ödemeli … işlemi yapılmış EURO krediler erken ödeme halinde erken ödemenin … işlemindeki fikslenen kur üzerinden değil erken ödeme tarihindeki güncel kur üzerinden yapılması gerektiği taraflar arasında yapılan … ile Çapraz Para Takası Sözleşmesi gereğince hakkaniyete uygun olduğu Mahkememizce kanaat getirilmiş, erken ödemede borç miktarının para takası sözleşmesi kapsamında ana para değişimi sonucu oluşan geri ödeme borcuna göre değil, Euro kredi borcunun bakiyesine göre hesaplanması gerektiği anlaşılmıştır.
Bu hesaplamaya göre de, davacının erken ödeme tarihindeki erken ödeme yapılan miktarın, toplam borcu karşılayıp karşılamadığı, karşılamıyor ise ileri tarihli hangi taksitlerin erken ödeme kapsamında kaldığı hesaplanması gerekmekte olup, bilirkişi heyeti tarafından da bu husus hesaplanmıştır.
Erken ödeme sonrasında erken ödeme tarihindeki bakiye borç, 4.825.887,53 EURO’dur. Erken ödeme miktarı olan 15.497.604,24 TL, erken ödemenin yapıldığı yapıldığı tarih itibariyle güncel kur üzerinden 3.105.981,29 Euro’ya denk geldiği, erken ödeme miktarının düşüldüğünde erken ödeme tarihinde, erken ödeme sonrasında bakiye borcun 1.719.906,24 Euro olduğu anlaşılmıştır.
Bu hesaplamaya göre erken ödeme miktarı her ne kadar tüm borcu kapatmaya yetmemiş ise de; bu miktarın, basiretli tacir gibi davranmak zorunda olan bankanın, -müşterisi kredi lehtarı davacının zararının artmasını önleyecek şekilde- -davacının erken ödeme miktarının kredi borcundan düşülmesi talebini de dikkate alarak- ihtar tarihi itibariyle hesabında bulundurduğu Türk Lirası paradan güncel kura göre 3.105.981,29 EURO erken ödeme miktarının taksitlerden düşmesi gerektiği sonucuna varılmış ve bir üst parafrafta anlatıldığı gibi buna göre yapılan bilirkişi hesaplamasına itibar edilmiştir. Varılan bu sonuç, ağırlaştırılmış objektif özen yükümlülüğü altında bulunan davalı banka erken ödeme tarihinde emrine amade edilen TL erken ödeme tutarı ile güncel kur üzerinden Euro alarak hem kendisinin hem de davacı müşterinin zararı kolayca önleyecek imkanı olması nedeniyle fazlasıyla hakkaniyete uygun bulunmuştur.
Tarafların tüm itirazları da dikkate alınarak, bu itirazları teknik açıdan karşılar ek raporlar aldırılmış, 6. Ek raporda teknik ayrıntısı anlatıldığı üzere, dava tarihi itibariyle davacı kredi lehtarının, -erken ödeme miktarının erken ödeme tarihindeki kur üzerinden yapılan hesaplamaya göre- 1.719.906,24 EURO asıl alacak, 14.834,19 EURO işlemiş faiz, 741,71 EURO BSMV olmak üzere toplamda 1.735.482,14 EURO halen borçlu olduğu, …. İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasında yapılan ödemeler dikkate alındığında, davacı kredi lehtarının 909.836,81 EURO fazla ödeme yaptığı, bu fazla ödeme miktarının dava tarihi olan 25/05/2018 tarihinden sonra 1/06/2018 tarihinde yapılan ödemeyle gerçekleştiğinden dava tarihi itibariyle ipoteklerin fekki talebi hususunda davacının haksız olduğu gibi gerek bu nedenle gerek ise birleşen dava açısından ipoteklerin kaldırılmasında pos hesaplardaki hak ve alacakların temlik sözleşmesi gereğince davalı tarafından tahsil edilip davacıya kullandırılmamasında davalının haklı olduğu bu nedenlerle bu hususa ilişkin taleplerin reddi gerektiği, pos hesaplardaki hak ve alacakların temliğine ilişkin sözleşmelerin ve … 43, Noterliğinin 02/05/2018 tarih … yevmiye sayılı temliknamesinin hükümsüzlüğünün tespiti taleplerinin ispatlanamadığı ve bu nedenle taleplerin yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Her ne kadar davacı şirket tarafından …’ın şahsi kefaletinden kaynaklı bir sorumluluğunun kalmadığının tespiti talep edilmiş ise de, bu talep açısından aktif husumet ehliyetinin bulunmadığı anlaşıldığından, bu talebin reddine karar verilmiştir.
Davalı bankanın … ile kur ve faiz risklerinden korunmak için yapılan ikinci Çapraz Para Takası sözleşmesi gereğince elde ettiği kazancın davacının borcundan mahsup edilip edilmeyeceği hususuna gelince, davalı banka ile … arasında yapılan sözleşmenin davanın taraflarına etki edemeyeceği, zira hedge sözleşmesi gereği davalı bankanın 670.000,00 Avro gelir elde edecek olması ile birlikte …’ın yaptığı ödeme davacı ile davalı arasında ki sözleşmesel borç ilişkisin etki etmeyeceği, taraflar arasında ki sözleşmelerde bu yönde düzenlenmiş bir hüküm de bulunmadığı nazara alındığında …’dan tahsil edilen gelirin davacının istirdat bedeline eklenemeyeceği kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM:Yukarıda gerekçesi ve ayrıntısı açıklanan nedenlerle;
1-Pos hesaplarındaki hak ve alacakların temlikine ilişkin sözleşmelerin ve … 43. Noterliğinin 02.05.2018 tarih … yevmiye sayılı temliknamenin hükümsüzlüğünün tespiti talebinin reddine,
-…’ın şahsi kefaletinden kaynaklı bir sorumluluğunun kalmadığının tespiti talebinin aktif husumet ehliyeti bulunmadığından reddine,
-Menfi tespit davasından istirdat davasına dönüşen davada talebin kısmen kabulüyle 909.836,81 EURO’nun 20.04.2020 tarihinden itibaren 3095 S.K.nun 4/a maddesi gereğince Devlet Bankalarının Euro ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranında temerrüt faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
-İpoteklerin fekki talebinin davanın konusuz kalması nedeniyle bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, İşin esası hakkında davalı haklı olmakla davalı lehine bu talep açısından yargılama gideri/vekalet ücretine hükmedilmesine,
-Birleşen davanın reddine,
-Kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
2-Asıl dava açısından;
-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 343.937,16-TL karar ve ilam harcının 573.685,79-TL peşin harçtan düşümü ile artan 229.748,63-TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
-Davacı tarafından yatırılan 35,90-TL başvuru harcı, 573.685,79-TL peşin harç olmak üzere toplam 573.721,69-TL harçtan, davacıya geri verilmesine karar verilen 229.748,63-TL harcın düşümü ile kalan 343.973,06-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
-Davacı, kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 138.974,46-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
-Davalı, kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 354.206,32-TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
-İpoteğin fekki talebi açısından, davalı kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 288.625,00-TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
-Davacı tarafından yapılan 97.098,51-TL yargılama giderinin red ve kabul durumuna göre takdiren oranlayarak 15.474,46-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine; arda kalan bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
-Davalı tarafından yapılan 1.970,00-TL yargılama giderinin red ve kabul durumuna göre takdiren oranlayarak 1.656,04-TL’nin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine; arda kalan bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde resen taraflara iadesine,
3-Birleşen dava açısından;
-Alınması gereken 59,30-TL maktu harcın 34.155,00-TL peşin harçtan düşümü ile artan 34.095,70-TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
-Davacının karşıladığı yargılama harç ve giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
-Davalı, kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 99.825,00-TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere verilen karar alenen okunup usulen anlatıldı.07/10/2021

BAŞKAN …
(M)
ÜYE …

ÜYE …

KATİP …

MUHALEFET ŞERHİ

Davalı bankanın … ile kur ve faiz risklerinden korunmak için yapılan ikinci Çapraz Para Takası sözleşmesi gereğince elde ettiği kazancın davacının borcundan mahsup edilip edilmeyeceği hususunda öncelikli olarak … ile Çapraz Para Takası Sözleşmesinin son sayfasında “Diğer” başlığı altında … Sözleşmesi gereğince bankanın faiz oranlarında ve döviz kurlarında meydana gelebilecek değişiklikler nedeniyle davacı borçlunun borçlarını ödeyememe riskine karşı korunmak amacıyla ters işlemlerle üçüncü kişi ile yapılacak tezgahüstü türev araçlara ilişkin her türlü ücret ve masrafın davacının sorumluluğuna bırakıldığı, ayrıca erken ödeme halinde davalı bankanın üçüncü kişilerle yapmış olduğu bu sözleşmeleri sonlandırıp tasfiye etmesi halinde davalı bankanın maruz kalacağı her türlü zarar ve masrafların yine davacıya yüklenildiği, ancak bu sözleşmede davalı bankanın üçüncü kişilerle yapmış olduğu risk giderim sözleşmesinden elde edeceği gelirlerin borçtan düşülüp düşülmeyeceğine ilişkin açık bir düzenleme bulunmadığı düşünülebilir ise de, yukarıda yazıldığı gibi ”bankanın faiz oranlarında ve döviz kurlarında meydana gelebilecek değişiklikler nedeniyle davacı borçlunun borçlarını ödeyememe riskine karşı korunmak amacıyla” … ile sözleşme yapılmış olup, …’la ters türev işlemle elde edilen net kazancın davacının borcundan düşülmesi ”bankanın faiz oranlarında ve döviz kurlarında meydana gelebilecek değişiklikler nedeniyle davacı borçlunun borçlarını ödeyememe riskine karşı korunmak amacıyla” düzenlemesindeki açıkça anlaşılan amaç ve ayrıca Roma Hukukundan beri kabul gören ”külfete kim katlanıyor ise menfaatte onundur” hukukun temel ilkesi gereğince … ile yapılan ters türev işleminden elde edilen net kazancın davacının borcundan düşülmesi suretiyle istirdat miktarının belirlenmesi gerektiği gerekçesiyle -bu miktar davacının borcundan düşülse de dava tarihi itibariyle halen davacı borçlu olmakla diğer hususlarda muhalif olmayıp- sadece istirdat miktarına ilişkin hususta sayın çoğunluğun görüşüne muhalifim.

BAŞKAN …

Bu belge elektronik imza ile imzalanmış olup ayrıca ıslak imza uygulanmayacaktır.“5070 sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”